Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ekonomi Muhabirleri Derneği üyeleriyle yaptığı sohbet toplantısında, ekonomideki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kayseri'de bir babanın çocuğunun elinden tutup, bir bakana 'ben bunu okutamıyorum sen okut' dediğini anlatan Kılıçdaroğlu, "İlkokula başlayacak çocuğun maliyeti çok fazla değil ama düşünün bir baba, o çocuğu okutamayacak durumda. Bundan bir iktidarın çıkarması gereken çok ders var" dedi.
Türkiye'nin bir büyüme masalıyla karşı karşıya olduğunu, IMF araştırmasına göre Türkiye'de bin yetişkinden 875'inin bankalara borçlu hale geldiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu'nun, ekonomiye ilişkin değerlendirmeleri özetle şöyle:
"11 yıl sıcak parayla ekonomiyi yönettiler. Dolar boldu, sorun görünmüyordu. Bir ekonomi politikası oluşturmadan Türkiye'yi küresel ekonominin etkisine terk ettiler. Bununla bizim 2023'te dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme şansımız hiç yok, birbirimizi kandırmayalım.
- 2002de her 100 dolarlık imalat için 27 dolar ithalat yapıyorduk. 2007'de bu rakam 39 dolara, 2011'de 43 dolara çıktı. Nedeni ise ucuz dolar. Üretmek yerine, ithalat yapıyoruz. Çünkü daha ucuz. Üretmeden, gelir yaratmadan bu nasıl devam eder? Tek yanıtı var. Borçlanarak tüketen bir Türkiye tablosu var karşımızda. Bunun ekonomi tarihinde çok önemli bir yeri var. Çok vahim; geleceğimizi satma hikayesidir bu, 11 yılın hikayesi budur. Çocuklarımızın geleceğe güvenle bakmama tablosudur bu. AK Parti iktidarına kadar olan tüm hükümetlerin toplam borç tutarı 130 milyar dolar. Sadece Ak Parti dönemi borç tutarı ise 350 milyar dolar.
"BU BİR BÜYÜME MASALI; IMF'YE GÖRE TÜRKİYE'DE 1000 YETİŞKİNDEN 875'İ BANKALARA BORÇLU"
- IMF geçtiğimiz günlerde bir veri yayınladı. Türkiye'de bin yetişkinden 875'i bankalara borçlu. Singapur'dan sonra Türkiye ikinci sırada. 2 milyon 600 bin kişi bankalara olan borçlarını ödeyemeceklerini belirtiyor, moratoryum ilan ediyor. Bir büyüme masalıyla karşı karşıyayız. AKP dönemine kadar Türkiye'de ortalama büyüme yüzde 5.1, AKP döneminde ise bu oran yüzde 5. Darbe yok, savaş yok; sıcak para girişi çok. Ama büyüme ortalaması yüzde 5. Olağanüstü bir büyüme masalıyla toplum uyutuldu.
MİLYARDERİMİZ JAPONYA'DAN FAZLA
- Kişi başı gelirde Japonya bizim 7.5 katımız. Ama bizim dolar milyarderi sayımız Japonya'nın iki katı. Onlarda 22 milyarder var; bizde 44. Yarattığımız katma değeri hakça bölüşmüyoruz. O nedenle milyarderimiz fazla ama bir baba çocuğunu okutamıyor.
- Bu iktidar öncesinde Merkez Bankası'nın kasasında kısa vadeli borçlar için; 100 dolar için 172 dolar vardı. Bugün ise 102 dolar var. Oysa Endonezya'da 252; Güney Kore'de 258; Hindistan'da 322; Brezilya'da 1145 dolar var. İşte Türkiye bunun için dünyada en kırılgan ülkeler arasında başı çekiyor. Önümüzdeki yıl çevrilmesi gereken borç miktarı 164 milyar dolar. Cari açıkla birlikte bu rakam 230 milyar dolara çıkıyor.
- Trakya'da tarım mitingi yapacağız. Ayçiçeği üreticisinin ağzını bıçak açmıyor. Mazot, gübre, tohum fiyatları artmış ama bu yıl ürün fiyatı geçen yılın arttı.
