Bankalardan 2010 fırsatları

TÜM dünyada olduğu gibi 2009 yılında Türkiye ekonomisine de yön veren küresel ekonomik olgusu oldu. Krizin kendisi kadar ‘korkusu’ bile iş yapış şekillerini değiştirirken, tam da büyüme döneminde finansman sıkıntısı ile karşı karşıya kalan KOBİ’ler açısından 2009 ‘yorucu’ bir yıl oldu. Bir yandan mevcut yapıyı ayakta tutmak, bir yandan büyümek için başlanan yatırımlarını tamamlamak isteyen KOBİ’ler, bankacılık sektörünün ‘gözdesi’ iken sıkıntıyı en çok hisseden kesim oldu. Ancak 2009 yılı giderayak, karamsarlığın dağılıp ‘temkinli’ de olsa iyimser beklentiler doğurdu.

2009’dan daha iyi olacak

Kriz dönemi olmasına karşın para musluklarının ‘akmasa da damlaması’ KOBİ’ler ile finansman kuruluşlarıyla bağlantının bir şekilde devam ediyor olması 2009’un avunulacak taraflarından biri. Ancak bunun da ötesinde yıl son dönemine ait bilançoların önceki dönemlere göre ‘bir nebze’ de olsa iyileşmesi 2010’a ilişkin umutların en büyük dayanağı. Başka Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin olmak üzere, yapılan yorumlar “2010 çok belirgin olmamakla beraber 2009’dan daha iyi geçecek” yönünde.

İştah yeniden artıyor

Bankacılık sektöründe şimdiden kıpırdanma başlamış olması, bankacıların da önceki dönemlere göre çok daha cesaretli ifadeler kullanmasına neden oluyor. Başta bankacılık sektörü olmak üzere, önümüzdeki dönemde daha güçlü büyüyeceği öngörülen ekonomiye destek vermekte iştahlı görünüyor. Bankacılık sektörünün kredilerinde 2010 yılında yüzde 12 ile 15 arasında büyüme beklenirken, bunun önemli bir bölümünün KOBİ’lere gideceği söyleniyor. Son zamanlar da KOBİ’lere yönelik reklamlardaki artış da bu görüşleri destekliyor.

Tedirginlik azalmaya başladı

Son aylarda kredilerde bir miktar hareketle yaşansa da, kredilerin krizin şiddetini hissettirdiği dönemde hemen hemen hiç artmadığı biliniyor. Bankaların ‘mevcudu koruma’ gayretiyle, özellikle Eylül 2008 ile Mart 209 döneminde azalttığı bilinirken, yılın sonuna doğru bu tedirginliğin bir miktar da olsa azaldığı gözleniyor. Eylül 2009 itibarıyle 376 milyar TL olan toplam kredi portföyünün yüzde 45’i ticari ve kurumsal, yüzde 33’ü bireysel kredilerden oluşurken, KOBİ’ler bu pastadan yüzde 22 (82 milyar TL) pay alabildi.

Hazırlıklar başladı

Bu konuda bankaların tedirginliğini artıran en önemli unsur, Eylül 2008’de yüzde 3.1 iken, Aralık 2008’de yüzde yüzde 3.7’ye, Eylül 2009 verisiyle de yüzde 5.3 düzeyine yükselen takibe dönüşüm oranı oldu. Bu oranın KOBİ’lerde yüzde 7.6’yı bulması bankaların mevcudu koruma gayretini artırırken, 2010’a ilişkin beklentilerdeki ‘temkinli duruş’un da belli başlı nedeni. Ancak kriz yılını oldukça başarılı atlatan, yüzde 20’yi aşan sermaye yeterlilik rasyosu ile 2010’a güçlü hazırlanan bankalar, KOBİ’ler için de bir dizi hazırlık yapıyor.

Umudun adı: KGF �

YENİ yıla, yeni döneme kendini hazırlayabilen KOBİ’ler için 2010 yılının daha kolay geçebileceğini söylemek mümkün. Teminat sıkıntısı çeken KOBİ’ler için de Kredi Garanti Fonu (KGF) bir avantaj olarak gösteriliyor. Bu fona ayrılan 1 milyar lira ile kredi geri dönüşlerinde yaşanabilecek sıkıntıların karşılanacak olması bankaların da elini rahatlatmış görünüyor. Kriz nedeniyle sıkıntıya giren KOBİ’leri rahatlatmayı amaçlayan bu fona, 20 bankanın 10 bine yakın şubesiyle katılması 2010’a ilişkin iyimserliği destekliyor. Yapı Kredi Perakende Bankacılık Pazarlama Grupları Başkanı Hakan Kaplan'ın bu konudaki değerlendirmesi şöyle oldu: "KGF kredi musluklarını açan bir düğme olacak. KOBİ’lerden çok büyük bir talep bekliyoruz. Sıkıntıya giren firmaların ayağa kalkması için önemli bir adım olacak. KGF teminatıyla kredi kulladırımının başvuru süreçleri de basitleşti. KOBİ’ler eskiden kredi almak için hem bankaya hem KGF’ye ayrı ayrı başvuruyordu artık sadece bankaya başvurmaları yeterli olacak. Dolayısıyla çok iyi bir karar olduğunu, KOBİ’ler için can suyu olacağını söyleyebiliriz."

Ticari kredilerin yüzde 30’u KOBİ’lerin

HSBC Bank A.Ş. İşletme Bankacılığından Sorumlu Grup Başkanı Erol Sakallıoğlu, KOBİ’lere sunulan hizmet yelpazesini genişletecek ve ekonomiye desteğini artarak südüreceklerini söylerken, şu anda toplam ticari kredilerin yüzde 30’unu KOBİ’lere kullandırklarını açıkladı. Sakallıoğlu, HSBC’nin bu konuda verdiği çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi:

1 milyar TL’lik nakit

* HSBC Bank A.Ş. İşletme Bankacılığı bünyesinde halen 160 bin üzerinde müşteri bulunmaktadır. Bu firmaların içerisinden kredi kullanım ihtiyacı içinde bulunanlara Eylül 2009 itibarı ile 1 milyar TL’nin üzerinde üzerinde nakit kaynak aktarımı sağladı. HSBC Bank A.Ş’nin toplam ticari kredi hacminin yüzde 30’unu KOBİ’lere kullandırılan krediler oluşturuyor.

KOBİ’lere özel uygulama

* "Dünyanın Yerel Bankası" sloganına uygun olarak içinde bulundukları sektör ve firmalarının büyüklüğüne uygun olarak kendilerine özel bir yaklaşım ile karşılaşıyorlar. KOSGEB kredilerine faiz iadesi ile ek imkan yaratılarak KOBİ’lere sağlanan destek, KOBİ’lere özel sektörel paketler, yurtdışı bağlantılı ticarette firma özelinde alıcı satıcı ilişkisinin kurulmasını sağlayan dış ticaret hizmetleri KOBİ’lere yönelik özel uygulamalar arasında yer alıyor.

Uzun soluklu çalışmalar

* Kriz ortamında sıkıntılar yaşayan KOBİ’ler ile, bu sıkıntıları aşmaya yönelik olarak ortak hareket ettik, yeni ödeme planları ve benzeri destekler ile firmalar ile olan uzun süreli çalışma arzumuzu koruduk. Önümüzdeki dönemde de bugüne kadar yaptığımız gibi KOBİ’ler ile uzun soluklu çalışmalar yapmaya devam edeceğiz. HSBC’nin çalıştığı firmalarla karşılıklı güven üzerine kurulmuş ilişkisi çerçevesinde mevcut portföyümüz ile daha derin çalışma zemini yaratmayı ve yeni firmalar ile benzer çalışma yapmayı hedeflemekteyiz.

Hızla yükselecek

* Piyasada yaşanan daralma çerçevesinde HSBC Bank A.Ş, tedbirli iyimserliğini korumuş ve hedeflerine ulaştı. Son dönemde kredi hacimlerinde görülen yükselişle 2009 yılındaki olumlu trendin korunacağına ve mevcut kaynak aktarımlarının mevcut duruma göre hızla yükseleceğini öngörüyoruz.

* 2010 yılı içerisinde de altyapıya yönelik çalışmalar devam edecek olup, firma ihtiyaçlarını daha yüksek bir otomatizasyonla karşılanarak, servis kalitesinin daha hızlı ve kaliteli olması sağlanacak. HSBC’nin müşteri odaklı yaklaşımı, dış ticaret, krediler gibi konulardaki geniş deneyimi, hızlı ve çözüme yönelik yaklaşımını destekleyen bu uygulamalar, banka firma ilişkisini daha da derinleştirecek.

Kayıtdışılık büyümeyi engelliyor

EROL Sakallıoğlu, "Şirketler vergi yükünden kurtulmak amacı ile kayıtdışına yönelirken, bunun bir sonucu olarak mali sisteme kendilerini yeterince kabul ettirememekte ve doğal olarak mali sistemi yeterince kullanamamakta" derken, sözlerine şöyle devam etti: "Bunun sonucunda, büyüme için gerekli dış finansmanı sağlamada yetersiz kalan KOBİ’ler, üretkenliklerini artırabilme becerilerini kısıtlamakta, yeterince büyüyememekte, ekonominin temel taşı olmaları kimlikleri ile de bu durumun tüm ekonomi için hız kesici bir sarmala dönüşmesine sebebiyet vermektedirler. Diğer yandan, şirketler kayıtdışı ekonomide kalmak yerine, profosyonel yönetim tarzı ve şeffaf finansallar ile tüm gider ve gelirlerinin kayıt altına alınması sonucunda uzun vadede hem kendileri hem de ülke ekonomisi için çok daha sağlıklı sonuçlar elde edebilecektir. KOBİ’lerin iyi kredi derecesinin oluşması ve dolayısı ile daha düşük maliyetli dış kaynak sağlamaları için, şeffaf yönetim, seffaf finansal raporlama, güçlü özkaynak, risk yönetimi, iç denetim ve kurumsal yönetişim ilkeleri gibi kavramları benimsemesi ve uygulaması gerekmektedir."

Her yıl KOBİ sayısı ve kredi miktarı yüzde 50 artıyor

HER yıl yaklaşık 20 bin yeni KOBİ’ye finansman sağlayadıklarını söyleyen Anadolubank Hazine ve Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan, bu sayıyı her yıl yüzde 50 artırdıklarını belitti. Atakan, "Kredilerimiz içinde KOBİ’lerin payı yüzde 74. Bu nedenle bankamızı bir KOBİ bankası olarak tanımlamak mümkün. Bu yılsonunda portföyümüzü yüzde 50 oranında büyütmüş olacağız" dedi.

2010 dolu dolu geçecek

"2010 yılı Anadolubank KOBİ müşterileri için dolu dolu geçecek" diyen Atakan, şu bilgileri verdi: "Hazırlamış olduğumuz finansal çözüm paketleri ile müşterimiz olan KOBİ’lerin krizden büyüyerek çıkmaları için uğraş vereceğiz" dedi. Anadolubank şubelerinin bir kısmının özellikle ticaretin ve sanayinin bulunduğu bölgelere açıldığını dile getiren Atakan, önümüzdeki yıllarda da, şubeleşme çalışmalarının KOBİ odaklı olarak devam edeceğini kaydetti.

