Bankada 132 bin YTL param var siz de açıklayın
Güncelleme Tarihi:
Şükrü KÜÇÜKŞAHİN - Okan KONURALP
Oluşturulma Tarihi: Ocak 24, 2006 00:00
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın, bir siyasi partinin bankalarda 150 milyon YTL, liderinin de milyon YTL’lik hesapları bulunduğu iddialarına yanıt veren CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Benim bankalardaki hesabım 132 bin 16 YTL’dir. Ben açıklıyorum. Şimdi Maliye Bakanı da, hem de derhal, benim ve Başbakan’ın özel ve mali durumunu araştırarak açıklasın" dedi.
YENİ Şafak Gazetesi’nin, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’a dayandırarak, bir siyasi partinin bankalarda 150 milyon YTL, liderinin de milyon YTL’lik hesapları bulunduğu, bu partinin CHP, liderinin de Deniz Baykal olduğunu ima eden haberi, malvarlığı tartışmasını yeniden başlattı. Baykal, Unakıtan’ı bütün hesaplarını açıklamaya davet ederek, "Benim bankalardaki hesabım 132 bin 16 YTL’dir. Ben açıklıyorum. Şimdi Maliye Bakanı da, hem de derhal, benim ve Başbakan’ın özel ve mali durumunu sadece Türkiye’de değil, bütün dünyada araştırma yaparak açıklasın" dedi. Baykal, CHP’nin bankalardaki parasının da 150 milyon YTL değil 25 milyon YTL olduğunu bildirdi. Yeni Şafak Gazetesi’nin dün manşetten verdiği "Unakıtan bombası" başlıklı haberde, isim verilmedi; ancak, partinin genel merkez inşaatı yaptırmakta olduğu; geçmişte genel başkanı için muhaliflerin maddi konularda suçlamalarda bulunduğu yazıldı. Haberde, akla üç partinin geldiği vurgusu yapılarak, CHP’nin genel merkez inşaatının sürdüğü, MHP’nin ise 2004’te tamamlandığı, AKP’nin arsa alımıyla yetindiği belirtildi.
BAKAN YOK DEDİ, GAZETE SAVUNDU: Unakatın akşam saatlerinde AKP’ye ve Başbakan Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla tanınan Yeni Şafak Gazetesi’nin haberini yalanladı. Unakıtan, Baykal’ın "sadece bir gazetenin asılsız haberine dayalı olarak, böyle bir açıklamanın olup olmadığını teyid etmeden, alelacele bir açıklama yapımasını yadırgadığını" kaydetti. Yeni Şafak Genel Yayın Müdürü Mustafa Karaalioğlu ise Hürriyet’in sorusu üzerine, "Haber doğru. Bakan bu açıklamayı bir gruba yaptı. Yarın (bugün) Baykal’ın açıklamasına yer vereceğiz" dedi. Haberde ima edilen CHP’nin Genel Başkanı Baykal, görüşlerini Hürriyet’le paylaştı:
DERHAL AÇIKLASIN: Genel merkez inşaatı ve muhaliflerin iddialarından söz edildiğine göre bizi tarif ediyorlar. Vallahi çok da iyi etmişler. Biz siyasilerin ve siyasi partilerin hesaplarının denetlenmesinden hiç rahatsız olmayız. Çünkü benim hesabımda tek kuruş Ofer parası yok. Benim çağrım net. Unakıtan, benim ve Başbakan’ın özel mali durumlarımızı zaman içindeki değişmeleri de dikkate alarak, yani dün neydi bugün ne oldu, bütün imkanları seferber edip, Türkiye ve dünyadaki bütün bankalar nezdinde, buna Ortadoğu’su, ABD’si, Avrupa’sı dahil, araştırmalar yapıp açıklamalıdır. Kaynaklarımızın ne olduğunu, nereden nereye geldiğimizi bilsin herkes. Örneğin, kendimi ihbar da edebilirim. Yeni bir eve taşındım. Bu evi nasıl yaptığımı da Maliye Bakanı araştırsın ve kaynaklarını açıklasın. Hodri meydan.
