Güncelleme Tarihi:
ERNST&Young’ın 20 yıldan beri düzenlediği ‘Yılın Girişimcisi Yarışması’nda, Türk girişimciler için 2012 heyecanı devam ediyor. Başvurulara devam eden bu yarışmada, 2005 yılında Türkiye’de ‘yılın Girişimcisi’ seçilen Alara Tarım’ın sahibi Kerim Taner, “Bu yarışma sayesinde ne olduğumuzu, ne olmamız gerektiğini öğrendik. Uluslararası yatırımcıların ilgisini çektik. 4 milyar euro cirolu Univeg Gruop bize ortak oldu” diyor. Kerim Taner, şöyle anlatıyor öyküsünü:
BURSA SİYAH İNCİRİ
Biz önceleri ‘Bursa Siyah İncir’ ihraç ederek başladık. Malum Bursa Siyah İncir, dünyanın en kaliteli en değerli inciridir. Halen de bu konuda iddialıyız ve Türkiye’den ihrac edilen Buras Siyah İnciri’nin yüzde 20’sini biz ihraç ediyoruz. 1992’de de kiraz işine girdik. Belçika’da Avrupa için İngiltere’de de İngiliz marketleri için yatırım yaptık. Böylece kirazda markalaşma süreci yaşadık. Birçok global danışmandan destek alarak bu işin nasıl yapıldığını öğrendik. Hem kendimiz uyguladık hem de binlerce üreticimize bilgi aktardık. Ağaç üzerindeki kalite yükseldi.
PATAGONYA’DA YETİŞTİRDİK
Türkiye, kuzey yarım kürede mayıs ortasından kasım ortasına kadar kiraz üretimi yapabilir durumda. Bizim de bu konuda güçlü know how’umuz, üretim ve pazarlama altyapımız oluşmuştu. Yetişmiş personelimiz de vardı. Pazardaki alıcılarımız ‘bu işi güney yarım kürede de yapıp Türkiye’de kış olunca oradan kiraz tedarik edebileceğimizi aynı markayla Avrupa’ya kiraz satabileceğimizi söylediler. Biz de Arjantin’de Patagonya bölgesi dahil, buzullara 600 kilometreye kadar alanlarda kraz üretimi organize ettik. Orada kiraz üretimi ekim ortasından mart başına kadar oluyor. Bu şekilde tek markayla dünya genelindeki müşterimize kiraz tedarik eder hale geldik.
2 BİN ÜRETİCİYLE ÜRETİM
Yılda ortalama 2 bin üreticimiz oluyor. Bununla beraber daha geniş ölçekli yeni üretici modelleri de geliştirdik. Kendi bahçelerimiz ve üreticilerimizle birlikte 10 farklı kiraz çeşidimiz var. Şimdi kiraz dışında başka ürünlere de odaklanıyoruz. Nektarinler, kayısı, erik, üzüm gibi. Diğer meyveleri de üretip pazarlama çalışmalarımız var. Türkiye’deki geleneksel çeşitlerden ziyade küresel pazarda istenen ürünleri yetiştirmekle ilgileniyoruz. Şimdi Türkiye’de tarıma yatırım yapmak isteyen girişimcilerle ortak iş modeli geliştiriyoruz. Yeni çeşitlerle, rekabet ve maliyet üstünlüğü olan bir üretim ortaya çıkacak. Global pazarlara giriş de daha kolay olacak. Arjantin’deki üretimimizi son dönemde Şili’ye kaydırdık.
Kirazın yüzde 10’unu ihraç ediyoruz
ALARA Tarım CEO’su Kerim Taner, şu anda 60 milyon lira civarında olan ciroyu 5 yıl içinde ikiye katlamak istediklerini belirtiyor ve şu bilgileri aktarıyor: “Ciromuzun yüzde 90’ından fazlası ihracattan geliyor. 25 ülkede iş yapıyoruz ve herbirinin farklı taleplerini biliyoruz. Türkiye aslında tarım üretiminde iklimsel avantajının yanında lojistik olarakda dünyanın merkezi konumunda. Şu anda Türkiye’nin Bursa Siyah İnciri ihracatı 15 bin ton. Bizim bundaki payımız yüzde 20’lere yakın. Kirazda da Türkiye’nin ihracatında yüzde 10 payımız var. Türkiye’nin yıllık kiraz ihracatı 60 bin ton. Düşünün Türkiye 10 yıl önce Rusya’ya hiç kiraz satamıyordu. Şu anda kiraz ihracatımızın yüzde 50’isini Rusya’ya yapıyoruz. Kirazda dünyadaki en büyük ihracatçılar Türkiye, ABD ve Şili. Türkiye bu noktaya son 10 yılda geldi. 10 yıl önce Türkiye’nin toplam kiraz ihracatı sadece 10 bin tondu. Şimdi 60 bin ton. Yeni kiraz çeşitleriyle birlikte Türkiye’nin kiraz ihracatı yılda 100 bin tona çok çabuk çıkabilir.”
Yılın Girişimcisi Yarışması
ERNST&Young’ın düzenlediği ‘Yılın Girişimcisi Yarışması’ ile her alandaki girişimcilik ulusal ve uluslararası düzeyde ödüllendiriliyor. Bu yıl Hürriyet ve CNN TÜRK’ün katkılarıyla düzenlenen yarışma için başvurular başladı. Yarışmada birinci olan girişimci, Haziran 2013’te Monte Carlo’da yapılacak finallerde Türkiye’yi temsil edecek ve ‘Dünya Yılın Girişimcisi’ olmak için yarışacak. Yılın Girişimcisi Yarışmasının bu yıl 25’inci yıldönümü kutlanıyor.
Univeg geldi ortak oldu
ALARA Tarım CEO’su Kerim Taner, 2005’te ‘Türkiye Yılın Girişimcisi’ seçildiğini hatırlatıyor ve yarışma süreciyle ilgili şunları anlatıyor: “‘Biz ne yapıyoruz, nasıl yapıyoruz? gibi soruların yanıtlarını aradık. Monaco’daki süreç de olağanüstüydü. Çok başarılı girişimcilerle tanışmak büyük onurdu. İmajımıza büyük katkısı oldu. Yabancı ortak da aslında bu sayede geldi. Dünya resesyondayken biz ivme kazandık. 4 milyar dolar ciroyla sektörümüzün dünyadaki ikinci büyük firması Oniveg Group’un (Belçikalı) 25 ülkede üretimi, dağıtımı var. 2008’deki bu ortaklık bize çok güçlü bir pazar getirdi. Dünyaya yayılma imkanımız oldu.”