Güncelleme Tarihi:
Bayraktar, yazılı açıklamasında, tarım sektörünün afetlere karşı daha fazla korunması gerektiğine dikkati çekti.
Türkiye'de 2006'dan beri uygulanan devlet destekli tarım sigortaları sisteminin, sektörün afetlere karşı korunmasında büyük görev üstlendiğine değinen Bayraktar, bugüne kadar kuraklık riskinin tarım sigortaları kapsamına dahil edilmemesinin büyük sorun olduğunu kaydetti.
81 İLİN TAMAMINDA UYGULANACAK
Bayraktar, çiftçinin bugüne kadar buğday tarlasını sigorta yaptırıp primini ödediği halde kuraklık yaşanması durumunda herhangi bir tazminat alamadığının altını çizerek, "Bu eksiklik, Birliğimizin de girişimleriyle giderildi. Yapılan çalışmalar sonucu 2017'de, 81 ilin tamamında, kuru tarım alanlarında ekili buğday ürünü kuraklık verim sigortası kapsamına alınacak." ifadelerini kullandı.
İlçe bazlı kuraklık verim sigortasıyla, kuraklık başta olmak üzere, don, sıcak rüzgar, sıcak hava dalgası, aşırı nem, aşırı yağış risklerinden kaynaklı verim azalışlarının sigorta teminatı kapsamında yer alacağını belirten Bayraktar, buğdayda uygulanacak ilçe bazlı kuraklık verim sigortasında toplam sigorta priminin yüzde 60'ının devlet tarafından ödeneceğini bildirdi.
Bayraktar, sigorta kapsamında, söz konusu riskler nedeniyle yüzde 30 ve üzerinde zarar gören çiftçilerin tazminat alacaklarına dikkati çekti.
HAYVAN HIRSIZLIĞI VE MEYVE AĞAÇLARI DA SİGORTA KAPSAMINDA
Sigorta sisteminde yapılan diğer değişiklikler konusunda da bilgi veren Bayraktar, ilçe bazlı kuraklık verim sigortasının yanı sıra büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık yapan üreticilerin en büyük sorunlarından biri olan hırsızlık ile açık ve yarı açık sistemde yetiştirilen kümes hayvanları ölüm riskinin sigorta kapsamına alındığını ifade etti.
Bayraktar, meyve ağaçları ve asmaların kendileri ile fidanlarının dolu, yangın, fırtına, hortum, heyelan, deprem, sel ve kar ağırlığı riskleri nedeniyle, kirazın da yağmur riski dolayısıyla sigorta kapsamına girdiğini kaydetti.
Özellikle iklim değişikliği nedeniyle gelecek yıllarda tarım sigortasının öneminin daha da artacağına işaret eden Bayraktar, "Bu nedenle tarım sigortasında asıl hedef, tüm ürünlerin her gelişim evresinde yaşanan tüm risklere karşı koruyacak şekilde genişletilmesi olmalıdır.
Tarım sigortası kapsamında yer almayan risklerin yaşanması durumunda çiftçinin zararlarını karşılayacak şekilde destekleme yapılmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.