100 bin KOBİ’ye destek kredisi

KOSGEB liderliğinde ortaklaşa hayata geçirilen "100.000 KOBİ’ye destek kredisi" bu dönemde yürütülen en önemli program olduğunu anlatan Atakan şu bilgileri verdi: "Bu program ile, işletme başına, ilk 3 ayı ödemesiz geri kalanı aylık eşit taksitler halinde toplam 15 ay vadeli 25 bin TL üst limitli kredi kullandırılacak. Şahıs işletmelerinde işletme sahibinin kadın girişimci olması halinde kredi üst limiti 30 bin TL olacak. Söz konusu rakamlar üst limittir ve işletmeler ihtiyaçları ölçüsünde kredi kullanabilecekler. Ayrıca ‘Yeni Kredi Destek Programı’ndan yararlanmak isteyen işletmelerin, KOSGEB Veri Tabanına kayıtlı olmaları ve mutlaka krediyi hangi amaçla kullanacaklarını beyan etmeleri gerekiyor. Kredi faiz veya kâr payı tutarının yüzde 25’i krediyi kullanan işletmeler tarafından aylık eşit taksitler halinde, kalan yüzde 75’i ise KOSGEB tarafından karşılanacak. 25.000 TL üst limitten kredi kullanılması durumunda, 15 ay vadeli kredinin KOSGEB tarafından ödenecek peşin faiz tutarı 1.836 TL, işletme tarafından ödenecek faiz tutarı ise toplam 612 TL olacak. Teminat sıkıntısı yaşayan işletmeler Kredi Garanti Fonu’ndan (KGF) yararlanabilecekler. Ayrıca vergi ve SGK borcu olan işletmeler, borçları kredi desteğinden mahsup edilmek suretiyle krediyi kullanabilecek."

Özel anlaşmalar yapılıyor

Bu dönemde özellikle, illerdeki ticaret odaları, esnaf ve sanatkarlar odaları gibi sektör temsilcileri ile özel faiz oranı ve kredi şartları anlaşmaları yaptıklarını anlatan Atakan, "Aldığımız sonuçlar son derece olumlu. İlgili odaların üyeleri toplu anlaşmanın avantajından yararlanıyor" diye konuştu. "Müşterilerimize her zaman doğru çözümler üretmeyi ilke edindik" diyen Ataka, "Bu nedenle, finansal bir karar aldıklarında gelecekte karşılaşacakları olmlu/olumsuz tüm senaryoları göz önünde bulunduruyoruz. Bunu bir göstergesi olarak sektördeki en düşük batık oranına sahibiz" dedi.

GSMH içindeki yüzde 68’lik payla en büyük  aktör KOBİ’ler

RECEP Atakan, "KOBİ’ler yüzde 68’lik payları ile gerek GSMH içinde, gerekse istihdam açısından ekonomimizdeki en önemli aktörlerdir" derken, "KOBİ’lerin geleceği Ülkemiz’in geleceğini doğrudan ilgilendirmektedir. KOBİ’ler olmaksızın güçlü bir Türkiye hayal etmek gerçekçi olmayacaktır. Bankacılık sektörü için ise, KOBİ’ler ekonomini temel dinamiği olarak vazgeçilmez unsurlardır" dedi.

2010 hedefimiz 4.5 milyar TL

FİNANSBANK’ın KOBİ’lere kullandırdığı kredilerin 3 milyar TL’yi aştığını söyleyen Finansbank Pazarlama Grup Yöneticisi Erkin Aydın, "2009 yılında hedefimiz 3.5 milyar TL’ye ulaşmak. 2010 yılında ise 4.5 milyar TL hedefleniyor" dedi. Finansbank KOBİ Bankacılığı olarak 2008 yılı son çeyreğinden itibaren yeni ürünler ile KOBİ’lere destek vermeye devam ettiklerini anlatan Aydın, "Uygun faiz oranları ve uygun vadelerde yeni ürünlerimizi sunmaya devam ediyoruz" diye konuştu.

70 ticaret odasıyla işbirliği

Şirketlere destek olmak amacı ile sanayi ve ticaret odalarıyla işbirlikleri gerçekleştirdiklerini anlatan Aydın, sözyerine şöyle devam etti: "Bu işbirlikleri ile oda üyesi işletmelerin operasyonel yükünü azaltmayı, işyeri verimini artırmayı ve müşterilerine daha kaliteli hizmet sunmasını sağlamayı hedefliyoruz. Bunun için de ticari finans kredisinden kredili mevduat hesabına kadar KOBİ’lerin ihtiyacı olabilecek tüm çözümleri "Ticaret ve Sanayi Odaları İşbirliği Paketi"nde topladık. Bugüne kadar 70 ticaretodasıyla işbirliği anlaşmaları gerçekleştirdik."

Özel kredi çalışmaları

Finansbank KOBİ Bankacılığı olarak özel kredi çalışmaları ile KOBİ’lerin her türlü finansal ihtiyaçlarını karşılamayı amaçladıklarını anlatan Aydın şunları söyledi: "Bu çerçevede 60 aya kadar vadeli ve geri ödemesiz dönem içeren kredi ürünlerimiz bulunuyor. KOBİ Şipşak Paketi ile müşterilerimizin 50 bin TL’ye kadar olan finansal ihtiyaçlarına formaliteleri ortadan kaldırarak bir işgünü içinde karşılıyor, KOBİ’nin hakim ortağı adına kayıtlı konutun ipoteğini alarak 120 aya varan vadeyle 200 bin TL’ye kadar kredilendirme imkanı sunuyoruz."

KobiFinans projesi

Aydın çalışlamara ilişkin ise sözlerine şöyle devam etti: "Ayrıca Ekim ayında Microsoft Türkiye ve Özgür Kaşifler KOBİ Koçluğu işbirliğiyle "KOBİ Güçlendirme Kampı " projesini hayata geçirdik. KobiFinans projemizle (http://www.kobifinans.com.tr) ise KOBİ’lerin ihtiyaç duydukları her konuda başvurabilecekleri bir bilgi kaynağı yarattık. İçinde bulunduğumuz kriz döneminde işletmelere yol haritası sunmaya yönelik çözümleri ve kapsamlı danışmanlık hizmeti ile KobiFinans, kriz yönetimi, tasarruf yöntemleri, yeni pazarlar yaratma, geçmiş kriz deneyimleri vb. birçok konuda işletmelere rehberlik ediyor.3 ayda bir yayı mlanan ve 25 bin KOBİ’ye ulaştırılan KobiFinans Dergisi, gündemdeki konulardan, ekonomi yorumlarına, sektörel araştırmalardan iş dünyasına kadar birçok konuda bilgi veriyor."

2009’da 100 yeni müşteriye 3 milyar TL finansman sağlandı

Bu yıl sonu itibarıyla 100 binden fazla KOBİ’ye 3 milyar TL’yi aşkın yeni finansman sağlayarak hedeflerine ulaşmış olacaklarını belirten Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, şu anda 1858 kişilik ekiple, 1 milyon 182 bin 582 KOBİ müşterimize hizmet verdiklerini açıkladı.

GARANTİ Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, halen Türkiye çapında toplam 752 şubenin 594’ünde, KOBİ bankacılığında uzmanlaşmış, zamanının tamamını KOBİ’ye ayıran 1858 kişilik ekiple, 1 milyon 182 bin 582 KOBİ müşterimize hizmet verdiklerini belirtirken, "Bu yıl 100 binden fazla KOBİ’ye 3 milyar TL’yi aşkın yeni finansman sağlayarak hedeflerimize ulaştık" dedi.

KOBİ’lerin payı yüzde 33

Eylül ayı itibarıyla resmi KOBİ tanımına giren işletmelere toplamda 18.1 milyar TL kredi sağladıklarını belirten Nafiz Karadere, şu bilgileri verdi: "Garanti Bankası’nın kendi KOBİ tanımına göre verdiği KOBİ kredilerinin toplama oranı yüzde 11.5 olarak gerçekleşti. Resmi KOBİ tanımıyla ise bankamız toplam kredileri içinde KOBİ kredilerinin payı yüzde 33. Eylül 2009’da bankacılık sektörün toplam KOBİ nakdi ve gayrı nakdi kredi büyüklüğü 113.2 milyar TL olarak gerçekleşti. Nakdi kredilerdeki payımız yüzde 16 olarak gerçekleşirken, gayrı nakdi kredilerdeki payımız yüzde 15.8 oldu."

100 binden fazla KOBİ

BDDK verileri esas alındığında bankacılık sektöründe KOBİ’lere verilen nakdi kredilerin toplamının Eylül 2008’de 95 milyar TL düzeyinde iken 2009 Eylül ayında yüzde 14 daralmayla 82 milyar TL gerilediğini hatırlatan Karadere, şu değerlendirmeyi yaptı: "Aynı trendi kredili müşteri adetlerinde de görmek mümkün. Bu dönem içinde Garanti Bankası olarak üzerinde önemle durduğumuz konu, yeni kredi taleplerini değerlendirmenin yanı sıra müşterilerimize çok yakın durarak daha sık saha ziyaretleriyle, olası ihtiyaçlarını öncesinde tespit etmek ve çözüm sunacak ortamı oluşturmaktı. Bu yaklaşımın sonucunda aynı dönemde Garanti Bankası’nın pazar payında artış dikkate değer. 2009 yılı sonu itibarıyla 100 binden fazla KOBİ’ye 3 milyar TL’yi aşkın yeni finansman sağlamaya dönük hedefimize ulaşmış olacağız."

2010 rekabet yılı

"2010, özellikle KOBİ kredilerinde rekabetin artacağı bir yıl olacak" diyen Karadere, Garanti Bankası olarak hedeflerini ise şöyle açıkladı: "Toplam krediler içinde KOBİ kredilerin payını yüzde 35 olarak hedefliyoruz. KOBİ’lerimizin sektörel ihtiyaçlarına yanıt verecek, verimli ve etkin çalışmalarına destek veren, rekabette farklılaşmalarına olanak sağlayacak yeni ürün ve hizmet sunmaya devam edeceğiz. Garanti Bankası olarak Türkiye’de KOBİ bankacılığını ayrı bir işkolu olarak ele alan ve buna uygun yapılanmaya giden ilk özel bankayız. 1997’de İş Sahibi Destek programı ile birlikte ilk kez KOBİ müşterilerimizin gerek ticari gerekse bireysel ihtiyaçlarına tek elden hizmet verecek bir modelle çalışmaya başladık. 2010 yılında da yeni şube açılışları ve tüm şubesiz bankacılık kanalları hizmet sunduğumuz ürünlerimizidaha da fazla müşteriye ulaştırabilmektir."

47 ilde 19 bin  KOBİ’ye ulaşıldı

KOBİ’lerin, geleceğe hazırlamak için sadece finansman desteği değil, onların bilgiye dayalı ihtiyaçlarını karşılayabilecek etkinlikler de yaptıklarını belirten Nafiz Karadere, "Şimdiye kadar 47 ilde 62 toplantı gerçekleştirdik. Toplantılar aracılığıyla 19 bini aşkın KOBİ’yle bölgesel planlar, fırsat analizleri ve piyasa değerlendirmeleri gibi konularda görüş alışverişinde bulunma fırsatı elde edildi" dedi.

Kadın girişimciye özel paket hazırlandı

KADINLARA ayrı bir segment olarak ürün ve hizmet sunan ilk Türk bankası olduklarını belirten Nafiz Karadere, şöyle konuştu: "Her sektördeki kadın girişimcinin işini büyütebilmesi için ihtiyaç duyduğu cesaret, iletişim ağı, eğitim ve finansman desteğini karşılamak amacıyla, Kadın Girişimci Destek Paketi’ni hizmete sunduk. Bu paketle, belirli bir yatırım projesine sahip olan veya mevcut firmasını genişletmek isteyen kadın girişimcilerin, yerel ve uluslararası piyasalarda rekabet edecek düzeye ulaşmaları için fırsat sunduk. Paket kapsamında, bugüne kadar, 6.198 kadın girişimciye, toplam 173.5 milyon TL tutarında finansman sağlandık."

Krizde kredi hacmimiz azalmadı yüzde 6 arttı

FORTIS Bank Türkiye Perakende Bankacılık Grubu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Mendi, KOBİ’lere tüm bankacılık faaliyetleri içinde önemli bir yeri bulunduğunu vurgularken, 2010 yılında bu alanda daha da büyüyeceklerini belirtti. KOBİ kredilerinin Fortis’in tüm krediler içindeki payının yüzde 22 olduğunu belirten Mendi, şu bilgileri verdi:

Hedeflere ulaştık

* Fortis Bank Türkiye olarak biz de bu dönemde KOBİ kredi hacmimizi azaltmadık, hatta son bir yılda yüzde 6 artırdık. Bununla birlikte aynı dönemde KOBİ kredilerinin sorunluluk hacmi iki kat arttı. Kriz etkilerine rağmen KOBİ bankacılığında nakdi kredilerde yüzde 90’ın üzerinde, gayri nakdi kredilerde yüzde 130, mevduatta da yüzde 100’ün üzerinde hedeflerimize ulaştık.

