Ergün AYAZ/ Ä°ZMÄ°T-DHA
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 21, 2012 15:45
Türkiye Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, iç talebin büyümesine izin vermek için ihracatta frenleri azaltacaklaını fade etti.
Başçı, Kocaeli Sanayi Odası ve Dünya Gazetesi işbirliğiyle düzenlenen ’Para Politikaları’ konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye’nin gelişen bir ülke olduğunu ve 2023 yılında kişi başı gelirin 25 bin
dolar olabileceÄŸini, yapısal reformlarla bu rakamın artabileceÄŸini söyledi.  Â
 Â
Kocaeli Ticaret Odası’nda Dünya Gazetesi ve Kocaeli Sanayi Odası’nın işbirliğiyle yapılan ’Para Politikaları’ konulu toplantıya Türkiye
Merkez Bankası BaÅŸkanı Erdem Başçı, Kocaeli Sanayi Odası BaÅŸkanı Ayhan ZeytinoÄŸlu, Kocaeli Ticaret Odası BaÅŸkanı Ä°brahim KeleÅŸ, Dünya Gazetesi BaÅŸyazarı Osman Saffet Oralat ile sanayici ve iÅŸadamları katıldı.  Â
Türkiye’nin 2023 hedefi olduğunu ve bunu başarabileceğini söyleyen Türkiye Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı şunları söyledi:
YAPISAL YATIRIMDAKÄ° BAÅžARILAR BÃœYÃœMEYÄ° SAÄžLAR
"Türkiye daha ziyade yapısal alanlarda ve verimliliğini artırabilecek alanlarda adımlar atabilirse önünde çok ciddi bir mesafe var. Biz şöyle bir hesap yaptık. Türkiye’nin 2023 hedefi var. Kişi başı gelir 25 bin dolar olacak. Bu gerçekçi olabilir mi diye baktık. Bunun olabilir olduğunu gördük. Bunun olabilmesi için dolar bazında ölçülen kişi başı gelirin yüzde 7.5 artması gerekiyor. Yüzde 7.5 artabilir mi? Dolar bazında düşünüldüğü için evet. Çünkü yüzde 2.5 ABD enflasyonuna geliyor. Dolayısıyla böyle baktığımızda yüzde 5 ölçülen kişi başı gelir artışı olabilir mi? Evet olabilir. Türkiye gelişen bir ülke. Ticarete konu olan mallar ve olmayan mallar var. Bunların fiyatları değişiyor. Kişi başı gelir artışı Türkiye’de bugünlerde yüzde 4 ve 1 puan da nüfus artışı var. Böylece yüzde 5 oranında Türkiye’nin potansiyel büyümesi olarak görülüyor. Bu hangi şart altında yapılabilir? Fiyat ve finansal istikrarı aynen muhafaza edilmesi hatta biraz daha iyileştirilirse Türkiye 25 bin doları çok rahat yapar. Daha iyisini yapamaz mı? Yapar ve yapmak zorunda. Çünkü 25 bin dolar aslında çok ideal bir hedef değil. ABD’nin o zamanki milli gelirinin sadece yüzde 29-30’una tekabül ediyor. Yani Kore’nin çok gerisinde kalıyor. 25 bin dolar çok da iddialı bir hedef değil. 30 bin de olur 35 bin de olur. Yeter ki biz yapısal reformlarda adımlarımızı atalım ve bu sıralamalardaki yerimizi iyileştirelim. Altyapı, eğitim, sağlık alanında adımlarımızı atalım. Arge harcamalarını arttıralım. Çok rahat Türkiye 30 bin dolar ve 35 bin dolarda yapar. Yapısal yatırımlara ne kadar başarılıysak o kadar iyi bir büyüme sağlarız diye düşünüyoruz."
İÇ TALEPTE FRENİ AZALTIYORUZ
Türkiye’nin büyüme hızına göre devam ederse gelecek yıl da ihracatının artacağını söyleyen Erdem Başçı, "İhracat pazarı Türkiye’ye kayıyor. Bu büyüme hızına göre devam edersek gelecek yıl da ihracat artacak. İş adamlarımızın esnekliğini, hızlı bir şekilde hareket edebilmelerini takdir ediyoruz. Türkiye’yi bu kurtarıyor. Çünkü biz cari açık veren bir ülkeyiz. İş adamlarımız ne kadar başarılı olursa bu konuda, ihracat ne kadar artarsa, biz de iç talebin büyümesine o kadar izin verebiliriz. Merkez Bankası olarak, şu anda biliyorsunuz fren tarafında hep konuşuluyor. Frenleri yavaş yavaş azaltıyoruz. O kadar iç talebin büyümesine izin verebiliriz. Aksi halde, çok fazla salıversek o zaman iç talep inanılmaz canlanma potansiyeline sahip ve o zaman cari açık hemen artar. O nedenle dikkatli gidiyoruz. İhracatçılarımız ne kadar başarılıysa, biz de iç talebi o kadar canlandıracağız. Buradan söz veriyoruz" diye konuştu.
HARCAMALAR DÄ°SÄ°PLÄ°N ALTIN ALINMALI
2011 yılında gelirlerin yüzde 10 artmasına rağmen giderlerin yüzde 16 arttığını belirten Başçı, harcamaların kontrol altına alınmasının önemine değindi. Taşçı, "Giderlerin artmasında sosyal güvenlik sistemine ilişkin transfer ve personel harcamaları başı çekmektedir. Hepimiz biliyoruz ki bütçe açığı faizlerin artmasına neden oluyor. Bu da bize reel sektöre faiz olarak geri dönmektedir. Hükümetimizin bütçeyi kontrol edebilmek için alacağı tedbir dolaylı vergileri arttırmak olmamalıdır. Tavsiyemiz, harcamalar disipline alınarak kontrol edilmelidir" dedi.