Güncelleme Tarihi:
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD), ilk yarı yıl sonuçlarını ve sektörle ilgili gelişmeleri online düzenlediği basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaştı. TÜRKBESD verilerine göre Ocak-Haziran 2021’de 6 ana üründe Türkiye satışları bir önceki sene aynı döneme kıyasla %27 oranında arttı. İhracat %47 oranında, üretim ise %48 oranında artış gösterdi. TÜRKBESD’e üye firmaların iç satış ve ihracat olmak üzere toplam satışları ise 2020 senesinin ilk yarısına kıyasla %41 oranında artarak 17.426.912 adet olarak gerçekleşti.
Haziran ayında iç satışlar geçen yıl aynı döneme göre %5 düşüş gösterirken, ihracat %29 oranında arttı.
TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Sektörümüz senenin ilk 6 ayında hem Türkiye hem de ihracat pazarlarında çok iyi bir sınav verdi. Haziran ayı itibarı ile iç pazarda yüksek baz etkisi ve azalan konut satışlarının etkisini hissetmeye başladık. Önümüzdeki dönemde COVID-19’un seyri ve ekonomi üzerindeki etkileri satışlarımızda belirleyici olacaktır” dedi.
Türkiye’nin beyaz eşyada %7’lik üretim hacmi ile Çin’den sonra dünyanın ikinci büyük üretim üssü olduğunu vurgulayan Dinçer, sektörün 29 milyonu aşkın üretim, 22 milyon ihracat adedi, ülke geneline yayılmış satış ağı ve tedarikçileri ile büyük bir ekosistemi temsil ettiğini hatırlattı. Türkiye beyaz eşya sektörünün 60 bin doğrudan, 600 bin dolaylı istihdamla ekonomi için önemli bir itici güç teşkil ettiğini anlatan TÜRKBESD Başkanı Dinçer, genel ekonomik koşullara değindi. Dinçer, “Bayram, düğün ve yazlık sezonu olması sebebiyle, yaz ayları elektrikli ev aletlerine olan talebin yüksek seyrettiği dönemlerdir. Tüketici ihtiyacının yüksek olduğu bu tür zamanlarda kredi kartı taksit sayıları tüketicilerin alım gücünü destekleyen bir unsurdur. Enflasyon rakamlarının artış eğiliminde olduğu bir dönemde ayrıca kredi kartı taksit sayılarında kısıtlamaya gidilmesi tüketicilerin ihtiyaçlarını ötelemesine yol açacaktır” dedi.
Basın toplantısında Ticaret Bakanlığı’nın ve kamu kuruluşlarının, Avrupa ile ticari ilişkileri geliştirmeye yönelik girişimlerine de dikkat çekildi. TÜRKBESD üyeleri, ilgili sektörlerin süreçlere dahil edilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Avrupa Birliği’nin 2050 yılında karbon nötr olma hedefi doğrultusunda ortaya koyduğu yeni büyüme stratejisi olan Yeşil Mutabakat ve Sınırda Karbon Düzenlemesi ile ilgili gelişmeleri aktaran TÜRKBESD Başkanı Can Dinçer, “Ticaret Bakanlığı’mız, Avrupa Yeşil Mutabakatı Eylem Planı hazırlığın tamamlamıştır. Bu planın kamu kurumlarına ve sektörlere yol gösterici olacağını düşünüyoruz” dedi.
Gümrük Birliği’nin modernizasyonu konusundaki çalışmaların da olumlu bir seyirde ilerlediğini aktaran Dinçer, şunları söyledi: “Avrupa Birliği 14 Temmuz tarihinde 2030’da sera gazı emisyonlarını 1990 seviyesine göre %55 azaltacak kapsamlı mevzuat paketi olan “Fit for 55” girişimini açıkladı. Tüm bu gelişmeler uluslararası ticaretin dinamiklerini belirleyecek niteliktedir. AB ticari ilişkilerini geliştirdiği ülkelere Paris Anlaşmasını bir şart olarak getirmektedir. Ülkemizin Paris Anlaşmasını ivedilikle Meclis’ten geçirmesinin Gümrük Birliği sürecini çok olumlu etkileyeceğini düşünüyoruz. Meclisimizde iklim konularında çalışmalar yapılmasını heyecanla karşılıyoruz. Tüm bu olumlu havanın AB ile ticari ilişkilerde ülkemize avantaj sağlayacağını düşünüyoruz.”
TÜRKBESD Başkanı Dinçer, ayrıca İngiltere menşeli küresel teknoloji şirketi Dyson, öncü teknolojilere sahip Alman markası Miele, dünyanın önde gelen küçük ev aletleri üreticisi Fransız menşeli Groupe SEB ve Türkiye’nin önde gelen elektrikli ev aletleri markası Arzum’un katılımının derneğe güç kattığını ifade etti. TÜRKBESD’e üye firmaların sayısı yeni katılımlarla 10’a ulaştı. Dinçer, “TÜRKBESD olarak nihai hedefimiz tüm Türkiye perakende sektöründe çalışan beyaz eşya ve küçük ev aletleri üreticileri olarak tek çatıda toplanmak, kapsayıcı olmak. Ülkemizin büyüme potansiyeline çok inanıyoruz. Daha iyi koşullarla üretim yapmak ve daha iyi koşullarda yan sanayi çalıştırmak için dünya üretimini Türkiye’ye çekmek istiyoruz” dedi.