* Banka olarak 2010 yılında da KOBİ’lere odaklanarak hem pazar hem de toplam bilanço içinde KOBİ kredileri payımızı artırmayı hedefliyoruz. Ancak yine ekonomik dalgalanmanın etkileri ile olası sorunlu kredilere yönelik tedbirleri elden bırakmayarak, KOBİ kredilerinde kontrollü büyüme sağlayacağız.

Hızlı dönüş

* KOBİ müşterilerimize özel ürün ve hizmetlerimizi çeşitlendirerek sunmaya 2010 yılında da devam edeceğiz. Fortis World Patron Kart ürünümüz ile kendi işinin patronu olan küçük ölçekli KOBİ müşterilerimiz, 12 aya varan vadelerde taksitli nakit avans kullanabiliyor. Küçük ölçekli işletmelerin kredi taleplerine daha hızlı yanıt vereceğiz. Bu bağlamda düşük meblağlı kredi taleplerini hızlı sonuçlandırabildiğimiz yeni kredi akış modelimizle başvuru yapan müşterimize çok hızlı dönüş yapabiliyoruz.

* KOBİ’lerin sadece finansal sorunlarını çözmeyi değil, bilgi ve know how ihtiyaçlarını gidermeyi, günlük yaşamlarında onlara gereken desteği vermeyi hedefliyoruz. Türkiye çapındaki yaygın şube ağımız ve alternatif dağıtım kanallarımız, bu alanda sergilediğimiz başarılı performansta önemli bir rol üstleniyor.

Yetkin kişiler

* KOBİ’lerin bankalardan daha kolay kredi temin etmesi için muhasebe ve finansman teknikleri konusunda yetkin kişilerle çalışmaları gerektiğine inanıyoruz. Bu gibi yetkin kişilerin sayısının artması amacıyla da devlet desteği ve organizasyonuyla bir eğitim programı uygulaması başlatılmasını istiyoruz.

* KOBİ’lerin yaşadığı asıl sorun ise sermaye yetersizliği. Bu nedenle sermaye girişleri konusunda teşvik edici uygulamaların devreye alınması gerekiyor.

2010’da hedef 600 bin KOBİ’ye ulaşmak

DENİZBANK İşletme ve Tarım Bankacılığı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sun, 2008 başından bu yana KOBİ’lere kullandırdıkları nakdi krediler yüzde 60 oranında arttığını belirtirken, "Bu yıl 450 bine ulaşan müşteri sayımızı 2010 yılında 600 bin adet KOBİ’ye ulaşmayı hedefliyoruz" dedi.

DENİZBANK İşletme ve Tarım Bankacılığı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sun, Kobi bankacılığında son 4 yıldır ‘Turuncular’ konsepti ile sektörde bir farklılık yarattıklarını vurgularken, 2010’da da KOBİ’lere yönelik pek çok çalışma yapacaklarını söyledi. Şu anda DenizBank İşletme Bankacılığı olarak tarım sektörü hariç, 450 bine yakın müşteriye ulaştıklarını açıklayan Sun, "Kurumsal müşterilerimizin yüzde 91’ini KOBİ’ler oluşturuyor. Büyüme stratejimiz doğrultusunda 2010 yılında 600 bin adet KOBİ’ye ulaşmayı hedefliyoruz" dedi.

2.8 milyar TL’lik kredi

KOBİ’lere verilen desteğin Türkiye’nin geleceği açısından önemine vurgu yapan Sun, Denizbank olarak verdikleri desteğin boyutunu şöyle anlattı: "Günümüz itibari ile yaklaşık 91 bin adet KOBİ’ye kredi kullandırılmış olup, 2009 yılı Eylül sonu itibari ile toplam kredi kullandırımı 2.8 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. Sözkonusu krediler, DenizBank’ın ticari kredilerinin yaklaşık yüzde 21’ini oluşturuyor. 2008 başından bu yana bankamız’n KOBİ’lere kullandırdığı nakdi krediler yüzde 60 oranında arttı. Denizbank olarak ekonomideki daralmanın geçici olacağı bilinciyle KOBİ’lere destek vermeyi hiç kesmedik ve bundan sonrada destek vermeye devam edeceğiz. "

Yılsonuna kadar 150 milyon TL

Ayrıca ticaret ve sanayi odaları ve esnaf odaları ile yapılan anlaşmalarla oda üyesi KOBİ’lere düşük faiz ve komisyon oranlarıyla nakdi ve gayrinakdi kredi kullanma imkanları yarattıklarını hatırlatan Sun, bu konuda da şu bilgileri verdi: "Bugüne kadar Türkiye genelinde 110 adet Esnaf ve Sanatkar Odası, 120 adet Ticaret ve Sanayi Odası ile anlaşma imzalanmış olup, odalarla işbirliklerimiz devam ediyor. 2008 yılında yaklaşık 1.350 oda üyesine 70 milyon TL’nin üzerinde kredi kullandırıldı. 2009 yılında ise ulaşılan üye sayısı yaklaşık 2 bin 200 kişiye, kullandırım miktarı ise 110 milyon TL’ye yükseldi. Bu yılki hedefimiz yıl sonuna kadar 150 milyon TL kredi kullandırmak."

400 şubede 650 Turuncu

Denizbank’ın konularında eğitimli ve uzmanlaşmış 650 Turuncu, 400’e yakın DenizBank şubesinde ‘Finansal Süpermarket’ anlayışıyla sadece işletmelere ve işletme sahiplerine hizmet verdiğini belirten Sun, 2010’a ilişkin şunları söyledi: "2010 yılında DenizBank İşletme Bankacılığı olarak, yenilikçi ürün ve hizmet anlayışımızı sürdürmeye; bu çerçevede gerek finansal gerekse finansal olmayan konularda müşterilerimize destek vermeye devam edeceğiz. Kobi’ler ,Türkiye ekonomisinin can damarıdır. Ekonominin büyümesi için Kobi’lerin öncelikle ayakta kalması ve büyümesi çerçevesinde desteklenmesi şarttır. DenizBank olarak bu konunun öneminin farkındayız ve 4 yıldır her durumda yanında olduğumuz Kobi’lere vermekte olduğumuz desteği arttırarak sürdüreceğiz."

Önümüzdeki dönemde toparlanmaya geçilecek

DENİZBANK İşletme ve Tarım Bankacılığı Kredi Tahsis Grubu Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Aydın, krizin KOBİ’lere olan etkisini "Yetersiz özkaynak birikimi ile satış koşullarının daralması firmaları hızlı bir şekilde etkiledi ve finansal açıdan zor duruma düşmelerine sebep oldu" derken, "Bu bizim içinde beklenen bir gelişmeydi ancak bu sürecin önümüzdeki dönemde toparlanmaya geçeceğini düşünüyoruz" diye konuştu.

1 milyar’ın kaldıraç etkisi

Aydın, Kredi Garanti Fonu’nun etkilerinin ise 2010’un ilk çeyreğinde etkilerinin görülmeye başlayacağını söylerken, şu değerlendirmeyi yaptı: "1991 yılında kurulmuş olan ve sadece Halkbankası aracığlı ile kredi kullandıran Kredi Garanti Fonu 2000’li yıllardan itibaren Türkiye’deki diğer bankalarıda kapsamına alarak çalışmalarını genişletmiştir. Son yapılan düzenleme ve 20 bankanın katılımıyla gerçekleştirilen sermaye artışı ile birlikte bilinirliği artan KGF, bu bankalar aracılığı ile KOBi’lere 1 milyar TL’lik kredi desteğini sağlayacak olup bu desteğin kaldıraç etkisi ile beraber piyasadaki etkisi 10 milyar TL’ye ulaşacaktır."

İlk çeyrekte etkileri görülür

Şu anda 82 milyar TL seviyesinde bulunan KOBİ kredileri içerisindeki payının da hiç azımsanmayacak seviyede olacağını vurgulayan Aydın, sözlerine şöyle devam etti: "Yeni sistem bankaların özellikle büyüme ve istihdam yaratma potansiyeli olan ancak yetersiz özkaynak ve teminat eksikliği nedeniyle kredilendirmeye sıcak bakmadıkları firmalara çok daha olumlu bir gözle bakmalarını sağlayacaktır. 2010 yılının ilk çeyreğinde etkilerinin görünmeye başlanmasını bekliyoruz."

Eurobank’ta hedef KOBİ’lere daha yakından hizmet etmek

KOBİ’lere yönelik çalışmalarını 2009 yılının ikinci yarısından itibaren hızla artırmaya devam eden Eurobank Tekfen, 2010 yılı için hedef büyüttü. Eurobank Tekfen Genel Müdürü Mehmet Sönmez, "2010 yılından itibaren Eurobank Tekfen’i hem şube ağımızın genişlemesi, hem uzman kadromuzun artışı ile paralel olarak KOBİ Bankacılığı’nda daha fazla duymaya başlanacak. Hem yeni ürün ve hizmetler hem de yeni anlaşma ve projeler ile KOBİ’lere daha yakından hizmet vereceğiz" dedi.

Türkiye’ye uyarlayacak

Eurobank Tekfen’in bağlı bulunduğu EFG Eurobank’ın, bulunduğu pazarda KOBİ segmentinden yüzde 30’lar düzeyinde pay aldığını söyleyen Sönmez, planlarını şöyle açıkladı: "Bugün dünyada bu orana sahip çok az banka var. Eurobank’ın çok başarılı olan bu iş modelini Türkiye’ye uyarlayarak yepyeni bir iş modeliyle hareket etmeyi planlıyoruz. KOBİler için güçlü iletişim en önemli kanaldır, hedefimiz şubelerimizin bu iletişimi hem yüksek seviyelerde tutarak hem de geliştirerek hizmetlerimizi sunmak. 2010 yılında KOBİ müşterilerimize gerek ürün çeşidi gerekse insan kaynağımızla daha fazla odaklanacağız."

2010’da 12 şube

Sönmez bu yıl hedeflerinin yaklaşık yüzde 50’sini gerçekleştirdiklerini belirterek şunları söyledi: "Kalanını da 2010’un ilk çeyreğinin sonunda tamamlayacağız. 2010 yılı mayıs ayında, bu süreç tamamlandıktan sonra KOBİ segmentine tam hizmet vereceğiz. Eurobank Tekfen olarak 42 şubemizin 23’ünde KOBİ’ler için uzman portföy yöneticisi kadrolaşmasına devam ediyoruz. Bu yıl açmayı planladığımız 4 şube ve 2010 yılında açmayı planladığımız 12 şube ile KOBİ’lere daha iyi ve yakın hizmet vermeye odaklanacağız."

Hedef ana banka olmak

İşletme Bankacılığı adı altında KOBİ’lere sundukları hizmetlerin alt yapısını oluşturmaya 2009 yılının ikinci yarısında başladıklarını ifade eden Sönmez, "Ticaret ve Esnaf Odaları ile anlaşma yaparak ürün paketleri ile hizmet sunma konusunda alt yapı çalışmalarımız devam ediyor. KOBİ’lerin ana bankası ve danışmanı olmayı hedefliyoruz. Mevcut şubelerimizde küçük işletmelere hizmet vermek üzere konusunda uzman kadroları oluşturmaya devam ediyoruz. Şube ağımızı ve kadrolarımızı güçlendirirken alt yapımızı da buna hazır hale getirmek için çalışmalarımız devam ediyor."

