Güncelleme Tarihi:
ALMANYA’daki Türk girişimciler arasında kadınlar da dikkati çekiyor. Tunceli’nin 30 haneli Turnaköyü’ndeki 13 çocuklu bir ailenin kızı olarak 19 yaşında 1987’de Berlin’e gelin giden Aynur Özdemir Boldaz, karşılaştığı bütün zorlukları yenmeyi başardı ve geçici temizlik işçisi olarak girdiği işte 150 kişilik bir kadronun müdürü olmayı başardı. Ardından girişimcilik dahil birçok farklı konuda kurslara katılan ve Hıristiyan Demokrat Parti’de siyaset de yapan Aynur Özdemir Boldaz, 2000 yılında kendi işini kurdu. Şimdi Almanya’da aralarında kiliselerin de olduğu çok sayıda kuruluşun temizlik işlerini yapıyor, 105 kişiye maaş ödüyor, 2.5 milyon Euro ciro yapıyor. Berlin’de bir de restoran da açan Aynur Özdemir Boldaz, Türkiye’de de yatırım yaptı ve 87 kişinin çalıştığı şirketiyle Avrupalı firmaların temizlik işlerini yapmaya başladı.
Dil bilmeden Berlin’e
Aynur Özdemir Boldaz, şöyle başlıyor anlatmaya: “1968 Tunceli doğumluyum. İlkokulu okudum ve 1987’de Almanya’ya gelin gittim. Evlenip gitmeden önce köyde doğa ile baş başa bir hayatım vardı. Vize almak için 1 ay İstanbul’da kaldım sonra da Berlin’e gittim. İnanılmaz bir kültür şoku yaşadım. Dil bilmiyordum. Anadilim Zazaca’ydı o kadar. Sosyal uyum için ‘dil öğrenmen şart’ dediler. Kurslara gittim.”
Geçici işçi, müdür oldu
Aynur Özdemir Boldaz, 9 aylık bir kurstan sonra biraz Almanca konuşmaya başladığını belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “Eşim Almanya’da demiryollarında çalışıyordu. Ben tek başıma hiçbir yere gidemiyordum. Almancam biraz ilerleyince iş aradım ve hastane temizliği yapan bir şirkette yaz aylarında izne giden elemanların yerine geçici olarak girdim. Sevinçle, coşkuyla işe gidiyordum. Sabaha karşı 03.00’te kalkıp 04.00’te iş alıyordum. Aşırı sorumluluk duygusuyla çalışıyordum. Beni kalıcı işçi yaptılar. 1 yıl sonra 150 personelin vardiya kayıtlarından sorumlu yaptılar. 1 yıl sonra da müdürlük teklif ettiler. Dil geliştikçe cesaretim de artmıştı.”
Eğitim almalıyım
Tunceli’den ilkokul mezunu olarak gittiği Berlin’de daha büyük işler yapmak için mutlaka eğitim alması gerektiğini gören Aynur Özdemir Boldaz, “Şirket yöneticilerime ‘Ben çıkışımı istiyorum. Çünkü eğitim almam gerek’ dedim. Ardından 1 yıl farklı konularda seminerlere katıldım. 1.5 yıl da girişimcilik eğitimi aldım” diyor.
Siyasetle çevre yaptım
Hıristiyan Demokrat Parti’ye de üye olduğunu anlatan Aynur Özdemir Boldaz, şöyle konuşuyor: “Aktif görevler alarak siyaset yapmaya başladım. Gençler sorumlusu, kadın sorumlusu oldum. Haftada 3 gün parti toplantılarına katıldım. Hıristiyan Demokrat Partiye girdim çünkü Türklere karşı önyargıları varda. Bir de üyelerinin çoğu işverendi. Onlarla da tanışmak ve çevre yapmak istiyordum. 1999 sonunda kendi şirketimi kurdum. Ben bir takı dükkanı açmak istiyordum ama Alman yetkililer beni ‘temizlik şirketi’ kurarsam daha başarılı olacağıma ikna etti.”