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Semir Kuseyri ise, basın toplantısında sektörün gelişim ve yatırım ihtiyaçlarına işaret ederek, yüksek teknolojili üretim hedefine giden yolda; yazılım, parça üretiminde yatırım alanlarının belirlenmesi, hukuki altyapının sağlanması, iş gücü dönüşümü, inovasyon ekosisteminin geliştirilmesi ve dijital dönüşüme uygun fiziki altyapının oluşturulması için kapsamlı çalışmalara ve desteklere ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Semir Kuseyri, atılması gerekli adımları şöyle dile getirdi: “Hukuki altyapı bağlamında, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun Genel Veri Koruma Yönetmeliği uyumunu sağlayacak şekilde AB normlarına yakınlaştırılması konusundaki gelişmeler sektörümüz tarafından izlenmektedir. Bu çalışmalara özel sektörün de dahil edilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. İşgücünün yeterlilik dönüşümü için eğitim sisteminin yeniden yapılandırılmasını ve üniversite-sanayi iş birliklerini önemli görüyoruz. Fiziki altyapı bağlamında ise; akıllı şehir konseptinde özel bölgeler oluşturulması, kümelenme ve iş birliği ortamı yaratılması ve 5G/6G ve ‘Akıllı Şehir’ konseptini karşılayacak şehir altyapısının oluşturulması faydalı olacaktır.”
Kuseyri, TÜRKBESD olarak Ar-Ge ve Tasarım merkezleri için belli oranlar içerisinde uzaktan çalışmanın önünün açılmasını öngören “Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini” de memnuniyetle karşıladıklarını dile getirdi.
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Semir Kuseyri, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde daha odaklı çalışılması gereken tasarım, analiz, yazılım gibi konularda daha çok verim alınabilmesi için taslakta belirtilen oranların artırılmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. COVID-19 sonrasında da uzaktan çalışmanın en az %50 olarak uygulanması ve bu oranın %75’e kadar Sayın Cumhurbaşkanı’mızın yetkisiyle artırılabilmesi konusunda 5746 ve 4691 sayılı yasalarda gerekli düzenlemelerin yapılması sektörümüz için önem arz etmektedir.”
Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ile ilgili atılan adımları değerlendiren TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Özkadı da, AB’nin açıkladığı “Fit for 55” paketinin sektörlerin tüm üretim süreçlerini derinden etkileyecek önemli mevzuat taslakları içerdiğini anlattı. “Sınırda Karbon Mekanizması”nın aynı paket kapsamında ele alındığını belirten Özkadı, şöyle konuştu: “Türkiye’yi doğrudan etkileyecek düzenleme paketini bir tehdit değil, ekonomimizi dönüştürmek için bir fırsat olarak görmeli; bu doğrultuda karbon nötr olma vizyonuyla bütüncül bir iklim değişikliği ve yeni bir kalkınma politikası geliştirmeliyiz. 16 Temmuz tarihinde Yeşil Mutabakat Eylem Planı’na ilişkin Cumhurbaşkanlığı Genelgesi yayınlanmış ve Ticaret Bakanlığı tarafından da Eylem Planı kamuoyu ile paylaşılmıştır. AB’nin 2030 ve 2050 hedefleri dikkate alınarak bu perspektifte detaylı yol haritalarının hızlı bir şekilde hazırlanması kritik olacaktır. Özelikle Paris Anlaşmasına yönelik planda yer alan “ülkemiz pozisyonunun belirlenmesi” maddesinin hızlı bir şekilde tamamlanması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamındaki düzenlemelere uyumlu bir yapıyı Türkiye’de ivedi olarak sağlamamız elzem görülmektedir.”
TÜRKBESD basın toplantısında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın güncellediği Atık Elektrikli ve Elektronik Eşyaların Kontrolü Yönetmeliği’ne de dikkat çekildi. TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Özkadı, “Bu mevzuatın ivedilikle yayımlanması; sektörümüz için ülke genelinde toplama hedefleri, sektörün yükümlülükleri anlamında Geri Kazanım Katkı Payı (GEKAP) ile mükerrerliğin giderilmesi, atık toplama hedeflerine ulaşılmasında sektördeki oyuncular arasında eşit sorumluk paylaşımı ve bu bağlamda kayıt dışılığın önlenmesi, belediyelerin atık toplama imkân ve kapasitelerinin geliştirilmesi açılarından önemli görülmektedir” dedi.
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz da, beyaz eşyanın ana girdisi olan Yassı Çelik tedariki ile ilgili yaşanan sıkıntıyı dile getirdi. Mehmet Yavuz, “Son dönemde yassı çelik tedarikinde yaşanmakta olan sorunlar beyaz eşya üretimi ve ihracatını maalesef olumsuz etkileyecek seviyeye ulaşmıştır. Yurtiçinde yassı sac vergilerinin yarattığı etki ile piyasada bozulma yaşanmakta ve uygulanan vergi oranı doğrultusunda piyasa fiyatları artmaktadır. Özellikle ihracatın öneminin çok daha öne çıktığı bir dönemde, girdi temininde yaşanan bu zorluklar maliyetleri artırmakta ve üretimi riske sokmaktadır. Yurtiçi girdi tedarikinde yaşanan son derece sıkıntılı süreç dikkate alındığında, sektörün önümüzdeki dönemde ihracat ve üretim rekabetçiliğinin olumsuz etkilenmemesi adına yassı çelik ürünlerinde gümrük vergisi politikasının gözden geçirilmesi önem arz etmektedir” dedi. Pandemide hammadde fiyatlarının fahiş bir biçimde arttığını vurgulayan TÜRBESD Yönetim Kurulu Üyesi Yavuz, en azından geçici bir süre için ek vergilerin kaldırılmasının üreticiyi rahatlatacağını ifade etti.