Rekabet artacak, alacağı gününde nakde çevirmek önem kazanacak

GARANTİ Factoring Genel Müdürü Cengiz Üçbaşaran, öncelikle bu dönemde riskleri iyi ölçmenin KOBİler için çok önemli olduğunu vurgularkan, faktoringin rekabeti artırıcı özelliğine dikkat çekti. Üçbaşaran, "Factoring KOBİ’ye bugün yapacağı satıştan olan alacağını faturasını kestikten sonra nakite dönüştürme ve bu yapıyı sürdürülebilir kılma imkanı sağlar" dedi.

KOBİ’lere yönelik hizmet veren sektörlerden biri de faktoring. Bu sektörün KOBİ’lere ne gibi imkanlar sağladığına ilişkin görüşlerine başvurduğumuz Garanti Factoring Genel Müdürü Cengiz Üçbaşaran, öncelikle bu dönemde riskleri iyi ölçmenin KOBİler için anahtar önem taşıdığını vurguladı. 2010’da büyümeye paralel olarak rekabetin de artacağına dikkat çeken Üçbaşaran, alacakların hızla nakde çevrilmesinin rekabet gücünü artırıcı bir unsur olacağını vurguladı. Üçbaşaran, bu konuda sorularımızı şöyle yanıtladı:

* Türkiye’de şu anda KOBİ’ler ne gibi sıkıntılar yaşıyor?
- Ülkemiz ekonomisinin omurgasını sayıları milyonu aşan KOBİ’ler oluşturuyor. Otomotiv yan sanayinden turizm sektörüne kadar her sektörde ekonominin en önemli dinamiğini oluşturuyor. Lokomotif sektörlerimizin tedarikçi halkasının başında bulunan bu şirketler kendilerinden ciro ve sermaye anlamında daha büyük firmalara yaptıkları, firmadan firmaya satışlarda güçlü alıcıların uzun vadeli ödeme şartları ile karşı karşıya kalıyor. Ancak KOBİler kendi hizmet ve hammadde alımlarında aynı vadeleri bulamadıklarından nakit akışlarında önemli açıklarla karşılaşıyor. Direkt tüketiciye yaptıkları satışlara baktığımızda ise durum daha da zor bir hal alıyor. Piyasada kendilerinden sermayece güçlü ve büyük oyuncuların tüketiciye sağladıkları uzun vadeli satışlar karşısında eşit şartlarda rekabet etmeleri mümkün olmamakta, bunu yapmak için mevcut şartlarını zorlamaya çalışmakta.

* KOBİ’lerde en büyük sorun nakit sıkışıklığı olarak mı görünüyor?
Satışlar ile alımlar arasındaki vade uyumsuzluğu neticesinde ortaya çıkan işletme sermayesi açıkları gerçekte başarılı bir iş planına sahip olan KOBİlerin nakit sıkışıklıkları yaşamasına neden olmakta ve büyümelerini sınırlamakta. Piyasada açığı kapayabilecek KOBİ’ler için mevcut olan finansman ürünlerine bakıldığında bu ürünlerin çoğunun ilgili firmanın ve firma ortaklarının geçmiş finansal performansı yani bilanço, gelir tablosu, kişisel varlık gibi konularla direkt bağlantılı ve sınırlı olduğunu görebiliriz.

* Faktoring, KOBİ’lere ne gibi hizmetler, ne gibi finansman olanakları sunuyor?
- Factoring ürünü ise KOBİ’ye bugün yapacağı satıştan olan alacağını faturasını kestikten sonra nakite dönüştürme ve bu yapıyı sürdürülebilir kılma imkanı sağlar. Bilginin çok değerli olduğu zamanımızda müşterilerimiz bizi kullanarak ellerindeki alacakların kredibilitesi ile ilgili önemli bilgilere sahip olabiliyorlar. Böylece gelecekteki satışlarını yapmadan önce önemli değerlendirmeleri yapma imkanına sahip oluyorlar. Bir Faktoring şirketiyle kurulan uzun vadeli ilişki müşterilerimizin her mevsimde sağlıklı bir yapıda olmalarına olanak sağlıyor. Dünyanın ve ülkemizin yavaşta olsa içinden çıkmakta olduğu ekonomik kriz ortamında riskleri iyi ölçmek özellikle KOBİler için anahtar önem taşıyor.

Ekonomi büyüyecek rekabet hızlanacak

* İçinden çıkılmakta olan ekonomik krizden söz ettiniz. Önümüzdeki günlerde nasıl gelişmeler bekliyorsunuz?
- Krizin başlaması ile gerek kredi riskinin artması gerekse fonlama kaynaklarının daralması nedeniyle finans sektöründe kredi verme iştahının azaldığını gözlemledik. Ayrıca çekli ödeme şekillerinde yaşanan bazı güven problemleri, vadeden önce sordurulan çekler gibi, piyasadaki çek hacminin ticaret hacminden daha hızlı şekilde düşmesine neden oldu. Biz Garanti Factoring olarak krizdede iş yapmayı sürdürdük, burada temel nokta müşterimizin iş yapış şekillerini ve alacak yapılarını anlamak ve ona göre kalıcı bir strateji oluşturabilmek. Kredi değerlendirmelerimizde en verimli metodları kullanarak seçici davrandık. Böylece müşteri sayımızı arttırmaya devam ettik. Müşterilerimizin yanında mümkün olduğu sürece her türlü ekonomik şartta yer alıyor olmak bizim için çok önemli bir konu. Ülkemizin ekonomisi 2010 yılında yine büyüme trendine girecek ve rekabet tekrar hızlanacak. Bu rekabet tüketicilere daha yeni ve daha avantajlı koşullar sağlamaya çalışarak rekabette öne geçmeye çalışan şirketler ortaya çıkaracak ve tüm bu gelişmeler tüketicinin lehine sonuçlanacak. Bu süreçte güçlü ve geleceğine güvenle bakan KOBİlerin önemi her zamankinden büyük olacak. Garanti Factoring Türkiye’nin lider factoring şirketi olarak hızda, yenilikte ve hizmette önde koşmaya devam edecek.

Faktoring işlemlerinde hız en önemli faktör

GARANTİ Factoring’de KOBİ’ler için sürekli yaşayan bir sistem yarattıklarını dile getiren Cengiz Üçbaşaran, sundukları hizmetleri ise şöyle anlattı: "Müşterilerimiz gerek çekli gerek açık hesap satışlarından doğan alacaklarını bize temlik ederek sisteme giriyorlar. Sistemdeki alacakların kredibilitesini aynı gün içinde ölçerek arzu ettiklerinde bu alacakların nakde çevrilmesini sağlıyoruz. Böylece hem KOBİ’nin finansmanını sağlıyor, hem de alacakların tahsilatına aracılık ediyoruz. Burada hız en önemli faktör. Haftalar süren analiz çalışmaları sonunda sınırlı mali verilerle yapılan kredi analizleri yerine aynı gün içinde sonuçlanan değerlendirmelerimiz müşterimizin elindeki gerçek hazineyi, yani alacaklarını en hızlı şekilde finansmana çevirmesini sağlıyor. Hızımız sadece kredi değerlendirmelerimizde değil bize ulaşırken de geçerli. Müşterilerimizden sadece bir tık uzaktayız. İnternet sitemize ve telefonla gelen başvuruları 24 saat içinde değerlendirerek müşterilerimiz cevap veriyoruz. Gerek doğrudan çalıştığımız gerekse sayıları 750’yi aşan Garanti şubeleri aracılığı ile verdiğimiz hizmetle her zaman müşterilerimizin yanındayız. Biz hizmet sektöründe olduğumuzu biliyor ve bu paralelde hareket ederek müşterilerimize hizmet ediyoruz. 2005 yılında başlattığımız değişim hamlesi sonucu sağladığımız hizmet kalitesi ile müşterilerimiz bizi 2009 yılında sektörümüzde liderliğe taşıdılar."

ING 40 bin müşteriye 2.2 milyar TL kredi verdi

KOBİ bankacılığının ING Bank’ın büyümek üzere odaklandığı pazarlar arasında yer aldığını söyleyen KOBİ Bankacılığı Grup Müdürü Yaprak Soykan, "Hedefimiz önümüzdeki 5 yıl içinde KOBİ’lerin en çok çalışmak istedikleri ilk 3 bankadan biri olmak" dedi. Soykan, "KOBİ’lerin gelişimine destek olmanın, Türkiye’nin kalkınmasına katkıda bulunmak anlamına geldiğinin bilincindeyiz" derken, ‘Aslan KOBİ’ çatısı altında KOBİ’lerin ihtiyaç ve beklentileri karşılayarak, pazar payımızı artırmayı hedeflediklerini açıkladı.

Aslan KOBİ için

"KOBİ bankacılığı, ING’nin büyümek üzere odaklandığı pazarlar arasında yer alıyor. ING Bank’ın Aslan KOBİ çatısı altında KOBİ’lerin ihtiyaç ve beklentilerini karşılayan yenilikçi ürün ve hizmetlerimizi etkin dağıtım kanallarımızla KOBİ’lere sunarak, pazar payımızı hızla büyütmeyi hedefliyoruz. ING Grubu’nun uluslararası bilgi ve tecrübesini kullanarak, Türkiye’de KOBİ’ler için hızlı düşünen, çözümler üreten, Aslan KOBİ’lere yakın ve hepsinden önemlisi güvenilir bir bankacılık anlayışını temsil etmekteyiz. Aslan KOBİ’lere destek olmak üzere, bölgelerimizde çok etkin ve yetkin satışı ekibimizle, krediyi sahaya indirdik. Farklı sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’lerimizin sektörlerine özel çözümlere ihtiyaç duymaları nedeniyle, sektörel paketleri müşterilerimizin hizmetine sunmaktayız. KOBİ’lerimize, ürün kullanımına endeksli avantajlı faiz oranları ve masraflarda indirim sunuyoruz."

Pay artıyor, hedef büyük

2009 yılı başından bu yana KOBİ’lere 2.2 milyar TL üzerinde finansman desteği sağlayarak yakaladığımız hızlı büyümeyi, 40 bine yakın kredili çalıştığımız müşterimize yeni müşteriler ekleyerek devam ettirmek istiyoruz. ING Bank olarak Aslan KOBİ’lere kullandırdığımız kredilerin, tüzel müşterilerimize kullandırdığımız krediler içindeki payını yüzde 15’in üzerine çıkardık. ING Bank’ın Aslan KOBİ olarak perakende, imalat ve turizm gibi yeni sektörel paketlerimizle, müşterilerimize vade ve fiyat açısından avantajlar sunduğumuz hizmet paketlerimizin sayısını artıracağız. Çeşitli illerdeki anlaşmamız olan ticaret, sanayi ve meslek odaları sayısını artırarak, yerel tecrübe ile daha yakın iletişimde bulunacağız. Hedefimiz önümüzdeki 5 yıl içinde KOBİ’lerin en çok çalışmak istedikleri ilk 3 bankadan biri olmak."

Bölge müdürlükleri sahaya indi

KRİZ döneminde KOBİ’lerin sorunlarını sahada çözmek üzere harekete geçtiklerini dile getiren ING Bank KOBİ Bankacılığı Pazarlama ve Stratejik Planlama Grup Müdürü Ali Nazmi Adalet ise şunları söyledi: "KOBİ’lere destek olmak üzere ÇARE (Çözüm Araştırma Ekipleri) adı ile kurduğumuz uzman ekibimiz kapsamında 3 bin 600 KOBİ’yi ziyaret ederek 650’ye yakın firmanın kredisini yeniden yapılandırdık. ING Bank’ın Aslan KOBİ olarak perakende, imalat ve turizm gibi yeni sektörel paketlerimizin sayısını artıracağız. Türkiye genelinde 367 ING Bank şubesinde KOBİ Bankacılığı alanında uzmanlaşan 400’e yakın müşteri temsilcimiz ile Aslan KOBİ’lere yönelik hizmet ve ürünlerimizi en etkin şekilde müşterilerimize sunmak için çalışıyoruz. Ayrıca, 10 bölgede kurduğumuz bölge müdürlüklerimiz ile krediyi sahaya indirdik. ING Bank KOBİ bankacılığı olarak 10 bölge müdürlüğümüze bağlı olarak ING Bank şubelerinde çalışan Kobi bankacılığında uzman personelimiz ile Aslan KOBI’lere en iyi hizmeti vermek için çalışmaktayız.

