OluÅŸturulma Tarihi: Mart 31, 2004 00:00
Nissan'ın Buzkıran lakaplı Başkanı Carlos Ghosn, mucizeler yaratarak Nissan'ı kár eden bir şirket konumuna getirdikten sonra şimdi ikinci sınavını Kuzey Amerika operasyonlarında verecek. Ghosn Kuzey Amerika operasyonlarını doğrudan yönetecek.‘Şansın Büyükelçisi’’, ‘‘Buzkıran’’, ‘‘Maliyet Öldüren’’, ‘‘Problem Avcısı’’ ve ‘‘Sorun Vuran’’ gibi lakaplarla anılan ve Japonya'da adeta bir halk kahramanına dönüşen Nissan'nın Başkanı Carlos Ghosn, borç batağındaki Nissan'ı yeniden kár eden bir şirket haline getirerek dünya çapındaki ününe ün katmıştı. Ghosn'un başarısı sadece otomotiv sektöründe değil tüm sektörlerde hayranlık uyandırmıştı. Kuzey Amerika'da bazı sıkıntıların doğmasının ardından ‘‘Problem Avcısı’’ Ghosn'un buradaki problemleri nasıl bertaraf edeceği tüm dünyada merakla bekleniyor.ABD’DE PROBLEM OLABİLİR Mİ?Nissan'nın Başkanı Carlos Ghosn, beş yıl önce Nissan Motor Co.'ın yeniden yapılanma görevini üstlendiğinde büyük Kuzey Amerika pazarının bu süreçte bir temel taşı olduğunu söylemişti. Amerikan ve Kanadalı alıcılar onu haklı çıkarmış ve şirket, tek kapılı 350Z spor modeli ile Infiniti G35 spor sedanının patlayan satışları sayesinde bir dağ gibi olan borçlarını kapatabilmişti. Ancak Nissan bu yıl Kuzey Amerika'da rekor kár beklerken uzmanlar bazı sorunlar çıkabileceğini düşünüyor. Nissan geçen ay ABD'deki satışlarında yüzde 46'lık bir artış yakalarken, aralarında Mississippi'nin Canton şehrindeki yeni montaj fabrikasında üretilen iki yeni pick up'ın da bulunduğu bazı önemli yeni modeller bekleneni veremedi. Yeni montaj fabrikası, Ghosn'nun gelişinden bu yana Nissan'nın en pahalı ve en önemli projeleri arasında yer alığı için fabrikanın tam kapasite çalışması hayati bir önem taşıyor.Şirket yetkilileri, ABD pazarında çok kalabalık bir segmentte yarışan yeni Quest minivan modeli için planlarında aşırı iddalı olduklarını kabul etti. Quest minivan, satışına başlandığı geçen Temmuz ayından beri ortalama aylık satışları 3 bin 700 adet oldu. Tahmin edilen 6 bin 700 adetlik rakam yakalanamadı. ‘Armada’ SUV modeli de beklentileri karşılayamazken, uzmanlar buna neden olarak hem yoğun rekabeti hem de aracın Amerikan eleştirmenleri tarafından çok da olumlu karşılanmamasını gösteriyorlar. Şirket yetkilileri bütün bu olumsuzluklara rağmen ABD pazarının önemini vurguluyorlar ve ‘‘Gelecekteki büyüme için hala güveniyoruz’’ diyorlar. Yönetimin yeniden yapılanma çalışmalarının bir parçası olarak, otomobil üreticisinin yönetim kurulu başkanı Nissan'nın Kuzey Amerika operasyonlarını doğrudan yönetecek. Kuzey Amerika operasyonlarının başındaki Norio Matsumura Nisan ayında görevini Ghosn'na bırakırken Japon pazarından sorumlu olacak. SONUN BAŞLANGICI MI?Sektör uzmanları bunun Nissan'nın başarı hikayesinin sonunu başlatacak bir işaret olup olmadığını sorarken Nissan sözcüsü Simon Sproule, bu iddaları reddediyor. Sproule 'Siz hiç üst düzey bir yöneticinin sadece bir iki aracın pazarda sorunları var diye o bölgedeki yönetimi devraldığını gördünüz mü?' şeklinde