Güncelleme Tarihi:
VEHBİ Koç Vakfı tarafından, insanların yaşam kalitesinin arttırılmasına katkıda bulunan kişi ve kurumları teşvik etmek amacıyla her yıl sırasıyla kültür, eğitim ve sağlık alanlarında verilen ‘Vehbi Koç Ödülü’nün 16’ncısı bugün sahibini buluyor. Bu yıl kültür alanında verilecek ödül, Koç Ailesi üyelerinin ve konukların katıldığı törende açıklanacak. Geçtiğimiz yıl sağlık alanında verilen 15. Vehbi Koç Ödülü’ne Prof. Dr. Kamil Uğurbil’i lâyık görülmüştü. Beynin nasıl çalıştığına yönelik manyetik rezonans kullanarak çığır açan yeni teknolojiler geliştiren Prof. Dr. Uğurbil’in araştırmaları Alzehimer, depresyon gibi pek çok hastalığın sebeplerinin anlaşılmasına ve çözümlerin üretilmesine olanak sağlamıştı.
ÖDÜL 100 BİN DOLAR
Türk sanayinin duayeni merhum Vehbi Koç tarafından 17 Ocak 1969’da kurulan Vehbi Koç Vakfı, 48 yıldır Türkiye’ye birçok eser ve öğrenci kazandırdı. Türkiye’ye katkı sağlamak amacıyla; eğitim, sağlık ve kültür alanlarında toplumun yaşam kalitesini yükseltecek öncü ve örnek hizmetler sunan Vehbi Koç Vakfı, bugüne kadar Türkiye’ye eğitim sağlık ve kültür alanlarında birçok kurum kazandırırken, yüzlerce projeye de destek oldu. Vehbi Koç Vakfı’nın burs vererek destek olduğu öğrenci sayısı 50 bini aştı. 2002 yılından bu yana eğitim, sağlık ve kültür alanlarında verilen ve topluma değer katan, örnek olan hizmetleri tanıtmayı ve ödüllendirmeyi amaçlayan Vehbi Koç Ödülü, 100 bin dolarlık değeri ile Türkiye’de tesis edilmiş en büyük maddi ödül olma özelliğini taşıyor.
VEHBİ KOÇ ÖDÜLÜ DAHA ÖNCE KİMLERE VERİLDİ
- 2002: Kültür alanında yaptığı çalışmalardan dolayı Topkapı Sarayı Müzesi
- 2003: Eğitim alanında yaptığı çalışmalardan dolayı Anne Çocuk Eğitim Vakfı
- 2004: Sağlık alanında Bilkent Üniversitesi Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü
- 2005: Kültür alanı edebiyat alt başlığında Fazıl Hüsnü Dağlarca
- 2006: Eğitim alanında eğitime yaptığı katkılar dolayısı ile dönemin Sakarya Valisi Nuri Okutan
- 2007: Sağlık alanında DNA Onarımının Moleküler Mekanizmalarının Aydınlatılması ve Biyolojik Saatin Düzenlenmesinde dünya çapında çalışmaları bulunan Prof. Dr. Aziz Sancar
- 2008: Kültür alanında Marmara Bölgesi tarih öncesi arkeolojisi alanına yaptığı katkılarından dolayı Prof. Mehmet Özdoğan
- 2009: Eğitim alanında hayat boyu sürdürdüğü başarılı çalışmaları nedeniyle Prof. Dr. Türkan Saylan
- 2010: Beyin ve damar hastalıkları konusunda uluslararası alanlarda elde ettiği başarılarla Prof. Dr. Turgay Dalkara
- 2011: Kültür alanında Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi (AIMA)
- 2012: Eğitim alanında Prof. Dr. Nermin Abadan Unat
- 2013: Sağlık alanında tıp dünyasının metabolik hastalıklara bakış açısını değiştiren Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil
- 2014: Kültür alanında Osmanlı kent ve kültür mimarisini, Osmanlı’da şehir tarihini inceleyen ilk kadın tarihçiler arasında yer alan Prof. Dr. Zeynep Çelik
- 2015: Eğitim alanında Prof. Dr. Ali Nesin ve Matematik Köyü Projesi
- 2016: Sağlık alanında Prof. Dr. Kamil Uğurbil
CAN KIRAÇ’TAN MESAJ: 21 YIL ÖNCEKİ DUYGULARLA ANIYORUZ!