İştahımızdan bir şey kaybetmedik, 2009’da 50 bin yeni KOBİ ile çalışmaya başladık

HALKBANK Esnaf ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Dr. Şahap Kavcıoğlu, "71 yıllık bir banka olarak KOBİ’lerin bankası olarak anılmak için çalışıyoruz" dedi. ‘KOBİ’lerin bankası’ olma hedeflerini hatırlatan Kavcıoğlu, "En zorlu dönemlerde bile risk iştahından bir şey kaybetmeyen bankamız, 2009 yılının başından bugüne kadar geçen sürede 50 bin yeni KOBİ müşterisini daha portföyüne ekledik. 375 bin KOBİ’ye kredi kullandırdık" dedi.

KOBİ’lerin ülke ekonomisi için olduğu kadar bankalar açısından da büyük bir önem taşıdığına dikkat çeken Halkbank Esnaf ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Dr. Şahap Kavcıoğlu, banka olarak finansmandan danışmanlığa kadar bu doğrultuda KOBİ’lere destek olduklarını vurguladı.

KOBİ’lerin bankası olacağız

"Halkbank Türkiye’de KOBİ’lerin ilk ve öncü bankasıdır. 71 yıllık bir misyon bankası olarak KOBİ’lere destek vermenin Türkiye’nin kalkınmasına destek vermekle paralel olduğunu düşünüyoruz" diyen Kavcıoğlu, bu konuda şunları söyledi: "Bankalar açısından KOBİ’lerin büyük önem taşımasının başlıca nedeni bankaların kaynaklarını aktaracak alternatif alanlar araması. Ancak büyük ölçekli işletmelerin finansman kaynakları bankalarla sınırlı olmadığından KOBİ’ler bankaların en önemli müşteri kitlesi haline geldi. Kısacası, bugün tüm bankalar Halkbank’ın 71 yıllık misyonuna ortak olmak, KOBİ’lerin bankası olarak anılmak için çalışıyor. KOBİ’lerimizin uluslararası rekabet güçlerini artırmalarına yardımcı olmak, üretim yöntemlerini iyileştirmek, standardizasyonu sağlamak ve ürün çeşitlendirmesine yönelmelerine destek olmak amacıyla 50’ye yakın kredili ürün çeşidi ile hizmet veriyoruz."

9 ayda yüzde 18 büyüdük

2002 yılında KOBİ’lere kullandırılan krediler toplam kredilerin yüzde 3’ünü geçmezken, 2008’de bu rakamın 85.4 milyar TL’ye ulaştığını hatırlatan Kavcıoğlu, bu gelişmeleri şöyle özetledi: "Böylece KOBİ kredilerinin toplam krediler içindeki payı yüzde 24’e ulaştı. Halkbank olarak, 2008 sonu itibariyle ticari, sanayi ve fon kredileri kapsamında KOBİ’lere kullandırdığımız krediler, 10.1 milyar TL’dir. Aynı rakam 2009 yılının üçüncü çeyreğinin sonunda 11.4 milyar TL’ye çıktı. Toplam kredilerimizin yaklaşık yüzde 40’ı KOBİ’lere kullandırılan kredilerden oluşuyor. KOBİ kredilerindeki yaklaşık yüzde 14.25’lik pazar payımızla bu alandaki liderliğimizi devam ettiriyoruz. Halkbank, yurt çapında sayısı 600’ü aşan yaygın şubeleri, büroları, özel işlem merkezleri ve yurtdışı temsilcilikleri ile hizmet vermeye devam ediyor. KOBİ’lerimize daha iyi hizmet verebilmeleri için, özellikle organize sanayi bölgeleri, küçük sanayi siteleri, ticaretin yoğun olduğu ve KOBİ’lerin ağırlıkta bulunduğu bölgelerdeki 100 şubemizi KOBİ Şubesi olarak baştan tasarladık. Bu şubelerimizi yığın işlemlerden arındırarak konusunda uzman personellerle donattık."

KOBİ sayısı 1.5 milyon

Bankacılık sektörünün hizmet verdiği KOBİ’lerin sayısının 1 milyon 577 bin 848 olduğunu hatırlatan Şahap Kavcıoğlu, şu bilgileri verdi: "Bunların yüzde 24’ü, yani 375 bini bankamızın kredili müşterisidir. Bu sayı, kredili çalışmamız olmayan KOBİ müşterilerimizi eklediğimizde iki katına ulaşıyor. En zorlu dönemlerde bile risk iştahından bir şey kaybetmeyen bankamız, 2009 yılının başından bugüne kadar geçen sürede 50 bin yeni KOBİ müşterisini daha portföyüne ekledi. 2009 yılının ilk dokuz aylık bölümünde KOBİ kredilerini de içeren ticari kredilerimiz yüzde 18.9 oranında artış gösterdi. 2009 yılı için kredilerde belirlediğimiz yüzde 20’lik büyüme hedefimize ulaşmakta herhangi bir tereddüdümüz yok. 2009’un ilk dokuz ayında yüzde 18 oranında büyüme sağlayarak yıl sonu hedefimizi neredeyse gerçekleştirdiğimizi söyleyebiliriz."

Krizde kredilere hiç ara vermedik

HALKBANK olarak küresel krizin reel sektör üzerindeki etkilerinin daha ağır hissedilmeye başlandığı 2008’in son çeyreğinde bile kredilendirme faaliyetlerine hiç ara vermediklerini söyleyen Dr. Şahap Kavcıoğlu, şöyle konuştu: "Türkiye ekonomisini canlandırmaya, üretime katılan firma ve kişi sayısını artırmaya yönelik faaliyetlerimizden hiçbir zaman ödün vermedik. Dört mevsim açık olan şemsiyemizle en zor koşullarda bile ‘Üreten Türkiye’nin yanında yer aldık. 71 yıllık KOBİ bankacılığı misyonumuzdan taviz vermeden yürüttüğümüz bankacılık faaliyetimiz sonucunda 2009 yılının ilk yarısını da başarıyla tamamladık. Halkbank olarak hem kârlılığımızı artırdık hem de KOBİ kredilerinde artış sağladık. Eylül 2008-Haziran 2009 döneminde bankacılık sektörünün KOBİ’lere kullandırdığı kredilerde ciddi bir daralma yaşandı. Halkbank ise aynı dönemi kredi büyümesi ile tamamladı. Sektör genelinde KOBİ kredileri yüzde 10,1 azalırken Halkbank’ın KOBİ’lere kullandırdığı krediler yüzde 10.5 oranında arttı."

12 bin oda üyesinden 5 bini yeni müşteri

REEL sektörü destekleme kapsamında meslek birlikleriyle işbirliği yapmaya son derece önem veriyoruz. Halkbank, özellikle sanayi ve ticaret odalarının kendi kaynaklarını, üyelerine çok uygun şartlarla kredi olarak kullandıran ilk ve tek banka konumundadır. Bugün itibariyle bankamıza ticaret ve sanayi odaları/borsaları tarafından aktarılan toplam kaynak geri dönüşleriyle birlikte 500 milyon TL’dir. Bu kaynakla birlikte Bankamız kaynakları da devreye sokularak ticaret ve sanayi odaları/borsaları üyelerine bankamız tarafından, oda kaynaklı ve bünye kaynaklı olmak üzere tam da zor dönemlerden geçerken toplam 2 milyar TL kredi kullandırıldı. Bugüne kadar oda kaynakları üzerinden 12 bin firmamıza kredi kullandırılmış olup bu firmaların 5 bini daha önce bankamızla hiç çalışması olmayan yeni firmalardır. Önümüzdeki günlerde başka Odalarımızla da bu çalışmalarımız devam edecek.

İş Bankası: Krizde desteği kesmedik destek de 1.1 milyon KOBİ’yi ulaştık

ŞU anda 24 ticari bölge satış direktörlüğü ve 32 Ticari İhtisas şubesi ile müşterilerine hizmet veren İş Bankası’nın KOBİ müşterisi, eylül itibariyle 1 milyon 100 bini aştı. İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Kayhan Söyler, "Kuruluşundan bugüne kadar geçen 85 yıl boyunca, Türk sanayicisinin ve ticaret erbabının yanında yer alan Türkiye İş Bankası için KOBİ’ler ve KOBİ’lerin finansmanı, öncelikli alanlardan birisi oldu" dedi.

2009’da 18.4 milyar TL kullandırdı

Söyler, yürüttükleri çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi: "2008 yılında 142.922 KOBİ müşterimize 20.8 milyar TL tutarında kredi kullandırılırken 2009 yılı Eylül sonu itibariyle 106.933 KOBİ müşterimize 18.4 milyar TL tutarında kredi kullandırımı söz konusu olmuştur. KOBİ kredilerinin Bankamız toplam kredileri içerisindeki payı 2009 yılı Eylül sonu itibariyle yüzde 27’dir. KOBİ müşteri sayımız 2009 yılı Eylül sonu itibariyle 1 milyon 100 bin’in üstündedir."

32 ihtisas şubesi hizmet veriyor

"Bankamız, Genel Müdürlük kadrosunun yanı sıra, 24 adet ticari bölge satış direktörlüğü, ticari ihtisas şubeleri ve tüm ülke geneline yayılmış şube ve alternatif dağıtım kanallarıyla geniş bir ticari müşteri kitlesine hizmet veriyor. Esasen tüm şubelerimizde ticari kesime hizmet verilmekle birlikte, 2008 yılında ticari nitelik ve boyutlardaki firmalara ihtiyaçlarına uygun ihtisas hizmetleri verebilmek için ticari şube yapılanmasını faaliyete geçiren bankamız şu anda 32 Ticari İhtisas şubesi ile müşterilerine hizmet veriyor.

59 şube, 22.4 bin çalışan

"Türkiye ekonomisine yön veren bir banka olan İş Bankası, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da KOBİ’lere yönelik hizmetlerini geliştirerek sürdürme gayretinde olacak" diyen Sözler, şunları dile getirdi: "Ülkemiz ve bankacılık adına önemli fırsatların olduğu bir dönemin içinde olduğumuzun bilinciyle, KOBİ´lerin dünya düzenindeki gelişmelere ayak uydurması, rekabet edebilmesi, kalitesini artırması, global trendler konusunda bilgi sahibi olması önceliklerimiz arasındadır. Bu kapsamda hizmet ağımızı da verimli piyasalarda şube açmak suretiyle büyütmeye devam ederek yurtiçi şube sayımızı 1073’e, personel sayımızı ise 22 bin 457’ye yükselttik. 2009’da yurtiçinde yeni açılan şube sayımız 24 Kasım itibariyle 59’a ulaştı. KOBİ’ler ve KOBİ’lerin finansmanı, kuruluşundan bugüne dek İş Bankası’nın öncelik verdiği alanlarından biri olmuştur. En küçük ölçekli şubemizde bile şube müdürümüzün yanı sıra KOBİ’lerin her konudaki taleplerini karşılayabilecek, her konuyu danışabilecekleri bir ilişki yöneticisi mutlaka vardır."

2000 oda ile anlaşma yapıldı

İŞ Bankası’nın turizmden çiftçiye, mobilya sektöründen esnafa kadar pekçok sektöre özel paketler, krediler sunan İş Bankası’nın internet sitesi ‘İş’Te Kobi’ ile de daha geniş kitlelere hizmet sunduklarını anlatan Söyler, İş’te Buluşmalar ile de 2008 yılından bu yana yaklaşık 10 bin müşteriye ulaşıldığını anlattı. Bölgesel ihtiyaçların gözetilerek tabana yaygın bazı kredilerde faiz oranlarının uygulanması ve nakit yönetimi ürün ve hizmetlerimizin kullandırılması amacıyla toplam 131 adet ticaret ve/veya sanayi odası, 1802 adet de esnaf odası ile protokol imzalandığını da belirtti.

