19 Şubat piyasa depremi, işten çıkarmalar, enflasyonun 'önlenemez' yükselişi, küçülme oranları, batan şirketler, IMF'den gelmesi umut edilen
kredi yardımları, 11 Eylül saldırılarıyla belirginleşen küresel ekonomik durgunluk...
2001 yılı 'fırtına' gibi geçti. Peşpeşe gelen ekonomik ve siyasi krizlerin faturası tüm ekonomiye çıktı. Birçok şirket battı, bir milyonu aşkın insan işsiz kaldı. Nispeten daha güçlü olan firmaların büyük bölümü yılı zararla ve küçülerek kapatıyorlar.
Ekonomideki kötüye gidiş sinyalleri ücretlere de yansıdı. Türk Lirası'nın
dolar karşısında değer kaybetmesi nedeniyle dolar bazında ödenen maaşlar TL'ye çevrildi, dolar kuru sabitlendi, birçok sektörde 'sıfır zam' gündeme geldi. Yükselen enflasyon karşısında ücretler eridi.
KAYBEDENLER KULÜBÜFinans, medya ve bilgi teknolojileri şirketleri 2001'in kaybeden sektörleri olarak öne çıktılar. Son iki yılda yaklaşık 30 bin bankacı işsiz kaldı. Reklam gelirleri ortalama yüzde 40-50 düşen medya sektöründe geçen yıldan bu yana yaklaşık üç bin kişi işsiz kaldı.
İthalata bağlı çalışan bilgi teknolojileri doların değer kazanmasıyla birlikte maliyetlerini karşılayamaz hale geldi. İç talepteki düşmeyle beraber sektör ortalama yüzde 50 küçüldü.
Krize karşın ayakta kalmayı hatta büyümeyi başaran sektörler de var. İlaç, perakendecilik ve turizm sektörleri bu sıralamada yer alıyorlar.
Turizm sektörü, Türk Lirası'nın değer kaybı nedeniyle tatilin ucuzlaması, hizmet alımını TL ile yapıp
döviz ile satmaları, kaliteli tesisleri ve güvenlik açısından sorunsuz bir yıl yaşaması nedeniyle bu yılı hedeflerinin üzerinde kapatıyor.
Temel gıda tüketiminin nispeten iyi durumda olması ve yatırımların devam etmesi perakendecilik sektörünü olumlu yönde etkiledi.
İlaç sektöründeki şirketlerin birçoğunun yabancı sermayeli olması, ilaç tüketiminin krizle birlikte sekteye uğramaması ve sektördeki ürünlerin nihai alıcısının devlet olması nedeniyle ilaç şirketleri krizden en az zararla çıktılar.
Sektörlerdeki bu durum ücretlere birebir yansıdı. İlaç sektörü zam oranı en yüksek olan sektör olarak öne çıktı. Finans, medya ve bilgi teknolojileri sektörlerinde ücret artışı değil, gerilemesi görüldü.
ÜCRET ZİRVESİGeçtiğimiz hafta düzenlenen 'Beşinci Ücret Yönetimi Zirvesi'nde Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik durum ve bu durumun ücretlere yansıması 'yakın plana' alındı.
İnsan kaynakları ve yönetim dergisi Human Resources ve PricewaterhouseCoopers (PwC) tarafından Hürriyet İK Gazetesi ve yenibir.com sponsorluğuyla düzenlenen zirveyi insan kaynakları uzmanı ve yöneticilerden oluşan 120 kişi izledi.
Yılın ilk altı ayı için tüm sektörlerin ortalama zam oranı olarak yüzde 20 rakamı konuşuluyor. Zam aralığının yüzde 15-25 olması bekleniyor.
Zirveden çıkan bir diğer önemli sonuç gerek ücretler gerekse çalışma şartları açısından 2002'nin 2001'den farklı olmayacağı yönünde. İlaç sektörü en yüksek zam veren sektör olarak gündeme gelecek. Finans ve bilgi teknolojileri sektörünü ise yine zor günler bekliyor.
Zirve'nin son bölümünde gerçekleşen '2002 Ücret Artışları Paneli'nde şirketlerin gelecek yıl izleyecekleri ücret politikaları tartışıldı.
Hürriyet İK ve yenibir.com Editörü Mine Kılıç moderatörlüğünde gerçekleşen panele PwC İnsan Kaynakları Yöneticisi Murat Demiroğlu, Volkswagen Elektrik Sistemleri İnsan Kaynakları Müdürü Cavit Gökçebay ve Sümerbank Genel Müdür Yardımcısı Beşir Özmen konuşmacı olarak katıldı.
Faaliyetlerinin yüzde 100 ihracat odaklı olması nedeniyle krizden etkilenmediklerini belirten Gökçebay, 2002 zammını yüzde 65 enflasyon oranına göre yapacaklarını söyledi.
