Güncelleme Tarihi:
REKLAM ve pazarlama dünyasının hep tartışılan ‘markanın bir ünlü ile temsili’ konusu, Yürekli tarafından bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Marka Konferansı’nda yeniden gündeme geldi. Markaları, dünya çapında celebrity’ler (ünlü) ve sinema filmleriyle buluşturan entegre medya ajansı Finch & Partners’ın Başkanı Charles Finch, ünlü yüzlerle marka işbirliğinin büyük riskler de taşıdığını söyledi. Aralarında John Malkovich, Kavin Space, Emma Thompson’ın bulunduğu 120 ünlü ve 60’tan fazla lüks markayla çalıştıklarını alatan Finch, “Markanın yönü ne, yıldızın yönü ne bilmek lazım. Onları ortak bir noktada buluşturmak gerek. Kate Moss bugün bir markanın yüzü, yarın öbür reklama çıkıyor ise olmaz” dedi.
EN KOLAYI ÇEK YAZMAK
Bir şöhretle yapılan işbirliğinde en kolayının onu satın alıp, çek yazmak olduğunu vurgulayan Finch şöyle konuştu: “Celebrity (ünlü) aslında korkunç bir kelime. Düşünün markanızı temsil eden şöhret bir skandala karıştı ve kriz çıktı. Ne yapacaksınız? Tiger Woods krizini biliyorsunuz. Çok sık kullanılan reklam yüzü Woods aşırı kadın düşkünü çıktı. Satın aldığın ünlüyü iyi tanımıyorsan, ev ödevini iyi yapmamışsan sorun çıkabilir. Bir markanın kaderi, geleceği bir şöhretin eline bırakılamaz. Starbucks’ın İngilter’de kurumlar vergisi ödemediği ortaya çıkınca halk ayaklandı. Biz böyle krizleri de yönetiyoruz.”
REKLAM AJANSLARI DEĞİŞİYOR
Finch, reklamcılık sektörünün kökten değiştiğini, geleneksel yöntemlerin yavaş yavaş ortadan kalkacağını söyledi. Dijitali kullansalar da reklam ajanslarının konuyu geleneksel bir biçimde ele aldığını, artık bu konunun daha entegre bir biçimde yürümesi gerektiğini belirten Finch, “Redbull uzaydan atlayan adama sponsor oluyor. Chopard bütün filmlere sponsor olamayacağı için Cannes Film Festivali’ne sponsor oldu. Cate Blanchett Sidney’de bir film stüdyosu kurdu. Armani sponsor oldu ve kırmızı halı yerine yeşil halı etkinliği yaptılar. Çevreçiliği vurgulayan çok farklı ve başarılı bir çalışma oldu” diye konuştu.
Talepkâr Türk başkan bizi çok çalıştırıyor
MARKA Konferansı’nda ‘Ortak Değerler Yaratmak’ başlıklı bir konuşma yapan The Coca-Cola Company Gazlı İçeceklerden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Shay Drohan, “Her gün 1 milyar şişe satmaya çalışınca, üstelik başkanın da (Muhtar Kent) Türk ve üstelik çok talepkar bir Türk olunca, çok çalışmamız gerekiyor” dedi. Drohan sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz öyle bir iş yapıyoruz ki... Şişeleme fabrikaları, kamyonlar, ürünün satıldığı marketler bizim değil ama ideal bir çözüm bulup, onlarla yürüyen harika bir ilişki yarattık. İnsanları ortak değerlerimizle etkiliyoruz. Bu değerler bizim oksijenimizdir. Şirketi besleyen de odur. Günde 1 milyar şişe satabilmek için binlerce insan size yardım etmeli. Kamyonla şişeleri taşıyan adamı sabah uyanmaya motive edemezsem işimi büyütemem. Kamyon şoförünün motivasyonu da önemli. İnsanları inandıkları değerlerdir sabah uyandıran.”
Sahnede yemek pişti
İSTANBUL Doors Grusu’nun Londra’daki 3 restoranını aldığı, İngiliz ünlü şef Tom Aikens ve İstanbul Doors’un ortaklarından Levent Büyükuğur ile birlikte sahnede yemek yaptı. Özel soslu somon, davetlilere anında dağıtıldı. Tom Aikens “Mutfağımda çalışacak şef seçerken, aşçılık yeneteklerinden çok dinleyen, dikkat veren ve ekip çalışmasına uygun kişileri seçiyorum” dedi.