Briketle yola çıkıp Atatürk büstüyle büyüdü, vitrifiye ile 65 milyon dolara ulaştı

TÜRK seramik ve vitrifiye sektöründe önemli üreticiler arasında yer alan Çanakçılar Seramik, Zonguldak Gökçebey’de 60 bin metrekare kapalı alana sahip fabrikasında ürettiği ürünleri 50 ülkeye ihraç ediyor. 2011’i 65 milyon dolar ciro ile tamamlamaya hazırlanan firma, hem kendisine ait Creavit markasıyla hem de İspanyollar’a fason üretimle yoluna devam ediyor. Banyo dolapları da üretmeye başlayan firma bu ürütemini büyüterek bir de ofis mobilyası fabrikası kurdu. Çanakçılar Seramik’in ikinci kuşak temsilcisi Mehmet Çanakçı, şöyle konuşuyor:
Evlatlık mucit babam
Babam Tahir Bey biraz mucit karakterliydi. O yüzden de Gökçebey’de ilk briketi, mozaikten tuvalet taşlarını, su deposu ve su oluklarını üreten biz olduk. Kendisi her yeni gördüğü şeyi inceler, nasıl yapıldığı üzerine kafa yorardı. Gökçebey’e de Yenice’den gelmiş ve Mehmet Ataşbay’a evlatlık olmuş. Babamın Yenice’deki ailesi ağaçtan kaşık tabak çanak yaparmış. O yüzden sonradan Çanakçı soyadını almış. Askerden geldikten sonra Çatalağzı Termik Santralı’na işçi girmiş ve mühendislerin dikkatini çekmiş. Bir defasında günlerce santral bacasına yerleştirilemeyen bir aleti babam 1 saat içinde takmayı başarınca Alman mühendis ona bir bonservis yazmış, terfi ettirmiş ve zam yaptırmış. 2 yıl çalıştıktan sonra oradan ayrılmış.
Önce esnaf sonra sanayici
Babam kendi işini kurmak istiyormuş. Gökçebey’e göçmüş ve önce fırıncılık yapmaya başlamış, esnaf olmuş. İnşaat işlerine girmiş ve briket, mozaik tuvalet taşı, su deposu gibi ürünlerin imalatına yöneldi. Bu konuda da Çatalağzı Termik Santralı’nda gördüğü bir makineden esinlenerek yola çıkmış.
Atatürk’ün büstü yere konmaz
1964’ten 1970’e kadar da Atatürk büstü ve heykelleri imal ettik ve Bolu, Bartın, Karabük ve Kastamonu bölgesine sattık. Bu işte başımıza çok ilginç olaylar da geldi. Örneğin, Abdipaşa Beldesi’ne Atatürk büstü götürmek için yola çıktık. Büstü küçük bir kamyonete koymuştuk. Bartın’a varınca başka bir araç ayarlamak için büstü uygun bulduğmuz bir yere koyduk. Araç bulup döndüğümüzde büst yoktu. Meğer Bartın Devlet Hastanesi Başhekimi büstü yere koyduk diye bize çok kızmış. Bağırdı, ‘Atanın büstünü nasıl yere koyarsınız’ dedi. Mahkemeye vermekle tehdit etti. Biz ‘üreticiyiz, bilmiyorduk’ desek de adam ikna olmadı. Sonunda hastaneye bir büst hediye ettik de kurtulduk.
Hammadde için büyüklere blöf
Babam ve kardeşlerimle bir aile işletmesi şeklinde çalışırken mozaik tuvalet taşlarından ‘vitrifiye ürünlere’ (lavabo klozet) geçiş yapmak için yatırım kararı aldık. 1979’da üretime başladık ama kolay almadı. Çünkü hammadde firmaları sektördeki büyüklerin firmalarıydı ve kendilerine rakip olmayalım diye hammadde vermemek için uzun süre direndiler. En sonunda masaya oturduk ve ‘eğer siz hammadde vermezseniz biz de hammadde firması kurarız’ dedik. Bu blöften sonra hammadde sorunumuz kalmadı.