konuşarak görev değişimlerinin yeni Canton fabrikası açılmadan çok önce planlandığı konusunda ısrar etti. Yetkililer, bu geçiş döneminin gelecek yıl Renault Başkanı Louis Schweitzer'ın yerini alacak Ghosn tarafından ABD ve Kanada pazarlarında yeniden bir hız yakalanması için kullanılacağını belirttiler. Ghosn daha önce Michelin Amerika sorumlusu olarak bu ülkede yedi yıl kalmıştı. Daha sonra lastik üreticisini Renault'ya geçmek için bırakmıştı. Renault, Nissan'nın yüzde 44'ünü satın aldıktan sonra Schweitzer, sorun çözmekte uzman olan Ghosn'u 1999'da Japonya'ya tayin eti. Geçen yıl Kuzey Amerika satışlarını yüzde 7.4 arttırarak 864.015 adede çıkaran şirket, 2004 yılı için satışlarında iki basamaklı artış bekliyor.Carlos Ghosn Nissan'da neler yaptı?Hızlı bir düşüş içindeki Nissan'ı Ghosn, yeniden kár eden bir kuruluşa çevirmişti. Ghosn, cesur ve eşsiz bir hamle yaparak fabrikaları kapatmış, iş gücünü kısmış ve kaynakları ürün geliştirmeye aktarmıştı. 1999 yılında Nissan'ın yaklaşık 22 milyar
dolar borcu bulunuyordu ve pazar payı yüzde 23'lerden yüzde 19'lara gerilemişti. 1991 yılında dünyada üretilen üst düzey her on otomobilin dördünü üretirken, 1999'da, 43 Nissan modelinden sadece dört model karlı satılabilmekteydi. Zararın miktarı da yaklaşık 680 milyar
Yen civarındaydı. Åžirkette herÅŸeye raÄŸmen aşırı istihdam sözkonusuydu ve ürün geliÅŸtirme durma noktasına gelmiÅŸti. Ghosn sayesinde 2002 yılında çöküş durmuÅŸ, kárlılık saÄŸlanmıştı ve Nissan'ın borçları son 24 yılın en düşük düzeyine inmiÅŸti. 8 yeni otomobil modeli geliÅŸtirilmiÅŸti.DeÄŸiÅŸen beklentilere kulak verdiGHOSN'un Nissan'da fark ettiÄŸi bir baÅŸka eksiklik ise rakipler çok yakından takip edilirken tüketicilerin istek ve beklentilerinin göz ardı edilmesiydi. Nissan daha önceki yıllarda ürünlerin 'kalitesi' yani ürünün güvenilirliÄŸi ile ün yapmış olmasına raÄŸmen, tüketici tercihlerinin hızla deÄŸiÅŸtiÄŸi bir çaÄŸda yaÅŸandığını göz ardı etmiÅŸti. Pek çok Japon ÅŸirket gibi tüketicinin sadece ‘‘kalite’’ beklentisi içinde olduÄŸu fikriyle hareket eden Nissan tüketicinin estetik, stil ve yenilik beklentilerini yok saymıştı. Ghosn bu konulara da ağırlık vererek ÅŸirketin imajını tazelemiÅŸti.Nissan-Renault evliliÄŸinin ardından1999 yılında yaÅŸanan Asya krizinin ardından durumu alarm veren Nissan'ın stratejik bir evlilik yapması kaçınılmaz olmuÅŸtu. Nissan, Renault ile evlenirken adını korumayı, yöneticinin Nissan yönetim kurulu tarafından seçilmeye devam etmesini ve yeniden yapılanma planının sorumluluÄŸunun gene Nissan'da kalması ÅŸartını kabul ettirmiÅŸti. BirleÅŸmenin ardından Ghosn Nissan'ın başına gelerek 2 yıl içinde ÅŸirketin çöküşünü durduracağını taahhüt etmiÅŸti. Ghosn hedeflerini 6 ay içinde tutturarak ve Nissan'ı kár eden bir kuruluÅŸ haline getirerek tüm sektörü ve analistleri ÅŸaÅŸkına çevirdi. Ghosn baÅŸarısının sırlarını ‘‘şeffaflık, stratejiden ziyade uygulamaya ağırlık vermek, ÅŸirketin yönetimi ve öncelikleri konusunda güçlü bir iletiÅŸim oluÅŸturmak’’ prensipleriyle açıklamıştı.Â
button