Güncelleme Tarihi:
Çukurova’da buğdayları kuraklık ve don vurunca üretimde sıkıntı yaşanıyor. Normalde 20 Mayıs’tan itibaren biçilmeye başlanması gereken buğday kuraklık ve don nedeniyle erken hasat edilmek zorunda kalındı. Ceyhan’da bir ilkin gerçekleştiğini vurgulayan yetkililer, normalde biçerdöverle biçilen buğdayın yeterince gelişmediği için ot biçme makinesiyle hasat edildiğini belirtti. Biçilen buğday sapları hayvanlara yem olmak üzere balyalanıyor.
Bu dönem itibariyle yaklaşık 3- 4 karış olması gereken buğdayın en uzun boyu iki karışı geçmiyor. Normalde dönüme yaklaşık 600 kilo alınan buğday bu yıl kendi imkanlarıyla iyi sulama yapan çiftçiler en fazla 300 kilogram buğday alabilecek. Ceyhan’da 300 dönüm ekili buğday arazisi bulunuyor. Bunun da yüzde 50’sinden ancak verim alınabilecek.
Kuraklık ve don sebebiyle sadece buğday değil bazı tarım ürünlerinde de hasar var. Yeterli yağış olmaması durumunda buğdaydan önce ekilen ayçiçeği, mısır, pamuk gibi ürünlerde de sıkıntılar yaşanacak. Çiftçiler yetkililerden yardım ve destek bekliyor. En azından alınan kredilerin ertelenmesi ya da maddi zararların giderilmesini istiyor.
İLK KEZ GÖRÜYORUZ
Ceyhan Ziraat Odası Başkanı Yavuz Tezcan bir yıldır bölgeye doğru dürüst yağmur yağmadığını belirterek ilk kez böyle bir durumla karşılaşıldığını belirtti. Üçdut ve Yeşilova köyünde mayıs sonunda hasat edilecek buğdayın kuraklıktan dolayı şu anda biçildiğini aktaran Tezcan, 29-30 Marttaki aşırı don ve poyrazdan nedeniyle buğdayların yandığını ifade etti. Bu yüzden çiftçilerin tane olmadığı için saman yapmak için buğdayı biçtiğini dile getiren Tezcan, “Bu yıl ilçemizde 300 bin dekar buğday ekilmişti. Bunun yüzde 50’si ne yazık ki bu durumda. Çevredeki 10-15 köydeki buğday ekili arazilerden bir kilo bile ürün çıkmadı. Diğer bölgelerimizde de yüzde 50 ila 60 arasında rekolte kaybı olacaktır.” şeklinde konuştu.
Ceyhanlı çiftçilerden Vahdet Mülayim, kuraklık nedeniyle yetişmeyen buğdayı, ot biçme makinesiyle balya yaparak hayvanlara yem olarak verdiklerini söyledi. Mülayim, “Gördüğünüz gibi arazide hiçbir tane ekinimiz yok. Arkadaşlar 3-5 kuruş verip işte balya yapıyorlar. Bizim geçim kaynağımız buğday ve ayçiçeği. Sulu arazimiz yok. Sulu arazimiz olmadığı için başka bir şey ekemiyoruz.” dedi.
Çiftçilik de yapan Üçdut Köyü Muhtarı İsmail Tan ise yağış olmadığı için buğdayın başak vermeden kuruduğunu ifade etti. Bu yüzden de hiç olmazsa sapından faydalanmak amacıyla buğdayların balya haline getirildiğini ifade eden Tan, “Bu sene köyümüzde buğday hasadı olmayacak. Benim 100 dönüm buğdayım var. 10-15 bin lira borcum var. Bir kilo bile buğday satamıyorum. Bu borcumu da ödeyemeyeceğim. Nasıl yapacağız. Yani millet çaresiz durumda. Artık devletimizden buna bir çare üretmesini beliyoruz.” diye konuştu.
AMİK OVASI'NDA DA DURUM KÖTÜ
Yaşanan olağanüstü hava koşulları Amik Ovası'nı da olumsuz etkiliyor. Antakya Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Ali Kuseyri, bu yıl buğdaydan alınan verimin yüzde 60 oranında düşmesini beklediklerini belirterek, "250 bin dekar ekilebilir alana sahip olan Amik Ovasını yüzde 40'ını buğday yüzde 20’sini mısır ve yüzde 40’ını pamuk oluşturuyor. Geçen yıl Amik Ovası'nda 250 bin dekar ekili arazide 150 bin ton buğday üretimi yapılmışken, bu yıl ise 175 bin dekar alanda ekilen buğdayın veriminde susuzluktan dolayı yüzde 60 düşüş yaşanması bekleniyor. Amik Ovası'nda çiftçi kara kara düşünmeye başladı. Bu mevsimde yaklaşık 20 santimetre olması gereken ürünün sulanmayan birçok yerde boyunun 5 santimetreyi geçmemesi çiftçileri endişelendirirken buğdayların su ihtiyacı da ayrı bir endişe kaynağı haline geldi. Bundan sonra yağacak yağmurun artık buğdaya bir faydası olmayacaktır” dedi.