Bakanlık açıkladı: Denizcilik atıkları uygulaması genelgesine düzenleme
Güncelleme Tarihi:
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, gemi atıklarının takibinde yeni bir döneme girdi. Denizcilik Atıkları Uygulaması genelgesinde değişikliğe gidilerek özellikle aralarında balıkçı teknelerinin de yer aldığı, yolcu ve personel dahil taşıma kapasitesi 12 kişi ve üzeri olan gemilerin atık tank hacimlerinin yeterliliği dolayısıyla limana döndükleri andan sonra 48 saat içerisinde atıklarını ‘atık kabul tesisine’ bırakma zorunluluğu 10 güne çıkarıldı. Bu kapsamda 10 gün içerisinde atıklarını bırakmayan ve belirlenen yükümlülükleri yerine getirmeyen gemi ve balıkçı teknelerine, ihlalin niteliği ve geminin büyüklüğüne göre 32 bin 855 liradan başlayan idari para cezası uygulanacak.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ‘’Denizcilik Atıkları Uygulaması" genelgesini yeniden düzenledi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, yaz turizminde gemilerin denize bıraktığı sıvı ve katı atıkların engellenmesi için ek tedbirler alındı.
Gemilerin atıklarının takibinde yeni bir döneme girilerek yolcu ve personel dahil taşıma kapasitesi 12 kişi ve üzeri olan gemilerin, atıklarını limandan ayrıldıktan sonra faaliyetlerini tamamlayarak limana döndükleri günü takip eden 48 saat içerisinde vermelerini zorunlu kılan madde değiştirilerek; bu süre 10 güne çıkarıldı. Yapılan çalışmalarla 12 kişiden çok yolcu ve mürettebatı bulunan gemi ve balıkçı teknelerinin atık tank hacimlerinin yeterliliğinin bu süre için yeterli olduğu görüldüğünden, 48 saat saatlik sürenin kısa olduğu tespit edildi.
“ATIKLARINI, BELİRTİLEN GÜN İÇİNDE ATIK KABUL TESİSLERİNE BIRAKMAYANLARA 32 BİN LİRADAN BAŞLAYAN CEZA UYGULANACAK’’
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Gemiler, 10 gün içerisinde başka bir sefere çıkmaları halinde ise sefer öncesi atıklarını teslim etmek zorundadırlar. Bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere, 32 bin 855 liradan başlamak üzere, ihlalin niteliği ve geminin büyüklüğüne göre artan oranda idari para cezası; Sahil Güvenlik Komutanlığı, Liman Başkanlıkları ve ilgili Büyükşehir Belediyeleri tarafından uygulanacaktır.’’ ifadeleri yer aldı.
Bakan Nebati'den Kur Korumalı Mevduat açıklamasıGemi atıkları ve yük artıklarının, atık kabul tesisine veya atık alım gemilerine verilmesinden başlayarak bertarafa gönderilmesine kadar olan tüm sürecin, "Denizcilik Atıkları Uygulaması" ile Bakanlık ve yetkili kurum/kuruluşlar tarafından anlık ve çevirim içi izlenebildiği belirtildi.
Açıklamada, tekne sahiplerinin artık en yakın kıyı tesisine gidip ücretsiz olarak sisteme kayıt yaptırabildikleri belirtilerek, sistemin kullanıma açıldığından beri; marina, balıkçı barınağı gibi kıyı tesisleri tarafından, 97 bin 777 adet mavi kart ile atıkların takip altına alındığı ifade edildi.
Açıklamada şu ifadeler de yer aldı:
‘’Genelgeyle, gemilerden kaynaklanan atıkların yönetimi için kullanılan Gemi Atık Takip Sistemi ile Mavi Kart Sistemi uygulamaları güncellenerek ‘Denizcilik Atıkları Uygulaması (DAU)’ adı altında tek bir uygulamada birleştirilerek, bürokrasi azaltılmıştı. Ayrıca, uygulamaların birleştirilmesiyle atık transfer formu ve mavi kart basımı işlemleri kaldırılmıştı. İşlemlerin çevrim içi ortamda dijital olarak yürütülmesi ve eş zamanlı takip edilmesi sağlanarak, kâğıt kullanımı ve plastik kart kullanımları da ortadan kaldırılmıştı. Özellikle tekne sahiplerinin yanında mavi kart bulundurma zorunlulukları kaldırılmış ve kayıtlar dijital ortama aktarılmıştı.
Gemi atıkları ve yük artıklarının, atık kabul tesisine veya atık alım gemilerine verilmesinden başlayarak bertarafa gönderilmesine kadar olan tüm süreç, ‘Denizcilik Atıkları Uygulaması’ ile Bakanlık ve yetkili kurum/kuruluşlar tarafından anlık ve çevirim içi izlenebilmektedir. Böylece gemi kaynaklı oluşabilecek deniz kirliliklerinin önlenmesi kolaylaşmıştır.
Atık motor yağı dışında atık üretecek bir donanımı bulunmayan deniz araçları ise genelge kapsamı dışında bırakılmıştı. Bununla küçük balıkçı tekneleri gibi deniz araçlarına ceza kesilmesi ve mağduriyet oluşması engellenmişti.’’