Borsayı yabancı satışı vuruyor

Güncelleme Tarihi:

Borsayı yabancı satışı vuruyor
Oluşturulma Tarihi: Haziran 11, 2016 20:03

Yeni beklenti oluşumunda zorlanılması, küresel piyasalarda risk iştahının azaldığı değerlendirmeleri ve dış borsalardaki düşüşler, iç piyasalara olumsuz yansıdı. ‘Çıkamayan borsa düşer’ anlayışı hâkim oldu. Bu durumda yabancı yatırımcıların son beş haftalık süreçte devam eden satışlarının etkisi de büyük.

Haberin Devamı

PİYASALARDA kısa süreli iyimserliğin ardından tekrar temkinli görünüm öne çıktı. Borsada kısa süreli yükselişler satışla karşılaşırken döviz ve gösterge faizdeki düşüşler yerini tepki çıkışına bıraktı. Türkiye Merkez Bankası faiz indirimi ve Amerika Merkez Bankası (Fed) faiz artışını erteleme konusundaki beklentiler fiyatlandı. Yeni beklenti oluşumunda zorlanılması, küresel piyasalarda risk iştahının azaldığı değerlendirmeleri ve dış borsalardaki düşüşler, iç piyasalara olumsuz yansıma gösterdi. “Çıkamayan borsa düşer” anlayışı hakim oldu. Bu durumda yabancı yatırımcıların son beş haftalık süreçte devam eden satışlarının etkisini de dikkate almak gerekecek. Mayıs itibariyle borsada 892 milyon dolarlık satış yapan yabancılar, şubat-nisan döneminde yaptıkları alımları mayısta satarak büyük ölçüde kârlarını realize etmiş görülüyor. Yabancı yatırımcıların borsa hisse senetleri takasında ve piyasaların yönü konusundaki ağırlığı malum. Piyasalar üzerindeki baskının nedeni biraz da bu olsa gerek. Terör eylemleri, tansiyonu artan siyaset ve Suriye kaynaklı gelişmeler dışında 15 Haziran’daki Fed faiz kararı yakından izlenecek. Fed toplantısından faiz değişikliği beklenmiyor. Ancak toplantı sonrası başkan Yellen’in yapacağı açıklamalarda ileriye yönelik mesajlar aranacağından basın toplantısı daha önemli olacak. Piyasalarda dalgalı ve temkinli görünüm korunabilir. 

Haberin Devamı

DOLAR/TL TEPKİ  YÜKSELİŞİ

DOLAR/TL kurunda, geri çekilmeler tepki alımlarıyla karşılaştı. İlk destekler 2.88-2.86 noktalarında görülürken bu seviyeler kısa dönem için önemli. Sonraki destek 2.80 seviyesinde. Tepki çıkışının ilk direnci ise 2.94 seviyesinde. Bu seviyelerde satış denemeleri görülebilir. Çıkışın devamı için 2.94 seviyesinin üzerinde kalınması önemli olacak. Sonraki dirençler ise 2.97 ve 3.00-3.01 olarak görülüyor. Uzun dönem çıkış trendi korunurken son aylarda yatay bantta dalgalı bir seyir hakim. Kısa dönem için ise henüz işlerlik kazanmamakla birlikte çıkış formasyonlarından “Ters omuz baş omuz” formasyonu belirmeye başlamış durumda. Formasyonun işlerlik kazanması için 3.01 seviyesinin geçilmesi gerekecek. Bu açıdan tepki çıkışı direnç noktalarında satışla karşılaşsa da etkisini sürdürmesi yüksek.

Haberin Devamı

ÇIKIŞ DENEMESİ ZAYIF KALDI

BORSADA çıkış denemeleri zayıf kaldı. Satışlara bağlı yaşanan geri çekimelerde ilk destek 76.000 seviyesinde. Bu seviyenin üzerinde tepki alımları görülebilir. 76.000 seviyesinin altında kalınması durumunda ise satışların devamıyla sonraki destekler 75.000 ve 73.000-72.500 seviyelerinde bulunuyor. Yukarı yönlü hareketlenmelerde çıkışın devamı ve güç kazanması için 80.000 seviyesinin geçilmesi önemini koruyor. Endekste destek noktalarında tepki alımları görülse de satış baskısı sürebilir. 

KREDİLER SEYRİ EKONOMİ İÇİN GÖSTERGE

GEÇTİĞİMİZ günlerde Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın TBB genel kurulunda, konut hariç tüketici kredilerinde sert fren yapıldığı açıklamaları üzerine bu gelişmenin ülkenin ekonomik büyümesine etkileri nasıl olur, sorularına cevap aramaya çalıştık. 2006-2015 dönemine ilişkin son on yılda, banka kredileri ile ekonominin büyüme (GSYH) verilerini karşılaştırdık. Kredilerdeki artış hızıyla Türkiye’nin ekonomik büyüme hızı arasında düz bir korelasyon söz konusu, yani parallelik çok yüksek. Krediler arttıkça ekonomideki büyüme hızlanmış, veya daha doğu anlatımla ekonomi büyüdükçe bankalardan kullanılan kredi artış hızı yükselmiş. Ekonominin yavaşladığı dönemde ise kredi artış hızında yavaşlama söz konusu. Özellikle 2010-2011 yıllarında ekonomideki yüzde 9 civarındaki büyüme, krediler artış hızını yüzde 30 seviyelerinin üzerine taşımış. Hatırlanırsa cari açığın GSYH’nin yüzde 10 seviyesine yaklaştığı o dönemlerde ekonomi yönetimi kredi kartları ve tüketici kredilerine bazı sınırlamalar getirmişti. Başkan Aydın’ın bahsettiği tüketici kredilerinde sert fren durumu söz konusu ise bunun ekonomik büyüme üzerinde yavaşlatıcı etkilerinin görülmesi olağan bir gelişme olacak. Özetle, geçmiş on yıllık tabloya baktığımızda ekonominin seyrini takip açısından bankaların kredi büyümesinin iyi bir gösterge olduğunu söylemek mümkün. 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!