CHP İKTİDAR OLSA NE YAPACAK?
CHP, yarın iktidara gelse sizin ekonomi politikanız ne olacak? Emeklilik yaşı, kıdem tazminatı, akaryakıttan alınan yüksek vergiler konusunda ne düşünüyorsunuz, sorularına ise şu yanıtı verdi:
- SSK, vergi gibi tüm gelirlerin tek elde toplanacağı Gelirler Bakanlığı kurulacak. Merkez Bankası başta olmak üzere bağımsız kurullar gerçek anlamda bağımsız olacak. Ne bölgesel, ne sektörel; Türkiye'ye yüksek katma değer sağlayacak yeni bir teşvik politikası uygulayacağız. Türkiye'nin bilgi toplumuna geçmesi gerekiyor. Bunun ön koşulu da üniversitelerin özgür ve özerk olması. Üniversiteler bilgi üretecek. Bu bilgi sanayi ile birlikte ürüne dönüşecek. Her yıl 5 bin üniversite mezununu doktora için yurtdışına göndereceğiz; böylece Türkiye'nin bilim ve teknolojide dünya ile bağını güçlendireceğiz.
ASGARİ ÜCRETTEKİ VERGİYİ YÜZDE 1'E DÜŞÜRECEĞİZ
- Akaryakıt üzerindeki yüksek vergi indirimine mazotla başlayacağız; ÖTV ve KDV'yi indireceğiz. Ardından yeni gelir alanları yarattıkça, benzin üzerindeki vergi yükünü düşüreceğiz. İç tasarrufu artıracak modeller geliştireceğiz. Yeni bir vergi reformu yapacağız ve asgari ücretin üzerindeki vergi yükünü yüzde 1e çekeceğiz.
- Üst gelir grupları biraz daha vergi ödeyecek. Amaç daha mutlu bir toplum oluşturmak.
GEZİ DESTEKÇİSİ GRUPLARA YAPILAN İNCELEME OLAĞANÜSTÜDÜR
- Gezi Parkı eylemlerindeki tutumu nedeniyle Koç Grubu'na bağlı şirketlerde başlatıldığı iddia edilen Maliye incelemesiyle ilgili olarak Kılıçdaroğlu; "12 yıl hesap uzmanlığı yaptım. Bir kez aramalı inceleme oldu. Aramalı inceleme olağanüstü bir durumdur; Maliye'de yılda bu tür bir ya da iki inceleme olur. Çok ciddi bir ihbar gelir, ciddiyetine inanırsanız, aramalı inceleme kararı alırsınız. Olağanüstü bir durumdur, olağan bir durum değildir. Bu bir gözdağı operasyonudur. Demokrasiyle yönetilen bir ülke değiliz, hızla bundan uzaklaşıyoruz. Türkiye'nin bir dikta yönetimine kaydığını kabul etmemiz gerekiyor" dedi.
SURİYE'DEN 1 MİLYON KİŞİ GELDİ SINIR OTOPARKA DÖNÜŞTÜ
- Örtülü ödenekteki artışın sorulması üzerine ise Kılıçdaroğlu şöyle yanıt verdi:
"Suriye'den 10 bin kişi gelecek, diye plan yapıldı ama resmi söyleme göre bu sayı 500 bine çıktı. Gayri resmi rakamlara göreyse 1 milyona yaklaşıyorsa gayet tabii ki örtülü ödenek artacaktır. Yabancı unsurları eğitiyor, cebine para koyuyor, silah koyuyorsanız bunun bir maliyeti olacaktır. 900 kilometrelik bir sınır. Ama kağıttan bir sınır. Sınır bölgeleri otoparka dönüşmüş. Suriye'den gelen kaçakçıları, Türk Silahlı Kuvvetleri püskürttü, diye son zamanlar bir haber duydunuz mu? Çağdaş demokrasilerde inanç ve etnik kimliğe dair siyaset yapılmaz. "