Güncelleme Tarihi:
Başbakan Erdoğan, “Esnaf ve Sanatkarlar Değişim, Dönüşüm ve Destek (3D) Strateji Belgesi ve Eylem Planı”nı (ESDEP) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nihat Ergün, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ve Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'ın katılımıyla düzenlenen basın toplantısı ile açıkladı.
Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, yaklaşık 1 milyon 900 bin esnaf ve sanatkarımızı yakından ilgilendiren eylem planını değerlendirmek üzere bir araya gelindiğini belirtti.
ESDEP olarak isimlendirilen planın 7 ana başlıktan ve 30 alt başlıktan oluştuğunu belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
“2008 yılının sonlarından itibaren gelişmiş ülkelerde ortaya çıkan finans krizi zamanla tüm dünyayı etkileyerek küresel bir krize dönüştü. 2009 yılında dünya ekonomisi ikinci dünya savaşından sonra ilk defa reel olarak küçüldü.
Küresel ekonomiye entegre olmuş hemen her ülkenin bu krizden az yada çok etkilendiğini görüyoruz. Birçok ülkede daralma ve işsizlik olarak finans krizi tezahür etmiştir.
Türkiye bu krizi son derece hazırlıklı şekilde karşılamıştır. 2002'den itibaren yapısal reformlar krizin ülkemiz üzerindeki etkilerini diğer ülkelere nazaran kısıtlı kalmasını sağlamıştır.
Krizin ilk sinyallerini almaya başladığımız ilk andan itibaren daralan piyasaları genişletecek, iç talebi canlandıracak ve reel sektöre ilişkin adımlar attık ve bu konuda kararlılığımızı sürdürdük.
2008 sonundan itibaren geçici bir daralma sürecine giren Türkiye ekonomisi 2009 son çeyreğinde yüzde 6 gibi büyüme kaydetti. 2009 yılındaki daralma yüzde 4,7 ile sınırlı kaldı.
Bu yılın ilk çeyreğinde bütçe performansı, sanayi üretimi, iç talep ve ihracatta yaşanan olumlu gelişmeler gelecek adına umutlarımızın artmasına vesile olmuştur.
Dün İMKB'nin ulaştığı tarihi seviye Türkiye ekonomisindeki hızlı ilerlemenin somut göstergelerinden biri olmuştur. Borsamız tarihinde ilk kez 59 bin seviyesinin üzerine çıkmıştır.”
TEKSTİL SEKTÖRÜNDE EMEK SÖMÜRÜSÜ YAPILIYOR
İstihdam konusunda gerekli yasaların bulunuduğunu söyleyen Erdoğan, işadamlarının istihdam sorununa biraz daha mali yönden baktığını söyledi. Bazı sektörlerde özellikle de tekstil sektöründe emek sömürüsünün yapıldığını da belirten Erdoğan, kadınların çalıştığı sektörlerde emek sömürüsü çok daha fazla yapılıyor. Erdoğan işadamlarına emek sömürerek para kazanamayacaklarını hatırlatarak "Neyse hakkı vereceksin" şeklinde konuştu. Bu sorunların çözülmesi ile ilgili görevin TOBB'da olduğunu belirten Erdoğan, "TOBB çözemezse biz illerdeki ticaret odalarıyla kendimiz görüşürüz. Artık bu konunun üzerine gideceğiz" dedi.
BAŞBAKAN 7 MADDEYİ AÇIKLADI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı destek paketindeki 7 ana maddeyi şöyle sıraladı;
- Kredi ve finansman şartlarının iyileştirilmesi:
Halkbankası tarafındna esnaflara yüzde 50 faiz desteğine devam edeceğiz. KOSGEB destek programlarında esnaf ve sanaatkarlar öncelikli olacak. proje bazında destekleyeceğiz.
- Vergi ve istihdam yükümlülüklerinin azaltılması
Esnafın üzerindeki yüklerin azaltılmasına çalışılacak. Vergiden muaf esnaf belgesi uygulaması getitilecek. Basit usulden gerçek usule geçen esnaflar, şartlar oluştugunda basit usule göre değerlendirilcekler.
Vergiden Muaf Esnaf uygulaması nedir?
Mali tablolarına ve yapılarına küçük esnaflara belirli sınırlar dahilinde vergide bir ayrıcalık sağlanacak. Bu ayrıcalık esnaflar belirli bir seviyeye ulaşana kadar devam edecek.
- Eğitim ve danısmanlık desteklerinin geliştirilmesi:
Esnafların eğitim ve gelişimlerine yönelik yapılan destekler artırılacak.
- Girişimciliğin desteklenmesi
Yenilikçlik ve girişimcilek projelerine destek olup, Esnafın geliştirilmesi için projeler geliştirilecek.
