Güncelleme Tarihi:
Bakan Nihat Zeybekci Paris'te Fransız Ekonomi Bakanı Michel Sapin ve Dış Ticaret'ten sorumlu bakan Mathias Fekl ile görüştü. Temaslarının ardından basın toplantısı düzenleyen Zeybekci, Başbakan Binali Yıldırım'ın, Fransa Başbakanı Manuel Valls'i Türkiye'ye davet ettiğini ve daveti resmen ilettiğini söyledi.
Fransa’daki muhataplarına Türkiye'de 15 Temmuz darbe teşebbüsüne dair net tavırlarından dolayı teşekkür etti. Bakan Zeybekci muhatap bakanlara ile Türkiye ve Fransa ilişkilerinin,siyasi ve ekonomik ilişkilerin stratejik önemine vurgu yaptı. İlişkilerin üst seviyelere taşınması için iki ülkenin özel sektörleri ve KOBİ’lerin temaslarının sağlık, çevre, tarım teknolojileri, yenilebilir enerji, ulaştırma, alt yapı, kentsel dönüşüm ve AB'ye tam üyelik perspektifi Gümrük Birliğinin güncellenmesi konularında işbirliğinin önemi vurgulandı.
"EKONOMİK VE POLİTİK OPERASYON YAPILIYOR"
Dolar'daki artışa dair sorulan sorusuna, Bakan Zeybekçi, "Kurun bu şekilde çalkalanmasının nedeni, dünyaya baktığımız zaman, Amerika'daki seçimlerin, yeni ekonomik politikalarının dünya tarafından algılanmasıyla ilgili bir dalgalanma yaşanıyor. Bizde ekstra bir dalgalanma var mı? Var. Türkiye'deki kamu maliyesi, kamu borçları, kamu dış borç yapısı, kamu borçlarının milli gelire oranı, Türkiye'nin bütçe açığı, cari açığı tam anlamıyla sürdürüleblir seviyede. Bunlara baktığımızda ben bir tehlike görmüyorum. Kur ne zaman düşer?" Bu tabiki bir algı operasyonu. 15 Temmuz'daki başarılamayan operasyondan sonra, politik ve ekonomik operasyon yapılmaya çalışıldığını da bugün görüyoruz. Türkiye dünyanın 18'inci Avrupa'nın 7'inci büyük ekonomisi. Güçlü bir ülke. Yani kurun dalgalanması endişesini taşımıyorum" diye yanıt verdi.
Bakan Zeybekçi kur'un Türk ekonomisine negatif etkisi olduğunu kabul ettiğini söyleyerek, "Ancak bir de şöyle görmek lazım, 1, 2, 3, 5 aylık süreli hareketlenmeleri değil, 3, 5, 7, 9, ...15 yıla kadar uzanan sürelerdeki hareketlenmeleri iyi analiz etmek lazım. Nasıl bir trend izliyor? Dalga boylarındaki ani keskin çıkışları sakıncalı görürüz. Ama ben şu cümleyi asla kullanmak istemiyorum: "Türkiye'de kriz olmayacak" demek bile Türkiye'ye haksızlıktır. Türk ekonomisini bu tarz dalgalanmaların yaşandığı dönemlerle değerlendirmek haksızlık olur" dedi.
Bakan Zeybekçi Merkez Bankası'nın faiz kararı hakkında da, "Orta vadeli programda büyüme rakamını 3,2 olarak açıklamıştık. Enflasyon da yıl sonu itibariyle beklediğimiz seviyede gerçekleşecek. Merkez Bankası'nın faizleri kontrollü bir şekilde artırma kararını iki aşamadan görmek istiyorum. Son 8 ayda 2,5 puanlık düşüşü destekliyorsak, bu faiz artışını destekliyoruz anlama gelmiyor. Merkez Bankamızın karar alma ile ilgili kabiliyetini destekliyorum. Bu konuda arkalarındayız" dedi.
Zeybekçi, TL'nin değerinin artırılması için kamu ihalelerine TL cinsinden çıkılmasını da önemsediklerini dile getirdi. Eximbank aracılığıyla verilen ihracat kredilerinin geri ödemelerini de dövizle değil TL ile yapma olanağını getireceklerini de söyledi. Zeybek, "Türk lirasının dış ticarette kullanılabilmesi kabiliyetini getirmek istiyoruz, bunu destekliyoruz, çabalarımıza üst düzeyde devam ediyoruz. Cari açığı düşürme hedefli bir çaba. Cari açığı yüzde 4.4'den daha aşağı çekmek istiyoruz" dedi.
ÖTV BÜYÜMEYİ ETKİLEMEZ
Bakan Zeybekçi, "Özel Taşıtlara getirilen yeni vergilerin (ÖTV) büyümeye etkisi olup olmayacağı" yolundaki bir soruya da "ÖTV ile ilgili alınan yeni kararlar belirli bir standardın üzerindeki araçlarla ilgili. Orta ve orta altındaki araç sektörünü pek ilgilendirmiyor. Dar ve orta gelirli vatandaşımıza pek dokunmayan bir alan. Zaten çok büyük bir oran, yüzde 95 civarındaki Türkiye’deki araç trafiğinin, araç alım satımının da bunun dışında olduğunu da söyleyebiliriz. Büyümeye etkisi olmaz. Gerçek büyüme üretimin arttığı ve üretime dayalı bir büyüme. Gerçek büyüme içeride milli ürünlerle yapılan tüketimin artmasıyla, üretimin artması, üretimin artmasıyla yatırımların artmasıyla, istihdamın artmasıyla sağlanır. İhracata dayalı büyüme en milli büyümedir" yanıtını verdi.