Güncelleme Tarihi:
Kenan Acıkök, “Gereken önem verilirse sağlık sektöründeki açık, sağlık turizmiyle karşılanabilir” dedi. Sağlık turizmi kapsamında Türkiye’nin geçen yıl 2.5 milyar dolarlık bir gelir elde ettiğini belirten Acıkök, şunları söyledi: “Türkiye, son yıllarda sağlığa verilen önem sayesinde dünya standartlarını yakaladı. Bu sayede sağlık turizminde de dünyanın en önemli merkezleri arasına girdi. Rusya, Türki Cumhuriyetler, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’yu kapsayan yaklaşık 1 milyar insana hitap eden bir coğrafi konuma sahibiz. İran’daki ambargo, Suriye ve Irak gibi sorunlu bölgeler savaşta yaşadıkları sağlık sorunları nedeniyle bizi tercih ediyorlar. Ayrıca Türkiye, son yıllarda Avrupa’nın da önemli bir sağlık merkezi haline gelmeye başladı. Sağlık için gelen turist, normal turiste göre ortalama 10 kat fazla para harcıyor. Geçen yıl 2.5 milyar dolar olan sağlık turizmi geliri, bu yıl 5 milyar doları yakalayacak gibi görünüyor. Fakat gerekli tedbirler alınırsa bu rakam 2-3 yıla kadar 10 milyar doları bulur. Burada bazı belediyelere büyük görev düşüyor”
BAKANLIĞIN BÜTÇESİ, SAĞLIK TURİZMİYLE KARŞILANIR
Sağlık Bakanlığı’nın 2014 yılı bütçesinin 18.6 milyar lira olduğunu anlatan Kenan Acıkök, şöyle devam etti: “Bugün dünyanın birçok yerinden her gün binlerce hasta Türkiye’ye geliyor. Neden? Çünkü dünya standartlarında yapılan
BELEDİYELERE GÖREV DÜŞÜYOR
Sağlık turizmi kapsamında devlete büyük katkı sağladıklarını ifade eden Acıkök, “Sağlıkta geldiğimiz bu noktanın yanı sıra turizmde de belediyelere de görev düşüyor. Bazı belediyelerin de sağlıkçılara ön ayak olarak bazı bölgelerde sağlık bölgeleri kurması gerekir. Termal bölgeleri bünyesinde barındıran belediyeler sosyal alanların da olduğu tesisler kurmalılar. Bunlar arasında Denizli, Afyon, Bursa ve Antalya gibi yerler sağlık turizmi için öne çıkan yerler. Sağlık turizmi için gelecek olan turiste sadece kalacak yer değil, sosyal imkan da verilmeli. Ne olmalı? Örneğin; konaklayanların ekip biçebilecekleri hobi bahçeleri, yürüyüş parkurları, bisiklet yolları olan, ileri yaş turizmine de icra edecekleri alanlar da sunulmalı, komple bir tesis yapmaları gerekir. Bunu yaparlarsa ekonomik hedeflere daha kolay ulaşılabilir” diye konuştu.
50 BİN MARK İÇİN ÇIRPINIYORDUK
90’lı yıllarda Türkiye’nin döviz gelsin diye çırpındığını anlatan Acıkök, “O yıllarda ülkemize döviz girsin diye çırpınıyorduk. 50 bin Mark’ını Türkiye’ye getirene 3 yaşa kadar otomobili vergisiz getirebilme imkanı sunuyorduk. Şu anda sağlık turizmi sayesinde milyar dolarlar gelmeye başladı. Yabancı turistler sağlık turizmiyle büyük paralar bırakıyorlar. Bu paralar da sağlıkta daha iyi imkanlar yaratılmasına sebep oluyor” dedi.