Güncelleme Tarihi:
DENİZDE av yasağının bitmesiyle ‘vira bismillah’ diyerek denize açılan tekneler ilk tuttukları balıkları hale getirdi. Denizde “ay ışığı” nedeniyle ilk gece balık
Denizlerde av yasağı 1 Eylül’de kalktı, ancak balıkçılar bayram tatili nedeniyle önceki akşam denize açıldı. Sabah saatlerinde teknelerde son hazırlıklarını yapan balıkçılar, ağlarını tekne üzerine taşıdı. 15 Nisan’da bitecek sekiz aylık balık avı maratonunda tekne sahibi “reisler” bu sezondan umutlu. Geçtiğimiz yılı “altın sezon” olarak adlandıran Rumeli Feneri reislerinden Durul Peker (41) en büyük sıkıntılarının teknede çalışacak tayfa istihdamı olduğunu söyledi. Tayfalara aylık 4 bin lira maaş verdiğini söyleyen Karadeniz B teknesinin reisi Peker “Geçtiğimiz yıl çok balık tuttuk, hepimiz ihya olduk. Hem biz hem de tayfamız evlerine ekmek götürdü.
Umarım bu yıl da aynısı olur. Bayram tatili ve balık halinin resmi tatilde olması nedeniyle balıkçıların çoğu Pazar akşamı yola çıktı. Önden giden birkaç tekne oldu. Onlar iyi verim alamamışlar. Balıkçılık mesleğini zor günler bekliyor. Her yıl tayfa bulmakta biraz daha zorlanıyoruz. Her teknenin bir reisi ve bir de kocareisi oluyor. Kocareis gidip elaman topluyor. Bu yıl tayfanın birçoğu Ordu Perşembe’den geldi. Şu anda 24 tayfamız var. Eski tayfa işi iyi bildiği için yavaş çalışıyor. Neden ‘yeniler çalışmıyor’ diyor. Gençler de iş bilmediği için izliyorlar. Tayfadan kocareis sorumlu. Elemanlara 4 bin lira maaş veriyoruz. Kocareis de 7 bin lira maaş alıyor. Tayfa sekiz ay boyunca teknede yatıp kalkıyor. Yemeklerini teknede yiyip, teknede uyuyorlar. Bu yıl balık iyi olmaz ise maaşları ödeyemez duruma geliriz ve bir sonraki yıl balığa çıkamayız. Biz gırgır teknede balık avlıyoruz. Karadeniz’e açılacağız” dedi.
TAYFAYI ORDUDAN GETİRDİK
Balıkçı teknelerinin tüm sorumluluğunu kocareisler üstleniyor. Kocareis olmanın en büyük şartı ise ‘dürüst’, ‘adil’ ve ‘çalışkan’ olmak. Karadeniz B teknesinin kocareisi Özer Çelebi “16 yıllık balıkçıyım. Son 6 yıldır kocareislik yapıyorum. Her yıl sezon açılmadan Karadeniz şehirlerine gidip tayfa topluyorum. Bu yıl Ordu Perşembe’ye gittim. Yazın fındık toplayan işçiler kışın boş kalıyorlar. O arkadaşları toplayıp geldim. Her yıl eleman ihtiyacımız oluyor. Tayfaya üç dört aylık maaşlarını peşin veriyoruz. Elamanların ihtiyaçlarına göre önden 10-15 bin lira para dağıtıyorum. Bu nedenle kötü çalışan tayfayı kovamıyoruz. Çoğu zaman referans ile alıyoruz. Bu yıl denizlerden de umutluyuz. Geçen yıl çok verim aldık” dedi. Rumeli Feneri’nin 30 yıllık balıkçısı Nihat Öner (50) “Çocukluğumdan beri tekne tayfalığı yapıyorum. Kışın sert hava şartlarında denizde yatıp kalkıyoruz. Ölümle burun buruna geliyoruz. Günlerce evime gelemiyorum. Yasın sezon kapandığında da teknelerin ağlarını tamir ediyorum. Sonra tekneleri temizliyorum. Bir yılım böyle geçiyor. Yaptığımız iş çok heyecanlı ve yorucu. Geçen yıl çok balık tuttuk. Fiyatlar düştü. Bu yıl da aynı bereket olacak” dedi.