Profesyonellerle çalışın konsantrasyonunuzu bozmayın

KAYHAN Söyler, önümüzdeki dönem için KOBİ’lere şu tavsiyelerde bulundu: "Mevcut konjonktür çerçevesinde firmalarımıza, şeffaf olmalarını, kayıt altına girmelerini, nakit akışlarını iyi takip ederek kaynak dengelerini sağlam tutmalarını, iyi profesyoneller ile çalışarak konsantrasyonlarını bozmadan faaliyetlerini sürdürmelerini öneriyoruz. İş Bankası olarak kurulduğumuz günden itibaren müşterilerimizin her türlü sıkıntısına beraberce çözüm bulmayı, ortak akıl çerçevesinde ilerleyerek ürün ve hizmetlerimizi onların dokusuna uygun olarak revize etmeyi alışkanlık edindik. Bu tür bir işbirliğinin yarattığı enerji ve hevesle üretmek, hizmet etmek beraberinde müşterilerimizle uzun soluklu bir iletişimi getirdi. Tüm bu faaliyetlerdeki amacımız, müşterilerimize sadece Bankamız ürün ve hizmetlerini satmak değil, ikinci, üçüncü ve izleyen nesillerle de devam edecek uzun vadeli bir iş birlikteliği, çözüm ortaklığı yaratmak ve bunu sürdürüyor."

Akbank, yeni ürün ve hizmetler geliştirecek

AKBANK Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ferda Besli, halen 450 bin KOBİ’ye destek verdiklerini belirtirken, "2010 yılında da yeni ürün ve hizmetler geliştirmeye ve müşteri penetrasyonunu artırmaya devam edeceğiz" dedi.

AKBANK olarak KOBİ’lere verdikleri desteğin toplam kredilerinin yüzde 32’sini oluşturduğunu belirten Akbank Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ferda Besli, 2010 yılında da yeni ürün ve hizmetler geliştirmeye ve müşteri penetrasyonunu artırmaya devam edeceklerini vurguladı. Talep de bir artış gözlemlediklerini aktaran Besli, "KOBİ’lere yönelik kredi destek programlarının artarak sürmesi krizden çıkmış Türkiye ekonomisindeki KOBİ’leri oldukça rahatlatacaktır" dedi.

450 bin KOBİ’ye destek

Akbank’ın KOBİ’lere en fazla destek veren bankalardan biri olarak bugün yaklaşık 450 bin KOBİ’ye destek verdiğini belirten Ferda Besli, şu bilgileri verdi: "Ülke kalkınmasını sağlayacak en önemli stratejilerin başında KOBİ’lerin gelişmesi ve büyümesinin geldiğini düşünüyoruz. Bankamızın KOBİ’lere desteği toplam kredilerimizin yüzde 32’sini oluşturmuştur. 2010 yılında piyasalarda yaşanan olumlu trendin devam etmesi ile piyasalarda güven ortamının yükselmesini, kredi maliyetlerinin azalmasını, firmaların risk alma iştahının artmasını ve sonuç olarak firmaların faaliyetlerini ve yatırımlarını artırmak istemesi nedeniyle kredi taleplerinin daha da artmasını bekliyoruz. Bu kapsamda, Akbank olarak gelecek yıl da, müşteri gereksinim ve beklentilerini analiz ederek yeni ürün ve hizmetler geliştirmeye ve müşteri penetrasyonumuzu artırmaya devam edeceğiz."

Talepte artış başladı

Besli, ekonomik kriz ile birlikte tüm dünyada müşterilerden gelen kredi taleplerinde daralma yaşanmaya başlandığını hatırlatırken, şöyle konuştu: "Kredi maliyetlerindeki artış ve döviz kurlarında yaşanan hareketlilik müşterilerin kredi kullanmaktan kaçınmasını sağlayan ayrı bir etken oldu. Ancak son dönemdeki olumlu gelişmeler ile birlikte kredi talepleri artış gösterdi. Bu dönemde, müşterilerimizin işletme sermayesi ihtiyaçlarını finanse edecek kısa vadeli kredi taleplerinde artış gözlemliyoruz. Ayrıca, firmalar şu ana kadar yatırımlarını ertelediği veya iptal ettiği için, krizin etkisi azaldıkça, uzun vadeli yatırım kredisi taleplerinde de bir canlanma başladığını görüyoruz. Piyasalarda yaşanan olumlu tablonun da etkisi ile hedeflerimizi yakalayacağımıza inanıyoruz. Akbank olarak ekonominin can damarı olarak gördüğümüz KOBİ’lere sağladığımız desteği her zaman sürdürdük, bundan sonraki dönemde de artırarak sürdürmeye devam edeceğiz. Akbank olarak Türkiye’nin uzun vadeli potansiyeline ve geleceğine olan inancımız tamdır. Bundan sonraki dönemde KOBİ’lere yönelik kredi destek programlarının artarak sürmesi krizden çıkmış Türkiye ekonomisindeki KOBİ’leri oldukça rahatlatacaktır."

KOBİ’ler daha iyi bir yıl geçirecek

KOBİ kredilerinde takip oranının artmasını değerlendirirken, "KOBİ’lerde ekonomik dalgalanmalarda yüksek kırılganlık, sermaye eksikliği, yönetimsel yetersizlikler gibi risklere diger segmentlere göre daha sık rastlandığına" dikkat çeken Ferda Besli, şunları söyledi: "Bu nedenle, segmentte takip oranı diğer segmentlere göre daha yüksek. Akbank Ticari Bankacılık olarak, kredi kullandırımlarında, makroekonomik ve sektörel değerlendirmenin yanında firma bazında iş hacmi, finansal performans ve Bankamızla diğer çalışmaları gibi unsurları da göz önünde bulunduruyoruz. Dolayısıyla, müşteri özelinde ve çok yönlü analiz yaparak kredi taleplerini incelediğimiz için, takip oranımız cok düşük. 2010 yılında kriz sonrası başlamış olan toparlanma süreci ve bu toparlanma sürecinin ekonomik aktivitelerde yaratacağı pozitif etki ile birlikte KOBİ’lerin 2009’a göre daha iyi bir yıl geçireceğine inanıyoruz. 2010 yılında KOBİ kredilerindeki takip oranının da gerileyeceğini düşünüyoruz."

Yüzde 80’ini KOBİ’ler oluşturuyor

ALBARAKA Türk, Genel Müdürü Fahrettin Yahşi, toplam kurumsal müşterilerinin risk olarak yüzde 50’si, adet olarak ise yaklaşık yüzde 80’ini KOBİ’lerin oluşturduğunu söyledi. Fahrettin Yahşi, Albaraka Türk olarak faaliyete başladıkları günden bugüne kadar, ağırlıklı olarak KOBİ bankacılığı yaptıklarını belirterek "Yapısal olarak ülkemizde kendini KOBİ’lerle bütünleştiren ilk özel sektör bankalarından biriyiz" dedi. Yahşi, kullandırılan nakit kredilerin ağırlıklı oranını sırasıyla işletme, yatırım ve ihracat kredilerinin oluşturduğunu ifade ederek şunları söyledi: "Sektöre olarak imalat sanayi, makine, otomotiv yan sanayi, hizmet, gıda, inşaat, tekstil ve bilişim. İl bazında ise İstanbul, Gaziantep, Adana, Bursa, Konya, İzmir, Denizli, Malatya, Kocaeli ve Kayseri illeri KOBİ bankacılığında başı çekiyor. Bu illeri Eskişehir, Afyon, Çorum, Gebze, Trabzon, Osmaniye gibi iller takip ediyor"

Faaliyet odağı KOBİ

Faaliyetlerinin odağına KOBİ bankacılığını yerleştirriklerini söyleyen Yahşi, KOBİ’lere yönelik ürünlere yönelik şunları söyledi: "Fon toplama (vadesiz özel cari ve vadeli katılma hesapları), bankacılık hizmetleri (sigorta, ödeme ve tahsilat sistemleri;ücret, SSK, vergi, çek, POS gibi), bireysel bankacılık (Konut, araç, tüketici kredileri, kredi kartları, ATM), dış ticaret (ithalat, ihracat, kambiyo ve harici garanti işlemleri), kredi (nakdi ve gayri nakdi fon kullandırma, finansal kiralama hizmetleri, doğrudan borçlandırma, business card). Bunun yanı sıra bankamızın bağlı bulunduğu Albaraka Banking Group’un da (ABG) sinerjisinden yararlanarak dünyada ve özellikle MENA (Ortadoğu, Kuzey Afrika) bölgesinde KOBİ’lerimize uygun maliyetle, hızlı, etkin dış ticaret ve yabancı kaynak oluşturma hizmetlerini sunmaya devam ediyoruz."

Özel anlaşmalar yapılıyor

KOBİ’lerle ilişkileri sürekli canlı tutmak için müşterilerin ve potansiyelin yoğun olduğu illerin ticaret ve sanayi odaları ile özel anlaşmalar yaptıklarını anlatan Yahşi, şunları söyledi: "Odalarla işbirliği yaparak aydınlatıcı ve işbirliğini geliştirmeye yönelik konferanslar düzenlemeye devam ediyoruz. Odalarla yapmış olduğumuz anlaşmalar ve konferanslarla müşteri tabanımızı adetsel ve bölgesel bazda geliştirme imkanına kavuştuk. Bu faaliyetlerimizi riski daha geniş tabana yaymayı öncelikli stratejik hedefimizin bir parçası olarak görmekteyiz."

KOBİ’lere ‘iki ayrı kol’dan finansal çözüm

KOBİ’lere kullandırılan kredileri toplam kredi porföyü içinde yüzde 60’lar seviyesinde olan Bank Asya, önümüzdeki dönemde bu oranı artırmayı hedefliyor. Bank Asya İşletme Bankacılığı Müdürü Tolga Sasık, KOBİ’lere yönelik kredi ve nakit yönetimi olarak iki ayrı koldan finansal çözümler sunduklarını belirtti.

Proje bazlı kredi olanağı

Sasık, şu bilgileri verdi: "Kredi tarafında "İşletme Destek Kredisi" adı altında KOBİ’lere yönelik proje bazlı, uzun vadeli ve uygun maliyetli nakdi ve gayrinakdi kredi olanakları sunuyoruz. Bu kredi paketinde Kurumsal Finansman Desteği, Leasing, Şirket Kartı, Sanal Ticari Kart, Akreditif gibi Enstürmanlar yer alıyor. Nakit Yönetimi tarafında ise Çek Karnesi, ATM, Vergi, SGK, Fatura Ödemeleri tahsilatları, POS, Sigorta, Para Transferleri, İnternet Bankacılığı, Telefon Bankacılığı ve Senet Tahsil Sistemi gibi ürünler bulunuyor."

120 bin civarında müşteri

"Mevcut durumda 120 bin civarında KOBİ statüsünde müşterimiz bulunuyor" diyen Sasık, "Hedefimiz ilave kredi türleri ve alternatif ödeme şekilleri dizaynı ile sektörde ilk tercih edilen banka olmak" diye konuştu. Sasık, KOBİ’lerin önümüzdeki dönemlerde ekonomide ve reel sektörde öneminin daha da artacağı bilincinde olduklarını kaydederek "Bu nedenle de, ürün tasarımlarında bu segmente dahil firmaların finansal ve bankacılık ihtiyaçlarının en verimli ve en optimal sürede nasıl karşılanabileceği konusunda fikirler üretiyoruz. Bunun yanında KOBİ’lerin yoğun olarak bulunduğu Ostim, İmes, Konya-Büsan, Siteler ve İstoç gibi organize sanayi bölgelerine özel indirimli kredi ve nakit yönetimi hizmetleri sunuyoruz."

