Oluşturulma Tarihi: Ağustos 22, 2011 00:00
Bankaların kredi ile birlikte hayat sigortasını zorunlu tutması poliçe sayısını ve prim üretimini artırdı. Toplam poliçe satışının yüzde 58’i kredilere bağlı sigortalardan kaynaklanırken, 2011’in ilk yarısında hayat sigortacılığında yüzde 39 gibi bir rekor büyüme yaşandı.
BİREYSEL emeklilik sisteminin başlamasıyla uzun bir süre neredeyse bitme noktasına gelen hayat sigortacılığının son dönemde yıldızı yeniden parladı. Özellikle bankaların
kredi ile birlikte hayat sigortasını zorunlu tutması hem satışları hem de prim üretimini artırırken, hayat sigortacılığı 2010 yılında yüzde 21, 2011’in ilk yarısında ise yüzde 39 gibi rekor bir büyüme sergiledi. Ancak bu gelişme, bir taraftan hayat sigortalarındaki büyümenin sağlıklı olup olmadığı tartışmasını gündeme getirdi, diğer taraftan ise kredi ile birlikte sigortanın zorunlu tutulması tüketicilerin tepkisine yol açtı.
Gelecek risk ürünlerinde
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, hayat sigortalarında toplam üretimin yüzde 58’inin banka kredilerine bağlı ürünlerden kaynaklandığını, kredilerdeki artışın yadsınamayacak derecede yüksek olduğunu belirterek, “Hayat sigortalarındaki bu ciddi ivmenin iki temel kaynağı var. Birisi, birikimli hayat sigortalarından risk ürünlerine doğru kayışın büyük ölçüde tamamlanmış olması. Diğeri de gelişen ülke ekonomisine paralel artan sigorta ihtiyacı. Üretimin yüzde 80’i risk hayat ürünlerinden geliyor. Sektörün geleceği artık risk ürünlerinde” dedi. Erhan Adalı, hayat sigortalarında güvence altına alınanın sadece borçlar veya krediler olmadığını, kişilerin sigorta alarak, kendilerinin ve ailelerinin yaşam standartlarını sigortaladıklarını ifade ederek, hayat sigortası sahiplerinin önemli bir kısmının artık kredileri bitse de sigortalı olmaya devam ettiklerini vurguladı.
Bilinirliği artırıyorYapı Kredi Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez, hayat sigortasındaki gelişimin temel olarak kredi bağlantılı hayat sigortaları ve işsizlik teminatlı sigortalardan kaynaklandığını söyledi. Taylan Türkölmez, kredi ile birlikte satılan hayat sigortasının kişinin sadece kredi borcunu ödeyememe durumunu teminat altına aldığını hatırlatarak, “Bu sigortalar, kişilerin sigorta ihtiyaçlarının tamamını karşılamasa da satış arttıkça; tüketicinin, hayat sigortasının gerekli olduğunu anlamasına katkı sağlıyor. Tüketiciler, sigorta şirketinin kredi borcunu ödediğini birinci ağızdan duymaya başladıkça, sigorta fikrini daha iyi kavrayacak, ihtiyaçlarını karşılamak üzere çözüm arayışına geçecektir. Kısaca bu ürünlerin artması, hayat sigortasının bilinirliğinin de artmasına katkı sağlıyor.”
Kredili hayat sigortası tüketicinin menfaatineYAPI Kredi Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez, kredi hayat sigortalarının zorunlu değil, müşteriye ihtiyaçları paralelinde teminatlarla satılmaya çalışıldığını belirterek, şunları söyledi: “Kredi bağlantılı hayat sigortaları aslında tüketicinin menfaatine olan bir ürün. Beklenmedik bir yaşam kaybında geride kalanların yaşadıkları duygusal travmanın yanı sıra, bir de sürekli faiz işleyen hatta belki de evin satılmasına yol açacak bir borç ile uğraşmamalarını sağlamaktadır. Bu konuyla ilgili yaşanan birçok olay var. Buna karşın tüketici kredi alırken mümkün mertebe en ucuz krediyi bulmaya uğraşırken, hayat sigortası primini de masrafmış gibi görebiliyor.”
