Bütçe fena gitmiyor, ama...

Güncelleme Tarihi:

Bütçe fena gitmiyor, ama...
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2003 00:00

İLK dört aylık veriler bütçe performansının iyi olduğu yönünde işaretler veriyor. Geçen yıla göre bütçe açığı 15.2 katrilyon liradan 16.4 katrilyon liraya yükselmiş. Artış enflasyonun oldukça altında.Borç dinamiği açısından önemli bir gösterge olan faiz dışı fazla geçen yılın ilk dört ayında 4.4 katrilyon lirayken bu yıl aynı dönemde 6.8 katrilyon lira oldu. Bu kalemdeki iyileşme de sevindirici.KALICILIKBütçeyi değerlendirirken dönem içindeki ortalama enflasyonu kullanarak reel değişmelere bakmak önem kazanıyor. İlk dört aylık ortalama enflasyon kullanıldığında, bu yıl bütçe gelirleri reel olarak yüzde 2.1 artarken, harcamalar reel bazda yüzde 7.2 azalmış görünüyor. Büyümeyi de hesaba kattığımızda, gelirlerdeki artışın yetersiz olduğu görülüyor.. Harcamalardaki azalışın büyük bir kısmı faiz harcamalarındaki reel düşüşten kaynaklanıyor. Bütçeden yapılan faiz harcamaları reel olarak yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.8 düşmüş görünüyor. TL cinsinden yaptığı borçlanmalarda devlet çok ciddi boyutlarda reel faiz ödüyor. Ama, iç borçların yarısına yakın bölümünün döviz cinsinden ya da dövize endeksli olması sayesinde, geçen yıla göre kur artışlarının enflasyonun çok altında kalmasıyla faiz harcamalarında göreli bir rahatlama söz konusu. Bu tasarrufu heba etmememiz gerekiyor.Faiz dışı harcamalarda ise tasarruf çok az. Faiz dışı harcamalar reel olarak yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1.5 azalmış görünüyor. Bütçe uygulamasındaki iyi performansı kalıcı hale getirebilmek için faiz dışı harcamalarda reel anlamda tasarrufa gidilebilmesi gerekiyor. Çünkü, bugün kur artışlarının az olması nedeniyle sağlanan faiz tasarrufu yarın kurların beklenmedik bir artışı ile yok olabilir. Bütçede kalıcı ve gerçek tasarruf kurların gidişinden değil, reel faizlerin ve faiz dışı harcamaların düşmelerinden kaynaklanacaktır.Faiz dışı harcamaların arzulanan ölçüde düşmesinin önündeki en büyük engel sosyal güvenlik kurumlarının açıklarıdır. Yılın ilk dört ayında sosyal güvenlik kurumlarına bütçeden verilen sübvansiyon 5.9 katrilyon lirayı bulmuştur. Geçen yıla göre reel artış yüzde 18.1 olmuştur. Bir istikrar bütçesinin bu boyuttaki açıkları kaldırabilmesi mümkün değildir. Sosyal güvenlik sisteminin rehabilitasyonu artık kaçınılmaz hale gelmiştir.HAZİNE ÖDEREkonomik istikrar için bütçe kadar bütçe dışı devlet hesapları da önemlidir. Çeşitli kesimlere kredi faizlerinin affı ya da anaparaların yeniden yapılandırılması gibi girişimler devletin bütçe dışı harcamalarını olumsuz etkilemektedir.Bir yıl içinde yerel seçimlerin yapılacak olması mahalli idarelerin finansman dengesini zorlayacaktır. Elektriği ucuza satacağız diye elektrik fiyatlarına zam yapılmasından kaçınılması kamu teşebbüslerinin zararlarını artırmaktadır. Kısa dönemde bütçe performansı iyi olsa da, sonuçta devletin zararları nerelerde oluşursa oluşsun Hazine tarafından ödenmektedir.Kısa vadeli gösteri için, bütçe performansı iyi giderken, diğer kamu finansmanını göz ardı etmemiz gerekir. Aksi taktirde, göreli istikrar da kısa süreli olur.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!