Türkiye’de şirket kurdum Avrupalı müşteriler aldım
2009 yılında da Türkiye’de şirket kurduğunu ve Forever Clean markasıyla burada da iş başı yaptığını belirten Aynur Özdemir Boldaz, şöyle konuşuyor: “Türkiye’de henüz yatırım aşamasındayız. Antalya, Bursa, Ankara, Antalya ve Adapazarı’nda işe başladık. Kız kardeşim Ankara’daki ofisimizi yönetiyor ve çok da başarılı. Almanya bana fırsat verdi ben de ona fırsat verdim. Şu anda Türkiye’deki operasyonumuzda 87 kişi çalışıyor. Müşterilerimizin yüzde 90’ı Alman ve Avrupalı. Ankara’da Avrupa Komisyonu binasını, Alman Büyükelçiliğini, İstanbul’da Alman Konsolosluğunu, TNT’yi, Vatan Bilgisayar’ı temizliyoruz. Türkiye’de 20’den fazla müşterimiz oldu. Personel eğitimlerimiz tamamlandıkça yeni müşteriler alıyoruz.”
Kiliseleri bankaları marketleri temizliyoruz
ALMANYA’daki şirketinin GmbH (Ltd) olduğunu ve Forever Clean markasıyla hizmet verdiğini anlatan Aynur Özdemir Boldaz, “2000 yılında Almanya’da 1 çalışanım vardı. Şimdi 105 kişi çalışıyor. Şu anda 31 engelli çalışıyor bizde. Müşteri grubumda 3 kilise de var. Berliner Volkbank’ın şubelerinin yüzde 80’ini biz temizliyor. Berlin Bauhause’u da Einstein Kaffee’leri de biz temizliyoruz. 2.5 milyon Euro da ciro yapıyoruz” diyor. Berlin’deki restoranı Zerne’de de 11 kişinin çalıştığını belirtiyor.
Çaykur, çay tableti şurubu ve şekeri üretti
ÇAYKUR Genel Müdürlüğü, yeşil ve siyah çay tabletleri, siyah çay kapsülü, yeşil çay şurubu ile çocuklar için yeşil çaydan şeker üretti. Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yüce, “Yeşil ve siyah çay gibi ürünlerin haricinde, katma değeri yüksek ürünler üretmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çaydan yükte hafif, pahada ağır ürünler üretmeye çalışıyoruz” dedi. Yeni ürünler üretmek amacıyla Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ve Akdeniz Üniversitesi ile yaptıkları çalışmalar ile yeşil ve siyah çayın tabletini yaptıklarını belirten Yüce, şöyle konuştu: “Üretilen tablet çayı şeker gibi sıcak suyun içine atıp karıştırıyoruz. Tablet çayı tamamen çayın etkili maddesinden üretiyoruz. Limon aroması ile aromalandırdığımız tablet çaylar tat ve renk itibariyle normal çaydan farklı değil. Siyah çayın kapsülünü de yaptık.”
Hamidiye, Emirates’in Malta uçuşu için anlaşma imzaladı
İSTANBUL Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Hamidiye Kaynak Suları, 2011 yılı ihracat hedefleri arasında bulunan Afrika kItasındaki ülkelere de ihracat yapmaya başladı. Hamidiye Kaynak Suları, Angola ile Gabon’u ihracat portföyüne ekledi. Hamidiye Kaynak Suları Genel Müdürü Kenan Kılıç, 2011 yılında ihracatta yeni pazarlar arayacaklarını ve öncelikli hedeflerinin Afrika ülkeleri olduğunu geçen yıl belirttiğini hatırlattı. Bu hedef doğrultusunda 1-2 ay gibi kısa bir sürede iki ülkeyle bağlantı yaptıklarını belirten Kılıç, şunları söyledi: “İhracat yaptığımız ülke sayısı 27 idi. 2011 yılında ülke sayısını 35’e çıkarmayı planladık. Emirates Havayolları’nın Malta uçuşları için de özel bir anlaşma yaptık.”