Büyümenin kaldıracı beyin gücü

Güncelleme Tarihi:

Büyümenin kaldıracı beyin gücü
Oluşturulma Tarihi: Aralık 04, 2013 01:04

Hanzade Doğan Boyner, düşünce özgürlüğünün küçük yaşlarda aşılandığı, yaratıcılığın teşvik edildiği, farkındalıkların benimsendiğini belirterek, “Peki Türkiye’de küçük yaştan farklı olmayı ne kadar teşvik edebiliyoruz. Okullarımızda düşünmeyi ne kadar teşvik ediyoruz. Bunları sorgulamalıyız. Başka türlü bilgi toplumu olmamızın imkanı yok. Bilişim sektörü 100 milyar dolar da olsa eğer düşünce özgürlüğü damarlarımıza işlememişse, farkındalığı teşvik etmiyorsak biz bilgi toplumu olamayız. Böyle bir ekosistem kurabilirsek girişimcilik yeşerir, yeni teknolojilerden yeni iş modelleri doğar” dedi.

Haberin Devamı

DOĞAN Online Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, bilişim toplumu ile bilgi toplumu arasında dağlar kadar fark olduğunu söyleyerek, “Bilgi toplumu dediğimiz bir ülkenin büyümesini sanayi yatırımlarıyla değil beyin gücüyle yapmasıdır” dedi.

TÜRK İşadamları ve Sanayicileri Derneği (TÜSİAD) ve Bilişim Sanayiciler Derneği (TÜBİSAD) tarafından düzenlenen ‘Yenilikçi Türkiye İçin Bilişim Konferansı’nda konuşan Doğan Online Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, Türkiye’nin bilgi toplumu olma yolundaki çizgisini değerlendirdi. Bilişim toplumu, bilişim sektörü ve bilişim ekonomisi ile bilgi toplumu ve bilgi ekonomisi arasında dağlar kadar fark olduğunu belirten Boyner, “Bilgi toplumu dediğimiz, bir ülkenin büyümesini sanayi yatırımlarıyla değil beyin gücüyle yapması demek. Tabii ki buraya giden yolda bilişim sektörünün gelişmesi geniş bant bağlantılarının olması, internete erişimin artması çok önemli, ama tüm bunlar bir gereç. ‘Her okulu akıllı tahtayla donatalım, her eve geniş bant götürelim’ demekle bilgi toplumu olunmaz” dedi.

AR-GE EN ÖNEMLİ ÖLÇÜ

Hanzade Doğan Boyner şöyle konuştu: “Bilgi toplumu olduğumuzu nasıl ölçeriz? Ar-Ge’ye ayırdığımız bütçeyle, yarattığımız teknolojiyle, dünyadaki teknolojiyi ne kadar doğru uyguladığımızla ve üretilen teknolojiyi iş modellerine çevirip bireylere sağlayabildiğimiz faydayla ölçebiliriz. Ar-Ge konusunda tek bir rakam vermek istiyorum. Finlandiya Avrupa ülkeleri arasında bilgi toplumu olmaya yönelik en yakın ülkelerin başında geliyor. Finladiya, Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) yüzde 4’ünü her sene Ar-Ge’ye harcıyor. Çin, yüzde 2’sini harcıyor. Sadece teknolojiyi uygulamak için yaptığı Ar-Ge harcaması Çin ekonomisinin yüzde 2’si. Japonya yüzde 3.5’ini harcıyor. Almanya yüzde 3’ünü, ABD yüzde 3’ünü harcıyor. Biz ise sadece yüzde 0.8’ini harcıyoruz.Bu bilgi toplumu olmanın ölçülerinden bir tanesi.”

10 BİN DOLARIN ÜSTÜ

Son 10 yılda Türkiye’deki ekonomik gelişmelere de dikkat çeken Boyner, “Kişi başına milli gelirimiz 10 bin doları geçti. Gelecek 10 yılda büyüyebilmemiz için en önemli kaldıraç, bilgi toplu olma yolunda ilerlememiz olacaktır. Dünya Bankası, bilgi toplumu olmanın özelliklerini üç ana maddede özetliyor. Birincisi etkili iletişime ve bilgi yönetimine olanak sağlayan iletişim altyapısı. Daha sonra bilgi üreten ve paylaşan, daha sonra onu iyi kullanabilen eğitimli ve beceri sahibi bir nüfus” dedi. Petrol, doğalgaz gibi doğal kaynağı olmayan ülkelerin 10 bin doların bir üst seviyesine çıkabilmesi için ellerinde olan tek gücün bilgi toplumu olduğunu kaydeden Boyner, “Yani üniversitelerin ne kadar kaliteli olduğu, ne kadar teknoloji üretebildikleri, sivil toplum örgütlerinin gücü rekabetçi bir avantaj yaratıyor. Türkiye zaten sanayiyi kaçırmış. Avrupa bile sanayinin olduğu bir kıta olmasına rağmen bilgi toplumu olmayı hedefliyor” yorumunu yaptı.

