Güncelleme Tarihi:
Erdoğan’ın resmi programında bulunmayan ekonomi koordinasyon toplantısına Başbakan Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, SPK ve BDDK başkanları, ilgili ekonomi bürokratları ve Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Başdanışmanları katıldı. Zirvede başta son günlerde dolar kurunda yaşanan dalgalanmalar olmak üzere, ABD’nin İran’la nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından yaşanabilecek gelişmeler, yaptırımların Türk ekonomisine etkileri, cari açık, enflasyon ve faizlerin düşürülmesi, istihdamın arttırılması, ithalat-ihracat dengesi, yatırımlar, yabancı sermaye, teşvikler, son açıklanan “barış paketi”, yerli paralarla ticaret tüm detaylarıyla ele alındı.
DÖVİZLE İLGİLİ TEDBİR ALINACAK
Beştepe’deki toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
“Toplantıda, hükümetin, para ve maliye politikaları konusundaki hedeflerine ulaşma kararlılığı teyit edilmiştir. Bu çerçevede; ülkemiz ekonomisinin en önemli çıpalarından olan mali disiplinden asla taviz verilmeyecektir. Harcamalarda ortaya çıkan artışları telafi edecek önlemler hayata geçirilmektedir. Orta ve uzun vadede kamu maliyesinde bozulmaya yol açmayacak bir yaklaşımla hareket edilecektir. Faiz ve döviz kuru baskısını azaltmak, bununla birlikte enflasyonla daha etkin mücadele etmek için gereken tedbirler alınacaktır. Bunun için Merkez Bankası elindeki araçları etkin şekilde kullanmaya devam edecektir.
CAZİBEYİ ARTTIRACAK ADIMLAR
Açık piyasa ekonomisi politikalarına sıkı sıkıya sahip çıkılacaktır. Kur rejimi, döviz tevdiat hesapları ve kambiyo rejimi başta olmak üzere hiçbir konuda, piyasa mekanizması dışında yöntemler asla söz konusu değildir. Türkiye, büyüme odaklı ekonomi politikaları sayesinde bugünkü seviyesine gelmiştir. Ülkemiz, önümüzdeki dönemde de yine büyüme esaslı ekonomi politikalarıyla yoluna devam edecektir. Büyüme politikalarımızın odağında, kamunun yönlendiriciliği, desteğiyle ve teşvikiyle özel sektör bulunmayı sürdürecektir. Uluslararası yatırımcılar açısından ülkemizin cazibesini artıracak adımlar atılacaktır. Bankacılık sektörümüz, sermaye yeterliliği, aktif kalitesi, likidite düzeyi ve uluslararası piyasalara erişim imkanı bakımından tarihinin en güçlü seviyesindedir.
BANKALARA KOLAYLIK TAVSİYESİ
Bir süredir mevduattaki artış, kredilerdeki artış oranının üzerinde seyretmektedir. Reel kesimin finansmana ihtiyacını kolaylaştırmaya yönelik adımlar atılacaktır. Bankalara, ekonomimizin en önemli itici güçlerinden olan gayrimenkul sektörüne yönelik kredilerde kolaylık sağlamaları tavsiye edilmiştir. Mevcut döviz ve altın varlıklarının etkin kullanımına yönelik çalışmalar gerçekleştirilecektir. Varlık Barışı uygulaması, yurt içi ve yurt dışı birikimleri kapsayacak şekilde genişletilecektir.”
PERFORMANS DEVAM EDECEK
Yazılı açıklamanın öncesinde toplantıda ele alınan konuları değerlendiren Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın ise özetle şunları söyledi: “2017’de Türk ekonomisi çok güçlü bir performans sergiledi. 2018’in ilk çeyreği verileri de bu performansın aynı güçle devam edeceğini teyit etmektedir. Dövizle ilgili konu birkaç haftadır gündemimizde. Bunun özellikle küresel dalgalanmalarla, hareketlilikle ilgili olduğunu ifade etmekte yarar var. ABD Başkanı Trump’ın tek taraflı olarak İran nükleer anlaşmasından çekilmesi de piyasalara bu manada etki yaptı. Dolar, petrol fiyatı bildiğiniz gibi yükseldi. Bu ekosistem içinde birbirini etkileyen birçok dinamik var. Kısa ve net bir mesaj vermek gerekirse hükümetimizin Cumhurbaşkanımızın başkanlığında uzun yıllardır sürdürdüğü mali disipline dayalı ekonomi politikaları aynen devam edecek. Yani bir seçim ekonomisi söz konusu değil.”