Oluşturulma Tarihi: Nisan 14, 2006 00:00
Merkez Bankası Genel Kurulu, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, başkan atanması için hükümetin gönderdiği ikinci kararnameyi de henüz onaylamadığı için "başkansız" toplandı. Başkanvekili Erdem Başçı, dış dengeyle ilgili sorunların, kur ve faiz oranlarında yapay ayarlamalarla çözülmesini beklemenin kastedilmeyen sonuçlara yol açabilecek sakıncalı bir yaklaşım olduğunu söyledi.
Başçı kur ve faiz oranlarında piyasa koşullarından bağımsız olarak yapılacak yapa ayarlamaların, kaynak dağılımını olumsuz etkileyebilecek nitelikte kastedilmeyen sonuçlara yol açabileceğini söyledi. Bir aydır asalaten ataması yapılamayan ve ikinci kararnamesi Cumhurbaşkanlığı’nda onay için bekleyen
Merkez Bankası’nın 74. Genel Kurulu dün yapıldı. Başkanvekili Başçı’nın açış konuşmasını yaptığı genel kurulda, görev süreleri dolan Banka Meclisi üyeleri İlker Parasız ile Durmuş Yılmaz, Hazine’nin aday göstermesiyle üç yıllığına yeniden seçildiler. Genel Kurul’a, Merkez Bankası hissedarlarından TOBB’u temsilen ASO Başkanı Çağlayan, İTO üyesi Zeki Sayın da katıldı.
ENFLASYON DÜŞECEK:
Erdem Başçı, dalgalı kur rejiminin olmazsa olmaz öneme sahip olduğunu söyleyerek, uluslararası sermaye hareketlerinin serbest olduğu bir ortamda hem faiz oranlarının hem de
döviz kurlarının aynı anda kontrol edilebilmesinin mümkün vurguladı. Başçı, enflasyon oranlarının ilk çeyrekte biraz yukarı doğru hareket göstermesine karşın, ikinci çeyrekten itibaren düşmeye, 3. çeyrekten itibaren de düşüş eğiliminin belirginleşmeye başlayacağının ve yıl sonunda yüzde 5 hedefine yakın gerçekleşeceğinin öngörüldüğünü açıkladı.
CARİ AÇIKTA SORUN YAŞANMAYACAK:
Yüksek seyreden cari açığın, ulusal tasarruflardaki bir azalmadan değil, özel kesim ağırlıklı yatırım harcamalarındaki artıştan kaynaklandığını belirten Başçı, şöyle dedi: "Cari açığın finansmanında, 2003 yılından itibaren kamunun katkısı azalırken özel sektörün katkısının hızla arttığı gözleniyor. Ayrıca kısa vadeli borçlanmalardaki azalma eğiliminin yanı sıra doğrudan yabancı sermaye yatırımlarındaki ve uzun vadeli
kredi kullanımındaki artış eğilimi, cari açığın finansmanı açısından önemli bir sorun yaşanmayacağına işaret etmektedir."
ZARAR ETTİ: Merkez Bankası 2005’de 131 milyon 438 bin 625 YTL zarar etti. Bu zarar bir önceki yıla göre 378 milyon 287 bin 438 YTL azalmayı ifade ediyor.
Merkez’in tahmini hükümetten farklıERDEM Başçı’nın konuşması sırasında ekrana yansıyan verilere göre Merkez Bankası’nın bu yıla ilişkin cari açığın Milli Gelir’e oran tahmini yüzde 6.3 olarak açıklandı. Genel kurulun ardından bir gazetecinin "Hükümetin aynı konudaki tahmini yüzde 5.7. Sizinki daha yüksek?" diye sorması üzerine Başçı, "Merkez Bankası bağımsızdır. Biz kendi tahminimizi yaparız" dedi. Bir başka gazeteci ise Başçı’ya, "Konuşmanız Babacan’ın konuşma metinleri gibi içinde uyarı yok" deyince Başçı, "Uyarılacak birşey olursa, gerekirse uyarırız" yanıtını verdi.