Güncelleme Tarihi:
Cantek Group Yönetim Kurulu Başkanı Can Hakan Karaca, Antalya Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Farminova bitki fabrikaları basın tanıtımında AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Tarım ürünü elde etmek uğruna gereğinden fazla tarım arazisinin işgal edildiğini söyleyen Karaca, çok fazla tarım ilacı kullanımı nedeniyle sağlıksız ürünler elde edildiğini ve bunun da atık sularla çevreye zarar verirken aynı zamanda canlı hayvanların yaşam alanlarını bozduğunu söyledi.
Karaca, bitki fabrikaları ile Türkiye ve dünya tarımında yepyeni bir dönemin başladığını hatırlatarak, "Bitki fabrikalarındaki devrim yeşil yapraklı bitkilerle başladı. Marul, roka, tere, ıspanak fesleğen gibi yeşil yapraklı bitkilerden sonra yapılacak Ar-Ge çalışmalarıyla bunların arkasından çilek, mantar, domates, biber, patlıcan gibi ürünlerin yetiştirilmesi sağlanacak. Burası, tarımın 4. evresi. Birincisi insanların yerleşik düzene geçmesi ve ve ilkel aletler kullanmasıyla Göbeklitepe'de başladı. İkincisi endüstri devrimi sonrasında makinelerin tarımda kullanımı ile devam etti. Yani mekanik tarım başladı. Üçüncüsü ise seralar oldu. Bu teknikle mevsimsel etkiler azaltılarak sebze meyve tedarik süresini biraz daha uzatılmış oldu. Ancak seralar da artık bu ihtiyaca cevap veremiyor. Ne yaparsan yap tabiatla belli bir dereceye kadar mücadele edebiliyorsun. Işık olmuyor, sıcaklık olmuyor ve bu detaylar ile mücadele de verim kaybı yaratıyor." şeklinde konuştu.
YATIRIMCIYA GERİ DÖNÜŞ GARANTİSİ
Karaca, 60 ayrı ülkede 15 bin projeye imza attıklarını vurgulayarak şunları söyledi:
“Bitki fabrikaları ile ilgili olarak Japonlar ve Amerikalılar deneme yaptı. Bu sektörün kurucusu; Profesör Kozai, bitki fabrikaları ile ilgili tecrübelerini iki yıl önce dünya ile paylaşmaya karar verdi ve dünyada halka açık ilk eğitimi Japonya’da düzenledi. Oraya giden ilk ve tek Türk firması bizdik. Geçen yıl yine bir toplantı düzenlediler, orada da yine tek Türk firması bizdik. Ondan sonra gelişmeleri yakından takip ettik. O günden bu yana bitki fabrikaları projesini adım adım geliştirdik ve Avrupa'daki çalışan en büyük bitki fabrikasını kurduk. Buradaki fark yaratan kısım, bizim bu fabrikayı yüzde yüz kendi ürünlerimizle kurup çalıştırmamız oldu. Farminova bitki fabrikaları 30 yıllık Cantek Group tecrübesinin eseri.”
Hedeflerinin bütün dünyada bitki fabrikaları kurmak, bitki fabrikalarını yaygınlaştırmak ve dünya tarımındaki bu inovatif gelişmeyi global yatırımcılar ile paylaşmak olduğunu kaydeden Karaca, "Her şeyin en iyisini seçerek ve deneysel çalışmalar yaparak bu başarıyı yakaladık. Yatırımcıya, yatırım bedelini ne zaman geriye çevireceğini net olarak söylüyor, yüzde 100 garanti veriyoruz. O yüzden de bu işe büyük yatırımcılar girecek." açıklamasında bulundu.
SABİT FİYATLI GIDA TEMİNİ GARANTİSİ
Bitki fabrikalarında, 365 gün 24 saat düzgün ve sabit fiyatlı gıda temini yapılabildiğini belirten Karaca şu bilgleri paylaştı:
"Bir gıda bundan sonra bir keresinde bir lira, bir keresinde 10 lira olmayacak. Fiyatı her zaman 2 lira olacak. Tüketici de bütçesini ona göre ayarlayarak pahalılıktan şikâyet etmeyecek. O ürün 365 gün 24 saat aynı kalitede, aynı fiyattan piyasada bulunabilir olacak. Günde 20 bin adet marul üretebilmek için 150 bin metrekare alana ihtiyacımız var. Oysa, 6 bin metrekarelik bir Farminova bitki fabrikasında fide ve ambalajlama dahil aynı üretimi daha avantajlı koşullarda elde edebiliyorsunuz. Bitki fabrikalarını terkedilmiş hangar, depo, ardiye gibi yerlerde, şehir içinde de kurabileceğiniz için tarımı şehir içine taşımak karbon ayak izimizi de azaltmak anlamına gelmiyor mu? Aslında bizim için bu projenin en övünülecek kısmı hiçbir canlıyı öldürmeden gıda temini yapabilmek. Bu hem benim, hem de tüm danışman, mühendis ve işçi kardeşlerimin motivasyon kaynağı olmuştur. Bunu bir Türk ekibin başardığını görmek de tarihe yazılacak önemli bir not olacaktır."
Bitki fabrikalarına Asyalıların da Avrupalıların da, Amerikalıların da, Afrikalıların da ihtiyacı olduğuna dikkati çeken Karaca, "Dünya kocaman bir coğrafya ve kuzeyde güneş az ve hava çok soğuk. Tarım yapılamayan çöl ve tarıma elverişsiz topraklar da toplam kara yüzölçümünün yüzde 20 si. Tüm burada yaşayan insanların da gıdaya ihtiyacı var. Gelişmiş ülkelerde sağlık hassasiyetleri ve çevre bilinci yüksek seviyede. Gelişmekte olan ülkelerde de gıda fiyatları çok değişken olduğundan bu ülkelerde gıda temini büyük problemdir. Bitki fabrikaları her zaman için hem gelişmiş ülkelerin hem de gelişmekte olan ülkelerin ihtiyacını görebilecek bir gıda temini çözümüdür. Dar gelirli ülkelerin insanları gelirinin yüzde 50’sini gıdaya veriyor. Gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 10’un altında. Dünya nüfusunun yüzde sekseninin az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler olduğu gerçeğini anımsarsak projenin önemini daha iyi anlarız." diye konuştu.
Topraksız ve güneş görmeyen kapalı alanda yüzde 95 daha az su kullanılarak üretim yapılan Farminova Bitki Fabrikası’nda, hiçbir zirai mücadele ilacına gerek duyulmadan, sıfır pestisit, doğaya ve hiçbir canlıya zarar vermeden 365 gün 24 saat üretim gerçekleşiyor.