Fabrikada hayvanat bahçesi var

GÖKÇEBEY’-deki Çanakçılar Seramik Fabrika-sı’nda bir hayvanat bahçesi de kuran Mehmet Çanakçı, “45 dönümlük hayvanat bahçemizde deve, midilli, , geyik, ceylan, karaca, ayı, maymun, tavşan, sincap, kartal, kuğu, flamingo, pelikan gibi 77 türden 799 canlı var. 2 veteriner, 1 teknisyen ve 2 görevli olmak üzere 5 kişi tarafından hergün sağlık kontrolünden geçirilip bakımları yapılıyor. yılda 7-8 bin kişi geziyor” diyor.

İspanya en iyi pazarımız Çin’e ihracata başladık

AVRUPA ağırlıklı olarak 50 ülkeye Creavit markasıyla ya da fason ihracat yapabildiklerini söyleyen Mehmet Çanakçı, “Ciromuzun yüzde 40’ı ihracattan geliyor. İspanya, İngiltere en iyi pazarlarımız. İspanya’da seramik sektörü çok güçlü ancak krizde üretimi bize kaydırdılar. Çin’e ihracata da başladık. Şanghay’da katıldığımız bir fuarda Çinli bir girişimci geldi ve ithalat yapmak istediğini söyledi. Anlaştık, iki showroom açtı. Şimdi farklı kentlere yayılacak ve bu ülkeye ihracatımız artacak” diyor. Vitrifiye ve ofis mobilyaları tesislerinde 800 çalışanı olduğunu söyleyen Çanakçı, şu bilgileri veriyor: “Ofis mobilyalarını da 2006’dan ayrı bir tesiste üretiyoruz. Şimdi armatür üretimine de başlıyoruz. Yeni yatırım yapıyoruz.”

DİĞER HABERLER:

KalDer’den eğitim alan KOBİ’ye yüzde 50 destek

KÜÇÜK ve Orta Boy İşletmelere (KOBİ) yönelik desteklerini ‘Proje Esaslı Destek’ olarak yeniden şekillendiren KOSGEB, KOBİ’lerin bu desteği alabilmeleri için gerekli inovasyon, Ar-Ge ve kalite konularındaki rehberlik hizmetlerini KalDer üzerinden yürütecek. KalDer’den, rehberlik, belgelendirme, dış değerlendirme gibi hizmetleri alacak KOBİ’ler, hizmet bedelinin yüzde 50’sini KOSGEB’ten karşılayabilecek. KalDer Başkanı Hamdi Doğan, “Projede önceliğimiz OSB ve Serbest Bölgeler olacak” dedi. KOSGEB Başkan Mustafa Kaplan ise, “2012’de KOSGEB’in toplam destek bütçesi 300 milyon TL olacak” dedi.

Kozmetikçilerden Güney Amerika atağı

KOZMETİK ihracatçıları, hedefe Güney Amerika pazarını koydu. İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (İKMİB) açıklamasına göre, birlik, kozmetik sektörünün yeni pazarlara girişini kolaylaştırmak amacıyla, Türkiye’den sabun, ıslak mendil, saç ve cilt bakım ürünleri, renkli kozmetikler, parfüm ve deodorant ile ambalaj üreticisi 18 firmayı Peru, Kolombiya ve Venezuela’ya götürdü. Türkiye’den kozmetik markaları, bir haftalık gezi sırasında üç ülkede toplam 41 firma ile 200’e yakın görüşme gerçekleştirdi. Kozmetik sektörünün Güney Amerika gezisi sırasında 1 milyon dolarlık yeni iş bağlantısı yapıldı. İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, Güney Amerika’daki kozmetik ve kişisel bakım ürünleri pazarının 46 milyar dolarlık büyüklüğü ile Türkiye için büyük bir potansiyel taşıdığını söyledi ve “Güney Amerika’ya kozmetik ihracatımız orta vadede 100 milyon doların üzerine çıkabilir” dedi.