Nurten ERK
Oluşturulma Tarihi: Haziran 16, 2003 01:53
Perşembe Pazarı'nda babasıyla birlikte plastik hortum satarak plastik sektörüne giren Nevzat Demir'in genç yaşta kurduğu Fırat Plastik, bugün 200 milyon dolar ciro hedefleyen ve 45 ülkeye ihracat yapan dev bir sanayi kuruluşu. Demir, bugüne kadar şirketine 400 milyon dolarlık yatırım yaptı.
Fırat Plastik Kauçuk Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Demir, Petkim'in özelleştirilmesinde izlenen stratejinin yanlış olduğunu öne sürerek, ‘‘Stratejik olarak önce Petkim'in ham maddesini karşılayan Tüpraş özelleştirilmeli ya da ikisi aynı anda özelleştirilmeli’’ dedi.
Demir, plastik üretimine başlayışını şöyle anlattı:
‘‘1960'larda babam Perşembe Pazarı'nda inşaat malzemeleri satıyordu. Bunların içinde plastikten üretilmiş ürünler, sulama, tüpgaz, hava hortumları satıyorduk. Sonra işler biraz büyüdü, Mercan Yokuşu'nda bir dükkan daha açtık. İki dükkan açınca üretim gerektiren satış miktarına ulaştık. O tarihte tüpgaz hortumları bile ithal ediliyordu. Biz Vefa'da üretime başladık. 1986'da Büyükçekmece'deki araziyi satın aldık, 1989'da tesisleri faaliyete geçirdik. Bugüne kadar bu tesislere yaptığımız yatırım 400 milyon doları buldu. 350 bin metrekarelik arazi üzerinde 280 bin metrekare kapalı alana kurulu 6 fabrikamızda plastik konusunda geniş bir üretim yelpazesine sahibiz. 1.150 çalışanımız var.’’
Nevzat Demir'in genç yaşta kurduğu Fırat Plastik, bugün 200 milyon
dolar ciro hedefleyen ve 45 ülkeye ihracat yapan dev bir sanayi kuruluşu. Krizde rakiplerinin izlediği yanlış politikaları değerlendirip plastik boru pazarındaki payını ikiye katlayarak yüzde 70'lere yükselten Demir, bunu da kárlılığı azaltıp, israfı önleyerek sağlamış.
Yıllardır plastik sektörünün içinde olan Fırat Plastik Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Demir ile gündemdeki Petkim'in yanısıra Fırat Plastik'in sektöre bakışını ve ileriye dönük hedeflerini konuştuk.
Plastik hammaddesini aldığınız Petkim'in özelleştirmesine nasıl yaklaşıyorsunuz?
- Dünyanın her yerinde bir petro kimya tesisinin ömrü 15 yıldır. Petkim daha da yaşlı, teknolojisi bir hayli eski, yeni yatırım isteyebilir. Ama Petkim'in üretimi, Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Petkim'in üretiminin neredeyse üç katı ham madde ithal ediliyor. Petkim'in özelleştirilmesinde taktik hata yapılıyor. Stratejik olarak önce Petkim'in ham maddesini karşılayan Tüpraş özelleştirilmeli ya da ikisi aynı anda özelleştirilmeli. Tüpraş ve Petkim eş anda özelleştirilirse Tüpraş'ın ürettiği malların çoğunu Petkim alacak. Tüpraş ham petrolü alıyor, rafineride işliyor ve bu arada plastiğin hammaddesi nafta ortaya çıkıyor. Tüpraş'ın bugünkü özelleştirme değeri bana kalırsa 3 milyar dolar. O zaman Petkim'i de rahat rahat 1.5-2 milyar dolara satabilirsiniz.
Yurt içi ya da dışında yeni üretim tesisi kurmayı ya da satın almayı düşünüyor musunuz?
- Özelleştirilecek kuruluşlarla ilgilenmiyorum. Türk girişimcilerinin yurtdışında yatırım yapmasını da çok vatanperverlik olarak görmüyorum. Ticaret yapabilirsiniz ama bu ülkenin üretime, istihdama ihtiyacı var. Ben bir işadamı değilim, sanayiciyim. Sanayici üretim dişlisinin bir parçasıdır, yeter ki çark dönsün.
Yabancı ortağa sıcak bakıyor musunuz?
- Türkiye pazarı için ortak olmak isteyenlere sıcak bakmıyorum. Yabancı ortaklık uluslaarası pazara yönelik olmalı ve şirketime teknolojik katkı yapmalı. Bana birşey katmıyorsa, sadece benim içerdeki pazarımdan pay almak istiyorsa neden yabancı ortak düşüneyim. Dünya pazarı kısıtlanıyor, sadece Türkiye pazarına yabancıyı ortak ediyorsa o anlayışa 'yuh' diyorum. Bütün özgürlüğünü kaptırıyorsun. Oysa uluslararası pazarda ona bir süre sonra rakip bile olursun.
Yatırımlarınızı nasıl finanse ediyorsunuz?
- Özkaynağa dayalı olarak büyüdük. Ama özkaynağın dışında devamlı olarak uluslararası kredileri bulabildik. Yurt dışında Türkiye'deki bir çok bankanın bulamadığı kredileri temin edebiliyoruz. Uluslararası petro kimya şirketleriyle karşılıklı bir güven sözkonusu.
