Nilgün KARATAŞ
Oluşturulma Tarihi: Mart 19, 2006 00:00
Koçbank ile evlilik sürecinde konut kredilerindeki yarıştan uzak kalan Yapı Kredi, hedefini ilk 3’e girmek olarak belirledi. Yapı Krediı Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Sönmez, "Ortağımız Banca Casa’yıı inceledik, ev ödemize çalıştık, yasa ile birlikte yeni ürünlerle çıkacağız" dedi.
KOÇ, hisselerinin yüzde 57.4’ünü aldığı Yapı
Kredi Bankası ile konut pazarında etkinliğini artıracak. Koçbank ve Yapı Kredi’nin birleşme çalışmaları nedeniyle bankalar arasında rekabetin en yoğun yaşandığı alanlardan biri haline gelen konut kredilerinde yarıştan uzak kalan Yapı Kredi, yüzde 8’lerde olan payını yüzde 14’e çıkarmak üzere hazırlıklara başladı. Yapı Kredi Bankası Perakende Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Sönmez, göreve gelir gelmez ağırlığı konut sektörüne verirken, hedeflerini de ilk 3’e girmek olarak açıkladı.
YARIŞA GEÇ KATILDIK: Birleşme çalışmaları nedeniyle konut kredilerindeki yarışa geç katıldıklarını dile getiren Sönmez, ancak eldeki verilerin bu pazarda büyük bir potansiyel olduğunu gösterdiğini ve bu nedenle Yapı Kredi’nin de hedeflerini büyüttüğünü kaydetti. Konut sektörünün ve kredilerin hızlı bir artış yaşadığına dikkat çeken Sönmez, "Bu yıl konut kredilerinin GSMH içindeki payının yüzde 2.9’dan yüzde 5.5’lara gelmesini öngörüyoruz" dedi.
EV ÖDEVİMİZE ÇALIŞTIK: Koç Finansal Hizmetler’in ortağı UniCredit’in İtalya’da sadece mortgage alanında faaliyet gösteren Banca Casa adında bir kuruluşu bulunduğunu hatırlatan Sönmez, sözlerine şöyle konuştu: "Banca Casa’nın ihtisas alanı mortgage. Gittik burayı da inceledik ve tüketiciler için çok yeni ürünler hazırlamaya başladık. Mortgage yasasının bu yılın ortalarında çıkması ile birlikte tüketicinin önüne değişik ürünlerle çıkacağız. Yasanın çıkmasıyla sadece bankalar değil bütün finansman şirketleri bu yarışın içinde olacak. Bilendik ve açığı kapatmak üzere çalışıyoruz. Bu süre içerisinde ev ödevimize iyi çalıştık."
Türkiye’deki konutların yüzde 45’inin ruhsatı yokYAPI Kredi Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Sönmez, "Türkiye’deki konutların yüzde 45’inin ruhsatı bulunmuyor, oturulan konutlardan yüzde 40’nın inşaat izni, yüzde 55’inin oturma izni yok ve yüzde 40’nın da iyileştirme ihtiyacı var. Bu da satışları etkiliyor, insanlar deprem riskini de gözeterek oturulabilir, ruhsatlı evlere yöneliyor. Türkiye’de 2003 yılında 392 bin, 2004 yılında 496 bin, 2005 yılında ise 572 bin konut satıldı. Bu yıl 600-800 bin arası ev satışı bekleniyor. Bu süreçte konut kredisiyle alınan evlerin oranı da 2003 yılında yüzde 6 seviyesinde iken geçen yıl yüzde 21.6’ya ulaştı" dedi.
Konut kredileri iki yılda 14 milyar YTL’ye çıktıKONUT sektörünün son iki yıldır ulaştığı rakamların bundan sonraki gelişimin de en önemli göstergesi olduğunu ve hedeflerini de buna göre planladıklarını belirten Mehmet Sönmez, yaptıkları bir araştırmanın sonuçlarını da paylaştı. Sönmez’in verdiği bilgiler şöyle:
Türkiye’de GSMH içinde konutun 2005 yılı sonunda geldiği nokta yüzde 2.9. Oysa mortgage ile ev sahibi olanların oranı İtalya’da 13.3, Yunanistan’da yüzde 15, ABD’de ve İngiltere’de ise yüzde 63’lerde. En yüksek oran ise yüzde 90’lar ile Hollanda’da. Doğu Avrupa ülkelerine bakıldığında Polonya’da yüzde 5.5, Macaristan yüzde 9.6, Estonya yüzde 16.6. Bu rakamlar Türkiye’nin potansiyeli olan bir ülke olduğunu gösteriyor.
Tüketici kredilerindeki hızlı artışın en önemli nedeni konut. 2003 yılında konutun toplam tüketici kredileri içindeki payı yüzde 22 iken bu rakam 2006 yılında yüzde 46 oranına ulaştı. Konut kredileri iki yıl önce 4 milyar YTL düzeyinde iken 14 milyar YTL’ye çıktı.