KOÇ Holding’de 41 yıl profesyonel yöneticilik yaptıktan sonra emekliye ayrılan ve ardından Vehbi Koç’un hayatını anlatan ‘Anılarımla Patronum Vehbi Koç’ kitabını yazan Can Kıraç yayınladığı bir mesajla Vehbi Koç’u andı. Can Kıraç mesajında 27 Şubat 1996’da Koç Holding’in İstanbul Nakkaştepe’deki merkezinde Vehbi Koç’un veda töreninde yaptığı konuşmayı hatırlatı. Can Kıraç’ın “Vehbi Koç’u o günkü duygularla anıyoruz” dediği konuşması şöyleydi:
“Şu anda, 95 yıllık hayatının tamamını ülkesine ve ulusuna adamış önder bir insanın manevi huzurunda bulunuyoruz. Hepimiz, bir aile büyüğü için hissedilen saygı, sevgi ve hayranlık duygularımızla ve daha ilk gün gönüllerimizde O’nun özlemini duyarak, babamız Vehbi Koç’un sonsuz bir yolculuğa çıkmış olmasının hüznü ile doluyuz.
Biliyoruz ki, Vehbi Koç, bir asra yaklaşan hayatının en az 80 yılını, tükenmeyen bir azimle, durmadan çalışarak, yeni girişimlere yönelerek ve yeni fikirler üreterek yaşamıştır. Vehbi Koç, kurduğu şirketlerle, kuruluşuna öncülük ettiği hayır kurumları ve vakıflarla, yetişmelerini sağladığı binlerce gençle, ülkemizin kalkınması ve ulusumuzun mutluluğu için, önder vatandaşlık görevini noksansız ve mutlak bir sadelik içinde yerine getirmiştir. Tevazu ve sadelik, Vehbi Koç’un asla değişmeyen bir yaşam tarzı olmuştur. Bu kişiliği ile Vehbi Koç, hepimize herkese paha biçilmek örnekler sunmuştur.
Vehbi Koç’un çarpıcı bir başarısı da Cumhuriyet Türkiyesi’nden, Türk işadamına önce güven duygusu ve sonra kimlik kazandırmış olması gerçeğidir. Nitekim Vehbi Koç, hayatı boyunca mücadele etmenin heyecanını yaşamış, başarıya ulaşmanın mutluluğunu tatmış ve zaman zaman da kaybetmenin hayal kırıklığını içine sindirme olgunluğunu göstermiştir.
Vehbi Koç, bu deneyimleriyle Türk işadamının yoklukları ve güçlükleri aşarak çağdaş bir girişimci olabileceğini bütün dünyaya kanıtlayan bir akıncı olmayı başarmıştı. İnsanı yücelten ve tarihe geçmesini sağlayan en önemli özellik o kişinin gelecek kuşaklara örnek olma vasfıdır. Vehbi Koç bu emeline de kavuşmuş bulunmaktadır. Bugün yeni bir asrın başında, O’nun açtığı yolda ilerleyen yüzlerce genç Vehbi Koç’lar, her alanda, ülkemizi ve ulusumuzu mutlu ufuklara taşımaya yönelmişlerdir. İşte bunun içindir ki, Vehbi Koç’un, yaşadığı döneme derin izler bırakarak ebediyete intikal etmiş bulunması, acımızı bastıran, bizlere teselli kaynağı olan düşüncelerimizin temelini oluşturmaktadır. İnanıyoruz ki, Vehbi Koç her faniye nasip olmayan bu örnek kişiliği ve yetenekleriyle gelecek kuşaklara yol göstermeye devam edecektir. Bu duygularla, büyümüğüz Vehbi Koç’un huzurunda tazimle eğiliyoruz. O’nu unutmayacağımızı bilerek Vehbi Koç’umuza veda ediyoruz.”