‘Sigorta olmazsa kredi yok’ zorlaması doğru değil GARANTİ Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, kredi verirken sigortanın zorunlu tutulması hakkında şunları söyledi: “Kredi alırken birkaç liralık ek masrafa katlanmak gerçekten hayatları değiştirecek boyutta olumlu sonuçlar doğurabiliyor. Zaman zaman kredi sahibinin başına bir şey geldiğinde aileleri ‘ben bu borcu nasıl ödeyeceğim?’ diyerek, bir banka şubesine geldiklerinde, şube çalışanlarının ‘üzülmeyin, sigortanız bu borcu ödeyecek” dediğinde o kişilerin yaşadığı hissiyatı kelimelerle anlatmak da mümkün değil. Tabii ki, sigorta olmazsa kredi yok gibi bir zorlamayı doğru bulmuyorum. Zaten, çoğu bankaların bu anlayışta olmadıklarını da gözlemliyorum.”
Sigorta satışında bankaların etkisi büyükVAKIF Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan, 2010 yılında düşük faiz oranlarıyla artan kredi hacmine karşılık bankaların hayat sigortası satışlarındaki etkisinin önemli olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Kredileri ile birlikte hayat sigortasının banka tarafından zorunlu kılınmasının tüketici için itici bir yanı olduğunu kabul etmekle birlikte, bankaların kredili hayat sigortası ile birleştirilmiş veya bağımsız sundukları kredilerin çeşitliliğini artırmaları halinde tartışmalar azalacaktır. Hem banka hem de tüketici için riski azaltan bir seçenek olduğu halde sigorta satın alınması konusunda halen tartışma olması, risk ve fayda olgusunun müşteri tarafından anlaşılmadığını gösteriyor. Uzun vadeli plan yapma alışkanlığının gelişmemiş olması, ödenen cüzi primin riskin gerçekleşmesi halinde sağlayacağı büyük faydayı görememe gibi sebeplerle tereddüt eden tüketici, sigortanın primini ödemeyi tercih etmiyor. Aynı müşteri, herhangi bir durumda ödediği primin çok üzerinde bir tazminat alarak rahat nefes aldığında kendisine ısrarla bu ürünü satan bankaya ve sigorta temsilcisine minnet duyuyor. Zorunlu poliçe satışını onaylamasak bile sağlanan faydayı göz ardı edemeyiz.”
Groupama İstanbul Üniversitesi işbirliği
TÜRK Hava Yolları personeli ve yakınlarından oluşan 25 bin kişinin sağlığını güvence altına alan Groupama Sigorta, THY personeline yönelik hizmetlerini daha da genişletti. İstanbul Üniversitesi ile yapılan özel anlaşma çerçevesinde THY personelinin İstanbul Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’nda yüksek ve güvenilir standartlarda hizmet almasını sağlayacak. Öncelikle İstanbul Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’nda başlatılan uygulamanın, başta Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Onkoloji Enstitüsü olmak üzere diğer branşlarda yaygınlaştırılarak devam ettirilmesi hedefleniyor. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet anlaşmaya ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “Sağlık hizmetleri sunum ve finansmanında özel sağlık sigortaları ile işbirliği içinde kurgulanan bu modelin, yakın gelecekte sadece İstanbul Üniversitesi Hastaneleri için değil, aynı zamanda ülkemiz sağlık hizmetlerinde de örnek bir model olacağına inanıyoruz” dedi. Groupama CEO’su Yılmaz Yıldız ise, THY’ya 2010 yılından bu yana sağlık hizmeti verdiklerini belirterek, “Bu doğrultuda iş ortağımız Türk Hava Yolları’na sunduğumuz hizmeti Türkiye’nin köklü kurumlarından İstanbul Üniversitesi’ni dahil ederek genişletiyoruz. Bu kapsamda yer alan anlaşmalarımızın kapsamını genişleterek tüm sigortalı müşterilerimize de sunmayı hedefliyoruz” dedi.
SİGORTA DANIŞMA KÖŞESİ
SORU: Bireysel emeklilikte yatırılan paraya faiz veriliyor mu? Örneğin, ayda 200 TL yatırıldığında, 5 sene sonra çekilecek para 12 bin TL mi olur? Masrafları ve vergisi de olacak olan bu para ile ilgili bankaların değişik uygulamaları var mıdır?
Ertuğrul Aktan
CEVAP: Şirketlere ödenen katkı payları fonlarda değerlendiriliyor. Bu fonları fon yönetim şirketleri çalıştırıyor. Seçtiğiniz fonda yatırımlarınız değerleniyor. Fonlarda yatırım enstrümanı olarak hazine bonosu, devlet tahvili,
döviz ve
hisse senedi bulunuyor.
Sorularınız için: sigorta@hurriyet.com.tr