Çakalları bitirdi

Güncelleme Tarihi:

Çakalları bitirdi
Oluşturulma Tarihi: Eylül 24, 2017 21:36

Renault Mais’te CEO olarak 1 yılını tamamlayan Dr. Berk Çağdaş, bu süre içinde Türkiye’nin toplam satışlarında lider markası olduklarını söyledi. 2017’nin başında filo satışlarında fiyatlarla oynayan çakallardan rahatsız olduğunu söyleyen Çağdaş, bu konuda ciddi mesafe aldıklarını belirterek, “Artık gerçek filo satışı yapıyoruz. Yani filo diye alınıp, galerilerde sıfır olarak ucuz fiyatlı satışa izin vermiyoruz” dedi.

Haberin Devamı

GEÇTİĞİMİZ yıl eylül ayında Türkiye’nin en çok satan markalarından Renault Mais’e CEO ve Genel Müdür olarak atanan Dr. Berk Çağdaş, 1 yılını Hürriyet’e değerlendirdi.

Bu 1 yılda hem sektörü hem markalarınızın performansını değerlendirir misiniz?

-Türkiye’de ilk 8 aylık dönemde toplam 555 bin 991 satış kaydedildi. Bu geçen senenin aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 2. 3’lük bir daralmayı işaret ediyor. Bu daralma beklentiler dahilindeydi. Bütçelerimizi yaparken bu sene için 870 - 900 bin adet civarında bir pazar öngörüsünde bulunmuştuk. İkinci çeyrekte gelen pozitif büyümenin verdiği itici güç ile pazarın bu yıl 900 binin üzerinde gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Mais olarak Renault ve Dacia markalarıyla pazardan daha iyi bir performans gösterdik. Her iki markamızla da düşen pazarda payımızı arttırdık. Renault olarak 2017 yılında yüzde 13.8 pay ile toplam pazar liderliğine yerleştik. Dacia markası ise yüzde 5.2 pazar payı ile 6. marka konumunda yer alıyor. Renault Grubu olarak ilk 8 ayda yüzde 18.9 pazar payı elde ettik. Bu yılı grup olarak yüzde 18.5-19 pazar payı ile tamamlamayı öngörüyoruz.

Haberin Devamı

En büyük rakibiniz Volkswagen’in satışları yüzde 15 civarında düşerken siz nasıl oldu da büyüdünüz? Yerli ve filo avantajını mı kullandınız?

Renault olarak daralan pazarda payımızı arttırarak toplam pazar liderliğini elde ettik. Yerli üretimimizin Türkiye otomobil talebi içinde önemli pay alması da hedeflerimiz arasında yer alıyor. Bu açıdan Megane Sedan ve Clio HB Türkiye’nin en çok tercih edilen ilk üç modeli arasında yer alması ayrı bir önem taşıyor. Ayrıca ürünlerin nitelikleri de tüketicinin tercihinde belirleyici bir rol üstleniyor. Artık müşteriler genellikle fayda-maliyet oranları yüksek olan araçları tercih ediyorlar. Yani hem rahatlıkla bedelini ödeyebilmek ya da kiralayabilmek, masraflarını rahatlıkla karşılayabilmek, aynı zamanda da paralarının karşılığında en yüksek konforu alabilmeyi bekliyorlar. Bizim modellerimizde fayda/maliyet oranı çok yüksek. Bu avantajımızı kullanıyoruz. Ayrıca araçlarımızın teknolojisine, kalitesine güveniyoruz.  Ama çok iyi rakiplerimizin olduğu bilincindeyiz. Diğer yandan rekabeti de seviyoruz. Rakiplerimizi takdir ediyoruz. Onlarla bu rekabet ortamında olduğumuz için gururluyuz.