Murat Demiroğlu krizin en çok zarar verdiği departmanın insan kaynakları olduğunu belirtti: ‘‘Birçok şirket insan kaynakları yöneticilerini işten çıkararak yerlerine uzmanları istihdam etti. İşe alım işlemleri büyük oranda üst düzey yöneticiler tarafından yapılmaya başladı.‘‘
PwC'nin bu her altı ayda bir yaptığı ücret araştırması da 2001 yılı ve 2002 öngörüleri açısından ilginç sonuçlar içeriyor. Araştırma, Türkiye'de faaliyet gösteren beyaz eşya, hızlı tüketim malları, finansal hizmetler, sigortacılık, bankacılık ve teknoloji sektörlerinden 60 firmayı kapsıyor.
İŞTEN ÇIKARMALAR2001 değerlendirmelerine göre araştırma kapsamında yer alan şirketler Ocak-Ekim 2001 döneminde işgücünün ortalama yüzde 11.5'i oranında işten çıkarma yaptılar. Şirketlerde ortalama yüzde 9.6 oranında işe alım gerçekleşti.
Araştırmaya göre teknoloji sektörü Ocak-Ekim 2001 arasında işgücü kaybına uğradı. Sektörde ortalama yüzde 11.4 işe alım, yüzde 13.5 işten çıkarma gerçekleşti. Bu oranlar, enerji ve madencilik sektöründe yüzde 4 ve yüzde 12 olarak sıralanıyor.
İlaç, işe alım oranının en fazla olduğu sektör olarak öne çıkıyor. İlaç şirketleri geçtiğimiz yıl ortalama yüzde 9.5 oranında işe alım ve yüzde 7 oranında işten çıkarma yaptılar.
Araştırma çalışan hareketliliğini departmanlara göre de inceliyor. Buna göre geçtiğimiz yıl işe giriş çıkışların en yüksek olduğu departmanlar satış, pazarlama ve üretim oldu.
Şirketlerin çoğu 2002 enflasyon oranını ortalama yüzde 60 olarak belirledi.
Araştırmaya katılan firmalardan, üç ayda bir enflasyon ayarlaması yapan firmalar Ocak 2002'de yüzde 17; altı ayda bir enflasyon ayarlaması yapan firmalar ise yüzde 28 oranında artış yapmayı planlıyor.
Personel Yöneticileri Derneği (Peryön) Başkanı Zeki Pekgenç zam oranlarının genel olarak bu rakamın daha da altında gerçekleşeceği görüşünde: ‘‘2002 Ocak altı aylık zam oranları yüzde 15 ile 25 arasında değişecek.‘‘
2001’in faturasıFinans, medya ve bilgi teknolojileri 2001'de 'en çok kaybedenler' oldu. İlaç, krizden en az etkilenen sektör olarak öne çıktı. 2001'in ikinci altı ayında ortalama zam oranı yüzde 20'ydi. 2001'in ikinci yarısında en düşük zam veren sektörler finans (ortalama yüzde 5), bilgi teknolojileri (yüzde 10) ve medya sektörü (zam yapılmadı) oldu. Zam yapan şirketler genelde enflasyon oranını baz alıyorlar. Şirketlerin 2002 enflasyon öngörüsü ortalama yüzde 60. 2002'nin ilk altı ayı için ortalama zam oranı yüzde 20 olacak. En yüksek zammın ilaç sektöründe verilmesi bekleniyor. Finans ve bankacılık sektöründe işten çıkarmalar sürecek.
İŞSİZ BANKACI SAYISI ARTACAKSümerbank Genel Müdürü Yardımcısı Beşir Özmen geçtiğimiz yıl 30 bine yakın bankacının işsiz kaldığını ve sektördeki çalışan sayısının şu anda 147 bin civarında olduğunu söylüyor. Özmen'e göre işsiz sayısı daha da artacak: ‘‘Yaklaşık 50 bin bankacının daha işten çıkarılacağını tahmin ediyorum. Bu durumun ana nedeni krizden önce ücretlerde yaşanan dengesizlik. Ücretler çok yükselmişti. İşe ödenen ücret işten daha önemli hale gelmişti. Bankacılık, çok çalışılan, makul ücretler sunan bir alan olma yolunda ilerliyor. Sektördeki işsizlik kaygı verici. Para almadan çalışabilecek, üstüne para verebilecek birçok eski bankacı tanıyorum. Sektördeki arkadaşlara ve finansçı olmak isteyenlere bu sektörde iş aramayın diyorum.‘‘
KİMSE YÜKSEK ZAM BEKLEMESİNPersonel Yöneticileri Derneği (Peryön) Başkanı Zeki Pekgenç zam oranlarının beklenenin altında olacağını söylüyor: ‘‘İhracata yönelik sektörler yani tekstil ve otomotiv zam yapacak. Otomotiv sektörü zam yapmasına karşın işten çıkarma yapmaya devam edecek. Hiçbir şirket çok iyi ya da çok kötü zam yapmayacak. Yüksek zam verebilecek şirketler de tepki çekmemek için yüksek oranlarda zam yapmayacaklar. Medya finans ve bilgi teknolojileri şirketleri 2001'de zor günler geçirdiler. Bunun ana nedenlerinden biri bu sektörlerde var olan kadro şişikliğiydi. Medya sektörünün bu anlamda dengelendiğini düşünüyorum. Ancak finans ve bilgi teknolojileri sektöründe küçülme devam edecek.‘‘