- Altyapı, kümelenme ve ortaklık projelerinin desteklenmesi
Yeni ürün ve üretim modelleri geliştirmek için esnaf lar,sanatkarlar ve üniversiteler arasındaki işbirliğini geliştireceğiz. Küçük sanayi sitelerinin yapımında TOKİ'nin imkanları kullanılacak. İşletmeleri bir çatı altında birleştirilecek projeleri destekleyeceğiz.
- Hukuki yapının düzenlemesi
Esnafımızı destekleyen konfederasyon Ode ve Kuruluşlar dağınık bir şekildedir. Bu dağınık yapının maliyeti 400 milyon lirayı buluyor. Bu sorunu çözmek için ilgili kanunda değişiklikler yapacağız. Ustalık belgesi ile iligili yaşanan sıkıntılara son verecek yei düzenlemeler yapılacak.
- Esnaf ve zanaatkarların Avrupa Birliği programlarından faydalanmaları sağlanacak.
Bölgesel rekabet edilebilirlilk programı hazıladık. Yaklşaık 14 milyon Euroluk bir kaynağıesnaf ve sanatkarlar ilie ilgili projeler için kullanacağız.
2050 YILINA KADAR EN BÜYÜK EKONOMİLERDEN BİRİSİ OLACAĞIZ
Orta Vadeli Planda yüzde 3,5 olarak belirlenen 2010 yılı büyüme tahmininin, artık son derece mütevazi bir seviye olarak görüldüğünü kaydeden Erdoğan, bunun da ötesinde Türkiye'nin 2050 yılına kadar dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alabileceğinin öngörüldüğünü dile getirdi.
Erdoğan, “Bizim Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümünde dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yer alma hedefimiz, uluslararası kuruluşların yaptıkları bu projeksiyonlarla teyit edilmiş oldu” dedi.
Türkiye'nin aktif dış politikasının ve ülke içindeki istikrarın ekonomiyi doğrudan etkilediğinin de yine bu raporlarda ısrarla vurgulandığının altını çizen Erdoğan, 2009 yılında dünya ticaret hacmi daralırken, ihracat gerilerken, Türkiye'nin doğu ve güneyindeki 22 ülkeyle ticaretini ortalama yüzde 100 oranında artırma başarısını gösterdiğini anlattı.
Erdoğan, ekonomiye ilişkin olarak vurguladığı husus konusunda, “Biz, ekonomiyi göstergelerden, grafiklerden, dijital ekranlardan değil, sokaktan, çarşıdan, pazardan, ekonomik gelişmelerin sokağa, insanımıza yansımasından takip ediyoruz” dedi.
Ekonominin temel ilkelerinden birinin, ihtiyaçlar sınırsız, kaynakların sınırlı olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
“İktisat sınırlı kaynaklarla, ihtiyaçları karşılama yöntemidir de. On yıllar boyunca kötü yönetilmiş bir ekonominin mağduru olarak vatandaşlarımızın hak ettikleri seviyelere ulaşma talebini gayet iyi anlıyoruz. Türkiye'nin son 7,5 yıllık gelişimine bakıldığında, ihtiyaçlar noktasında tüketim alışkanlıkları, harcama kalemleri özellikle de alım gücü noktasında ciddi bir değişim yaşadıklarını görüyoruz. Otomobil satışlarına, cep telefonu, internet ve teknoloji kullanımına, tüketim harcama miktarlarına bakıldığında bu söylediklerim çok daha iyi anlaşılacaktır.
Elbette ideal noktada değiliz. Elbette, yoksulluk, işsizlik problemini çözdüğümüz iddiasında değiliz. Ancak gerek makro ekonomik politikalarımız, gerek sosyal politikalarımız sayesinde Türkiye'nin bu kronik problemleri de değişim sürecine girmiş, çözüm umutları daha da güçlenmiştir. Enflasyon gibi toplumun artık çözüme ilişkin umutlarını kaybettiği bir sorun, iktidarımız döneminde Türkiye'nin öncelikli sorunu olmaktan çıkmış, tek haneli oranlara çekilerek çözüm yoluna girmiştir. Bütün bunlara ek olarak köylerimize kadar götürdüğümüz altyapı hizmetleri, eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım, tarım, konut, enerji gibi alanlarda yaptığımız yatırımlar yaşadığımız değişimin bariz yansımaları olmuştur.”
Başbakan Erdoğan, süreç içerisinde, imkanlar el verdikçe toplumun değişik kesimlerine yönelik iyileştirmeler yapıldığına değinerek, tek başına zorunlu tasarruf ödemeleri, tek başına faizlerin düşmesi, çiftçi kredilerindeki, esnaf kredilerindeki artışlar bile bu çabaları anlatmaya yettiğini söyledi.
