Bitkiden havyar ve et üretiyor

Vegan ve vejetaryen beslenmeyi seçenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İklim kriziyle mücadelede bitkisel beslenmenin önemli rol oynaması da bu artışta etkili oluyor. Dünyada 80 milyon, Türkiye’de 100 binin üzerinde vegan beslenen olduğu belirtiliyor. Dünya genelinde alternatif protein pazarındaki satışların, 2040 yılına kadar toplam et pazarının yüzde 60’ını karşılaması bekleniyor. İşte bu büyük potansiyeli gören genç bir girişimci farklı tohum ve bitkilerden yeni nesil gıdalar geliştirmek için kolları sıvadı.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Kimya Mühendisliği’nden mezun olan ve yüksek lisansını gıda mühendisliği üzerine tamamlayan Emine Yılmaz, bitkisel hayvar, et ve süt üretmek için uzun ve yorucu bir yolculuğa çıktı. Verdiği tüm emekler sonucunda da Nisan 2018’de Hyggefoods markasını kurdu. Genç girişimci Yılmaz ile girişim yolculuğunu konuştuk.

RUSYA İLHAM VERDİ

Şirketi kurmadan önce bir dönem Rusya’nın Naberezhnye Chelny kentinde yaşayan ve Science Park IT’da uzun süreli proje bazlı çalışma imkânı bulan Yılmaz, oradaki çalışma sistemini görünce farkındalığının ciddi ölçüde arttığını söyledi. Günün 18 saatini çalışarak geçiren, sonrasında yanında taşıdığı uyku tulumu ile gün boyu çalıştığı masanın altında uyuyanları gördüğünü dile getiren Emine Yılmaz, “Benim için bu hayatımın bir rönesans anıydı diyebilirim.

Türkiye’ye döndüğümde hem kendi bilgi birikimime uygun, hem de fark yaratabileceğim bir girişimi kurabilecek bir motivasyona kavuşmuştum. Üniversite yıllarım boyunca hep İTÜ’deki arkadaşlarım ile bir teknoloji şirketi kurma hayalim vardı. Rusya’da gördüğüm o girişimci ruha yakın insan bulmak da benim için hiç kolay olmadı. İlerleyen süreçte şirkete üniversiteden arkadaşım İTÜ gıda mühendisliği ve kimya bölümleri ile çift anadal yapmış Nil Işık Yeşil Kaya katıldı. Ortak bir kimya dilimizin olması bizim avantajımız oldu. Girişim şirketinde iş bölümü olsa da birçok işi beraber yapıyoruz” diye konuştu.

TÜBİTAK DESTEKLİ

“Hyggefoods bugünün ve geleceğin gıda teknolojilerini üretmek için kuruldu” diyen Yılmaz, şunları söyledi:

“Türkiye’deki geniş bitki ekosisteminden feyz alarak, sürdürülebilir ve sağlıklı bitkisel bazlı gıdalarla hayvansal gıdaların alternatiflerini üretiyoruz. Hyggefoods’un ana hedefi Türkiye’yi, dünyada yeni nesil bitkisel bazlı et, süt, havyar gibi gıdaların geliştirildiği ve üretildiği bir üretim üssü haline getirmek. Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin ata tohumlarından, bitkisel bazlı sürdürülebilir süt ve et üretebilecek bir teknoloji geliştirmeyi başardık. TÜBİTAK destekli ve onaylı yerli teknolojimiz ile Türkiye’nin katma değerli gıda alanında, dünyada söz sahibi olan bir ülke olmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz. Yatırım konusunda da ilk günden bu yana doğru zaman, doğru yatırımcı ile doğru miktar prensibimi korudum. Henüz yatırım hiç almadık. Ama girişimimizin hız kazanması için aslında milli değerlere sahip yatırımcılara yüksek seviyede ihtiyacımız var. Buradan da yatırımcılara çağrı yapmak isterim.”

Yatırım alma konusunda kırmızı bir çizgisi olduğunu belirten Yılmaz, “Yabancı bir yatırımcı o ülkede üretim şartı ile bize geldi, kabul etmedik. Made in Türkiye olmak bizim için taviz verilmeyecek bir konu” dedi.

