Çağlayan: Akel Alüminyum A.Ş ortaklığından ayrılmayı düşünmüyorum
Güncelleme Tarihi:
ANKA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 19, 2007 14:59
Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Akel Alüminyum A.Ş’deki ortaklığından ayrılmayacağını bildirdi.
Çağlayan, “Bu şirket benim 30 senelik geçmişimin bulunduğu, emeğimle bugüne getirdiğim bir şirket. Bu firmanın ortağı olmam kadar doğal bir şey olamaz, bundan onur duyuyorum. Ayrılmayı düşünmüyorum” dedi.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Çağlayan, Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün ve beraberindeki heyeti kabul etti. Çağlayan yaptığı konuşmada, Akel Alüminyum A.Ş yönetiminden Bakan seçildiği dönemde ayrıldığını, ancak ortaklığının sürdüğünü belirtti.
Bu duruma basında yer verilmesinden dolayı rahatsızlık duyduğunu ifade eden Çağlayan, “Bugüne kadar firmanın reklamını yapmadım. Zaten reklama ihtiyacı yok. Bizim de belirli bir iş hacmimiz, belirli bir portföyümüz var. Bu şirket benim 30 senelik geçmişimin bulunduğu, emeğimle bugüne getirdiğim bir şirket. Bu firmanın ortağı olmam kadar doğal bir şey olamaz, bunda saklayacak, gizleyecek bir şey yok, bundan onur duyuyorum” diye konuştu. Önceki dönemlerde Ankara Sanayi Odası’ndaki icraatları ile gündeme geldiğini ifade eden Çağlayan, bundan sonra da Sanayi ve Ticaret Bakanlığı görevi ile gündeme gelmek istediğini söyledi.
“DAYANIŞMA İÇİNDE ÇALIŞTIK”-
ASO Başkanlığı döneminde ATO ile çekişmelerden uzak, dayanışma içinde çalıştıklarını vurgulayan Çağlayan, “Birçok projeyi beraber hayata geçirdik. Buradaki başarım Türk ticareti hayatınadır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sektörün içinden gelen birini Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na getirmesi tüm çevrelerden onay aldı” dedi. Çağlayan, Bakanlığı döneminde de sorunların çözümünde ortak çalışacaklarını kaydederek, rekabet edilebilirliğin arttırılması, sanayi stratejisinin belirlenmesi, sanayi envanteri oluşturulması ve sanayinin önündeki bürokratik engellerin kaldırılması konularında çalışmalarının sürdüğünü ifade etti. Çağlayan, Garanti Belgesi alımını 7 günde 3-4 dakikaya indirdiklerini ve internet üzerinden başvuru imkanı sağladıklarını söyledi.
“İNDİRİMLİ SATIŞLARA DÜZEN GETİRİLMELİ”
ATO Başkanı Sinan Aygün de konuşmasında, Çağlayan’ın bakanlığından dolayı mutluluk duyduklarını belirtti. Aygün, “Bakanlığınız Hükümetin yaptığı en iyi seçimlerden bir tanesidir. Sektörün içinden geliyorsunuz ve sektörün sıkıntılarını biliyorsunuz. Başkanlık yaptığınız süreçte hep omuz omuza olduk. Burada olmanızdan iş dünyası olarak mutluyuz” diye konuştu.
Ziyaret sırasında sıkıntı duydukları konuları da gündeme getiren Aygün, piyasadaki indirimli satışlara düzen getirilmesini istedi. Yüzde 90’lara varan indirimlerin söz konusu olamayacağını, ucuza alınan malın pahalıya satıldığını söyleyen Aygün, ayrıca markalar harici yasa gereği dükkan adlarının Türkçe olması gerektiğini de belirtti.
Aygün şunları söyledi:
“Şimdi kullanılan isimler yabancı isimde değil, Türkçe’yi başka bir hale getirerek isimleri yabancılaştırıyorlar. Bu konuda denetimin sıklaştırılması lazım. Bir diğer konuda Şubat 2006’da ATO olarak uyarıda bulunduğumuz ithal mallardaki Türk Standartları denetimi, TS denetimi kaldırılan ürünler nedeniyle sıkıntı yaşanıyor. Bu mallar gümrükte kapıdan girerken tarama yapılmalı, sonradan sağlığa zararlı olan maddeleri toplamak mümkün değil. Söz konusu mallar arasında gözlük camı, çerçevesi, ameliyat neşteri dahi var. Son olarak zehirli oyuncaklar ortaya çıktı. Bu standartta yaklaşık 9 milyon oyuncak var ve bunları toplamak mümkün değil. Bu konudaki uygulamalarda ve denetimlerde yenilemeye gidilmelidir.”
