’Bereket’li şirketten Vizyon İplik çıktı, tek patron Çağlar kaldı
Güncelleme Tarihi:
Nilgün KARATAŞ
Oluşturulma Tarihi: Mart 23, 2006 00:00
Merkez Bankası’na en güçlü başkan adayı olarak gösterilen Adnan Büyükdeniz bir zamanlar ortağı olduğu Bereket Mensucat’ta Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile ortak çıktı. İTO Başkan Yardımcısı İbrahim Çağlar ve TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’ün de o dönemde ortakları arasında yer aldığı şirket bugün Çağlar’ın patronluğunda Vizyon İplik adıyla faaliyet gösteriyor.
MERKEZ Bankası Başkanlığı’nı yaklaşık bir haftadır vekaleten yürüten Erdem Başçı’nın asaleten başkan olamayacağının belli olmasından sonra en güçlü adaylardan biri olarak gösterilen Adnan Büyükdeniz’in pek çok ünlü isimle birlikte bir zamanlar tekstil sektöründe faaliyet gösterdiği ortaya çıktı. Halen Albaraka Türk Genel Müdürlüğünü yürüten Adnan Büyükdeniz, bir dönem Albaraka Türk’te de birlikte çalıştığı Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile bu şirkette ortaklık yaptı. Bereket Mensucat olarak kurulan, ancak daha sonra Bereket İplik adını alan ve halen de Vizyon İplik olarak faaliyet gösteren şirket Büyükdeniz ve Unakıtan’ın yanı sıra ekonomiye yön veren başka isimleri de biraraya getirdi. Bereket İplik’in ortakları arasında yer alan isimler arasında AKP’nin kurucu üyelerinden, İTO Başkan Yardımcısı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Çağlar ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk gibi pek çok ünlü isim yer aldı.
ALBARAKA KARDEŞLİĞİ: Bereket Mensucat adıyla 1996’da kurulan şirketin ilk yıllarında şimdinin TMSF Başkanı Ahmet Ertürk ortak olarak yer aldı. Ancak Ertürk 1997’de hisselerini İbrahim Çağlar’a devrederek ayrıldı. Adnan Büyükdeniz ise 3 Ekim 1997 ile 9 Eylül 1999 tarihleri arasında küçük hissedar olarak şirketin ortakları arasına katıldı. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan da aynı dönemlerde Bereket Mensucat’ın ortakları arasında yer aldı. Büyükdeniz’in Unakıtan ve Ertürk ile çok uzun süre Albaraka Türk’te birlikte çalıştığı da biliniyor. Ayrıca şirketin daha sonraki ortakları arasında Albaraka Türk’ten başka isimler de yer aldı. Bereket İplik’in ortakları arasında yer alan bu isimlerden biri halen Albaraka Türk İkinci Başkanı ve Murahhas Üye Yalçın Öner olurken, diğeri yine bu kurumda Murahhas Üye olan ve Özel Finans Kurumları Birliği Genel Sekreterliğini yürüten Osman Akyüz oldu.
UNVAN DEĞİŞTİ, AYRILDI: Şirket Bereket Mensucat olan adını 1999’da Bereket İplik olarak değiştirirken, bu dönemde Büyükdeniz hisselerini İbrahim Çağlar’a devrederek ortaklıktan ayrıldı. Daha sonra Kemal Unakıtan da oğlu Abdullah Unakıtan’a devrederek ortaklıktan ayrıldı. Pek çok ünlü ismi biraraya getiren bu ortaklık için bilgisine başvurduğumuz İbrahim Çağlar, Büyükdeniz ve Ertürk’ün şirketteki ortaklığının kısa sürdüğünü, Kemal Unakıtan’ın ise sonradan ortak olduğunu kaydetti.
ÜRETİM BİTTİ, TİCARETE GEÇİLDİ: İplik üretimi yapan şirket, 2003’te faaliyetini durdurdu. Lüleburgaz’daki fabrikasını kapatan şirkette isim değişikliğine gidilerek Vizyon İplik adı alındı. Bugün İbrahim Çağlar’ın şirketi olarak bilinen Vizyon, iplik alım satımı yaparken yönetiminde de Ahmet Kalafat, İbrahim Emre Akpınar ve Ercan Yıldız yer alıyor.
Mumcu: Hükümetin atadığı ismi açıklama cesareti yok
MERKEZ Bankası Başkanlığının bir anda boşalmadığını, yıllar öncesinden hangi gün, hatta saatte boşaltılacağının belli olduğunu kaydeden Anavatan Genel Başkanı Erkan Mumcu, "Bu ortamda siyaset dönüp dolaşıp konuyu başörtüsüne getiriyor. Başbakan da buna bayılıyor. Meğer Erdem Başçı’nın kararnemesi gitmemiş bile. Şu ciddiyetsizliğe bakar mısınız. Hükümet MB başkanını atıyor, atadığı isimi açıklama cesareti yok" dedi.