BALIKTA FİYAT KOTASI OLSUN
Kerim Reis teknesinin sahibi 35 yıllık balıkçı Mehmet Yalçın (47) ise balık fiyatlarında şikayetçi… Balığın bol olduğu mevsimde balığın kilosunu üç liraya sattıklarını söyleyen Yalçın “Balıkta taban fiyat olmadığı için maliyetinin altına satıyoruz. Elimizden çıkarmak zorundayız. Balıkçı haline gidip komisyonculara balığı veriyoruz. O da kendi payını koyup satıyor. Sofraya gelene kadar fiyat pahalı oluyor, ama bizden çıkışı çok ucuz oluyor. Marmara denizinde yaklaşık 150 gırgır teknesi var. Bunun yanında trol tekneleri de var. Bu nedenle balık bollaştığında fiyat çok düşüyor, tayfanın maaşını bile çıkaramıyoruz. Balıkta fiyat kotası olması geriyor. Bunun yanında tayfa toplama sıkıntımız oluyor. Bu yıl kocareise 350 bin lira tayfa parası verdim. Ancak yıl verimli geçtiği zaman bir sezonda 1-2 milyon lira kar eden tekne sahipleri oluyor” dedi.
İLK GECE AY IŞIĞI ETKİSİ
Marmara Bölgesi’nde gece tutulan balıklar ise sabahın ilk ışıklarında Beylikdüzü Gürpınar’daki Su Ürünleri Hali’ne getirildi. Teknelerin hale yanaşmasıyla satıcılar kasa kasa balıkları araçlarına yükledi. Baba Ali teknesinin reisi Bahri Tezcan(52) “Gece Marmara denizine açıldım. Deniz bu yıl bereketli olacak. Marmara açıkları deniz kaynıyor. Ancak gece ay ışığı vardı. Balıklar bu nedenle denizde dağınık durdu. İlk gün iyi balık toplayamadık. Sabah kadar yaklaşık 100 kasa balık yakaladık. Normal zamanda 700-800 kasa balık tutuyoruz. Denizde bu yıl istavrit ve hamsi bolluğu var. İlk gün balık az olduğu için fiyatlar biraz yüksek olacak. Üç dört gün içinde işler normale döner” dedi
40 yıl sonra uskumru bereketi
Balık avlama yasağının bitmesinin ardından sefere çıkan balıkçılar Marmara’da uskumru sürüleri ile karşılaştı. Yıllardın Marmara’da görülmeyen uskumru sürüleriyle ilgili İstanbul Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Erdoğan Kartal “Marmara denizinde 40 yıl sonra ilk defa bu kadar bol uskumru sürüleri görüldü. Uzun yıllardır tek tük uskumru yakalanırdı.
Şaşırtıcı bir şekilde Marmara’ya gelen uskumru sürülerinin bir bölümü Karadeniz’e bile geçti. Bu bereketin simgesidir. Ancak bazı uyarılarımız var. 40 yıl önce bu balıkları yanlış avlanma yöntemleri kaçırdı. Şuanda Marmara denizinde ışıkla avlanma yapılıyor. Gece denizde ışık yakılarak balıkların toplanması sağlanıyor ve balıklar avlanıyor. Yıllar önce uskumru denizleri bu tür yanlış avlanma yöntemleri ile terk etti. Uskumru ürkek bir balıktır. Kaçtım mı bir daha gelmez. Balıkçılar yanlış avlanırsa uskumruyu 40 yıl daha görmeyiz” dedi.
Balık fiyatları
Gürpınar Su Ürünleri Hali’ne ilk gece ay ışığı nedeniyle balık az geldi, fiyatlar yükseldi. Ancak fiyatların önümüzdeki günlerde düşmesi bekleniyor.
İstavrit:
Kasa fiyatı 50-70 lira
Hamsi:
Kasa fiyatı 100-150 lira
Uskumru;
Kasa fiyatı 150-200 lira
Palamut :
Çifti 25-35 lira
(Not: Bir kasa 10 kilo balık alıyor)