Güncelleme Tarihi:
Online alış veriş, perakende zincirleri için de önemli bir hal almış durumda. Sanal mağazadan alışverişin ciroya yaptığı katkı her geçen gün artıyor. Son dönemde mağaza satın alma/devir işlemleri ve yenilenen hipermarket konseptleri ile öne çıkan CarrefourSA da bu alana ağırlık vermeye başladı.
Carrefoursa CEO'su Hakan Ergin, "E-ticarette altyapımızı yeniledik. 2018’in başından itibaren e- ticarette daha iyi olacağız." diye konuştu. Ergin, satın alma konusuna açık olduklarını da söyledi. Ergin, "Kapalı değiliz satın almaya bu güne kadar olduğu gibi. İyi bir fırsat çıkarsa değerlendiririz" dedi.
ERGİN: İSRAF ÇOK FAZLA
Haber sitelerinin ekonomi editörleriyle bir araya geldiği görüşmede konuşan Hakan Ergin, gıda fiyatlarında, sık sık gündeme gelen 'spekülasyon yapılıyor' yönündeki açıklamalara ilişkin "Hep bir eleştiri vardır. Dalında 1 lira markette 3 lira. Bu şuna benziyor… Kumaş şu kadar gömlek şu kadar gibi. Meyve-sebzede üretimden son tüketime kadar israf çok fazla. Kimi yüzde 35 diyor kimi yüzde 40. Bu konuda adımlar atılması lazım. Kayıp yüzde 10’ları bulmalı. Üreticinin tüketimi bilmeden dalda kalan ürünleri vardır 35-40 olur firede. Her adım düşünülmeli haksız rekabet olmamalı" şeklinde konuştu.
HİÇ VERGİ VERMEYEN BİR GRUP VAR
"Biz vergi veriyoruz. Fiş kesiyoruz. KDV veriyoruz. Başka bir tarafta hiç vergi ödemeyen bir grup var" diyen Ergin "Bunun sosyal yapısı olduğunu da anlıyorum. Makasın açılmaması lazım. Şimdi meyve-sebzede soğuk rafların getirilmesi gündemde. Yasa çıktığı anda uyumlu olmak zorundayız. Bu yasada da şu olmamalı başlayacak deyip bir sene ertelememek lazım. Çünkü o anda yatırım yapanlar da var. Türkiye hep en üst yasayı istiyor. En üstünü istiyor. Uygulamada bize soruyorlar başkalarına sormuyorlar" dedi.
LUGANO, URUGUAY'DAN ET GETİRMEK İSTEDİ!
Konuşmasında besi fiyatının pahalı olduğunu söyleyen Ergin, Fenerbahçe'nin Uruguaylı eski oyuncusu Diego Lugano ile yaşadığı bir anekdotu da paylaştı: "Bir gün Lugano beni aradı ve Uruguay’dan et getirmek istediğini söyledi. Niye diye sorduğumda, 'Burada et çok pahalı ve iyi değil' dedi. 'Bizde hayvanı çok büyük araziye salarız ve hayvan büyüyünce toplarız. Masrafı yok’ dedi. Lugano et ithalatı için baya düşündü ama bu çok kolay bir iş değildi, hayata geçmedi. Türkiye’de maalesef yeterli besi alanı yok. Bu sebeple biz yıllarca Uruguay’dan et ithal ettik."
GELECEK TEKLİFLERE KAPALI DEĞİLİZ
Hali hazırda Türkiye genelinde 630 mağazalarının bulunduğunu söyleyen Ergin, satın alma planlarına ilişkin "Teklife bağlı. Birisi gelip yüksek fiyat isterse zaten ilgilenmeyiz. Alıcı olarak kendi cetvelimiz var, ona uyarsa alırız. Uymazsa teşekkür ederiz. Kapalı değiliz yani" dedi.
AVM inşaatlarının yoğunluğuna işaret eden Ergin "Dünyada bir AVM yapıldığı zaman yanına AVM yaptırılmıyor. Bizde durum öyle değil, milli servet ziyan oluyor. Biri yepyeni model, biri 2001 biri 2011 model arada fark var. Eski AVM’ler gözden düşüyor yeni AVM’lere geçtik son zamanlarda faydasını görüyoruz" şeklinde konuştu.
PARASINI BİZDEN ALACAKLAR
Üretici kesim ile tüketim kanalları arasında bir bağ olmadığına işaret eden Ergin "Ne üreteceklerini bilmiyorlar. Köy kahvesinde karar veriyor hangi ilacı kullanacağına. Üretici ile tüketim arasında bir bağ yok. Büyük firmalar bu bağlantıyı hesaplıyorlar. Bu böyle olmadığı için büyük bir kopukluk var. Şunu yapıyoruz. Küçük üretici için Tarım Kredi Kooperatifi ile çalışıyoruz. 7 yer var böyle. Bu bölgelerin ürünlerini küçük üreticiden alıyoruz. Yerli tohumu biz veriyoruz. Alma garantisi veriyoruz. Gelip bize veriyorlar. Mağazalarımıza yolluyoruz. Paraları yolluyoruz. En büyük iyilik bu yapabileceğimiz. Piyasa fiyatlarını birisi alacak. Ödeyecek. Adana’da büyük bahçe sahipleri bile parası eski tip, parasını alıp alamayacağını bilmiyor. Bizden alacaklarına eminler" dedi.
BİR GECE, BAĞCILAR'DA MİSAFİR KALDI
Müşterilerin evine gitme deneyiminden söz eden Ergin, bir gece misafir olarak kaldığı evde yaşadıklarını "Ben de gittim. Bir gece de müşterinin evinde kaldım. Bağcılar’da bir ailenin yanında kaldım. 9 kişi yaşıyorlardı. Biz iki kişi gittik 11 kişi kaldık. Evin hanımı iş bulursa gündelik işe gidiyor. Büyükanne yaşıyor. Yanlış hatırlamıyorsam 5 çocukları var. Aylık harcamaları 600-650 lira arası. Bazı şeyler memleketten geliyor. Bilmediğim bir zincir öğrendim. Bütün dolapları inceledik, su arıtma cihazı kullanıyorlardı. Bulaşık makinası, buzdolabı gibi beyaz eşyalar hepsi ünlü bir markaydı. "Nasıl aldınız?" diye sordum. "İnternetten fiyatlara baktık sonra gidip aldık?. Biz bu evi araştırma firmasıyla ayarladık. Evin sahibi benim kim olduğu mu bilmiyordu. Çok ilginçti benim için çok şey öğrendim." şeklinde anlattı.