CHP: AKP Merkez Bankası’nı yüzüne gözüne bulaştırdı
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, "AKP iktidarı Merkez Bankası atamasını yüzüne gözüne bulaştırmıştır" diye konuştu. TBMM’de düzenlediği basın toplantısında konuşan Anadol, "Hepimizin Merkez Bankası Başkanvekili olarak gösterilen ve asaleten ataması yapılacağını düşündüğümüz kişiyle ilgili Başbakan Erdoğan o kişinin eşinin başörtülü olması nedeniyle atamasının yapılmadığını, ima ederek Cumhurbaşkanı’nı hedef gösteriyor. Oysa öğreniyoruz ki o kişinin ismi hiç gönderilmemiş. Bu tam bir ’Cambaza bak’ oyunudur "dedi.
DSP: Merkez kadrolaşma hırsına kurban ediliyor
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Merkez Bankası’nın itibarı ve bağımsızlığının AKP’nin kadrolaşma hırsına kurban edildiğini öne sürdü. AKP hükümetinin oyun içinde oyun oynadığını söyleyen Zeki Sezer, "Merkez Bankası, hiç kuşkusuz her ülkede önemli bir kurumdur. Ancak, Türkiye gibi bir ülkede Merkez Bankası çok daha önemlidir. Merkez Bankası’nın itibarı ve bağımsızlığı, kadrolaşma hırsına kurban edilmektedir" dedi.
Nakşibendi dergisinde 5 Nisan’ı eleştirmişti
CUMHURBAŞKANI Ahmet Necdet Sezer’in önündeki Merkez Bankası’nın yeni başkanıyla ilgili kararnamede isim olduğu belirtilen Adnan Büyükdeniz, Nakşibendi Tarikatı’na bağlı Erenköy Cemaati’nin yayın organı olarak bilinen Altınoluk Dergisi’nde Mayıs 1994 yılında 5 Nisan Kararları’nı eleştiren bir yazı kaleme almıştı. Adnan Büyükdeniz "Ekonomi Döviz-Faiz Kıskacında" başlıklı yazısında Türkiye ekonomisinin ’5 Nisan’ öncesiyle ilgili olarak, "Yüksek maliyetler ödenerek sağlanan ödünç dış kaynakların getirdiği sun’i rahatlıkla ürettiğinden daha fazla tüketen ve bunu sürükli ’içeriden ve dışarıdan’ borçlanarak yapan her ekonomi gibi Türk ekonomisi için de "denizin bittiği" bir yer olacaktı" değerlendirmesinde bulunmuştu. 5 Nisan kararlarının reel dengelerin yeniden kurulmasına katkı sağlamayacağını ileri süren Büyükdeniz, kriz öncesine yönelik yaptığı değerlendirmesinde, "Türk lirasının dış paralara karşı aşırı değerlenmesi faizler arasında büyük farklar ortaya çıkmış, bu farklar sonucu oluşan faiz rantları yurtdışından kısa vadeli sermaye girişini ve kısa vadeli borçlanmayı tevfik etmiştir."
Büyükdeniz, ’dalgalı kur’u, krize karşı avantaj görüyor
MERKEZ Bankası Başkanlığı için adı ön plana çıkan Albaraka Türk Genel Müdürü Adnan Büyükdeniz, halen uygulanan dalgalı kur rejimini benimseyenler arasında yer alıyor. Büyükdeniz, bu sistemin krizi önlemek için önemli bir avantaj olduğu görüşünde.
SICAK PARA ANİDEN ÇIKMAZ: Büyükdeniz, 10 Aralık 2005 tarihinde Milli Gazete’de yayımlanan ropörtajında "Türkiye’de döviz krizi çıkabileceği" yönündeki yorumların daha önceki sabit kur dönemindeki şartlara göre yapıldığını savundu. "Bugünün şartlarında bunun mümkün olduğunu düşünmüyorum" diyen Büyükdeniz, şunları aktardı: "Merkez Bankası sıkı para politikası uyguluyor. Eğer bugün dövize aşırı bir talep olsa bile bunun Türk lirası karşılığı ortada yok. Yine bankalarda açık pozisyon diye bir şey yok. Dolayısıyla bankalardan da bir talep gelmez. Tek konu, bu açığı finanse eden, sıcak paranın aniden ülkeden çıkmasıdır. Eğer ülkede çok olağanüstü bir olumsuzluk yoksa, ben bu paranın çıkacağını da düşünmüyorum. Çünkü bu para Türkiye’ye belli bir kurdan girmiş. Varsayım da bu kur seviyeleri ve altında olursa bu yatırım kárlı olur. Eğer kurlar çok yükselirse bu giren sermaye zararla çıkacaktır. Yabancı sermayenin buna yol açacak bir davranış tarzına da girmeyecektir diye düşünüyorum. Çok ciddi ve sert çıkışlar da açıkçası beklemiyorum."
