Güncelleme Tarihi:
Bakan Ergün, kamuoyunda “hal yasası” olarak bilinen yasa ile bundan sonra, laboratuvarı, soğuk hava depolama veya ambalajlama tesisi olmayan halin kalmayacağını ve bunlardan yoksun yeni hallerin de kurulamayacağını bildirdi.
Sebze ve meyve ticareti sektörünün tüm sorunlarını çözecek bir kanun hazırladıklarını belirten Ergün, kanunla sebze meyve ticaretinin kalite, standart ve gıda güvenliğine uygun yapılmasını, rekabet ortamının iyi çalışmasını, tedarik, dağıtım ve satış işlemlerinin etkin bir şekilde gerçekleşmesini, üretici, tüketici ve meslek mensuplarının menfaatlerinin ortaklaşa korunmasını ve toptancı halleriyle pazar yerlerinin modern bir sisteme kavuşmasını sağlamış olacaklarını dile getirdi.
Kanunun kendi bakanlığının yanı sıra belediyelere ve diğer idarelere de çok önemli görev, yetki ve sorumluluklar verdiğini anlatan Ergün, “Toptancı hallerin piyasadaki yapıcı rolüne büyük önem veriyoruz. Hallerin güçlenmesini ve kapasitelerinin artmasını istiyoruz” dedi.
Toptancı hallerinin mahalli ihtiyaçlara uygun olarak yine belediyeler tarafından kurulacağını, gerçek veya tüzel kişilerin toptancı hali kurabilmek için de ilgili belediyeden izin alacaklarını ifade eden Ergün, belediyelerin, kurulan veya kuruluşuna izin verilen toptancı hallerini en geç 1 ay içinde bakanlığa bildireceklerini söyledi.
Bakan Ergün, sebze ve meyve ticaretinin daha sağlıklı fiziki mekanlarda ve gıda güvenliğine uygun olarak yapılmasını sağlamak amacıyla toptancı hallerinin belli altyapı standartlarında kurulmasını amaçladıklarını vurgulayarak, “Belirlediğimiz standartlar, ciddiyet ve disiplinden uzak bir şekilde hal kurulmasını engelleyecek, ticaretin sağlıklı işlemesini ve kayıt altına alınmasını kolaylaştıracaktır” diye konuştu.
“Bundan böyle, laboratuvarı, soğuk hava depolama veya ambalajlama tesisi olmayan hal kalmayacaktır ve kurulamayacaktır” diyen Bakan Ergün, şöyle devam etti:
“Belediyelerimizin işlettikleri veya işlettirdikleri mevcut toptancı hallerini 3 yıllık bir geçiş süreci içinde kanunda öngörülen asgari şartları sağlayacak şekilde modernize ederek gerekli altyapılarla donatması gerekmektedir. Kanunla toptancı hallerinin kurulması ve işletilmesine yönelik belediyelerimize birtakım kolaylıklar da getirdik. Belediyelerimiz yap-işlet, yap-işlet-devret ve üst hakkı tesisi modelleriyle toptancı hallerini kurup işletebilecek, toptancı hallerinin işletilmesini özel sektöre de devredebileceklerdir. Belediyelerimiz, diğer belediyelerle birlikler kurarak toptancı halleriyle ilgili faaliyette bulunabilecekler, örneğin; ortak laboratuvar kurup işletebileceklerdir. Bunun yanında imar planında toptancı hal yeri olarak belirlenmiş alanlarda bulunan Hazine mülkiyetine ait taşınmazlar, belediyelerimize bu görevi yapmak üzere bedelsiz olarak devredilebilecektir.”
Ergün, bütün bu uygulamaların hem mevcut hallerin daha iyi standartlara ulaşmasını kolaylaştıracağını hem de yeni hal kurulmasını disiplin altına alacağını bildirdi.
“SEBZE MEYVE UCUZLAYACAK”
Bakan Ergün, toplantının ardından gazetecilerin “yasanın vatandaşa yansıması nasıl olacak?” şeklindeki sorusu üzerine, sebze meyve ticaretinde yüzde 70 oranında kayıtdışılık olduğunu, ürünlerin yüzde 25'inin de tarladan pazara gelemeden zayi olduklarını hatırlattı. Ergün, sistemin kayıt altına alınması halinde ürün bollaşması nedeniyle fiyatlarda yüzde 25 civarında bir ucuzlama beklediklerini kaydetti.