TESK'E ZİYARET
Esnaf ve sanatkarların, toplumun tüm kesimlerine yönelik üretimleriyle, ekonomik büyümeye katkı sağladıklarını, sosyal istikrarı ayakta tutuklarını, refahın tabana yayılmasında önemli rol oynadıklarını ve istihdam oluşturduklarını kaydeden Erdoğan, 491 meslek kolunda faaliyet gösteren 1 milyon 900 binin üzerinde esnaf ve sanatkarımız bulunduğunu söyledi.
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Her ailede ortalama, tabii ben bunu bu şekilde düşünmüyorum ama arkadaşlarım 4 üzerinde nedense ısrar ediyorlar, halbuki ben 5 olarak planlıyorum. Yani 5 kişi bulunduğu varsayılırsa, bu konu 8 milyon vatandaşımı yakından ilgilendiriyor demektir. Her esnafın, kendisi dahil en az iki kişiyi istihdam ettiğini kabul edersek, her beş çalışanımızdan birinin, bu işyerlerinde istihdam edildiğini düşünebiliriz. Bunların da ötesinde biz, esnafımızı ahilik geleneğinin bize bir emaneti olarak değerlendiriyor, sosyal dokumuzun temel taşı olarak görüyor, bu emanete sahip çıkmak için var gücümüzle çalışıyoruz. 7,5 yıllık sürede, esnafımız için, esnafımızı rahatlatmak, sorunlarını çözmek, imkanlarını artırmak için, çok önemli adımlarımız oldu.
2008 yılının başında Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonuna bir ziyaret gerçekleştirdiğini, bu ziyaretin Türkiye'de bir başbakanın TESK'e yaptığı ilk resmi ziyaret olması bakımından da son derece anlamlı ve önemli olduğuna işaret etti.
FİNANSMAN İHTİYACININ KARŞILANMASI
Erdoğan, özellikle finansman ihtiyacının karşılanması, Halk Bankası tarafından sağlanan kredinin şartlarının iyileştirilmesi açısından önemli gelişmelere imza attıklarını bildirerek, şu bilgileri verdi:
“2002 yılında Halk Bankası aracılığıyla sadece 154 milyon TL kredi kullanan esnafımızın 2009 yılı itibariyle kullandığı kredi miktarı, 21 kat artışla 3,3 milyar TL'ye ulaştı. Bu dönemde, Türkiye'de oluşan güven ve istikrar ortamının bir sonucu olarak, esnafın fiili olarak ödediği kredi faiz oranları yüzde 47 seviyesinden yüzde 6,5'a kadar indi. Esnafımızın kullanabileceği kredinin üst sınırını da 5 bin TL'den kooperatifin mali yapısına göre 35 bin ya da 50 bin TL'ye kadar çıkardık.
2009 yılının Ocak ayında çıkardığımız sicil affıyla, Merkez Bankası nezdindeki negatif kayıtları sildik, böylece esnaf ve sanatkarlarımıza yeniden kredi kullanabilme imkanı oluşturduk. KOSGEB aracılığıyla esnaf ve sanatkarlarımıza da kredi kanalları açtık. 2003 yılından bu yana KOSGEB'in oluşturduğu kredi hacmi 7 milyar TL'yi aşmış durumdadır. 2008 yılında ortaya çıkan küresel kriz şartları ile birlikte esnafımızın finansmana erişimini temin etmek üzere 'İmalatçı Esnaf Sanatkar Destek Kredisi' programını uygulamaya koyduk, 5 bin 108 işletmemize 129 milyon lira kredi kullandırdık. 2009 yılında uyguladığımız '100 bin KOBİ Destek Kredisi' programından esnafımızın da yararlanmasını sağladık ve toplam 2,5 milyar liralık kredi hacmi oluşturduk. KOSGEB Kanunu;nda yaptığımız değişiklikle imalatçıların yanı sıra hizmet sektörlerinin de KOSGEB desteklerinden faydalanmalarını sağladık.
“HIZLI DEĞİŞİM ESNAF VE SANATKARI DA DEĞİŞİME ZORLADI”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dünyadaki hızlı değişim ve özellikle de AB Katılım sürecinin esnaf ve sanatkarı da değişime zorladığını belirterek, 60. Hükümet Programının Eylem Planında, “esnaf ve sanatkarların sorunlarının tespit edilmesi ve bundan sonra izlenecek politikaların belirlenmesi amacıyla esnaf ve sanatkara yönelik strateji ve eylem planı geliştirilmesi” görevini Sanayi ve Ticaret Bakanlığına verdiklerini hatırlattı.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, ilgili kamu kurumları, meslek kuruluşları, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarının da katılımıyla, Esnaf ve Sanatkarlar Değişim, Dönüşüm, Destek Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nı hazırladığını kaydeden Erdoğan, “Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bugüne kadar esnafla ilgili yapılan ilk ve en kapsamlı çalışmaya imza attık” dedi.