Bu potansiyeli ortaya çıkarmalı
Güncelleme Tarihi:
Gayrimenkul şirketi Nef, Adana Büyükşehir Belediyesi ve Hürriyet gazetesinin gerçekleştirdiği ‘Adana Ekonomi Zirvesi’ kapsamında düzenlenen ilk panelde dünyanın içinde bulunduğu ekonomik durum, reel ekonomi, sanayinin gelişimi ve kurlardaki değişimlerin yatırımlar üzerindeki etkisi gibi konular masaya yatırıldı. Sanayi ve üretim konusunda Türkiye’nin en önde gelen illerinden biri olan Adana’nın gelecekte de aynı başarıyı sürdürebilmesi için neler yapılabileceği konusunda görüş alışverişinde bulunuldu. Türkiye’de tarım, sanayi ve turizm alanında öne çıkan Adana’da, diğer illerde de bu işin başarılabilmesi için neler yapılabileceği tartışıldı. Marka kent olma yolunda birçok festivale de ev sahipliği yapan Adana’nın tanıtım ve pazarlama konusunda yapabilecekleri de masaya yatırıldı.
Panelistlerin yaptıkları konuşmalarda üzerinde durdukları en önemli konu ise Adana’da teknolojiyi daha da geliştirerek 30 yıl sonrasında bile aynı şekilde başarılı olması için çalışmalar yapılması gerekliliğiydi.
Adana’nın üretim, istihdam ve ihracat alanında yeni markalar çıkartıp bu alanda sürdürülebilir bir başarı yakalaması için çalışmaların artması gerektiği ön plana çıktı. Gerçekleştirilen panele yoğun ilgi gösterilirken, panelin moderatörlüğünü, Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Sefer Levent üstlendi. Paneldeki konuşmacılar ise şu isimlerden oluştu: Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar, Hürriyet Ekonomi Yazarı Erdal Sağlam ve Çukurova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Cin.
EKONOMİ İÇİN DOĞRU HAMLELER ÖNEMLİ
Hürriyet Gazetesi Ekonomi Yazarı Erdal Sağlam: “Son dönemlerde kurlardaki yükseliş dikkat çekici. Ancak doların önümüzdeki dönemde hangi seviyede olacağına dair bir öngörüde bulunmak zor. Yeni Ekonomik Program açıklandı, faiz artışı oldu, uluslararası ilişkilerde ısınmalar görüldü ve kur düştü. Yapılması gerekenler yapılıyor, kurlar durdu, faizler de düşüş var. Ama faizin zorla inmesi; zor oluyor. Enflasyon da önümüzdeki birkaç ay durulduğunu görebiliriz. Doğru hamleler ile kur duruldu. Şimdi herkes kur ne olacak diye merak ediyor. Önümüzde bazı durumlar var. Enflasyon düşmeyecek ise yeniden Merkez Bankası’nın faiz artışına gider mi? Kur sorulurken bizim bilmediğimiz konu bu. Gerek duyulduğu zaman yapılması gereken yapılacak mı? İç talep de önemli. Buradaki denge nasıl sağlanacak. Dış gelişmeler de bu dönemde izlenecek en önemli konuların başında geliyor. Dışarıda siyasi söylemler nereye gidecek. Amerika’nın ekonomik alanda atacağı hamleler ön plana çıkacak. Ticaret savaşları yaşanıyor bir yandan, bu durum ne kadar daha geçerli olacak. İşte tüm bunlar bizlere doların geleceği ile ilgili ip uçları verebilir.”
