Güncelleme Tarihi:
AKBANK KOBİ Bankacılığı’ndan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kaan Gür, Küçük ve Orta Boy İşletmeler (KOBİ) için çeşitli projeler üreterek bu alanda alışılagelmiş iş yapma biçimini değiştirmeye başladıklarını söyledi. Tüm çalışmalarını uzun vadeli hedeflerle, değer yaratmak ve sürdürülebilir büyümeye katkı sağlamak amacıyla yürüttüklerini belirten Gür, “Kendimizi sadece finansman sağlayan bir kuruluştan öte bu finansmana ulaşmaları için gerekli bilgiyi sağlayan, danışmanlık ve yönlendirme yapan bir ‘iş ortağı’ olarak konumlandırıyoruz” dedi.
Niş alanlar önemli
Dünyada bankacılık sektörüne getirilecek yeni düzenlemelerden Türk bankacılık sektörünün daha az etkileneceğini düşündüğünü belirten Kaan Gür, şunları söyledi: “KOBİ Bankacılığı özelinde 2012 beklentilerimizden bahsetmek gerekirse öncelikle ekonomi üzerinde artan etkisi ile bankaların daha fazla KOBİ’lere yoğunlaştığını söyleyebilirim. Önümüzdeki yıllarda bankacılık sektöründe ölçek ekonomisi ve niş alanlar önem kazanacak. Finans sektörünün daha aktif rol alacağı yeni alanlar ön plana çıkacak. Bunlar sektörel alım-satım ve birleşmelerin artması (M&A), daha fazla halka arzın yaşanması ve İstanbul’un Finans Merkezi olması durumunda bölge ülkelerinden yeni iş olanakları gelmesi olarak sıralanabilir. Ayrıca KOBİ’lere yönelik kurulan gelişmekte olan şirket borsalarının daha da gelişmesiyle önümüzdeki dönem girişim ve risk sermayesi uygulamalarının hızlanmasını bekliyoruz.”
Banka değil, iş ortağı gibi
Uzun vadede bankaların kredi ürün çeşidinin yanı sıra hizmete odaklanacaklarına inandıklarını kaydeden Gür, “Farklılık, müşterilere sunulan hizmetler ile yaratılmaya çalışılacak. Bankalar, bir finans kuruluşundan çok bir iş ortağı olarak konumlanacaklar. Klasik bankacılığın dışındaki alanlar KOBİ’leri büyütmek ve geliştirmek için finans, pazarlama, strateji alanlarında da bilgi verilmesi, danışmanlık ve yönlendirme yapılması gündemde olacak. Biz de Akbank KOBİ Bankacılığı olarak uzun yıllara dayanan deneyimimizi ve bilgi birikimimizi teknolojinin bize sunduğu olanaklarla daha da verimli bir şekilde kullanıyor ve KOBİ’lerimizin sürekli değişen gelişen ihtiyaçlarına yönelik hizmet ve ürünler sunuyoruz” diye konuştu.
İhtiyatlı ve risk odaklı yaklaşım
Akbank olarak ihtiyatlı ve risk odaklı yaklaşımımızı taviz vermeden sürdürdüklerini belirten Kaan Gür, Takipteki kredi oranlarının geçen yıla göre azaldığını söyledi. Gür, “2010 sonu itibarıyla Akbank’ın yüzde 2.2 seviyesinde bulunan ve sektörün oldukça altında seyreden takipteki kredi oranı 30 Eylül 2011 itibarıyla düşüş trendini sürdürerek yüzde 1.6’ya geriledi. İhtiyatlı yaklaşımımızı sürdürerek takipteki kredilere yüzde yüz oranında karşılık ayırmaya devam ediyoruz. Ülkemizin son dönemde yaşanan global çalkantıya karşı sağlam duruş sergilemesinde diğer faktörlerin yanında güçlü Türk bankacılık sektörünün de önemli payı bulunuyor” diye konuştu.