KOBİ’lere yönelik kart

Bank Asya olarak 2007 yılı sonunda "Sanal Ticari Kart" ürününü geliştirerek KOBİ’lerin hizmetine sunduklarını hatırlatan Sasık, sözlerine şöyle devam etti: "2008 yılından bu yana KOBİ müşterilerimizin ihtiyaçlarından yola çıkarak tasarladığımız Asya Asist Card ürünümüzle acil durumlarında ve olası danışmanlık ihtiyaçlarında onların yanında olmayı amaçladık. En son kasım ayının başında KOSGEB ile protokol imzalanmış, bu anlaşma çerçevesinde, KOBİ’lere kullanacakları kredilerde uygun kâr oranı ve vade avantajı sunarak destek olmayı amaçladık."

TEB ‘Akademi’yi Avrupa ve ABD’ye ihraç edecek

TEB Ticari ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Turgut Boz, TEB KOBİ Akademi Kurumsal Gelişim Eğitimleri ile 6 bin üzerinde girişimciye eğitim verildiğini açıkladı. Boz, Türk bankacılığının uluslararası bankacılığa verdiği en büyük know-how’lar arasında sayılan TEB KOBİ Akademi’yi Cezayir’den sonra ABD ve Avrupa ülkelerine de ihraç edeceklerini söyledi.

TÜRK bankacılığının uluslararası bankacılığa verdiği en büyük know-how’lar arasında sayılan TEB KOBİ Akademi’yi Cezayir’den sonra ABD ve Avrupa ülkelerine de ihraç edilecek. Türk Ekonomi Bankası (TEB) Ticari ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Turgut Boz, "Türkiye ekonomisinin dinamosu olan KOBİ’lerimizin gücüne inanarak başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyor" dedi. TEB KOBİ Akademi’yi Cezayir’den sonra ABD ve Avrupa ülkelerine de ihraç edeceklerini söyleyen Boz, yürüttükleri çalışkalar hakkında şu bilgileri verdi:

Bilgi, teknoloji AR-GE

* 82 yıllık tecrübemiz ile ‘her firma için ayrı bir banka olmak’ anlayışını benimseyerek 2005 yılında, ticari ilişkinin ötesinde "banka-kamu kesimi-sivil toplum örgütleri-sanayici ve işadamı" işbirliğine dönük bir anlayışı sosyal sorumluluk anlayışı ile birlikte oluşturma ve geliştirme hedefiyle KOBİ Bankacılığı’nı kurduk. KOBİ’lerin karşısına daha uzun vade ve daha uygun fiyatlarla geniş bir ürün ve hizmet yelpazesiyle çıkmanın yanında; KOBİ’leri Dünya ölçeğinde rekabete hazırlayabilmek için, "Bilgi"ye, "Teknoloji"ye ve "AR-GE"ye yönelik çözüm ve hizmetleri TEB farkıyla sunmaya başladık.

Hız kesmeden devam

* Türkiye ekonomisinin dinamosu olan KOBİ’lerimizin gücüne inanarak başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyor, şubelerimiz vasıtasıyla ürün ve hizmetlerimizi KOBİ’lere ulaştırmaya devam ediyoruz. TEB KOBİ Bankacılığı olarak banka-müşteri ilişkisini sadece ‘ticari’ boyutan çıkararak farklı bir boyuta taşımaya çalışıyoruz, geliştirdiğimiz ürün ve hizmetler de bunu destekler nitelikte, finansal olsun olmasın KOBİ’lerin tüm ihtiyaçlarına cevap vermeye çalışarak onların sadece bankası değil aynı zamanda danışmanları olmaya da çalışmaktayız.

2.2 milyon TV izleyicisi

* KOBİ’ler gerek müşteri adedi olarak gerekse hacimsel büyüklükleri itibariyle her geçen yıl sektör ortalamasının üzerinde büyüyor. TEB olarak KOBİ müşteri adedimizi hızla artırıyoruz. 4 yılda 200 binin üzerinde müşteri kazandık. 40 bin üyesi olan TEB KOBİ TV sadece son bir yılda 2 milyon 200 bin izleyici ile buluşurken 30 şehirde düzenlediğimiz TEB KOBİ Akademi Kurumsal Gelişim Eğitimleri ile 6 bin üzerinde girişimcimize eğitim hizmeti verdik.

İhracat kararı alındı

TEB KOBİ Akademi Kurumsal Gelişim Eğitimleri 2007 yılında BNPP tarafından düzenlenen yarışmada 85 ülke projesi arasında "İnovasyon Ruhu" ödülüne layık görüldü. Program ününü yurtdışında da duyurmaya başlamış olup, Cezayir KOBİ Bakanı’nın da katılımıyla, 2007 yılında Cezayir’de başarılı bir KOBİ Akademi gerçekleştirildi. Bunun yanında TEB KOBİ Akademi ortağımız BNPP tarafından iş planı olarak ele alınarak 2 yıllık iş geliştirme sürecinin sonunda Belçika, Fransa, İtalya ve ABD’de yapılmasına karar verildi. TEB KOBİ Akademi’nin Türk bankacılığının uluslararası bankacılığa verdiği en büyük know-how olarak sayılabileceğini düşünüyoruz.

4 yılda 200 bin KOBİ kazandık

TURGUT Boz, KOBİ’lerin finansal ve finansal olmayan ihtiyaçlarını belirmeye yönelik olarak kapsamlı bir araştırma yaptıktan sonra, ihtiyaçlardan yola çıkarak KOBİ’lere özel ürünler ve hizmetler tasarlayarak, KOBİ’lerin danışmanı olma görevini üstlendiklerini belirti. Boz, bu doğrultudaki çalışmaların sonuçlarını şöyle aktardı: "82 yıllık tecrübemiz ile ‘her firma için ayrı bir banka olmak’ anlayışını benimseyerek 2005 yılında KOBİ Bankacılığı’nı kurduk. KOBİ’ler gerek müşteri adedi olarak gerekse hacimsel büyüklükleri itibariyle her geçen yıl sektör ortalamasının üzerinde büyümekte. TEB olarak KOBİ müşteri adedimizi hızla artırmaktayız. 4 yılda 200 binin üzerinde müşteri kazandık. Banka toplam plasmanımızda KOBİ işkolu müşterilerinin payı yüzde 30 oranında."

Sadece banka değil danışman

ÖNÜMÜZDEKİ yıl için "Şimdiye kadar sürdürdüğümüz farklı çizgimizi 2010 yılında da geliştirerek korumayı planlıyoruz" diyen Boz, sözlerine şöyle devam etti: "Önümüzdeki yıl KOBİ’lerin işlerini kolaylaştıracak finansal ve finansal olmayan yeni ürünlerlerle KOBİ’lerin yanında olmaya devam edeceğiz. Bizim her zaman söylediğimiz bir şey var; ‘Biz müşterilerimizin sadece bankası değil danışmanı olmak istiyoruz.’ Ayrıca 2010 yılında müşteri ihtiyaçlarını göz önüne alarak sektörel çözümlere ağırlık vermeyi planlıyoruz. Şu anda 190 adet TEB KOBİ Danışmanımız KOBİ’lerimize hizmet sunmak için hazır durumdalar. Önümüzdeki günlerde danışmanlarımızın sayısı artmaya devam edecek. Sektörlere özel ürünler ile müşterilerimizin ait olduğu sektör özelliklerine daha uygun ürünler geliştireceğiz."

2010’de 250 şube sadece KOBİ’lere hizmet edecek

TÜRKİYE Finans Girişimci Bankacılık Müdürü Menduh Kara, banka olarak KOBİ bankacılığına giderek artan ölçüde önem verdiklerini belirtirken, sadece KOBİ’lere hizmet veren şube sayısını 2010’da 250’ye çıkaracaklarını açıkladı.

TÜRKİYE Finans’ın, KOBİ bankacılığına giderek önem verdiğini belirten Türkiye Finans Girişimci Bankacılık Müdürü Menduh Kara, 2009 için koydukları hedefi aşacaklarını belirtti. KOBİ’lere sunulan hizmet ve ürünlerin çeşitliliğinin gün geçtikçe artığına dikkat çeken Kara, 2010 yılında sadece KOBİ’lere hizmet veren şube sayısını 250’ye çıkaracaklarını belitti.

Haftada 200 milyon TL

KOBİ’lere yönelik 10 adet sektör paketleri bulunduğunu belirten Kara, şu bilgileri verdi: "Bunların ortak özelliği; sektörün özelliğine göre ihtiyaç duyulan bankacılık ürünlerini bir arada sunması ve bankacılık hizmetlerinin daha özel imkânlarla kullanımına olanak sağlaması. Bununla birlikte reel sektöre her hafta 150-200 milyon TL’lik fon kullandırarak ve 75-100 milyon TL gayri nakdi desteği vererek piyasanın nabzını tutmaktayız."

Hızlı ve etkin

Türkiye Finans olarak 2009 yılının ilk 10 ayı itibari ile yaklaşık 50 bin KOBİ’ye 3.5 milyar TL fon kullandırdıklarını belirten Kara, şu bilgileri verdi: "Bu tutar tüm fon kullandırımlarımız içinde yaklaşık yüzde 30 gibi bir paya tekabül ediyor. Yalnızca KOBİ müşterilerine hizmet veren şube ekiplerimizin sayısını 2010 yılı içinde 250’e çıkartacağız. 2009 yılının ikinci yarısı itibariyle bankamız yeniden yapılanma çalışması içine girdi. Bu doğrultuda kuruluşu itibariyle zaten KOBİ Bankacılığı yapan Türkiye Finans, iç yapılanmasını da KOBİ’lere daha hızlı ve daha etkin hizmet verecek hale getirmeyi amaçlıyor. "

Hedefi aşacağız

"İlk kez bir krizin kaynağı ülkemiz ile doğrudan bağlantılı olmadı. 2001 yılında yaşanan ağır krizin etkileri ile zaten önlemlerini arttıran bir yapıya sahip olan bankacılık sektörü, birçok ülkeye ders verircesine sağlamlığını korumak bir yana kriz ortamında gücünü ispat etti" diyen Kara, bu dönemde KOBİ’lerle ilişkilerini ise şöyle anlattı: "Bankamız yapısı gereği her durum ve şartta reel sektörün yanında yer aldığından, fon kullandırımını kısmak bir yana, krizin en etkili olduğu 2008 sonları ve 2009’un ilk 3 ayında bir önceki döneme göre fon kullandırım rakamını arttıran bankalar arasında yer almayı başardı. 2009 yılı Ekim ayı rakamlarına bakıldığında bankamız hedeflerini yakalamayı başardı ve yıl sonu itibariyle de hedeflediği rakamların üzerine çıkacak. Bu doğrultuda yine 10 aylık rakamlara göre mevcut 50 bine yakın KOBİ müşteri sayımızı sene sonu itibariyle 55 binin üzerine çıkarmayı hedefliyor ve tüm çalışmalarımızı bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz. Yıl sonu itibariyle KOBİ’lere yönelik fon kullandırım rakamımızı da 4 milyar TL ile kapatmayı hedefliyoruz."

Kriz kadar yönetim tarzı da KOBİ’leri olumsuz etkiliyor

SEKTÖRDE, KOBİ kredilerinde takip oranının yüzde 7’ye çıkmasında kriz kadar KOBİ’lerin yönetim tarzının da etkili olduğuna dikkat çeken Menduh Kara, bunu şöyle açıkladı: "Türkiye’deki işletmelerin büyük çoğunluğunun aile şirketi olduğunu ve bu şirketlerin üçüncü nesile taşınma oranının yüzde 10’ların altında olduğunu düşünürsek KOBİ’lerin yapılanmalarının ağabey-kardeş ilişkisine dayandığını çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Ailenin ticaretten anladığı düşünülen büyük ağabeyi alım satım işleri ile uğraşırken matematiği biraz daha kuvvetli olan diğer kardeş ise finansal işlerle iştigal etmektedir. Bu yapı, profesyonellikten ve kriz zamanlarında her şeyi ince eleyip sık dokuyabilecek deneyimden de uzaktır. Takipteki kredilerin özellikle bu segmentte hızlıca artmasının altında yatan temel sebeplerden biri de KOBİ’lerin yönetim tarzıyla alakalıdır. Kredinin, ‘anlık ihtiyaç giderici’ bir enstrümandan ziyade ‘bir finansal kaldıraç’ olarak görülmeye başladığı anda üretimin, istihdamın dolayısıyla KOBİ’lerin en büyük destekçisi olacaktır. Ne yazık ki ülkemizdeki işletmelerde finansal bilinç henüz tam oluşmadığından, KOBİ kredilerinin takip oranlarının artmasını da normal bir sonuç olarak değerlendirmek gereklidir."