DOĞRU TEŞHİSLER UMUT VEREBİLİR
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar: “Zaman zaman iş dünyası ile 2019 yılı beklentileri hakkında konuşuyoruz. Herkes işine gücüne bakıyor. Bu dönemde yurtdışı açılımı birçok firma açısından olumlu sonuçlar doğurabilir. Ancak 2019 için beklentiler konusunda çok net değiller. Bazı markalar için küçülmenin söz konusu olabileceğini belirtiyorlar. Ben bu konuda Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Binali Yıldırım’ın yaptığı teşhisi doğru buluyorum. ‘Ciddi bir ekonomik sıkıntı ile karşı karşıyayız’ dedi. Bu farkındalık iş dünyası açısından umut verici olabilir. Çünkü iş dünyası da ‘Evet, hükümet bunu görüyor ve buna yönelik adımlar atıyor’ mesajı alır. Bugün Türkiye’nin içinde bulunduğu durum sadece bize özgü değil. Bir zamanlar paranın bol olduğu dönemlerde bize de para akışı vardı. Gelişmiş ülkeler ‘bizde de sıkışıklık başladı. İyi göstergeler yok. Kendi paramızı kendimiz kullanalım ve ülkemize çekelim’ dediler. Buna bir çözüm bulmalıyız. Son dönemlerde atılan adımlar ise piyasayı canlandırmak için çok önemliydi. Bazı sektörlerdeki vergi indirimleri bunların başında geliyor. İndirimlerin olumlu sonuçlarını görüyoruz.”
ADANA PEDALLARI HIZLA ÇEVİRMELİ
Çukurova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Cin: “Son dönemlerde ekonomik olarak bir çıkış aradığımız kesin. Makro yapılara, biraz tepeden bakmayı ihmal etmemeliyiz. Ormanı görmeliyiz; bu orman ABD ve Avrupa ekonomisidir. Bir ateş var vücudumuzda ve kur yükselişi bunun bir göstergesi. Bu sadece Türkiye’yi ilgilendiren bir sorun değil. ABD, Avrupa, Çin ve Rusya... Mevcut kaynaklarla büyüme ve yeniden kaynak yaratıp sürekli üretim yaratmak... Adana ekonomisi olarak pedalları zaman zaman durdurduk gibi. Pedalları tekrar çevirip harekete geçmeliyiz. Büyüme sürekli bir hedef ama istikrarlı değil. Tüm dünya için böyle. Bunların arkasında çok önemli iktisadi sebepler var. Bunlar küresel sebepler. Eğer biz bunlara makro olarak bakmaz isek yerel ölçekli çalışmalar başarısız olur. Burada değişimleri yakalayamazsanız kötü. Adana’nın yakalama potansiyeli var. Adana ihracatı açık veriyor. Bunu acaba fazla veren ya da dengeye oturtan nasıl bir politika yapmalı? Hangi sektörler olmalı? Konut sektörü tabi ki olacak. Ama katma değerli sektörleri harekete geçirmeliyiz.”
BİRLİK VE BERABERLİĞİN OLDUĞU BİR ŞEHİR
Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Sefer Levent: Dünyada farklı ekonomik şartların bulunduğunu ve Türkiye’nin de bundan etkilendiğini görüyoruz. Tüm ülkelerde para kazanmanın zor olduğu bir dönemden geçiyoruz. Hedeflere ulaşmak için mücadele ediyoruz. Yoğun rekabetin olduğu bir dönemde teknolojideki yeni gelişmeleri konuşuyoruz ve daha çok konuşacağız. Adana sanayisi, ihracatı ve yarattığı istihdam ile Türkiye’nin en önemli ilidir. Sanayiciler ile yaptığımız görüşmelerde bölgedeki son gelişmeler hakkında bilgi aldık. Ulaşım projelerinin önemi büyük. Adana’nın lojistik üssü olma gibi bir potansiyeli var. Bu yüzden de ulaşım alanında yapılacak yatırımların önemi her geçen gün artıyor. Birlik ve beraberliğin olduğu bir şehir Adana. Bu çok önemli bir konu. Gezdiğimiz bazı illerde ayrışmaların olduğunu gözlemliyoruz. Ama bu birliktelik Adana için bir fırsat. Kentin daha ileriye gitmesi ve yeni yatırımlarla bu yürüyüşünü sürdürmesi Türkiye ekonomisi açısından da bir kazanç olacaktır. Burada yapılan yatırımlar Türkiye’nin de ihracatına pozitif katkı yapmaktadır.”