Oluşturulma Tarihi: Ocak 03, 2004 01:42
Merkez Bankası, ekonomide iyileşmeye karşılık, yerel seçimde izlenecek politikalar konusunda ‘şüpheler’ bulunduğunu açıkladı. Şüpheleri yok etmenin yolunu ‘ücret-gelir politikasında hedeften sapmamak’ diye açıklayan Merkez Bankası, ‘Başarı seçime kurban olmasın’ mesajı vermiş oldu.
MERKEZ Bankası, 2004 yılında uygulanacak para ve kur politikasınını açıklarken, ‘
seçim’’ uyarısında bulundu. Yapılacak yerel seçimler öncesinde, ekonomik aktörlerin geçmiş deneyimlerinden kaynaklanan bazı şüpheleri gündeme getirmeleri riski bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, bu şüpheleri ortadan kaldırmanın tek yolunun, ‘ücret ve gelirler politikasını program hedefleriyle uyumlu biçimde devam ettirmek olduğu’ kaydedildi. Bu konuda gelebilecek olumsuz bir sinyalin, başta enflasyon ve cari açık olmak üzere genel makroekonomik dengeler konusundaki bekleyişler üzerinde olumsuz etkilerde bulunacağı uyarısında bulunulan açıklamada, şöyle devam edildi: ‘‘Dahası, makroekonomik hedeflerle uyumlu olarak algılanmayan bir ücret ve gelirler politikası, sonradan bu etkilerin telafi edilmesine yönelik tedbirler alınsa bile, belirsizlik ve risk algılamasının artmasına neden olarak bekleyişlerde bozulmaya yol açacak ve enflasyon üzerinde olumsuz etki yaratabilecektir.’’
ÖRTÜK ENFLASYON
Merkez Bankası, 2004 Para ve Kur politikası genel çerçevesi açıklamasına göre Merkez Bankası, 2004 yılında da dalgalı kur rejimi altında örtük enflasyon hedeflemesine devam edecek. Bu çerçevede parasal büyüklüklere de dikkat edilecek, ancak öncelik gerçekleşecek olan enflasyonun hedeflenen düzeye yakınsaması olacak.
Bir diğer deyişle, ve daha evvel bir çok defa Merkez Bankası rapor ve sunumlarında belirtildiği gibi; para tabanındaki gelişmeler, enflasyondaki düşüş eğilimi sırasında para talebinin tahminindeki güçlükler de dikkate alınarak, kesin bir hedef niteliğinden ziyade, gelecek dönem enflasyonuna dair içerdiği bilgiler açısından değerlendirilecek.
Söz konusu rakam 2002 ve 2003 yıllarına girilirken, sırasıyla 15.1 ve 4.7 düzeyindeydi. Açıklamaya göre bu veriler, 2004 yılında enflasyondaki düşüş eğiliminin hedeflenen şekilde süreceğine ilişkin inançların giderek güçlendiğine işaret ediyor. Açıklamada, bu bekleyişlerin, önümüzdeki dönemde imzalanacak sözleşmelerde geçerli olacak ücret, fiyat, kira artışı ve faiz oranlarına, şüphesiz son derece olumlu katkıları olacağı vurgulandı.
İmarzede ödemeleri likiditeyi etkiler
MERKEZ Bankası'nın 2004 Para ve Kur politikası genel çerçevesine göre, piyasadaki fazla likidite miktarı Merkez Bankası'nca sterilize edilecek. Ancak, İmar Bankası mudilerine yapılacak ödemeler karşılığında TMSF'nin Merkez Bankası'ndan kullanacağı
kredi miktarına bağlı olarak dönem dönem önemli ölçüde dalgalanma yaşanacak.
Dövizde aşırı dalga olursa müdahale ederiz
MERKEZ Bankası, bu yıl da dalgalı kur rejimine devam edileceğini, kurların piyasa koşullarına göre oluşacağını bildirdi. Merkez Bankası, 2004 yılında da sınırlı kalmak kaydıyla, kurlarda aşırı dalgalanma görüldüğünde alış ya da satış yönünde müdahalede bulunabilecek. Ayrıca ödemeler dengesindeki ve ters dolarizasyon sürecindeki gelişmelerin uygun olması halinde, Merkez Bankası
döviz rezervlerini güçlendirmeye devam edecek. Döviz rezervlerinin geldiği düzeyin hiç de azımsanmayacak bir düzeyde olduğu ve Merkez Bankası'nın hiçbir zaman aşırı bir tavır içinde olmayacağının altı çizilirken, güçlü rezerv pozisyonuna sahip olmanın yanı sıra bir ülkenin ulusal varlığı olan bu rezervlerin basiretli bir biçimde yönetilmesine eskiden olduğu gibi 2004 yılında da büyük önem verecek.
Döviz pozisyonu alan risk taşır
MERKEZ Bankası, dalgalı kur rejiminde açık ya da fazla döviz pozisyonu taşıma risklerine de dikkati çekti. Dalgalı kur rejiminde kurların dışsal şoklar, ekonomik gelişmeler ya da bekleyişlerdeki değişmeler nedeniyle önemli ölçüde aşağı ya da yukarı hareket edebildiğine işaret edilen açıklamada, şöyle denildi: ‘‘Açık ya da fazla döviz pozisyonu tutma eğilimi, bu dalgalanmaların şiddetini daha da artırmaktadır. Bu nedenle, ekonomik birimlerin döviz pozisyon riski almamaları, ve döviz pozisyonlarını vadeli işlemlerle dengelemeleri önem kazanmaktadır.’’
Enflasyonla mücadele bir başarı hikayesi
MERKEZ Bankası, enflasyonla mücadelede gelinen noktanın Türkiye'nin son 25 yıllık tarihi içerisinde bir başarı hikayesi olarak değerlendirilebileceğini ancak zafer havasına girmenin de erken olduğunu bildirdi. Banka, erken zafer havasıyla birlikte rehavet başladığı uyarısını yaptı. 2002-3 döneminin enflasyonist süreçte 25 yıldır görülmemiş bir kırılmanın yaşandığı bir dönem olarak anılacağı belirtildi.