Haberin Devamı

FİLODA FİKTİF KALMADI

Göreve gelir gelmez Renault satışlarındaki yüzde 70’i aşan filo oranlarından şikâyetçi oldunuz ve bunu hızla aşağıya çekeceğinizden bahsettiniz. Ama ocak-ağustos dönemine baktığımda yine Renault’un filo ağırlığının çok yüksek olduğunu görüyorum. Bu konudaki görüşünüz nedir?

Filonun toplam satışlar içindeki payı ciddi düşme eğilimine girdi. Geçen sene sonu bu oran yüzde 70 değil yüzde 80’den fazlaydı. Şimdi ise perakende yüzde 30’un üzerine çıktı. Ayrıca filo satışlarımızın artması eğer artış gerçek filo müşterilerinden kaynaklanıyorsa çok güzel bir şey. Biz şimdi artık bunu sağlıyoruz. Yani şu an gerçekleşen filo statüsünde değerlendirdiğimiz satışlarımız gerçek nitelikte filo satışı yani fiktif değil. Biz filoya karşı değiliz. Biz kaliteli ve gerçek filo satışı ve gerçek filo müşterisine satışa odaklandık. Filo olarak sattığımız aracın nereye gittiğini tek tek takip ediyoruz artık. Biz hep perakende satışın filo satış ile dengeli olması gerektiğini savunduk. Şu an da bu yolda ilerliyoruz.

Haberin Devamı

Filo satışlarında araç fiyatlarıyla istediği gibi oynayabilen çakallardan bahsetmiş, markaların doğru yönetilmemesinden dolayı mantarların büyüyerek arttığından şikâyetçi olmuştunuz. Çakallar konusunda gelişmeler var mı?

Filo satışlarımızın müşteri içeriği, hesap adetleri ve kalitesi arttı. Biraz önce bahsettiğim gibi artık gerçek filo satışı yapıyoruz. Artık kurumsal firmalar ve gerçek filo talep edenlerle iş yapıyoruz. Bu yüzden filolardan dönen araçlarımızın ikinci el değerine de önem veriyoruz. Dolayısıyla biz biliyoruz ki artık filo olarak sattığımız bir araç gerçekten filo için kullanılıyor. Biz artık araçlarımızın filo diye bizden alınıp, galeriler yoluyla sıfır olarak ve haliyle daha ucuz fiyatlı satılmasına izin vermiyoruz ve dolayısıyla haksız ve Anadolu bayilerini öldüren rekabet yapısının önüne geçiyoruz. Bu yüzden Anadolu bayilerimiz artık daha mutlular. Bu konuda son derece net ve kararlıyız. Çok sayıda Anadolu bayimden bu konuda mailler alıyorum ve bu da beni çok mutlu ediyor.

Haberin Devamı

Çakalları bitirdi

İSTANBUL’DAKİ TAKSİLERİ ELEKTRİKLİ YAPACAĞIZ

Frankfurt fuarında Renault geleceğe ışık tutan modellerini sergiledi. Sizce Renault elektrikli otomobil konusunda Türkiye’de yine öncü marka olup, liderliği ele geçirir mi? Bunun için alt yapı yatırımlarına daha kuvvetli başlar mısınız?

Renault, inovasyon konusunda öncü markaların arasında yer alıyor. Marka, 2009 yılında ilk kez, yine Frankfurt Otomobil Fuarı’nda elektrikli otomobil vizyonunu açıklayarak bu teknolojide öncü olmuştu. Bu yıl da markanın 2030 yılına ilişkin vizyonunu ve otomobilin günlük hayatımızdaki rolünü yansıtan konsept modeli Symbioz’un ilk gösterimi gerçekleştirildi. Geleceğin mobilitesinin elektrikli, otonom ve internet bağlantılı olacağı tartışılmaz. Renault ZOE 400 km menzile sahip elektrikli bir model. Elektrikli otomobil teknolojisi yaygınlaşacak, biz de daha fazla noktaya şarj istasyonları yerleştireceğiz. Türkiye’de şu an elektrikli araç satışları yok denecek kadar az. Belirli birtakım projelerle desteklemeye çalışıyoruz İstanbul’daki taksileri tamamıyla elektrikli hale getirmek gibi bir projemiz var; bununla alakalı olarak çalışmaya da başladık, rakamlarımız küçük olsa da çok önemli bir proje. Önümüzdeki 10 yıl çok büyük bir trend dönüşümünün yaşanacağı bir dönem olacak. Bunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Renault Grubu markaları olarak bu dönüşümde öncü olmak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Haberin Devamı