Haberin Devamı

DÜŞÜNME TEŞVİĞİ LAZIM

Hanzade Doğan Boyner, düşünce özgürlüğünün küçük yaşlarda aşılandığı, yaratıcılığın teşvik edildiği, farkındalıkların benimsendiğini belirterek, “Peki Türkiye’de küçük yaştan farklı olmayı ne kadar teşvik edebiliyoruz. Okullarımızda düşünmeyi ne kadar teşvik ediyoruz. Bunları sorgulamalıyız. Başka türlü bilgi toplumu olmamızın imkanı yok. Bilişim sektörü 100 milyar dolar da olsa eğer düşünce özgürlüğü damarlarımıza işlememişse, farkındalığı teşvik etmiyorsak biz bilgi toplumu olamayız. Böyle bir ekosistem kurabilirsek girişimcilik yeşerir, yeni teknolojilerden yeni iş modelleri doğar” dedi.

Haberin Devamı

CİROMUZUN YÜZDE 40’I İNTERNETTEN GELİYOR

HANZADE Doğan Boyner, Doğan Grubu olarak teknoloji devrimini biraz erken gördüklerini söyledi. Boyner, “Çok erken internet yatırımlarına başladık. İlk 2000’li yılların başında bilişim sektörüne girdik, ama çok canımız yandı. Bilişim sektöründe de liberasyonlar istediğimiz kadar olmadı. Ancak işin üst tarafında, içerik tarafında, yazılım tarafında Türkiye’ye birçok ilkler getirdik. Getirmeye devam ediyoruz. Türkiye’yi e-ticaretle buluşturan ilk grubuz. Türkiye’de ilk eğitim,ilk emlak portalini kurduk. Şu anda internet işimiz, toplam ciromuzun yüzde 40 gibi rakamlara geldi. Dünyadada çok az medya kuruluşu bu tip rakamları görebildi. Dolayısıyla teknoloji dönüşümünü fırsata dönüşebileceği bilincini yaşamış bir kişiyim. Bu yüzden ülkemiz için de bunun büyük bir fırsat olduğunu görüyorum. Bu konuda çok heyecanlıyım. Yapılacak her türlü çalışmaya elimzden gelen desteği vermeye de hazırız” diye konuştu.

Haberin Devamı

SOFİSTİKE ÜRÜNLER BİLİŞİMLE GELECEK

ULUSLARARASI ekonomide içindeki Türkiye’nin konumunun dönüştürül-mesinde bilişim sektörünün rolünün kritik olduğunu söyleyen TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, bilgi ve iletişim teknolojileri üretim zincirindeki Türkiye’nin varlık göstermesi ve uzun dönemde büyükme performansında en büyük destekleyicilerinden biri olacağını ifade etti. Yılmaz, “Bilgi ve iletişim teknolojilerinin sanayi sektöründe verimliği arttırıcı ve yenilikçiliği desteklemesi katma değeri yüksek ve sofistike ürünlere kavuşmamızı kolaylaştıracaktır. Ülkemizde üretilen ve ihraç edilen ürünleri sıradanlıktan kurtarmanın yolu bilişimden geçiyor” şeklinde konuştu.

BİLİŞİME BİR KOYUP, 1.6 ALIN

TÜBİSAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Cılız, Bilgi ve iletişim teknolojileri sektörününe (BITS) yapılan 1 birimlik yatırımın 1.6 birimlik bir çarpan etkisi ile ekonomik büyümeye katkı yarattığını söyledi. Cılız, “Bilişime 1 koy 1.6 al diyoruz. Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerine ulaşması için yıllık büyüme oranın kabaca yüzde 8.5 olması gerekiyor. Türkiye’nin üretim ve ihracat yapısının bugünkü durumuyla bu hedefe ulaşması imkansız. Bu yapıyı değiştirmek için bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü yatırımlarının GSYİH içindeki oranının artırması şart. BİTS harcamalarının GSYİH oranını bugünkü yüzde 4 seviyelerinden yüzde 6.5’a yükseltebilirsek, ancak Türkiye 2023 hedeflerini yakalama şansına sahip olabilecek” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!