Güncelleme Tarihi:
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, bu sabah saatlerinde geldiği Trabzon’da ilçe ziyaretlerinin ardından Memur-Sen Trabzon İl Temsilciği'ni ziyaret etti. Trabzon Valisi Abdil Celil Öz ve AK Parti Trabzon İl Başkanı Haydar Revi’nin de katıldığı ziyarette konuşan Bakan Soylu, yeni anayasanın, Başkanlık sistemli oluşturulmasının Türkiye’yi hedefleriyle, idealleriyle, arzularıyla ve Türkiye’nin ortak değerleriyle beraber buluşturabileceğini de net bir şekilde ifade etmek istediğini söyledi.
Türkiye’yi ayaklarından ellerinden ve ağzını bantlayan anayasayı değiştirip Türkiye’nin hareket kabiliyetini arttıran bir anayasayı oluşturmak gerektiğini dile getiren Bakan Soylu, “Milletin ortak değerleriyle bütünleştiren keskin sınırları olmayan milletin makul anlayışlarıyla beraber bütünleştirilebilen yeni bir anayasa. Anayasa şeffaf, ne söylediği anlaşılabilir, milletle paylaşılan ve paylaştıkça da milletin kabulünü bir şekilde oluşturan bir anayasa çizgisini hep beraber gerçekleştirmenin ve bu milletin bizim eğer ikinci sıçramamızı güçlü bir şekilde yapabilme kabiliyetini ortaya koyacaksak bilmenizi istiyorum ki bunu ancak Türkiye’yi ayaklarından ellerinden ve ağzını bantlayan bu anayasayı değiştirip Türkiye’nin hareket kabiliyetini arttıran Türkiye’nin bugünkü yazılım kurullarını tamda milletin değeriyle, beklentileriyle beraber örtüştüren bir anayasa ile sağlamamız söz konusudur. Bu milletin kabulüdür. Bu tamamen 79 milyon vatandaşımızın kendi kabulüyle ortaya koyabileceği bir anlayışının kendisidir” dedi.
“YEPYENİ BİR ANAYASA İLE BİRLİKTE İNŞALLAH 2023, 2053 VE 2071 HEDEFLERİNE ULAŞACAĞIZ”
“İşte şimdi yepyeni bir Anayasayı yani bu milletin bütün fertlerini kendi içerisine rahatça ifade edebilen herkesin kendisini onda görebildiği yepyeni bir Anayasa ile birlikte inşallah 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşacağız” diyen Bakan Soylu, “Bir taraftan bu tartışmalar hep olacaktır. Bugün Türkiye dikkat ederseniz rejim tartışması yapmıyor. Bugün Türkiye sistem tartışması yapıyor. Dünyada demokratik ülkelerin hepsinde sistem tartışması vardır. Bizim iddiamız Türkiye’nin etrafındaki ülkelerle rekabet, Türkiye’nin hedeflerine ulaşabilmesi ve Türkiye’de artık istikrarın sürekli olarak devam etmesini temin edebilecek, demokrasinin amir olabileceği, milletin amir olacağı, milletin ülkenin yönetiminin anahtarının tamamının kendisinde bulunduğu sistemin Başkanlık sistemi olduğuna inanıyoruz. Bu anayasasında, yeni Anayasasının da Başkanlık sistemli bir Anayasa ile birlikte oluşturulmasının Türkiye’yi hedefleriyle, idealleriyle, arzularıyla ve Türkiye’nin ortak değerleriyle beraber buluşturabileceğini de çok net bir şekilde ifade etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“BELKİ DE TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN EN BAŞARISIZ ÇALIŞMA BAKANLARINDAN BİR TANESİ OLACAĞIM”
Memur-Sen Trabzon İl Temsilciğindeki sendika üyesinin “Bize maaş katsayısının 3 bin 600 olmasının müjdesini verebilir misiniz?” şeklindeki sorusu üzerine Bakan Soylu, “Bütçenin bir gelir var bir de gideri var. Belki de Türkiye Cumhuriyeti'nin en başarısız çalışma bakanlarından bir tanesi olacağım” demesi üzerine soruyu soran sendika üyesi “İnşallah” deyince salonda gülüşmelere neden oldu.