NAMUS MESELEM

Alışma süreciniz ne kadar sürdü ve bu sürecin ardından ilk yaptığınız icraat ne oldu?

Renault Mais CEO’luğuna başladığım günden itibaren 5-6 ana hedef belirledim. Öncelikle 3 motto getirdim: Müşteri, bayi ve çalışan memnuniyeti…

1- Koşulsuz müşteri mennuniyeti sağlanacak. Bu konu en özen gösterdiğimiz konuların başında geliyor. Bize yansıyan en küçük müşteri şikâyetinde bile, bire bir, başta ben ilgi alaka gösteriyor ve gerekirse müşterinin ayağına kadar gidiyoruz. Bu çalışmanın sonuçlarını görmeye başladık. Müşteri memnuniyeti hem satış ve her serviste ciddi yükseliş eğiliminde. Çünkü biz sahadayız. Hep sahadayız. Biz saha da müşterilerimizle el ele olmayı seviyoruz. Çünkü sosyal medyadan, dijital medyaya, her yerde müşterimize “dokunuyoruz artık”. Müşteri memnuniyetinin olmazsa olmazımız olduğuna yönelik Şirket ve Çalışan bilincimiz gelişiyor. Bunu şu an görmek benim için mutluluk verici.

2- Bayilerimiz iş ortaklarımız hakkaniyetle yönetilecek ve kâr etmeleri sağlanacak.

Bayi memnun olacak. Bayi para kazanacak. Koyduğu sermayeden zarar etmeyecek. Bayilerimin para kazanıp kazanamaması, verim üretip üretememelerini,  ben kendi namus meselem olarak görüyorum. Benim CEO olarak bakış açım bu. Bayi sistemlerimizi geliştirmek üzerine sürekli çalışıyoruz.  Sürekli sahada olmak istiyorum bu yüzden. Bayimle, birebir el ele.  Yani, yine insan faktörü. O yüzden sahaya çok iniyorum. Saha da olmak beni mutlu ediyor…

3- Çalışan memnun edilecek. Mais ve OYAK şirketleri, her potansiyel çalışanın, ya da üniversiteden yeni mezun her kardeşimin “en çok çalışmak istediği şirket” haline getirilecek. Özetlersek önümüzdeki 3 yıl; finansal anlamda da daha verimli ve kârlı olarak, koşulsuz müşteri memnuniyetinde, bayi memnuniyetinde, çalışanlarımızın memnuniyetinde Türkiye’de ilk sıraya yerleşme hedefimiz var. Bu hedefleri gerçekleştireceğiz. Kimsenin şüphesi olmasın.

BERK ÇAĞDAŞ KİMDİR?

İş hayatına 1989 yılında E.C.A.’da mühendis olarak başlayan 1967 doğumlu Berk Çağdaş, 1991-2007 yılları arasında Doğuş Grubu’nda çeşitli kademelerde yöneticilik görevlerinde bulunduktan sonra 2007-2016 yılı tarihleri arasında Doğuş Otomotiv Grubu’nda Finansman, Bütçe Planlama, Risk Yönetimi, Strateji ve İş Geliştirme, İç Kontrol ve Yatırımcı İlişkileri’nden Sorumlu Genel Müdür olarak görev yaptı. Çağdaş, Eylül 2016’da Renault Mais’e CEO ve Genel Müdür olarak atandı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!