Güncelleme Tarihi:
Yıldırım, yaptığı açıklamada, farklı medya organlarında haber bültenlerine konuk olan sağlık uzmanlarının bağışıklık sistemini zayıflatan baklava, kadayıf, şöbiyet ve ekmek tatlısı gibi ağır tatlılardan ve kızartmalardan uzak durulmasına ilişkin görüş açıkladıklarını belirterek, sektör olarak bu önerileri esefle dinlediklerini söyledi.
Mehmet Yıldırım, şunları kaydetti:
“Baklava ile domuz gribinin ne ilgisi var? Kelimenin tam anlamıyla şok olmuş durumdayız. Baklava, Türk sofralarının padişahı ve şifa kaynağı gıdalarımızın başında gelmektedir. Baklavanın içindeki şerbet, insana güç ve zindelik veren, Türk halkının hemen hemen tüm tatlı ürünlerinde kullandığı bir üründür. Baklavanın içindeki fıstık, tamamen doğal ve natüreldir. Antep fıstığının şifa verici özelliği tüm sağlık uzmanları tarafından kabul görmüştür. Tüm gerekleri yerine getirilerek hazırlanmış bir baklava, yiyen için bir şifa deposudur.”
“BÜNYEMİZİ GÜÇLENDİRMEK İÇİN TATLI YEMELİYİZ”
Sağlık uzmanlarının bu önerilerini kesinlikle ciddiye almadıklarını, fakat kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesinden dolayı sektör olarak bundan zarar görebileceklerini belirten Yıldırım, ekonomik krizde özellikle baklava tatlı satışlarında düşüş yaşanmasının sektörü sıkıntıya sokacağını, birçok insanın işsiz kalabileceğini söyledi.
Tatlının, bağışıklık sistemini zayıflattığı yönündeki açıklamaların bilimsel gerçeklere dayanmadığını ifade eden Yıldırım, “Konunun gündeme gelmesinin ardından BAKTAD ailesi olarak gerçekten üzüntü ve esef duyduk. En kısa zamanda bu bilgilerin tashih edilmesi ve kamuoyu nezdinde, baklava ve tatlı ürünlerimizi töhmet altına sokan bu ağır ithamların ortadan kaldırılmasını beklemekteyiz” dedi.
Mehmet Yıldırım, özellikle ağır kış şartlarında baklava ve tatlı tüketilmesinin önemini dile getirerek, “Bünyemizi güçlendirmek, vücudumuzdaki kan dolaşımını hızlandırmak ve daha zinde bir bedene sahip olmamız için baklava ve tatlı yenilmesinin önemini herkese hatırlatmak istiyorum” diye konuştu.
Çok zor ve ağır ekonomik kriz şartlarından geçtikleri bugünlerde kamuoyunu yanlış yönlere kanalize eden bu tür bilgilere ve asılsız tezlere itham edilmemesi gerektiğini kaydeden Yıldırım, “Herkes, ortaya attığı fikirlerin arkasında sağlam olarak durabilmelidir. Bizler, bu bilgilere itibar etmiyoruz ve halkımızın da itibar etmemesi yönünde tüm imkanlarımızı kullanacağız” dedi.