Bunun üzerine Bakan Soylu ise “Harika” diyerek, şunları söyledi:
“Neden bunu söylüyorum; Kılıçdaroğlu’nu neden eleştiriyoruz çünkü SSK’yı batırdı. Benim içinde yakında diyecekler ki çalışma bakanlığını batırdı. Şimdi emeklilere 100 TL’lik seyyanen bir şey veriliyor mu? Bunun toplam miktarı ne kadar ortalama 11 buçuk milyar TL. Asgari ücretten dolayı biz bin TL bin 300 çıkmasından dolayı işverenler sıkıntıya düştü diye sıkıntıya düşmesin onlar çalışanlarını çıkarmasınlar diye yaklaşık geçen sene iki asgari ücrete kadar ödeyene 100 TL destek veriyor muyuz? Onunda karşılığı 11 buçuk etti mi size 22 TL. Yani 22 milyar. Daha şu anda 3 buçuk milyarlık genel sağlık sigortasındaki borcu sildik. Toplamı söyleyeyim bütün bunlarla birlikte bu arada fiili hizmet zamları başka şeyler var. Yaklaşık eksi 35 milyarla başladık. Gelecekte biz bunu bu şekilde sağlayacağız. Geçen sene toplam açığımız 11 buçuk milyardı. Bu sene 30’un üzerinde bir rakam. Bizim gönlümüz ister çalışanına en iyisi vermek. Hakkı mıdır, muhakkak hakkıdır. Şöyle bir problemimiz var eğer biz bugün hesapsız ve plansız bir adım atarsak biz 3 bin 600’ü, 3 bin 200’ü daha üst takım bir takım hükümlülükleri yerine getirir ama ondan sonra kepçeyle almaya başlarız. Oysa bugüne kadar böyle bir tablo ortaya koymadık. Biz ölçerek biçerek söz verdik, ölçerek biçerek bunlara yapmaya çalışıyoruz. İlk üç ayda bütçemiz mali açıdan fazla verdi? Neden? Çünkü kılı kırk yararak hareket ediyoruz. Biz kimseye mahcup olmak istemiyoruz. Bizden sonra gelecek neslimize mahcup olmak istemiyoruz. Yapabileceğimiz en iyisini en ölçülü bir şekilde milletimizin geleceğini bir şekilde maliyet içerisine sokmadan gerçekleştirmeye çalışıyoruz.” Bakan Soylu’nun soruyu cevaplamasının ardından sendika üyesi araya giderek, “Sayın Bakanım ben başarılı olduğunu ifade etmek istedim ama yanlış anlaşıldı” dedi.
“KORKUM GELECEK NESİLE BORÇ BIRAKMAKTIR”
“Emekli olduğumuz zaman ciddi anlamda maaşlarımız düşüyor, emekli olamıyoruz 65 yaşını bekliyoruz, emekli olunca maaşlarımızın iyileştirilmesin bekliyoruz” şeklindeki soruya Bakan Soylu, cevabı şöyle oldu:
“Biz sizin bilginizden birikiminizden 65 yaşına kadar size ihtiyacımız var. Dünyada çalışma hayatında en temel sorun olanlardan bir tanesi şu. Özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler 55-60 yaşından sonra insanların çalışma hayatında kalmasını istiyorlar. Bunun için yeni programlar üretiyorlar. Bizde bunlar üzerinde çalışmak için gayret gösteriyoruz. Tüm dünyada ciddi bir şekilde insanların ortalama yaşı sürekli artıyor 77-78 geldi. Türkiye’de 40 yaşında emekli olanları gördük. Bunun yarınlara finansal olarak sürdürülebilmesi mümkün değil. Örneğin İngiltere’de, Almanya’da özellikle sosyal güvenlik sisteminde harcamaları aşağıya çekiyorlar. Oysa biz kısıtlamaları ortaya koymuyoruz. Tam tersi insanımızın özellikle sağlık sisteminde ve sosyal güvenlik sisteminde tam faydalanabilmesi için elimizden gelen bütün hadiseyi ortaya koymaya çalıştık. Bugün 60 milyar sosyal güvenlik sistemimiz kamu hastaneleri, üniversite hastaneleri tıp merkezleri, özel hastaneler bütün bunları sağlayan yaklaşık 21 milyar TL civarında ilaç masraflarımız. Aile bütçenizde olduğu gibi gelirle gider doğru orantılıdır. Her ay ne kadar harcama yapıyoruz ne kadar gelir elde ettiğimizi bunun nasıl neyi karşıladığını, karşılayamadığını inanın korkum gelecek nesile borç bırakmaktır. Özellikle son sosyal güvenlik sistemi reformundan sonra emekli olanlar 2007-2008’den sonra sisteme girip yavaş yavaş emekli maaşlarında doğal olarak bir artış söz konusu olacak. Hesap kitap onun üzerine yapılmış. Üç emeklilik sistemi üzerinden emekli yapıyoruz. Onun için biraz daha netlik rakamlarında yeni sistemin bir ürünü olarak da biraz daha iyileştirme olacak.”
“İŞ-KUR, 3 AY 22 GÜN ZARFINDA TAM TAMINA 298 BİN KİŞİYİ İŞE YERLEŞTİRMİŞTİR”
1 Ocak tarihinden itibaren bakanlık bünyesine bağlı kuruluş olan İŞ-KUR’un 3 ay 22 gün zarfında tam tamına 298 bin kişiyi işe yerleştirdiğini dile getiren Bakan Soylu, “Hiç istikametimizi bozmadık. Aynı şekilde devam ediyor ve devam edeceğiz. Bu yıl inşallah 1 milyon kişiyi İŞ-KUR vasıtasıyla işe yerleştireceğiz ve bu konudaki hedeflerimize aynı ölçekte ulaşmış olacağız. Bizim iş başı eğitimiz var. Şu anda Ocak ayından bu güne kadar 104 bin insanımızı iş başı eğitimle beraber işle buluşturan bir anlayışı ortaya koyduk. Sonuçta 400 bin kişiye iş imkânı sağlandı Dünyada böyle bir rakamları bulacağınızı düşünmüyorum. İşte bu Türkiye’nin dinamizmidir ve geldiği noktadır” diye konuştu.