Bireysel Emeklilik ‘hayat sigortası’yla karışmasın

Güncelleme Tarihi:

Bireysel Emeklilik ‘hayat sigortası’yla karışmasın
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 2003 01:56

Sigorta sektörünün uyguladığı ‘hayat sigortası’ ile önümüzdeki günlerde devreye girecek ‘Bireysel Emeklilik Sistemi’ çoğu zaman karıştırılıyor. Oysa aralarındaki en büyük fark, Bireysel Emeklilik'in ‘sigorta’ değil, bir ‘tasarruf aracı’ olması.-

Bireysel Emeklilik Sistemi ‘‘10 yıl prim öde ve emekli ol’’ prensibiyle bakıldığında, hayat sigortasına benzetiliyor. Ancak öncelikle şunu vurgulamak gerekiyor: Bireysel Emeklilik'te ‘‘sigortalı’’ yerine, ‘‘katılımcı’’, ‘‘prim’’ yerine de ‘‘katılım payı’’ kavramı söz konusu. Bu şu anlama geliyor; ‘‘Bireysel Emeklilik bir tasarruf enstrümanı, birikimli hayat ise bir sigortacılık faliyeti.’’

Bu iki sistem arasındaki vergi avantajları dışındaki temel farklılıkları şöyle özetlemek mümkün: ‘‘Bireysel Emeklilik'te, en az 10 yıl düzenli katkı payı ödemek ve en az 56 yaşında olmak gerekiyor. Birikimli hayat sigortalarında ise en az 10 yıl prim ödeyerek emekliliğe hak kazanılıyor, yaş sınırı da yok. Bireysel Emeklilik Sistemi'ne giriş için maksimum bir yaş sınırı bulunmuyor. Oysa ‘hayat'ta yaş sınırı var. Bireysel Emeklilik'te katkı paylarını portföy yönetim şirketleri yönetiyor. ‘Hayat'ta ise primleri sigorta şirketi yönetiyor. Bireysel'de birikimler bir yıldan sonra giriş aidatı ödemeden başka emeklilik şirketine aktarılabilir. ‘Hayat'ta birikimleri başka bir şirkete aktarma söz konusu değil.’’

Bireysel Emeklilik risk teminatları içermiyor. Dolayısıyla birikimli hayat sigortalarında, sigortalının ölümü ya da kalıcı sakatlanması hali için verilen teminat Bireysel Emeklilik sisteminde bulunmuyor. Bireyselde asıl önemli olan nokta, sistemde kaç yıl kaldığınız, ödemeleriniz, bir de seçtiğiniz fonun getirisi.

MAAŞ İÇİN AYRI SÖZLEŞME

Ancak emekliliğe hak kazanıp da toplu para yerine maaş bağlanmasını istediğinizde dikkat edilmesi gereken bir nokta var; ‘‘aynı dönemde, aynı ödemeleri yapmış, aynı fonu tercih etmiş farklı risk grubundakiler arasında emeklilikte maaş farkları ortaya çıkabiliyor.’’

Bu ise şundan kaynaklanıyor: ‘‘Katılımcı emekliliğe hak kazandığında kendisine otomatik olarak emekli maaşı bağlanmıyor. Bunun için Yıllık Gelir Sigortası (Hayat İrat) Sözleşmesi yapılması gerekiyor. Hayat İrat Sözleşmesi; bir tarafın 'sigortacı', diğer tarafın da 'irat sahibi' olarak, önceden kararlaştırılmış belli bir nakit meblağı, önceden belirlenen bir süre veya ömür boyu periyodik taksitler halinde ödenmesini şart koşan bir sözleşme olarak tanımlanabilir. Ödeme, anapara, faiz geliri ve hayatı üzerine kişinin sağ kalma ihtimali unsurlarından oluşan bir düzenleme (kombinezon) olarak da görülebilir. Bu nedenle aynı anapara tutarı ile aynı süre ve şartlarda birer Hayat İrat Sözleşmesi satın alan iki kişi farklı irat geliri alır. Örneğin; daha uzun yaşayacağı varsayılan kişi daha az maaş alabilir.’

Aylık gelirin en az yüzde 10'u kadar katkı payı

Katkı payı ve asgari katkı payı ne demek?

