Bakırköy'de gece yarısı yıkım gerginliği

Bakırköy Belediyesi, Ataköy Mahallesi’nde 1989 yılından itibaren hizmet veren Bakırköy Spor Vakfı Sosyal Tesisleri ile ilgili kaçak olduğu gerekçesiyle 3 Kasım’da yıkım kararı aldı. Tesislerin yıkılacağını öğrenen bazı vatandaşlar saat 00.30 sıralarında tesislerin önünde toplandı.

 

Toplanan vatandaşlar tesisin yıkımını engellemek amacıyla araçlarını tesisin önüne park etti. Yıkım için saat 02.00 sıralarında iş makineleriyle tesislere gelen belediye ekipleri ile yıkıma engel olmak isteyen grup arasında tartışma yaşandı. Tartışma kısa sürede arbedeye dönüşürken polis ekipleri gruba müdahale etti. Bu sırada bazı vatandaşlar ise yıkımı engellemek amacıyla tesislerin içerisinde bulunan restorana giren kapıyı kilitledi. Grup üyeleri polisin ısrarına rağmen kilitledikleri kapıyı açmadı ve önüne sandalye, masa koydu. Olay yerine gelen Çevik Kuvvet ekipleri kapıyı kırarak içeride bulunan vatandaşları dışarı çıkardı. Müdahalenin ardından polis ekipleri 4 kişiyi gözaltına aldı.

Öte yandan, belediye ekiplerinin çekici yardımıyla tesislerin önündeki araçları kaldırmasıyla saat 03’00’te yıkım başladı. Bu sırada tesislerin içerisinde dükkanı bulunan kişiler gözyaşlarına boğuldu. Polisin güvenlik önlemleri altında devam eden yıkımın sabah saatlerine kadar süreceği öğrenildi.

 NE OLMUŞTU?

hurriyet.com.tr dün, Bakırköy Belediyesi'nin 1989 yılında açılan Bakırköy Spor Vakfı Sosyal Tesisleri için yıkım kararı aldığını duyurmuştu. Belediyeye ait tesisin kaçak olduğu gerekçesi ile yıkım kararı alınırken kiracı konumdaki vakıf yetkilileri ise karara tepkili.

Ataköy 3-4-11. Kısım’da bulunan tesis 1989 yılında Bakırköy Belediyesi tarafından inşa edildi. Tesiste, sportif faaliyetlerin yanı sıra bir dizi organizasyona da ev sahipliği yapıyordu. Bakırköy Spor Vakfı ise tesiste kiracı konumdaydı. Vakıf da, işletmesi için söz konusu tesis için alt kiracı sözleşmesini Varanlar Turizm İnş. Ve Sosyal Tesis İşletmeciliği A.Ş. ile imzaladı.

Yıkımın boyutu gün aydınlanınca ortaya çıktı.

Ancak, bir süreden beri tesisin boşaltılması için belediye ile işletmeci arasında kriz yaşanıyordu. Belediye, işletmecinin tahliyesi için karar aldı. Şirket ise bu karara karşı İstanbul 7. İdare Mahkemesi’nde dava açtı ve kararı iptal ettirdi.