Güncelleme Tarihi:
Borsa 2000'i 37.9 kayıpla kapattı. Borsacıların genel beklentisi, 2001'in de borsa için iyi bir yıl olmayacağı. Tahminler endeks için 5 ile 35 bin puan arasında değişiyor. Herşeye rağmen borsaya yatırım yapmak isteyenlere ise enerji, telekomünikasyon, holding ve bankacılık sektörleri tavsiye ediliyor.
Bu yıl borsa açısından iyi başladı, kötü bitti. İMKB'de hesaplanan endekslerden biri dışındakiler yılı kayıpla kapattı. Kazandıran tek endeksin Bölgesel Pazar Endeksi olduğu dikkate alındığında borsanın ne kadar kötü bir yıl geçirdiği biraz daha iyi ortaya çıkıyor.
Uzmanların 2001 için yaptıkları tahminlere bakıldığında gelecek yıl için çok iyimser olunmadığı dikkat çekiyor. Borsacıların borsa endeksi için tahminleri 5 bin puanla 35 bin puan arasında oynuyor. Önerilen sektörlerin, önerilme nedenlerine bakıldığındaysa, 2001'in Türkiye için zor geçeceğinin çok iyi bilindiği ortaya çıkıyor. Önerilerde şirketlerin kárlılıklarından çok bazı beklentilerin ön plana çıktığı görülüyor.
Borsanın en fazla izlenilen endeksi İMKB-100, 2000'i yüzde 37.9 oranında değer yitirerek kapattı. Geçen yılın son gününü 15 bin 209 puanla bitiren borsa, bu yılın hemen başlarında hızla yükselişi sürdürüp 19 bin 577 puana kadar çıktı. Seans içi itibariyle 20 bin 618 puanı da gören İMKB-100 yılın son gününü 9 bin 437 puandan kapattı. Yıl içindeyse 7 bin 330 puana kadar düştü. Borsada en fazla değer kaybeden endeks ise yüzde 62 enerji sektörü endeksi oldu.
2001 BEKLENTİLERİ
Gelecek yıl için beklentiler ise çok iyimser değil. Kasım ayındaki faiz krizinin sanayi şirketlerine yansıması, bankaların uğradıkları kayıplar, uygulanan para programının tüketimi daraltacak olması gibi nedenlerle borsanın çok iyi bir yıl geçirmeyeceği tahmin ediliyor. Borsacılar, bütün olumsuzluklara rağmen bazı sektörlerin ön plana çıkacağını tahmin ediyorlar.
Borsacıların yaptıkları tahminlerde enflasyon için yüzde 20 seviyeleri ağırlık kazanıyor. Büyüme için yapılan tahminlerdeyse yüzde 1-3 aralığı ağırlıklı.
Borsacılar ne öneriyor?
Enerji:
2001 için yoğun olarak öneriliyor. İMKB açısından sektörün en önemli sorunu Aktaş Elektrik'in 16 Haziran 2000, Çukurova ve Kepez Elektrik'in ise 29 Haziran 2000'den bu yana kapalı olması. Sektörde toplam yedi 7 şirket halka açık. İMF'in elektrik fiyatlarındaki artışlarda ısrarcı olması da sektörü önerilir hale getiriyor. Bu sektörün önerilmesinin en önemli nedeni, sektöre yönelik yatırımların 2001'de hızlanacağı umutları. Halka açılacak çok sayıda enerji şirketinin bulunduğu da biliniyor.
Sigorta:
Özel emeklilik, deprem sigortası ve yapı denetim sigorta uygulamaları sektörü cazip hale getiriyor. Sigorta şirketlerinin fonlarını menkul değerler üzerinde kıymetlendirmeye çalışacaklarına yönelik beklentiler de sektörü ön palana çıkarıyor.
Çimento:
Bu sektördeki şirketler uzun vadeli olarak tavsiye ediliyor. Sektörde, büyük şirketlerin küçük şirketleri satın almaya başlayabileceği öngörüleri var. Bu nedenle faaliyetten çok beklentiye dayalı önerilerden sayılabilir.
Telekom:
Çok hızlı gelişen bir alan. Özellikle alt yapıya yönelik çalışan
şirketler öneriliyor.
Bankacılık:
Bu sektördeki öneriler de bilanço dışı öneriler sınıfına giriyor. Beklentiler, 2001'de Türk bankacılık kesiminde birleşmelerin ve satın almaların bir hayli yoğun olacağı yönünde. Bu nedenle sektör beklentilere dayalı olarak öneriliyor.
Holding:
Enerji, teknoloji ve telekom gibi alanlara yatırım yapan holdingler tavsiye ediliyor.
Perakende:
Reel faizlerin yükseldiği dönemlerde nakit oluşturma yeteneği olan sektörlerin ön plana çıktığı hatırlatılıyor.
GYO:
Gayrimenkul yatırım ortaklığı şirketlerinin, net kárları içinde faiz gelirlerinin yüksek oranda olduğunu ifade eden uzmanlar, yüksek faiz ortamında bu sektörün izlenmesini tavsiye ediyor.
Otomotiv:
Bu sektörün önerilmesinin nedenini ihracatın artması beklentileri oluşturuyor. Aynı nedenle yan sanayisi de öneriliyor.
Bira:
Özellikle Asya'daki yatırımcalır nedeniyle ön plana çıkıyor.
Fiyatlar yüksek, almak için erken
Mevcut ‘fiyat/kazanç’ oranları 15-16 seviyelerinde, ‘piyasa değeri/defter değeri’ oranı ise 3 civarında bulunuyor. Bu durumda şirket değerlemelerinin ucuz olduğu söylenemez. Para piyasalarında süregelen sıkışıklık ve bono piyasasının derinliğini kaybetmesi nedeniyle kısa vadeli faiz oranlarında belirsizlik sürüyor. Önümüzdeki sene için ekonomide yaşanacak yavaşlama çoğu sektörde talebin daralmasına ve şirketlerin esas faaliyet kárında reel olarak düşüşe neden olacak. Bu nedenle hisse senedinde pozisyon almanın ‘erken’ olduğunu düşünen uzmanlar bulunuyor. İkinci yarıyılda ise ekonomik büyüme ve faizlerin makul seviyelere inmesiyle birlikte sinerji kazanacak olan perakende, otomotiv, beyaz eşya, medya, sigortacılık, holding ve cam-seramik sektöründe büyüme olacağı tahmin ediliyor.
Kısa vade için bono alınabilir
Krizin faturasını 2001 yılında daha da ağır hissedileceği öngörülüyor. Faiz oranlarının 2001'in ilk çeyreğinde 2000'e göre daha yüksek seviyelerde seyretmesini ikinci çeyrekte ise biraz gevşeyeceği tahmin ediliyor. Para piyasaları üzerindeki belirsizliğin en iyi ihtimalle şubat ayı sonuna kadar kalkmayacağını, bu çerçevede faiz riski almak istemeyen yatırıcıların portföylerinin yarısını vadesi altı aydan kısa olan bonolara diğer yarısını da likit fona yönlendirmeleri öneriliyor. Şubattan sonra hükümetin öngördüğü hedeflere ulaşmadaki kararlılık göz önüne alınarak altı aydan uzun vadeli bonolara yatırım yapılabilir.