ÜSTÜNÜ TAMAMLASIN: Benim, herkesin bildiği İş Bankası’nda yıllardır süren bir yatırım hesabım var. Hesapta ne var, ne yok bile bilmem. Özel Kalem Müdirem Nesrin Hanım ilgilenir. Şimdi bu vesile ile Nesrin Hanıma yeniden sorayım. (Hürriyet’in bir saat sonra araması üzerine) Nesrin Hanım’a sordum. Benim İş Bankası’ndaki hesabımda, yatırım fonu olarak toplam 97 bin 790 YTL değerinde fonlar var. Cari hesabım ise, son maaşım da dahil olmak üzere 34 bin 207 YTL’dir. Yani hesap toplamım 132 bin 16 YTL’dir. Bunun dışında bir hesap varsa, Unakıtan açıklamalıdır. Yoksa, hesabı milyon YTL’ye tamamlasın.
CHP’NİN 25 MİLYON YTL: Unakıtan’a benim çağrım bununla da kalmıyor. Partimin hesaplarını da açıklasın. CHP’nin bankalardaki hesabının toplamı, bu yıl alınan 22 milyon 500 bin YTL hazine yardımıyla birlikte 25 milyon YTL’dir. CHP’nin Ankara Kızılay ile Ulus’taki gayrimenkuldan gelir elde ettiği iddiası da yalandır. Unakıtan ya iddiasını kanıtlasın ya da aradaki bu farkı da kesesinden kapatsın. Ama, bunu yaparken AKP’nin hesaplarını da açıklasın. Bu da yetmez, kaynağı nereden gelmiş, nereye harcanmış, onu da açıklasın. O kadarlık hesabım olsa ne yazar? Sen paranın miktarına değil, kaynağına bak. Adamın 100 trilyonu vardır, helaldir; helal olsun. Eğer kaynağı yoksa o zaman konuş; konuşmakla da yetinme hemen hesap sor.
Servetim mal beyanımda var
HER yıl TBMM Başkanlığı’na mal beyanı verdiğini hatırlatan Deniz Baykal, "Benim şahsi malvarlığım her yıl TBMM Başkanlığı’na verilen mal beyanında, şahsi hesabımın dökümü de banka kayıtları nedeniyle Maliye Bakanı’nın elindedir. Bakan, elindeki banka kayıtlarını bile bile bu konuda da yalan beyanda bulunmuştur, 3 aylık maaşımı da içeren hesabımdaki paranın açıklanan rakamla uzaktan yakından ilgisi yoktur" dedi.
5 yıldızlı otelde kalmayan tek liderim
CHP’nin her kuruşuna sahip çıkarak 20 trilyon liraya bir genel merkez yaptırdığını söyleyen Deniz Baykal, şöyle devam etti: "Ayrıca illere, önemli ilçelere binalar alıyoruz. Bunların hepsini de partinin kuruşuna sahip çıkarak yapıyoruz. Benim İstanbul’da 5 yıldızlı otellerde odam yok. Bunda ilkim; ama bunun cakasını da satmaya gerek görmem. TBMM misafirhanesinde kalırım. Ben ve milletvekillerimizin ne yurt içi ne yurt dışı gezileri için tek kuruş harcırah hakkı yoktur. Sadece bilet, otel paraları ve getirirlerse yemek faturaları karşılanır. Çünkü, biz alışverişe değil, iş yapmaya gidiyoruz. Burada şunu da tekrarlayayım, partimin 300 trilyonu da olabilirdi, keşke olsaydı, önemli olan kaynağıdır. Bakın CHP, işadamlarından bağış almayan bir partidir. CHP çalışanları sendikalı olan ve en yüksek ücreti veren partidir. Buna rağmen, partimin hesapları Maliye Bakanından çok daha sağlam.
