Güncelleme Tarihi:
Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek için kadınların ekonomik ve sosyal hayata entegre edilmesi gerektiğini belirtti. Faralyalı, “İş dünyasında bir kadın olmanın zorluklarını yaşadım. Mesela 5-6 kişilik takımlarda tek kadındım. Takım arkadaşlarımla ilişki kurabilmek için futbol bile okumaya başladım” dedi.
BURSA İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği (BUİKAD) tarafından Sheraton Otel’de düzenlenen ‘Zirveden Gelen Topuk Sesleri Paylaşım Toplantısı’na katılan Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı, Türkiye’de kadın-erkek eşitliği ve kız çocuklarının eğitimi konusunda atılması gereken adımlar ile ilgili katılımcılara bilgiler verdi. Çocukluğundan itibaren iş hayatında yer almak için çalıştığını belirten Faralyalı, “4 kız çocuklu bir ailenin en küçük kız çocuğuyum. Girişimci, cesur, çok kuvvetli değerleri olan bir babanın ve yine cesur, vizyon sahibi, kuvvetli karakterli bir annenin kızıyım. Çocukluk yıllarımda aile soframızda genelde hep iş konuşulurdu. Çocukluk yıllarımda da fikrime hep önem verilen bir ortamda büyüdüm. Zannediyorum bu iş sohbetlerine katılmam, babamın hayatının en yakın seyircilerinden biri olmam ve bu işlere de bağlı olmamdan dolayı, çocukluk yıllarımdan itibaren iş kadını olmayı, Doğan Grubu’nu büyütmeyi hayal ederek yaşadım” diye konuştu.
İNGİLTERE LİGİNİ İZLEDİM
Yurtdışında eğitim aldığını anlatan Faralyalı, yurtdışı tecrübelerinin hayatında önemli bir yeri olduğunu vurguladı. Yurtdışında çalışmanın kendisine problem çözme, stratejik düşünme, analitik düşünme konusunda tecrübeler kazandırdığını ifade eden Begümhan Doğan Faralyalı şöyle konuştu: “Aslında iş hayatına Londra ve New York’ta başlamış olamama rağmen orada bile iş dünyasında bir kadın olmanın zorluklarını yaşadım. Mesela 5-6 kişilik takımlarda tek kadındım. Takım arkadaşlarımla ilişki kurabilmek için futbol okumaya başladım. İngiltere futbol ligini takip ediyordum. Büyük toplantılarda tek kadın olmamdan dolayı daha çekingen, sesi fazla çıkmayan, bir şey sorduklarında daha kısık sesle cevap veriyordum. Sonra bir gün kendimle bir yüzleşme yaşadım dedim ki ‘Bu böyle olmaz. Seni yeterince dinlemiyorlar. Sesini yükselt’ dedim. Bu benim için çok iyi bir yüzleşme oldu. Sonra Türkiye’ye döndükten sona kadın-erkek eşitliğine daha fazla kafa yormaya başladım.”
İSTİHDAMIN YÜZDE 25’İ KADIN
Türkiye’nin kadın-erkek eşitliği konusunda çok geri sırada olduğunu vurgulayan Faralyalı, dünyada 136 ülke arasında Türkiye’nin 124’üncü sırada, İran’dan bile geride olduğunu kaydetti. Türkiye’de kadınların istihdama katılma oranının yüzde 25 olduğunu söyleyen Faralyalı, “Bu oran Batı Avrupa’da yüzde 60, Kuzey Avrupa’da yüzde 80. Kadınlarımızın da çoğu ne yazık ki düşük seviyeli tarım ve servis sektörlerinde çalışıyorlar. Girişimci kadınların oranı ise sadece yüzde 6. Bunun sebebi belki toplumsal zihniyetimiz, kız çocuklarını yetiştirme tarzımız, istihdam politikalarımız. Ama bana göre en önemli etkenlerden biri eğitim ve kadının ev konusundaki sorumlulukları. Her ne kadar kız çocuklarının okullaşması konusunda ciddi adımlar atmış olsak da okula devam konusunda ciddi problemler var. Her ne kadar hükümetin kız çocuklarını okula gönderen ailelere teşvik gibi bir takım düşünceleri olsa da yeterli değil” diye konuştu.
40 bin kadına yardım ulaştırdık
MEDYA da sorumlu habercilik yaptıklarını da kaydeden Begümhan Doğan Faralyalı, “Toplumun bilincini yükseltelim düşüncesiyle ciddi seviyede kadın-erkek eşitliğinin yeterli seviyede olmadığı konusunda ciddi seviyede haberler yapıyoruz. Hürriyet aslında, dünyada basın sektöründe gerçekten en etkili projelerden birini başlattı. Bu proje, ‘Aile içi şiddete son’ projesi. Acil arama hattı kurduk. 2 bin acil olmak üzere 40 bin tane kadına yardım ulaştırdık. Türkiye’nin her yerinde şiddete uğramış kadına nasıl davranılması gerektiği konusunda eğitimler yapıyoruz. Belki de 4 kız kardeş olmamızdan dolayı bu konu bizim kalbimize çok yakın bir konu. Bu konuyla ilgili çok fazla çalışıyoruz. Her türlü azınlığın olduğu gibi biz kadınlarında birbirimize sahip çıkmamız gerektiğine inanıyorum. Her türlü anlamda pozitif ayrımcılık yapmalıyız ve bunu desteklemeliyiz diye düşünüyorum” dedi.
‘Doğan Grubu’nda kadın oranı yüzde 33
DOĞAN Grubu’nda bugün çalışan kadın oranının yüzde 33, kadın yönetici oranının ise yüzde 39 olduğunu ifade eden Faralyalı sözlerine şöyle devam etti: “Bu oran Türkiye seviyesinin çok üzerinde. İştiraklerimizden Hürriyet’te kadın çalışan sayısı yüzde 39. Doğan TV’de yüzde 44. Doğan Grubu olarak ‘Baba Beni Okula Gönder’ projemiz var. Bu aslında Türkiye’de en çok bilinen sosyal sorumluluk projesi. Hem biz ciddi anlamda bağış yaptık hem de 35 milyon TL üzerinde bağış topladık. Bununla beraber 35 kız yurdu, 12 tane ilkokul açtık. 10 bin 500 kız çocuğuna burs verdik. Her sene açtığımız yurtlarda 3 bin 500 kız çocuğu, barınma fırsatı buluyor. Aydın Doğan Vakfı ile beraber bir çok okul ve sağlık projesi yapıyoruz . Vakıf’la birlikte 6’dan fazla yurt yaptık.”