Borç çizgiyi geçecek

Güncelleme Tarihi:

Borç çizgiyi geçecek
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 2017 23:25

Türkiye Hazinesi 2009’dan sonra ilk kez bu yıl borçlanma limitini aşacak. Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Net olarak borçlanma limiti içinde kalamayacağımız görünüyor. Henüz net bir rakam ortaya koymak istemiyorum” diye konuştu.

Haberin Devamı

EKONOMİDEN sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Hazine’nin borç limitinin bütçe açığı ve ekonomiyi desteklemek için alınan bir takım tedbirlerin etkisiyle aşılacağını belirterek “Bütçe Kanunu’nda öngördüğümüzden daha fazla borçlanacağız. Bugün itibarıyla net olarak borçlanma limiti içinde kalamayacağımız görünüyor” dedi. Hazine’nin bu yıl için borç limiti 47.5 milyar lira, bunun yüzde 10 artırılması yasa değişikliği olmadan yapılabiliyor.

Şimşek, A Haber’de katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

2009’DAN SONRA İLK

Hazine borç limitinin artırılması için bir kanun değişikliğine gidilip gidilmeyeceğinin sorulması üzerine Şimşek, 2009’dan bu yana ilk kez, bütçe açığının ve savunma harcamalarının artması gibi birtakım faktörler nedeniyle Hazine’nin borçlanma ihtiyacının Bütçe Kanunu çerçevesinde öngörülen limitin içinde kalamayabileceğini söyledi. Hazine’nin piyasa yapıcılarıyla gerekli iletişimi kurduğunu belirten Şimşek, “Biz yüzde 98 borç çevirme öngörmüştük fakat bütçe açığı gibi faktörlerden dolayı bu sene reel ekonomiyi desteklemek için birtakım tedbirler ortaya konuldu, bunların etkisiyle bu sene muhtemelen Bütçe Kanunu’nda öngördüğümüzden daha fazla borçlanacağız” diye konuştu.

Haberin Devamı

Şimşek, henüz net bir rakam ortaya koymak istemediğini, Ekonomi Koordinasyon Kurulunda (EKK) bütçenin son halini ve genel ekonomik gidişatı değerlendireceklerini ifade ederek, “Ondan sonra da piyasayla bir iletişime gireceğiz ama bugün itibarıyla net olarak borçlanma limiti içinde kalamayacağımız görünüyor” değerlendirmesinde bulundu.

Öncü göstergeler ve eldeki verilerin ikinci çeyrekteki büyümenin de güçlü olduğunu gösterdiğine dikkati çeken Şimşek, şöyle devam etti: “Üçüncü çeyrek zaten baz etkisi nedeniyle muhtemelen bir miktar güçlü olacak. Dördüncü çeyreğe ilişkin bugün itibarıyla genel değerlendirme dışında bir öngörüde bulunmak zor. Genel anlamda, yılın tamamı için yüzde 5’e daha yakın görünüyor, şu anda öyle bir trend var. Bir şok yaşamazsak veya Almanya gibi ülkelerle yaşadığımız sıkıntılar ekonomide önemli bir yansıma bulmazsa, turizmdeki ve AB’deki toparlanma dış talebi destekleyici nitelikte, iç talepte de göreceli bir ivme söz konusu. Tabii ki Türkiye çok rahat bir şekilde önümüzdeki 10-15 yılda tekrar yüzde 5-6 büyüme patikasına oturabilir ama bunun ön koşulu var. Bizim gerek rekabet gücümüzü artıracak ve yatırım ortamını daha da iyileştirecek gerekse hukuk sistemimize olan güveni pekiştirecek ek reformlara ihtiyacımız var.”

Haberin Devamı

ORANLAR MUCİZE GİBİ

Şu anda güçlü büyümenin söz konusu olduğunu dile getiren Şimşek, “Bu çok etkileyici. Türkiye gibi 2016’da çoklu şoklara maruz kalmış bir ülke açısından konuşuyorum, bugün yüzde 5’lik büyümeden bahsediyorsak, bu şokları dikkate aldığınız zaman neredeyse mucize gibi” dedi.

Şimşek, Almanya ile yaşanan gerginliğe ilişkin de şöyle konuştu: “Bu gerginlik, iki ülke açısından talihsiz bir durum çünkü Almanya bizim için en büyük ticaret ortağımız. Almanya, özellikle sanayiye yatırım yapmış. En büyük ihracatçı şirketlerin bazıları Alman şirketleri, Mercedes, Bosch, Siemens gibi. Bunlar bizim şirketlerimiz aslında.”

BASKIYLA YAPILAMAZ

BAŞBAKAN Şimşek, faizlerde indirimin söz konusu olup olmadığına yönelik bir soru üzerine de Merkez Bankası’nın kredibilitesinin çok önemli olduğuna inandığını, görevini çok önemsediğini söyledi. Şimşek, şunları kaydetti: “Merkez’in ne yapması gerektiği konusunda ben yorumda bulunmuyorum. Şu bir gerçek mi, Türkiye’de faizler yüksek mi? Evet. Nasıl düşürülür faizler? Tasarrufları artırarak, katma değeri yükselterek, yatırım ortamını iyileştirerek, ülkeye uzun vadeli fonu çekerek. Yoksa Merkez Bankası üzerinden yapacağımız tartışmalarla, yönlendirmeyle kalıcı bir şekilde faizi aşağıya çekemeyiz.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!