Güncelleme Tarihi:
Daniş, Daily Fresh'in, “bardakta mısırı icat eden firma” olduğunu ve Malezya'da yetiştirilen mısırların, Türkiye'de yetiştirilenlerden çok daha iyi olduğunu belirterek, Daily Fresh'le bu yüzden çalıştıklarını bildirdi.
Türkiye'de bardakta mısır satışına ilk kez 2006 yılında Capitol Alışveriş Merkezinde başladıklarını hatırlatan Daniş, şu an 97 noktada bulunduklarını söyledi.
Ekonomik krizin başladığı günlere kadar ciddi bir büyümeleri olduğunu ve aylık 45 ton satışa ulaştıklarını anımsatan Daniş, “Ekonomik krizin arkasından AVM'lerde gelen sigara yasağı, yaz mevsiminin ve sonrasında Ramazan'ın gelişi ve daha sonra ise domuz gribi ve GDO tartışmaları, satışlarımızı yarı yarıya düşürdü” diye konuştu.
Mehmet Daniş, krizden önce 130 noktada satış yaptıklarını, ancak krizle başlayan ciro kayıpları sonucunda satış noktalarının sayısını 97'ye indirdiklerini belirtti.
Geçen yıla kadar Türkiye'de GDO testi yapacak laboratuvarların olmadığına işaret eden Daniş, şunları kaydetti:
“Şu anda bu testi yapacak laboratuvarlar Türkiye'de mevcut. Daha önce bu testi Malezya'da yaptırıyorduk ama Kasım ayında Tarım Bakanlığının laboratuvarlarında ürünlerimizde GDO testi yaptırdık ve ürünlerimizin GDO'lu olmadığı onaylandı. GDO tartışması başladığından bu yana birçok tarım ürünü GDO'lu olmasına rağmen haberlerde çoğunlukla mısır gösterildi. Ürünlerimizin GDO'lu olmadığını kanıtladık ama bu tartışmada büyük zarar gördük.”
“DÜKKANLARIN 5-10 KATI KADAR KİRA ÖDÜYORUZ”
Cirolarının önemli oranda düştüğünü, ancak maliyetlerinin halen artmaya devam ettiğini dile getiren Daniş, özellikle AVM'lerde ödedikleri kiranın yüksekliğine dikkati çekti.
Bulundukları AVM'lerden birçoğunun kiralarda indirime gittiğini, ancak hala çok yüksek tutarlarda kira ödediklerini ifade eden Daniş, şöyle devam etti:
“Normal şartlar altında ödediğimiz kiranın, ciromuzun yüzde 10'u civarında olması lazım ama şu anda bu oran yüzde 30'ları buldu. Hatta ciromuzun yüzde 45'i kadar kira ödediğimiz yerler bile var. Bazı yerler hiç taviz vermiyor. Kiosk'larda neredeyse bir dükkan kadar kira ödüyoruz. Metrekare başına hesap ettiğimizde ise dükkanların 5-10 katı kadar kira ödüyoruz. Bugüne kadar bu sorunu fazla dile getirmiyorduk bunu ama ciroların bu kadar düşmesiyle artık ödediğimiz kiralar, canımızı acıtır oldu. AVM yönetimlerinden bu konuda biraz daha anlayış bekliyoruz.
Bu kadar yüksek kiralar ödeyerek kar etmek çok zor. Böyle olunca zarar ettiğimiz yerleri kapatıyoruz. Maliyetlerini karşılayan yerler bir süre sonra kara geçecektir ama ciddi zararlar ettiğimiz yerlerde kalmanın ve AVM'lere çalışmanın bir anlamı yok.”
İSTİKLAL CADDESİ'NE BELEDİYE İZİN VERMİYOR
Franchise talebinde de düşüş olduğunu dile getiren Daniş, şu anda franchise verdikleri 74 noktanın bulunduğunu bildirdi.
Mehmet Daniş, franchise bedellerinin 15 bin lira olduğunu, ancak kendilerinden franchise alanlara bu bedelin karşılığında cirosal değeri 15 bin lira olan ürün verdiklerini belirterek, “Yani bizden franchise alan bir kişi, verdiğimiz ürünleri satarak franchise bedelini sıfırlayabiliyor. ilk zamanlar bu ürünü vermiyorduk ama rekabet koşulları bizi buna zorladı” diye konuştu.
Ana satış alanlarının AVM'ler olduğunu dile getiren Daniş, AVM'ler haricinde nerelerde satış yapabileceklerini düşündüklerini ama istenilen her yere girilemediğini kaydetti. Daniş, şunları söyledi:
“Örneğin üniversiteleri düşündük ama kampüslerde bu iş olmuyor. Stadyumlar olabilirdi ama orada da çok kısa bir sürede çok büyük satışlar yapmanız lazım. Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu'yla bir görüşmemiz olmuştu ama kendileri maç başına 5 bin dolar kira istedi bizden. Bu kirayı çıkarabilmek için çok kısa sürede çok büyük satışlar yapmanız lazım. Bu da mümkün olmadığı için vazgeçtik. Bildiğimiz kadarıyla en iyi işletilen stadyum da burası. Burada yapamıyorsanız, diğer stadyumlarda hiç yapamazsınız. O yüzden diğer stadyumlarla hiç görüşmedik bile. Sokakta satışı da bir ara düşündük ama bu da mümkün olmadı. Zaten bardakta mısır satışı için sokak, çok uygun değil. Aslında olabilecek yerler var. Örneğin İstiklal Caddesi'ne açabilirsiniz ama belediye izin vermiyor. Orada olanlar ise nasıl açıyor? Onu da ben bilmiyorum...”