UZMAN GÖRÜŞÜ
Kızılot: Unakıtan’ın bilgileri açıklaması suç
HÜRRİYET’in vergi uzmanı Şükrü Kızılot, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın CHP’nin sahip olduğu parasal büyüklüklere ilişkin açıklamasını şöyle değerlendirdi: "Finansal Vergi işlemleri ve incelemeleri ile uğraşan memurlar, görevleri gereği, her türlü bilgi ve belgeye ulaşabiliyorlar. Nedenine gelince, bilgi verme olayı, yasa ile zorunlu kılınmıştır (Vergi Usul Kanunu Madde 148). Ancak, bu kişilerin görevleri gereği öğrendikleri, işlem ve hesapların durumlarını, servet ve mal varlığını, öğrendikleri sırları ve gizli kalması gereken diğer hususları açıklamaları ve kendilerinin ya da üçüncü şahısların çıkarı için kullanmaları yasaklanmıştır. Bu husus Vergi Usul Kanunu’nun 5. maddesinde "vergi mahremiyeti" olarak belirtilmiştir. Öyle ki bu bilgilerin eş ve çocuğa bile açıklamaları yasaklanmıştır (Md.6). Maliye’nin denetim elemanlarının, görevleri ve yetkileri gereği öğrendikleri bilgilerin, ilgili Bakan tarafından siyasi amaçlı kullanılması da yasağın kapsamı içindedir. Buna uymayanlarla ilgili yaptırım da var. Yukarıda belirtilen bilgiler ele alınarak, mükelleflerin haysiyet, şeref ve haklarına tecavüz edilemez. Aksine hareket edenler hakkında, Yeni Türk Ceza Kanunu’nun 125, 126 ve 127. maddelerinde yer alan ve 3 aydan 2 yıla kadar olan hapis cezası, üç kat olarak uygulanır."
BAKAN YOK DEDİ, GAZETE SAVUNDU: Unakatın akşam saatlerinde AKP’ye ve Başbakan Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla tanınan Yeni Şafak Gazetesi’nin haberini yalanladı. Unakıtan, Baykal’ın "sadece bir gazetenin asılsız haberine dayalı olarak, böyle bir açıklamanın olup olmadığını teyid etmeden, alelacele bir açıklama yapımasını yadırgadığını" kaydetti. Yeni Şafak Genel Yayın Müdürü Mustafa Karaalioğlu ise Hürriyet’in sorusu üzerine, "Haber doğru. Bakan bu açıklamayı bir gruba yaptı. Yarın (bugün) Baykal’ın açıklamasına yer vereceğiz" dedi. Haberde ima edilen CHP’nin Genel Başkanı Baykal, görüşlerini Hürriyet’le paylaştı:
DERHAL AÇIKLASIN: Genel merkez inşaatı ve muhaliflerin iddialarından söz edildiğine göre bizi tarif ediyorlar. Vallahi çok da iyi etmişler. Biz siyasilerin ve siyasi partilerin hesaplarının denetlenmesinden hiç rahatsız olmayız. Çünkü benim hesabımda tek kuruş Ofer parası yok. Benim çağrım net. Unakıtan, benim ve Başbakan’ın özel mali durumlarımızı zaman içindeki değişmeleri de dikkate alarak, yani dün neydi bugün ne oldu, bütün imkanları seferber edip, Türkiye ve dünyadaki bütün bankalar nezdinde, buna Ortadoğu’su, ABD’si, Avrupa’sı dahil, araştırmalar yapıp açıklamalıdır. Kaynaklarımızın ne olduğunu, nereden nereye geldiğimizi bilsin herkes. Örneğin, kendimi ihbar da edebilirim. Yeni bir eve taşındım. Bu evi nasıl yaptığımı da Maliye Bakanı araştırsın ve kaynaklarını açıklasın. Hodri meydan.
ÜSTÜNÜ TAMAMLASIN: Benim, herkesin bildiği İş Bankası’nda yıllardır süren bir yatırım hesabım var. Hesapta ne var, ne yok bile bilmem. Özel Kalem Müdirem Nesrin Hanım ilgilenir. Şimdi bu vesile ile Nesrin Hanıma yeniden sorayım. (Hürriyet’in bir saat sonra araması üzerine) Nesrin Hanım’a sordum. Benim İş Bankası’ndaki hesabımda, yatırım fonu olarak toplam 97 bin 790 YTL değerinde fonlar var. Cari hesabım ise, son maaşım da dahil olmak üzere 34 bin 207 YTL’dir. Yani hesap toplamım 132 bin 16 YTL’dir. Bunun dışında bir hesap varsa, Unakıtan açıklamalıdır. Yoksa, hesabı milyon YTL’ye tamamlasın.