AMAÇ DEĞİL ARAÇ: Büyükdeniz, 27 Şubat 2006 tarihinde Yeni Şafak Gazete’sinde yayımlanan ropörtajında, Merkez Bankası’nın araç ve amaç bağımsızlığı olarak iki türlü bağımsızlığı bulunduğunu, Türkiye’de ise araç bağımsızlığı olduğunu belirterek bunu "hükümetle hükümetle birlikte tesbit edilen bir enflasyon hedefinden sonra, bu hedefe nasıl ulaşılacağı konusunda araçlarda bağımsız" olarak açıkladı.
ALBARAKA KARDEŞLİĞİ: Bereket Mensucat adıyla 1996’da kurulan şirketin ilk yıllarında şimdinin TMSF Başkanı Ahmet Ertürk ortak olarak yer aldı. Ancak Ertürk 1997’de hisselerini İbrahim Çağlar’a devrederek ayrıldı. Adnan Büyükdeniz ise 3 Ekim 1997 ile 9 Eylül 1999 tarihleri arasında küçük hissedar olarak şirketin ortakları arasına katıldı. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan da aynı dönemlerde Bereket Mensucat’ın ortakları arasında yer aldı. Büyükdeniz’in Unakıtan ve Ertürk ile çok uzun süre Albaraka Türk’te birlikte çalıştığı da biliniyor. Ayrıca şirketin daha sonraki ortakları arasında Albaraka Türk’ten başka isimler de yer aldı. Bereket İplik’in ortakları arasında yer alan bu isimlerden biri halen Albaraka Türk İkinci Başkanı ve Murahhas Üye Yalçın Öner olurken, diğeri yine bu kurumda Murahhas Üye olan ve Özel Finans Kurumları Birliği Genel Sekreterliğini yürüten Osman Akyüz oldu.
UNVAN DEĞİŞTİ, AYRILDI: Şirket Bereket Mensucat olan adını 1999’da Bereket İplik olarak değiştirirken, bu dönemde Büyükdeniz hisselerini İbrahim Çağlar’a devrederek ortaklıktan ayrıldı. Daha sonra Kemal Unakıtan da oğlu Abdullah Unakıtan’a devrederek ortaklıktan ayrıldı. Pek çok ünlü ismi biraraya getiren bu ortaklık için bilgisine başvurduğumuz İbrahim Çağlar, Büyükdeniz ve Ertürk’ün şirketteki ortaklığının kısa sürdüğünü, Kemal Unakıtan’ın ise sonradan ortak olduğunu kaydetti.
ÜRETİM BİTTİ, TİCARETE GEÇİLDİ: İplik üretimi yapan şirket, 2003’te faaliyetini durdurdu. Lüleburgaz’daki fabrikasını kapatan şirkette isim değişikliğine gidilerek Vizyon İplik adı alındı. Bugün İbrahim Çağlar’ın şirketi olarak bilinen Vizyon, iplik alım satımı yaparken yönetiminde de Ahmet Kalafat, İbrahim Emre Akpınar ve Ercan Yıldız yer alıyor.
Mumcu: Hükümetin atadığı ismi açıklama cesareti yok
MERKEZ Bankası Başkanlığının bir anda boşalmadığını, yıllar öncesinden hangi gün, hatta saatte boşaltılacağının belli olduğunu kaydeden Anavatan Genel Başkanı Erkan Mumcu, "Bu ortamda siyaset dönüp dolaşıp konuyu başörtüsüne getiriyor. Başbakan da buna bayılıyor. Meğer Erdem Başçı’nın kararnemesi gitmemiş bile. Şu ciddiyetsizliğe bakar mısınız. Hükümet MB başkanını atıyor, atadığı isimi açıklama cesareti yok" dedi.
CHP: AKP Merkez Bankası’nı yüzüne gözüne bulaştırdı
CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, "AKP iktidarı Merkez Bankası atamasını yüzüne gözüne bulaştırmıştır" diye konuştu. TBMM’de düzenlediği basın toplantısında konuşan Anadol, "Hepimizin Merkez Bankası Başkanvekili olarak gösterilen ve asaleten ataması yapılacağını düşündüğümüz kişiyle ilgili Başbakan Erdoğan o kişinin eşinin başörtülü olması nedeniyle atamasının yapılmadığını, ima ederek Cumhurbaşkanı’nı hedef gösteriyor. Oysa öğreniyoruz ki o kişinin ismi hiç gönderilmemiş. Bu tam bir ’Cambaza bak’ oyunudur "dedi.
