Çalışan olsaydım, adalet ve alkış-maaş eşitliği isterdim
Güncelleme Tarihi:
Mehtap ÖZCAN
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2010 00:00
Türkiye’de İnsan Yönetimi anlayışının gelişimine katkı sunmak amacıyla faaliyetlerini 1971 yılından bu yana sürdüren Türkiye Personel Yönetimi Derneği (PERYÖN), Trakya Şubesi’nin düzenlediği “İş’te Hayat ve İnsan” konulu 4’üncü İnsan Yönetimi Kongresi’nin gerçekleştirdi.
Şirket ve İnsan Kaynakları yöneticilerinin biraraya geldiği bu kongre ünlü tiyatrocu Ali Poyrazoğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleştirdi. Kongre’nin “Bir İK çalışanı her işi de yapabilir, ya da her çalışan isterse bir İK çalışanı olabilir mi?” konulu oturumuna katılan Hürriyet Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Ali Poyrazoğlu’nun sorularını yanıtladı.
İnsan kaynakları köprü
Vuslat Doğan Sabancı, Ali Poyrazoğlu’nun, “İnsan yönetiminde etkili olmak ne demektir? Bu güç işverenden mi gelir?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Etkili olmak için önce samimiyet önemlidir. Çünkü, ancak samimiyet uzun vadede korunabilir. Samimi değilseniz bir yerde yerde açık verirsiniz. Etkiniz, yarattığınız, üstüste koyduğunuz bütün taşlar bir anda çöker. Malesef bizim toplumumuzda etki ile fazla satış biraz karıştırılıyor. Çok hızlı parlayıp fazla satış bazen samimiyeti gölgeliyor. Önce parlıyorsunuz ama sonrasında sönüverirsiniz. Bu nedenle etkili bir yönetici mutlaka samimi, açık, cesur ve karşısındakini dinleyen özelliklerde olmalı. İnsan kaynakları yöneticilerinin her zaman bir köprü görevi vardır.”
Adalet isterdim
Vuslat Doğan Sabancı, Poyrazoğlu’nun, “Siz bir çalışan olsaydınız, yönetici olmasaydınız. İnsan kaynaklarından ne beklerdiniz? Nasıl bir insan kaynakları birimi olsun, sizin için neler yapsın?” sorusunu da şöyle yanıtladı: “İki şey isterdim. Öncelikle şirketimin nereye gideceğini çok net bilmek isterdim. Benden beklenen fonksiyonun ne olduğunu çok iyi bilmek isterdim. Bunu insan kaynkaları yöneticimle şeffaf bir şekilde konuşabilme, anlayabilmek ve bunu özümseyebilmek isterdim. Bu insanın kendini geliştirebilmesi için çok önemli Benden şirketim ne bekliyor nerede fark yaratabilirim. Bunun için de kariyer planlaması, eğitim isterdim. Eğitim insanın kendini geliştirebilmesi için çok önemli ama başka yerlere de dokunabilmek isterdim. Bilinmeyen bir yerlere dalmak isterdim. Hiç bilmediğim sularda başka yaratıcılıklar çıkıyor. Başka ortamlarda da kendimi sunabileceğim fırsatlar sunmasını isterdim. İkinci adalet isterdim. Aldığım maaşla alkışın adil bir şekilde ölçüldüğünü bilmek isterdim. Sağlıklı bir iletişim olmasını isterdim.”
Şirketlerde farkı insan kaynağı yaratır
ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ise, “Rekabet bizim insan kaynaklarına ihtiyacımızı ister istemez zorluyor. Rakipler o kadar çok birbirlerine benzemeye başladılar. İnsan kaynaklarınızı farklılaşmaz ve inovatif olamazsanız tüm şirketler aynı olur” diye konuştu.
İnsan kaynakları köprü
Vuslat Doğan Sabancı, Ali Poyrazoğlu’nun, “İnsan yönetiminde etkili olmak ne demektir? Bu güç işverenden mi gelir?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Etkili olmak için önce samimiyet önemlidir. Çünkü, ancak samimiyet uzun vadede korunabilir. Samimi değilseniz bir yerde yerde açık verirsiniz. Etkiniz, yarattığınız, üstüste koyduğunuz bütün taşlar bir anda çöker. Malesef bizim toplumumuzda etki ile fazla satış biraz karıştırılıyor. Çok hızlı parlayıp fazla satış bazen samimiyeti gölgeliyor. Önce parlıyorsunuz ama sonrasında sönüverirsiniz. Bu nedenle etkili bir yönetici mutlaka samimi, açık, cesur ve karşısındakini dinleyen özelliklerde olmalı. İnsan kaynakları yöneticilerinin her zaman bir köprü görevi vardır.”
Adalet isterdim
Vuslat Doğan Sabancı, Poyrazoğlu’nun, “Siz bir çalışan olsaydınız, yönetici olmasaydınız. İnsan kaynaklarından ne beklerdiniz? Nasıl bir insan kaynakları birimi olsun, sizin için neler yapsın?” sorusunu da şöyle yanıtladı: “İki şey isterdim. Öncelikle şirketimin nereye gideceğini çok net bilmek isterdim. Benden beklenen fonksiyonun ne olduğunu çok iyi bilmek isterdim. Bunu insan kaynkaları yöneticimle şeffaf bir şekilde konuşabilme, anlayabilmek ve bunu özümseyebilmek isterdim. Bu insanın kendini geliştirebilmesi için çok önemli Benden şirketim ne bekliyor nerede fark yaratabilirim. Bunun için de kariyer planlaması, eğitim isterdim. Eğitim insanın kendini geliştirebilmesi için çok önemli ama başka yerlere de dokunabilmek isterdim. Bilinmeyen bir yerlere dalmak isterdim. Hiç bilmediğim sularda başka yaratıcılıklar çıkıyor. Başka ortamlarda da kendimi sunabileceğim fırsatlar sunmasını isterdim. İkinci adalet isterdim. Aldığım maaşla alkışın adil bir şekilde ölçüldüğünü bilmek isterdim. Sağlıklı bir iletişim olmasını isterdim.”
Şirketlerde farkı insan kaynağı yaratır
ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ise, “Rekabet bizim insan kaynaklarına ihtiyacımızı ister istemez zorluyor. Rakipler o kadar çok birbirlerine benzemeye başladılar. İnsan kaynaklarınızı farklılaşmaz ve inovatif olamazsanız tüm şirketler aynı olur” diye konuştu.