Sebze, meyve fiyatlarının mevsimsel koşullardan çok fazla etkilendiğine de işaret eden Ergün, “Sistemin normal çalıştığını varsayarak sebze meyve ticareti kayıt altına alındığı ve işlem maliyetleri düşeceği için bir ucuzlama bekliyoruz ama bundan daha da önemlisi, tüketiciler aldıkları sebze meyvenin kaynağını bilecekler, bir sorun olursa bunu kaynağına kadar takip etme şansımız olacak. Ayrıca, sebze meyve ticaretinin yapıldığı haller ve pazar yerleri de yeni bir düzene kavuşuyor. Bu düzen çerçevesinde daha güvenli ve huzurlu bir alışveriş imkanına da vatandaşlarımız kavuşmuş olacaklardır” dedi.
Ergün, “Yani (hükümet et fiyatlarından sonra sebze fiyatlarına da müdahaleye hazırlanıyor) diyebilir miyiz?” şeklindeki soruyu ise yanıtsız bıraktı.
EN ÖNEMLİ SORUN RÜSUM ORANLARI
Sebze ve meyve ticaretinde yaşanan en önemli sorunlardan birinin yüksek rüsum oranları olduğunu da işaret eden Ergün, kanunla bu oranların yeniden düzenlendiğini belirtti.
Bundan böyle toptancı halinde satılan mallardan yüzde 1, toptancı hali dışında satılan mallardan ise yüzde 2 oranında hal rüsumu alınmasını öngördüklerini anlatan Ergün, bu konuda bazı belediyelerin haklı olarak rüsum oranlarının düşürülmesinin gelirlerini azaltacağını düşündüklerini ancak, önümüzdeki süreçte kayıt dışı olarak satılan malları özellikle hal kayıt sistemi ve ürün künyesi uygulamasıyla kayıt altına alacakları için hal dışında kayıt dışı olarak yapılan ticari faaliyetlerin azalmasına ve kayıt altına girmesine zemin hazırlayacağını söyledi.
“Yaptığımız şey pastayı büyütmektir. Yaklaşık yüzde 70'i kayıt dışında olan sebze meyve ticaretini kayıt altına almaktır” diyen Ergün, belediyelerin kayıtdışılık nedeniyle söz konusu ticaretin ancak yüzde 30'undan pay alabildiklerini, yeni uygulamayla rüsum oranları düşürülmesine rağmen pastadan daha fazla pay alınacağını dile getirdi.
Ergün, “Yaptığımız tahmini hesaplamalara göre çok daha fazla miktarda ürünün ticareti kayıtlı hale geleceğinden rüsum oranlarının düşmesine rağmen belediyelerimizin gelirlerinde artış olacaktır” dedi.
Sanayi Bakanı, Kanunla hal rüsumunun tamamının tüketim bölgesi belediyeleri tarafından alınmasından da vazgeçildiğini, hal rüsumundan üretim bölgesi belediyelerinin de yüzde 25 oranında pay alacaklarını bildirdi.
Gerek üretim bölgesi belediyelerinin etkin bir şekilde sürece dahil olmaları gerekse hal kayıt sistemi ve ürün künyesi uygulamasının devreye
girmesiyle artık her aşamada denetim yapılmasının da mümkün olacağına dikkati
çeken Ergün, şunları kaydetti:
“Uygulamalarda çeşitli sorunlara yol açan ve şehir merkezlerinin giriş çıkışları ile şehirlerarası yollarda bulunan kontrol ve denetim noktalarının merkezi idarenin koordinasyonunda kurulmasını öngördük. Hal kayıt sisteminin kurulması ve ürün künyesi uygulamasının başlamasıyla tüketicilerimiz tükettikleri ürüne ilişkin bilgi edinme ve denetim imkanına kavuşacaklardır. Kanunla semt pazarlarını da ayrıntılı bir şekilde düzenledik. Bu düzenlemelerle hem belediyelerin semt pazarları üzerindeki düzenleyici ve denetleyici rollerinin daha etkin hale getirilmesi ve hem de tüketicilerimize daha düzenli, modern ve hijyenik bir alışveriş ortamı sunulması amaçlanmıştır. Kanunla tüketicilerimizin semt pazarlarındaki uygulamaları izlemelerine ve yaşadıkları sorunları hal hakem heyetleri vasıtasıyla çözmelerine yönelik düzenlemeleri getirmiş bulunuyoruz.”
Sistemin işleyişi içinde belediyelerin önemine vurgu yapan Ergün, Bakanlık olarak parti ayrımı yapmadan bütün belediyelere eşit mesafede durduklarını, bütün belediyelere eşit şekilde yaklaştıklarını ve yapacakları hizmetleri siyasi kaygılar veya hesaplaşma duygularıyla değil, milletin ihtiyaçları doğrultusunda oluşturduklarını kaydetti. Ergün, “Bu konuda hiçbir belediyemizin asla şüphesi olmasın” dedi.