20’ye yakın paketle KOBİ’lere destek veriyor
FARKLI segment, sektör ve bölgelerdeki müşterilerinin tüm bankacılık işlemlerini karşılayan paketler sunduklarını belirten Kaan Gür şunları
söyledi: “Şu ana kadar hazırladığımız 20’ye yakın paket ile de KOBİ’lere
destek veriyoruz. Oluşturduğumuz paketler arasında, Toptancı Destek Paketi, Turizm Destek Paketi, İmalat Destek Paketi, Lojistik Sektör Paketi gibi bir dizi değişik sektörün ihtiyacına göre tasarlanmış paketler yer alıyor.”
Çin parası ile işlemlere başladı
BU yıl Çin parası Yuan üzerinden kambiyodan, mevduata kadar birçok işlem yapmaya başladıklarını hatırlatan Kaan Gür, “Aksigorta işbirliği ile KOBİ’lere üye işyerlerinde bulunan POS cihazlarıyla birlikte, “POS Plus Sigortası” ve KOBİ’lerin işyerlerinde bulunan temel riskleri belirli bir limit dahilinde teminat altına alan sabit fiyatlı ‘İşyeri Sigortası’ sunuyoruz. Ayrıca, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği ile “LUCA Banka Hesap Hareketleri Entegrasyonu” sağlayarak destek veriyoruz” diye konuştu.
Gelir düzeyi ve genç nüfus müşteri artıracak
AKBANK Genel Müdür Yardımcısı Kaan Gür, önümüzdeki dönemde üç önemli faktörün Türk bankacılık sektörünü daha da ileriye taşıyacağını söyledi. Gür şunları söyledi:
“Bunlardan ilki bankacılığı kullanan nüfus sayısında artış yaşanacak olması. Yapılan çalışmalar önümüzdeki dönemde Türkiye’nin İtalya, Meksika, Çin ve Brezilya ile birlikte üst-orta gelir grubunda olan ülkeler arasında yer alacağına işaret ediyor. Genç nüfus ve gelir artışı önümüzdeki dönemde “bankalı nüfus” sayısını da artıracak.”
“İkinci olarak büyümede KOBİ ve tüketici kredilerinin ön plana çıkacağını düşünüyoruz. Örneğin toplam işletmelerin yüzde 99’unu oluşturan KOBİ’lerin toplam kredilerden aldığı pay yüzde 24. Bunun önümüzdeki 5 yıl içinde yüzde 40’lara gelmesi gerekiyor.”
“Üçüncü beklentimiz ise etkin kanal yönetiminin ön planda olması. 2010 sonu itibarıyle Türkiye’de 22 milyon internet kullanıcısı bulunuyor. İnternet kullanıcılarının nüfusa oranı yüzde 42. Gelişmiş AB ülkelerinde ise bu oran yaklaşık yüzde 70. Genç nüfusumuz bu oranın artmasını destekleyecek. İnternet bankacılığını kullanan sayısı artacak.”
İhtiyaçları doğru tespit etmek, rekabet avantajı ile şirketi öne çıkarabilir
KÜÇÜK ve Orta Boy İşletmelere kredi sağlarken sektörel bir ayrım yapmadıklarını belirten Kaan Gür, “Yaklaşımız bu sektör iyidir, bu sektör kötüdür şeklinde değil” dedi. Gür şunları söyledi: “Her sektörde çok başarılı KOBİ’ler var. Onlarla belli bir iş ortaklığını tesis etmek ve sürdürmek istiyoruz. KOBİ’lerin faaliyet gösterdiği sektörün dinamiklerini iyi anlamak lazım. Çünkü rekabette de aslında bugün bankaların hizmet kalitelerinde, ürün gamlarında çok ciddi farklılıklar yok. Ama bizi bir adım öne geçirecek nokta ihtiyacı doğru tespit etmek olacak. Sektörün gereksinimlerine cevap vermek, sorunlarını çözmek adına müşterilerimizin yanında olmak. “