Yılda ortalama ne kadarlık yatırım yapıyorsunuz?
- Bu yıl 60 milyon
Euro yatırım yaptık, her yıl 40 milyon Euro civarında yatırım yapıyoruz. İstanbul Büyükçekmece'de 6 fabrikadan oluşan tesislerimize bugüne kadar yaptığımız yatırım 400 milyon doları buldu.
İhracatta hangi ülkelerde güçlüsünüz?
- Toplam ciromuzun yüzde 18-20'si ihracattan sağlıyoruz. Ama bunu da iç pazardan kısarak, dış pazarlarda biz de varız demek için bunu yapıyorum. Türkiye'ye de uluslararası rakipleri sokmamak gerekiyor. İhracata ağırlık verir iç pazarın talebini karşılayamazsam hepsi dolacak. Bizim plastik boru ve plastik pencere profilinde yurt dışında en güçlü olduğumuz pazar Ukrayna, Romanya, Türk Cumhuriyetleri. Türkiye'den oralara giden Türk müteahhitlerinin de en iyi tedarikçisiyiz.
İhracatta hangi markanıza öncelik veriyorsunuz?
- Fırat bizim ilk markamız. Ancak bu Türkçe bir kelime ve Türkiye'ye karşı bazı ülkelerde önyargılı olabiliyor. Bunun için üç yıldır Winhouse markasıyla ihracata başladık. Ama Türkiye'ye sıcak bakan ülkelere tabii ki Fırat markasıyla mal gönderiyoruz. Mesela Azerbaycana'a Fırat, Ermenistan'a, Almanya'ya Winhouse markalı ürünleri gönderiyoruz. İhracatta iki markanın ağırlığı bazen değişiyor, ama genelde yüzde 60'ı Winhouse markasıyla gerçekleşiyor.
Krizde zam yapmadı pazar payını artırdı
Krizde neler yaşadınız?
- Yabancı paranın değeri bir anda iki katına çıktı, maliyetler bir anda iki kat arttı. Tüketicinin alım gücü azaldı. Yaklaşık 2 yıldır zam yapmadım. Şu anda da halen 2001'deki fiyatlarımızı uyguluyoruz. Hiç bir çalışanımı işten çıkarmadım. Bunu özkaynaklarımızla finanse ettik. Şirketimizin bilançosunda bir sorun yoktu. Ama şirket içindeki her türlü israfı önledik. Bu dönemde kár etmedik ama müşteri kazandık. Tam aksine şirketi daha da büyüttük. Rakiplerim o arada dolara göre, maliyet artışına göre zam yaptı. Ama tüketicinin alım gücü kalmamıştı.
Bütün bunlardan pazar payınız etkilendi mi?
- Krizden pozitif etkilendik. İzlediğimiz politika sonucunda pazarın bugün yaklaşık yüzde 70'i bizim. Krizden önce bu pazarda yüzde 50'nin altındaydık, krizde pazar payımızı büyüttük. Kendi içinde sorunları olan rakiplerimin çoğu battı.
2003 ciro hedefi 200 milyon dolar
Fırat Plastik'in cirosu ne kadar?
- İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) Türkiye'nin ilk 500 büyük şirketi sıralamasında ciroya göre ilk 100 arasındayız. 2002 yılı ciromuz 130 milyon dolar. 2003 yılı sonunda 200 milyon dolar ciro hedefliyoruz.
Hedefinizi tutturabilecek misiniz?
- Yüzde 4-5 kárlılıkla çalışıyoruz, 200 milyon dolar ciro hedefine ulaşmak için kárlılığı yüzde 3'e çektik. Ciromu ancak rakibimden düşük kárla çalışarak artırabilirim.
Türk firmaları Irak'ta şanslı
Türk firmalarının Irak'a mal satabilme şansı nedir?
- Irak'ta çok büyük bir pazar var. Bizim firmamız orada onaylanmış durumda zaten. Biz Irak Savaşı sırasında çok girip çıktık oraya insani yardım amaçlı. Bizi zaten tanıyorlar. Amerika Irak'ı yeniden imar edecekse, Türk üreticilerinden daha uygun fiyat ve kalitede mal bulamaz. Hem de ulaşım açısından en az maliyeti olan ülke Türkiye. Benim bu konuda hiç bir endişem yok.
NEVZAT DEMİR
Fırat Plastik Kauçuk Sanayi ve Ticaret Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Nevzat Demir, Erzincanlı ve 50 yaşında. İş hayatına Galata semti çevresinde ticaret yapan babasının yanında başladı. Akşamları okuyup, gündüz çalıştı. 1972'de Fırat Plastik'i kurdu ve 1980'lerin başında sanayiciliğe kaydı. 1999'da İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı Enstitüsü İşletmecilik Bölümünü'nü bitirdi, 2001 yılında da İ.Ü İktisat Fakültesi Uluslararası İşletmecilik Bölümü'ndeki yüksek lisansını tamamladı. Aynı üniversitede halen doktorasına devam eden Demir, TÜGİAD ve TÜSİAD üyesi.