- Katılımcının düzenli olarak yaptığı ödemelere katkı payı deniyor. Asgari katkı payı ise, şirket tarafından önerilen asgari ödeme tutarını ifade ediyor. Bu tutarı ne kadar yüksek tutarsanız emeklilik döneminde o kadar iyi gelir alabiliyorsunuz. Genellikle katılımcılara aylık gelirinin en az yüzde 10'unu kadar ödeme öneriliyor.

Katkı payı ödemeye ara verilebilir mi?

- Evet verilebilir ancak, emekliliğe hak kazanabilmek için en az 10 yıl düzenli ödeme yapmak şart.

Katkı paylarının ödenmediği dönemde birimler nasıl değenlendirilir?

- Bu dönemlerde birikimlerin, seçtiğiniz fonlarda değerlendirilmesi devam eder. Ara vermek sistemden çıkıldığı anlamına gelmez.

Düzenli ödemeler dışında toplu ara ödemeler yapılabilir mi?

- Düzenli ödeme yapmak şart, ancak bunun dışında toplu ara ödeme de yapılabilir. Bu ara ödemeler, düzenli ödenen katkı payları gibi, emeklilik yatırım fonlarında değerlendirilir.

Sistem ancak uzun vadede büyüyecek

Oyak Emeklilik Genel Müdürü Gökhan Dereli, pek çok faktör nedeniyle Türkiye'nin benzer ülkere göre farklılıkları bulunduğuna dikkat çekerek, Bireysel Emekliliğin gelişiminin kısa vadede beklenmemesi gerektiğini vurguladı.

Kurulan her şirketin pastadan bir miktar pay olacağını söyleyen Dereli, ‘‘Ancak bi pay faaliyetini sürdürmeye yeterli pay mıdır, bunu zaman gösterecek’’ diye konuştu. Bütün hazırlıkları tamamladıklarını ve 5 adet fon kurduklarını belirten Dereli, katılımcıların ve şirketin mali durumunu hiç bir şekilde ve hiç bir zaman tehlikeye sokmayacak uzun vadeli hedef ve stratejilerle hareket edeceklerini vurguladı. Resmi kuruluşunu bu yıl başında yapan şirket, 7 Temmuz'da Hazine'den ruhsat alan şirketler arasında. Oyak Emeklilik A.Ş. Ordu Yardımlaşma Kurumu tarafından kurulan şirketin sermayesi 20 trilyon .

En kötü ihtimalle 700 bin kişi olur

Ankara Emeklilik'in Genel Müdürü Cem Yılmazer, 2007 yılında en kötümser senaryoya göre Bireysel Emeklilik Sistemi'ne 700 bin kişinin katılacağı görüşünde. Belirledikleri senaryoların iyimserine göre 1.5 milyon, orta hallisine göre 1.1 milyon katılımcı beklediklerini söyleyen Yılmazer, iyimser senaryoya göre sistemdeki fon büyüklüğünü 10'uncu yılın sonunda 10 milyar dolar olarak hesapladıklarını açıkladı.

Yılmazer, ‘‘bireye vergi avantajları ile kendi yatırım entürmanlarını seçme imkanı sunan bağımsız bir sistem’’ dediği bireysel emekliliğin, kamu sosyal güvenlik sisteminin emeklilikte yarattığı gelir kaybını önlemeye yönelik tasarruf yapma olanağı sunduğunu vurguladı. Yılmazer, şirket olarak 5 tane fon kuruluşu için başvurduklarını belirtirken, büyüme stratejilerinden birinin de şube konsepti olduğunu kaydetti. Yılmazer, şunları söyledi:

‘‘Portföy yönetimi konusunda bağımsız hareket eden iki şirketten birisiyiz, diğer şirketlerin tamamı kendi gruplarında portföy yönetimi şirketleri olan gruplar. Biz bu özelliğimizin, özellikle fon yönetimi alananda büyük avantajlar sağladığı inancındayız.’’

Ankara Hayat Sigorta olarak 13 Ocak 2001 tarihinde faaliye geçen şirket, ilgili mevzuatın tamamlanmasıyla 8 Mayıs 2002'de Hazine'ye dönüş izni için başvurdu. 3 Aralık'ta bu izni alarak bireysel emeklilik alanındaki ilk beş şirketten biri olan Ankara Emeklilik, 1 Ağustos'ta ise faaliyet izni aldı. Ankara Emeklilik bir Polis Bakım ve Yardım Sandığı (PBYS) kuruluşu. Hisselerinin yüzde 99.99'u PBYS'ye ait. 125 bin ortağı bulunan PBYS ise 1952 yılından bu yana faaliyet gösteriyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!