ANKA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 03, 2007 16:02
BDDK’nın İlerleme Raporu’na göre, Türk bankacılık sektörü Basel ll’ye sermaye yapısı ve yeterliliği açısından yüzde 50 uyum sağlayabildi.
Seraye yeterliliği açısından yüzde 17.2, sermaye yapısı açısından da yüzde 24.1 düzeyinde uyum olduğu belirlendi. Basel ll’ye geçişte kurum içi yol haritalarına sektör aktifinin yüzde 72.7’sini oluşturan bankaların büyük ölçüde, yüzde 25.9’u kısmen, yüzde 1.6’sı tam uyumlu yüzde 0.1’inin ise uyumsuz olduğu kaydedildi.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), “Bankacılık Sektörü Basel ll İlerleme Raporu”’nu yayınladı.
Raporda bankacılık sektörü toplam aktif büyüklüğünün yüzde 50’sini oluşturan bankaların, bireysel ve
konsolide bazda Basel ll’ye ilişkin strateji ve politikalarını yönetim kurullarına onaylatarak uygulamaya koyduğu anımsatıldı. Sektörün yüzde 80’inin bu kapsamdaki çalışmaları yürütecek yönetim ve birimlerini, yüzde 82’isinin de sorumlu personeli belirlediği kaydedildi. Basel ll’ye geçişte kurum içi yol haritalarına sektör aktifinin yüzde 72.7’sini oluşturan bankaların büyük ölçüde, yüzde 25.9’u kısmen, yüzde 1.6’sı tam uyumlu yüzde 0.1’inin ise uyumsuz olduğu kaydedildi.
KREDİ RİSKİNDE STANDART YAKLAŞIMBankaların yüzde 92’si
kredi riskinde standart yaklaşıma yüzde 50 ile yüzde 100 arasında uyum sağlarken, yüzde 73’ü içsel derecelendirmeye dayalı yaklaşımda ve menkul kıymetleştirmede yüzde 50’den
düşük uyum sağladı. Bankaların yüzde 97’si piyasa riskinde standart yönteme uyum gösterirken, içsel ölçüm yöntemlerinde ve değerlemeye ilişkin hususlar ile spesifik riske ilişkin hususlarda bu oran yüzde 70’e düştü. Operasyonel riskte bankaların yüzde 90’ı temel gösterge yaklaşımına yüzde 75 ile 100 arasında uyum sağlarken, standart yaklaşımda yüzde 75 ile
yüzde 100 arasında uyum sağlayan bankaların oranı yüzde 57’de kaldı. İleri ölçüm
yaklaşımlarında ise bankaların yüzde 74’ü, yüzde 0 ile yüzde 25 arasında uyum sağladı.
İkinci yapısal bloğun temel prensipleri ve operasyonel riske ilişkin yüzde 50 ile yüzde 100 uyum düzeyi yüzde 48 civarında iken bu oran kredi, piyasa, yapısal faiz ve likiditede yüzde 70’e yükseldi.
VERİ EKSİKLİĞİ TEMEL SORUNBasel ll’ye uyum sürecinde karşılaşılan sorunlara ve kısıtlara bakıldığında veri eksizliğinin ön plana çıktığı görüldü. Bu kısıtları, mevzuattaki belirsizlikler ve teknolojide karşılaşılan
sorunlar takip etti. Bankaların büyük çoğunluğu nitelikli personel, bütçe konusunda sorun yaşamadıkları ortaya çıktı. Bankacılık sektörü toplam aktif büyüklüğünün yüzde 50’si ekonomik sermaye tahsisi uygulamasına geçmeyi planlarken, yüzde 44.4’ü ise ekonomik sermaye tahsisi uygulamasının oluşturma aşamasında olduğu görüldü.
FAİZ ORANI RİSKİ Bankacılık sektörünün toplam aktifinin
yüzde 80’inden fazlasını temsil eden 32 bankanın yapısal faiz oranı riski analizi sonuçlarını karar
alma süreçlerinde kullandığı görüldü.
Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğünün yaklaşık olarak yüzde 75’ini oluşturan bankaların
likidite riski analizi sonuçlarını karar alma süreçlerinde kullandığı görüldü.