CHP’NİN 25 MİLYON YTL: Unakıtan’a benim çağrım bununla da kalmıyor. Partimin hesaplarını da açıklasın. CHP’nin bankalardaki hesabının toplamı, bu yıl alınan 22 milyon 500 bin YTL hazine yardımıyla birlikte 25 milyon YTL’dir. CHP’nin Ankara Kızılay ile Ulus’taki gayrimenkuldan gelir elde ettiği iddiası da yalandır. Unakıtan ya iddiasını kanıtlasın ya da aradaki bu farkı da kesesinden kapatsın. Ama, bunu yaparken AKP’nin hesaplarını da açıklasın. Bu da yetmez, kaynağı nereden gelmiş, nereye harcanmış, onu da açıklasın. O kadarlık hesabım olsa ne yazar? Sen paranın miktarına değil, kaynağına bak. Adamın 100 trilyonu vardır, helaldir; helal olsun. Eğer kaynağı yoksa o zaman konuş; konuşmakla da yetinme hemen hesap sor.
Servetim mal beyanımda var
HER yıl TBMM Başkanlığı’na mal beyanı verdiğini hatırlatan Deniz Baykal, "Benim şahsi malvarlığım her yıl TBMM Başkanlığı’na verilen mal beyanında, şahsi hesabımın dökümü de banka kayıtları nedeniyle Maliye Bakanı’nın elindedir. Bakan, elindeki banka kayıtlarını bile bile bu konuda da yalan beyanda bulunmuştur, 3 aylık maaşımı da içeren hesabımdaki paranın açıklanan rakamla uzaktan yakından ilgisi yoktur" dedi.
5 yıldızlı otelde kalmayan tek liderim
CHP’nin her kuruşuna sahip çıkarak 20 trilyon liraya bir genel merkez yaptırdığını söyleyen Deniz Baykal, şöyle devam etti: "Ayrıca illere, önemli ilçelere binalar alıyoruz. Bunların hepsini de partinin kuruşuna sahip çıkarak yapıyoruz. Benim İstanbul’da 5 yıldızlı otellerde odam yok. Bunda ilkim; ama bunun cakasını da satmaya gerek görmem. TBMM misafirhanesinde kalırım. Ben ve milletvekillerimizin ne yurt içi ne yurt dışı gezileri için tek kuruş harcırah hakkı yoktur. Sadece bilet, otel paraları ve getirirlerse yemek faturaları karşılanır. Çünkü, biz alışverişe değil, iş yapmaya gidiyoruz. Burada şunu da tekrarlayayım, partimin 300 trilyonu da olabilirdi, keşke olsaydı, önemli olan kaynağıdır. Bakın CHP, işadamlarından bağış almayan bir partidir. CHP çalışanları sendikalı olan ve en yüksek ücreti veren partidir. Buna rağmen, partimin hesapları Maliye Bakanından çok daha sağlam.
UZMAN GÖRÜŞÜ
Kızılot: Unakıtan’ın bilgileri açıklaması suç
HÜRRİYET’in vergi uzmanı Şükrü Kızılot, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın CHP’nin sahip olduğu parasal büyüklüklere ilişkin açıklamasını şöyle değerlendirdi: "Finansal Vergi işlemleri ve incelemeleri ile uğraşan memurlar, görevleri gereği, her türlü bilgi ve belgeye ulaşabiliyorlar. Nedenine gelince, bilgi verme olayı, yasa ile zorunlu kılınmıştır (Vergi Usul Kanunu Madde 148). Ancak, bu kişilerin görevleri gereği öğrendikleri, işlem ve hesapların durumlarını, servet ve mal varlığını, öğrendikleri sırları ve gizli kalması gereken diğer hususları açıklamaları ve kendilerinin ya da üçüncü şahısların çıkarı için kullanmaları yasaklanmıştır. Bu husus Vergi Usul Kanunu’nun 5. maddesinde "vergi mahremiyeti" olarak belirtilmiştir. Öyle ki bu bilgilerin eş ve çocuğa bile açıklamaları yasaklanmıştır (Md.6). Maliye’nin denetim elemanlarının, görevleri ve yetkileri gereği öğrendikleri bilgilerin, ilgili Bakan tarafından siyasi amaçlı kullanılması da yasağın kapsamı içindedir. Buna uymayanlarla ilgili yaptırım da var. Yukarıda belirtilen bilgiler ele alınarak, mükelleflerin haysiyet, şeref ve haklarına tecavüz edilemez. Aksine hareket edenler hakkında, Yeni Türk Ceza Kanunu’nun 125, 126 ve 127. maddelerinde yer alan ve 3 aydan 2 yıla kadar olan hapis cezası, üç kat olarak uygulanır."