DSP: Merkez kadrolaşma hırsına kurban ediliyor
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Merkez Bankası’nın itibarı ve bağımsızlığının AKP’nin kadrolaşma hırsına kurban edildiğini öne sürdü. AKP hükümetinin oyun içinde oyun oynadığını söyleyen Zeki Sezer, "Merkez Bankası, hiç kuşkusuz her ülkede önemli bir kurumdur. Ancak, Türkiye gibi bir ülkede Merkez Bankası çok daha önemlidir. Merkez Bankası’nın itibarı ve bağımsızlığı, kadrolaşma hırsına kurban edilmektedir" dedi.
Nakşibendi dergisinde 5 Nisan’ı eleştirmişti
CUMHURBAŞKANI Ahmet Necdet Sezer’in önündeki Merkez Bankası’nın yeni başkanıyla ilgili kararnamede isim olduğu belirtilen Adnan Büyükdeniz, Nakşibendi Tarikatı’na bağlı Erenköy Cemaati’nin yayın organı olarak bilinen Altınoluk Dergisi’nde Mayıs 1994 yılında 5 Nisan Kararları’nı eleştiren bir yazı kaleme almıştı. Adnan Büyükdeniz "Ekonomi Döviz-Faiz Kıskacında" başlıklı yazısında Türkiye ekonomisinin ’5 Nisan’ öncesiyle ilgili olarak, "Yüksek maliyetler ödenerek sağlanan ödünç dış kaynakların getirdiği sun’i rahatlıkla ürettiğinden daha fazla tüketen ve bunu sürükli ’içeriden ve dışarıdan’ borçlanarak yapan her ekonomi gibi Türk ekonomisi için de "denizin bittiği" bir yer olacaktı" değerlendirmesinde bulunmuştu. 5 Nisan kararlarının reel dengelerin yeniden kurulmasına katkı sağlamayacağını ileri süren Büyükdeniz, kriz öncesine yönelik yaptığı değerlendirmesinde, "Türk lirasının dış paralara karşı aşırı değerlenmesi faizler arasında büyük farklar ortaya çıkmış, bu farklar sonucu oluşan faiz rantları yurtdışından kısa vadeli sermaye girişini ve kısa vadeli borçlanmayı tevfik etmiştir."
Büyükdeniz, ’dalgalı kur’u, krize karşı avantaj görüyor
MERKEZ Bankası Başkanlığı için adı ön plana çıkan Albaraka Türk Genel Müdürü Adnan Büyükdeniz, halen uygulanan dalgalı kur rejimini benimseyenler arasında yer alıyor. Büyükdeniz, bu sistemin krizi önlemek için önemli bir avantaj olduğu görüşünde.
SICAK PARA ANİDEN ÇIKMAZ: Büyükdeniz, 10 Aralık 2005 tarihinde Milli Gazete’de yayımlanan ropörtajında "Türkiye’de döviz krizi çıkabileceği" yönündeki yorumların daha önceki sabit kur dönemindeki şartlara göre yapıldığını savundu. "Bugünün şartlarında bunun mümkün olduğunu düşünmüyorum" diyen Büyükdeniz, şunları aktardı: "Merkez Bankası sıkı para politikası uyguluyor. Eğer bugün dövize aşırı bir talep olsa bile bunun Türk lirası karşılığı ortada yok. Yine bankalarda açık pozisyon diye bir şey yok. Dolayısıyla bankalardan da bir talep gelmez. Tek konu, bu açığı finanse eden, sıcak paranın aniden ülkeden çıkmasıdır. Eğer ülkede çok olağanüstü bir olumsuzluk yoksa, ben bu paranın çıkacağını da düşünmüyorum. Çünkü bu para Türkiye’ye belli bir kurdan girmiş. Varsayım da bu kur seviyeleri ve altında olursa bu yatırım kárlı olur. Eğer kurlar çok yükselirse bu giren sermaye zararla çıkacaktır. Yabancı sermayenin buna yol açacak bir davranış tarzına da girmeyecektir diye düşünüyorum. Çok ciddi ve sert çıkışlar da açıkçası beklemiyorum."
AMAÇ DEĞİL ARAÇ: Büyükdeniz, 27 Şubat 2006 tarihinde Yeni Şafak Gazete’sinde yayımlanan ropörtajında, Merkez Bankası’nın araç ve amaç bağımsızlığı olarak iki türlü bağımsızlığı bulunduğunu, Türkiye’de ise araç bağımsızlığı olduğunu belirterek bunu "hükümetle hükümetle birlikte tesbit edilen bir enflasyon hedefinden sonra, bu hedefe nasıl ulaşılacağı konusunda araçlarda bağımsız" olarak açıkladı.