Sanayi ve Ticaret Bakanı Çağlayan, Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün ve beraberindeki heyeti kabul etti. Çağlayan yaptığı konuşmada, Akel Alüminyum A.Ş yönetiminden Bakan seçildiği dönemde ayrıldığını, ancak ortaklığının sürdüğünü belirtti.
Bu duruma basında yer verilmesinden dolayı rahatsızlık duyduğunu ifade eden Çağlayan, “Bugüne kadar firmanın reklamını yapmadım. Zaten reklama ihtiyacı yok. Bizim de belirli bir iş hacmimiz, belirli bir portföyümüz var. Bu şirket benim 30 senelik geçmişimin bulunduğu, emeğimle bugüne getirdiğim bir şirket. Bu firmanın ortağı olmam kadar doğal bir şey olamaz, bunda saklayacak, gizleyecek bir şey yok, bundan onur duyuyorum” diye konuştu. Önceki dönemlerde Ankara Sanayi Odası’ndaki icraatları ile gündeme geldiğini ifade eden Çağlayan, bundan sonra da Sanayi ve Ticaret Bakanlığı görevi ile gündeme gelmek istediğini söyledi.
“DAYANIŞMA İÇİNDE ÇALIŞTIK”-
ASO Başkanlığı döneminde ATO ile çekişmelerden uzak, dayanışma içinde çalıştıklarını vurgulayan Çağlayan, “Birçok projeyi beraber hayata geçirdik. Buradaki başarım Türk ticareti hayatınadır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sektörün içinden gelen birini Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na getirmesi tüm çevrelerden onay aldı” dedi. Çağlayan, Bakanlığı döneminde de sorunların çözümünde ortak çalışacaklarını kaydederek, rekabet edilebilirliğin arttırılması, sanayi stratejisinin belirlenmesi, sanayi envanteri oluşturulması ve sanayinin önündeki bürokratik engellerin kaldırılması konularında çalışmalarının sürdüğünü ifade etti. Çağlayan, Garanti Belgesi alımını 7 günde 3-4 dakikaya indirdiklerini ve internet üzerinden başvuru imkanı sağladıklarını söyledi.
“İNDİRİMLİ SATIŞLARA DÜZEN GETİRİLMELİ”
ATO Başkanı Sinan Aygün de konuşmasında, Çağlayan’ın bakanlığından dolayı mutluluk duyduklarını belirtti. Aygün, “Bakanlığınız Hükümetin yaptığı en iyi seçimlerden bir tanesidir. Sektörün içinden geliyorsunuz ve sektörün sıkıntılarını biliyorsunuz. Başkanlık yaptığınız süreçte hep omuz omuza olduk. Burada olmanızdan iş dünyası olarak mutluyuz” diye konuştu.
Ziyaret sırasında sıkıntı duydukları konuları da gündeme getiren Aygün, piyasadaki indirimli satışlara düzen getirilmesini istedi. Yüzde 90’lara varan indirimlerin söz konusu olamayacağını, ucuza alınan malın pahalıya satıldığını söyleyen Aygün, ayrıca markalar harici yasa gereği dükkan adlarının Türkçe olması gerektiğini de belirtti.
Aygün şunları söyledi:
“Şimdi kullanılan isimler yabancı isimde değil, Türkçe’yi başka bir hale getirerek isimleri yabancılaştırıyorlar. Bu konuda denetimin sıklaştırılması lazım. Bir diğer konuda Şubat 2006’da ATO olarak uyarıda bulunduğumuz ithal mallardaki Türk Standartları denetimi, TS denetimi kaldırılan ürünler nedeniyle sıkıntı yaşanıyor. Bu mallar gümrükte kapıdan girerken tarama yapılmalı, sonradan sağlığa zararlı olan maddeleri toplamak mümkün değil. Söz konusu mallar arasında gözlük camı, çerçevesi, ameliyat neşteri dahi var. Son olarak zehirli oyuncaklar ortaya çıktı. Bu standartta yaklaşık 9 milyon oyuncak var ve bunları toplamak mümkün değil. Bu konudaki uygulamalarda ve denetimlerde yenilemeye gidilmelidir.”