KOBİ’lere tavsiyeler

* Emtia fiyatlarının oynak olduğu özellikle aşağı yönlü olduğu dönemlerde, çok kırılgan olan bu fiyatlardan etkilenmemeleri adına bu sektörlerde çalışan firmaların stoklu çalışmamaları faydalı olur.

* KOBİ’ler, ihtiyaç duyulan krediyi; nakit sıkışıklığı döneminde başvurulacak bir araç olarak görmenin yerine, kredinin bir finansal kaldıraç olduğunu bilmeleri ve etkilerini iyi anlayıp, likit oldukları dönemde de işlerini büyütebilecek bir araç olarak görmeleri ve likiditelerinin sağladığı karlılıktan yararlanarak daha uygun maliyetli finansman sağlayabilir. Bu sayede likiditelerini de korumuş olurlar.

* KOBİ’ler, ürettikleri, ticaretini yaptıkları ürünleri ya da sundukları hizmetleri sektöründe bulunan firmalara nazaran farklılaştırmalıdır. Bu farklılık, sektör içinde, müşteri gözünde ve bankalar nezdinde ön plana çıkmalarını sağlayacaktır.

* KOBİ’lerin kredi imkânlarının artmasını sağlayacak önemli etmenlerden bir tanesi de bağlı bulundukları sanayi veya ticaret odalarında, örgütlerde ve benzer yapılarda daha fazla rol almalarıyla mümkün olabilecektir. Bu yapıların Bankalarla yaptığı protokolleri iyi takip etmek önemlidir.

* KOBİ’lerin; Bankalarla olan ilişkilerini hiçbir dönemde sekteye uğratmaması önemlidir. Unutulmamalıdır ki Bankacılık karşılıklı güven ve sıkı ilişkiye dayanan bir yapıya sahiptir ve kazan-kazan amacını taşır. Hiçbir dönemde bu ilişki azaltılmamalı, aksine sıcak ilişkiler ve bankacılık çalışmalarının çoğaltılması sağlanmalıdır.

* KOBİ’ler; faaliyetlerinden elde ettikleri kar ile öncelikle kendilerine yatırım yapmalıdırlar. Elde edilen karın önemli bölümünü sermayeye eklemek, daha güçlü ve güvenli bir yapıyı sağlayacaktır. Bu da olası dalgalanmalarda KOBİ’leri en çok koruyacak etmenlerden bir tanesi olacaktır.

2010 daha hareketli olacak biz hazırız

YAPI Kredi Perakende Bankacılık Pazarlama Grupları Başkanı Hakan Kaplan krizin, tüm kredilerde bir azalmaya neden olduğunu vurgularken, bu daralmanın yıl sonuna doğru azaldığına dikkat çekti. Beklentilerinin "2010'dan itibaren tüm sektörler için daha hareketli bir ekonominin oluşması" olduğunu söyleyen Kaplan, "Yapı Kredi olarak bu anlamda üzerimize düşeni yapmaya ve KOBİ’lerin dostu olmaya devam edeceğiz" dedi.

YAŞANAN krizin, tüm bankacılık sektörü kredileri için genel anlamda bir azalmaya neden olduğuna dikkat çeken Yapı Kredi Perakende Bankacılık Pazarlama Grupları Başkanı Hakan Kaplan beklentilerinin şimdilerde azalmaya başlayan daralmanın 2010'da yerini canlanmaya bırakması yönünde olduğunu açıkladı.

Kriz öncesinde en büyük büyümenin özelikle KOBİ kredilerinde yaşandığını hatırlatan Kaplan, şunları söyledi: "2008’in ilk altı ayında yüzde 13’lük büyüme sağlandı. KOBİ kredilerinde 2009 yılının ilk üç çeyrek verilerine baktığımızda ise 2008 Aralık ayına göre nakdi kredilerde yüzde 10’a varan bir azalma yaşandığını görüyoruz. Yıl sonuna doğru daralmanın yüzde 6’lara inmesini bekliyoruz. 2008 yılında kullandırdıkları KOBİ kredisi tutarı 6.2 milyar TL olduğunu hatırlatırken, "2009 yılında KOBİ bankacılık kredi hacimlerinin yüzde 10 civarı küçüldüğü bir ortamda banka olarak mevcut riskimizi 2008 yılı ile aynı seviye tutmayı hedefliyoruz."

Üretim ve büyüme odaklı

"Bu yıl tüm sektörlerde ciddi sıkıntılar ve daralmalar yaşanmasının yanında 2010 yılından itibaren tüm sektörler için daha hareketli bir ekonominin oluşacağı yönünde bir beklentimiz var" diyen Kaplan, sözlerine şöyle devam etti: "Önümüzdeki dönemde küresel ekonomik krizin etkilerinin azalmasıyla birlikte finansal çevrelerde, Türkiye’de toplam istihdamın yüzde 77’sini, toplam üretimin ise yüzde 65’ini oluşturan KOBİ’lere yönelik temkinli yaklaşımın yerini, yeniden üretim ve büyüme odaklı bir yaklaşıma bırakacağına inanıyoruz. Yapı Kredi olarak bu anlamda üzerimize düşeni yapmaya ve KOBİ’lerin dostu olmaya devam edeceğiz."

1400 KOBİ portföy yönetmeni

Türkiye genelinde Yapı Kredi şubelerinde 1400’den fazla KOBİ portföy yönetmeni bulunduğunu belirten Kaplan, sözlerine şöyle devam etti: "Bankamızda 2008 yılında yaklaşık 200 yeni şube açıldı ve tamamında KOBİ müşterilerimiz için bir temsilci bulunuyordu. Önümüzdeki dönemde de bankamızın açacağı şubeler KOBİ müşterilerimiz için temsilci tahsis edecek modeller uygulanmaya devam edecek. Yapı Kredi olarak özellikle farklı kredi ürünleri sunmada yenilikçi çalışmalarımız devam ediyor. KOBİ’lerimizin nakit akışına uygun olarak mevcut esnek ödeme yapımızı da geliştiriyoruz. Hem tüm KOBİ’lere hitap eden, hem de sektörel olarak ayrıcalık sağlayan ürünler çıkarmayı planlıyoruz. KOBİ sektörlerinin ihtiyaçlarını çok yakından takip ediyoruz ve sektörlere yönelik farklı çözüm ve hizmetler getirmeyi de sürdüreceğiz."

1 milyondan fazla KOBİ

HAKAN Kaplan, "KOBİ’lerin sadece bankalar için değil aynı zamanda Türkiye ekonomisi için de çok önemli olduklarını söylememiz gerekiyor. Özel sektördeki şirketlerin yüzde 95’inin oluşturan KOBİ'ler, bankamızın ticari anlamdaki müşterilerinin büyük çoğunluğunu oluşturuyor" derken, şu bilgileri verdi: "Yapı Kredi olarak 2006 yılından bu yana VIP müşteri kategorisinde hizmet verdiğimiz KOBİ müşterilerimiz 1 milyonu aşıyor. Bu müşterilerimizin 500 bini ile aktif olarak çalışıyoruz. Bugüne kadar yapılan tüm çalışmalarla KOBİ'lerin ilk tercihi haline gelen Yapı Kredi olarak kuruluşumuzdan bu yana KOBİ’lere destek olmayı sürdürüyoruz. KOBİ’lere üç değişik başlıkla yaklaşıyoruz: Kaliteli Servis, Doğru Finansman İhtiyacı ve Bilgilendirme. Son dört yıldır KOBİ'lere VIP statüsünde hizmet veriyoruz. 1400 KOBİ portföy yönetmenimiz ile KOBİ müşterilerinin gişe işlemlerini ortalama 4 dakika gibi kısa bir sürede sonuçlandırabiliyoruz. Kredisi olan müşteri adetimiz 150 bin civarında. Ağırlıklı olarak nakit destek, makine donanım, ticari taşıt ve ticari işyeri kredisi kullanılıyor."

Kayıtlı bir ekonomide daha cesur kararlar alabiliriz

KOBİ’lerin en önemli sorunlarının 'finansmana ulaşmak' olduğunu vurgulayan Hakan Kaplan, şunları dile getirdi: "Kayıtlı bir ekonomide bankalar olarak daha doğru kredileri ve daha cesur kararları alabiliriz. Bu anlamda bilgilere hızlı ve doğru ulaşmak için girişimlerde bulunulmasını doğru buluyoruz. Kayıtdışılığı yaratan birçok etmen var. Bazı maliyetlerin azaltılmasının uzun vadede avantaj sağlayacağını düşünüyoruz. Teşviklerin artması ve tabana yayılması için prosedürün azaltılıp ve imkânların genişletilmesi önemli. Garanti fonları ile ilgili atılmış adımların devam etmesi ve daha da geliştirilmesini bekliyoruz."

 Yapı Kredi KOBİ'ler için neler yapıyor

HAKAN Kaplan, Yapı Kredi olarak KOBİ'lere ne gibi hizmetler verdiklerini ise şöyle özetledi: "İmalat Destek Paketi, KOBİ ARGE Paketi gibi özel desteklerimizin yanı sıra Perakendeci Paketi'nde yer alan Esnek Ticari Hesap ile kısa vadeli ödemeleri ve nakit zorluklarına anında çözüm bulan yaklaşık 50 bin müşteriye aktif kullanılan önemli bir finansman kaynağı. Anlaşmalı firmalardan uzun vadeli taksitlerle her türlü ürün alımının sağlandığı kartlı özel bir ürün olan Trio/Metroclubcard’ın 20 bin kart kullanıcısı sistem içinde avantajlı şekilde mal tedariği yapabiliyor. KOSGEB ile yapılan anlaşma gereği ilk günden itibaren KOSGEB kredileri ve programlarının katılımcısı olan iki bankadan birisiyiz."

KOBİ’lerimizin her türlü bilgiye sahip olduğunda gerçekleştirdiği başarılara şahit olduklarını ifade eder Kaplan, bugüne kadar 205 tane sanayi, esnaf ve ticaret odası ile anlaşma yaptıklarını, bunun sonucunda da 25 bin KOBİ ile çalışmaya başladıklarını anlattı.Ayrıca 2001 yılında kurduğumuz “Kobiline” platformu ile Avrupa Birliği fonlarına aracılık ettiklerini hatırlatan Kaplan, www.kobiline.com, www.kobiline.com adreslerinden tüm KOBİ'leri bilgilendirdiklerine dikkat çekti.

Bu arada Benim KOBİ'm adında yeni bir paket daha sunduklarını belirten Kaplan, "Benim KOBİ’m müşterilerimizin farklı beklenti ve ihtiyaçlarını önceden fark ederek bunlara tek bir çatı altında cevap veren ve pazarda çok önemli bir eksikliği dolduran benzersiz bir ürün. Halen 35 bin müşterimiz bu paketlerimizi alarak avantajlardan yararlanmaya başladı" dedi. Sektörde, bilişim ve teknoloji konularında ilk bilgilendirme toplantıları düzenleyen banka olduklarını belirten Kaplan, "2 bin 500 firma ile birebir görüştük 540 firmanın projesini yazdık ve bunların 220 adeti şu an bu imkânlardan yararlanmayı başardı" dedi.