‘ÇOK ÇALIŞIYORUZ’

Bitkilerden havyar, süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri üretme noktasında derin bir ‘know-how’a sahip olduklarını ve üretimi Yıldız Teknik Üniversitesi Teknopark’ında gerçekleştirdiklerini belirten Yılmaz, “Hayvar ürünümüz e-ticaret üzerinden son tüketici ile buluşuyor ve ilgi görüyor. Diğer ürünler de yatırım almamız durumunda 2023 yılında son tüketici ile buluşacak. Düşünün ki; 2018 yılında henüz Türkiye’de kenevir kelimesi yeni yeni konuşulurken biz TÜBİTAK projesi hazırlamış ve onay almıştık. Türkiye’nin yerli kenevir tohumundan çok kaliteli ve fonksiyonlu sütler üretebileceğimizi söylemiştik. Sadece kenevir tohumundan değil dilediğimiz her türlü tohum ya da yemişten süt üretimi yapabiliyoruz. Bitkisel süt ve süt ürünleri alanında yerli gıda teknolojimizi geliştirdik. Bu konuda akıllı bir yatırım almak ve dünyaya bu kaliteli sütü sunmak istiyoruz. Yine bu sütten bitkisel peynirler, proteinli sütler, meyveli ve prebiyotikli yoğurtlar da üretebiliyoruz. Benzer know-how ile et ve et ürünlerinde de Ar-Ge çalışmamız devam ediyor. Bu alanda yatırımlara ve stratejik partnerliklere açık bir girişim şirketiyiz. Türkiye’nin bu konuda lider bir firması olmak için çok çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

YERLİ OYUN YATIRIM ALDI 

Yerli bir mobil oyun girişimi olarak karşımıza çıkan Hyperlab, tohum yatırım turunu tamamladığını duyurdu. 7.5 milyon değerlemeye ulaşan İstanbul merkezli şirket, dünyanın en büyük video oyun geliştiricileri arasında gösterilen Crytekin kurucusu Avni Yerli ve ACT Capital’ın kurucusu Ali Can Temel’den yatırım aldı. Yatırımla ilgili görüşlerini paylaşan Hyperlab CEO’su Abdurrahman Kurt, “Tohum yatırım turu bizim için stratejik bir önem taşıyor. Crytek gibi bir sektör devinin arkasındaki isim olan Avni Yerli’nin deneyimlerinin Hyperlabin gelecek yolculuğuna önemli katkılarda bulunacağına inanıyoruz” dedi.

SOSYAL GİRİŞİMCİLİK SEFERBERLİĞİ

Türkiye’nin 11 ilini kapsayan ve kadınlar ile gençleri odağına alan 39.5 milyon Euro bütçeli Sosyal Girişimcilik, Güçlendirme ve Uyum Projesi; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, AB Türkiye Delegasyonu, Dünya Bankası yetkilileri ile AB üyesi ülkelerin büyükelçilerinin katılımıyla Mardin’de başlatıldı. Proje, 2025 yılına kadar Adana, Mersin, Gaziantep, Adıyaman, Kilis, Mardin, Hatay, Osmaniye, Kahramanmaraş, Diyarbakır ve Şanlıurfa’da uygulanacak. Proje ile kadınlara ve gençlere dönük sosyal girişimciliği desteklemeye yönelik faaliyetler finanse edilecek, eğitimler düzenlenecek. Yeni sosyal girişimler 10 bin Euro, mevcut sosyal girişimler de 25 bin Euro’ya kadar desteklenecek.

METAVERSE UZMANLIK EĞİTİMİ VERİLECEK

Teknoloji eğitim kurumu Smartpro Bilgisayar Akademisi, yeni kurulacak sanal dünyada yerini almak, bu dünyaya yön vermek isteyenlere özel Metaverse Uzmanlığı Eğitimi’ne başladı. Smartpro Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Önder Eker, “Metaverse ile dünya yeniden kurulacak. Tüm dünyayla birlikte sıfır noktasındayız ve hızlı davranırsak ülke olarak Metaverse alanında öne çıkabiliriz” dedi. Smartpro Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Cabir Durdu ise “Eğitim alan öğrenciler kendileri için en kârlı yatırımı yapıyor diyebiliriz. Mezunlarımız, eğitim sonrası dünyanın ve Türkiye’nin önde gelen kurum ve şirketlerinde işe başlayarak eğitim maliyetini en kısa sürede geri alabiliyor” diye konuştu.

İHRACATA BAŞLADI

Doğa dostu, hayvan iyiliğini önemseyen, sürdürülebilir bir ürün ve üretim sistemine sahip olduklarını ve ürün içeriklerinin temiz olduğunu aktaran Emine Yılmaz, kimyasal maddelerden arındırılmış temiz etiketli ürünler geliştirdiklerini kaydetti. Yılmaz, “Ürünlerimizi Avrupa, Katar, Dubai gibi ülkelere ihracat yapma potansiyelimiz var. Şu an ürünlerimizi İngiltere’ye ve Rusya’ya ihracatını gerçekleştirdik. Hiç yatırım almadan şirketimizin kendine yetecek hale gelmesi hatta her geçen gün büyümesi bizi çok mutlu ediyor” dedi.