Güncelleme Tarihi:
Seçim bölgesi olan Mersin’in Tarsus ilçesinde bir dizi etkinliklere katılan Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, AK Parti İlçe Teşkilatı binasının önünde vatandaşlara seslendi.
Bakan Nebati, yaptığı konuşmasında “Biz gücümüzü milletten alıyoruz. Dün bir televizyon programında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun '300 milyar dolar getireceğim' söylemine cevap verdim. Ya sen Londra’ya gittiğinde bir lokantada oturup fon yöneticisinin en alt kademesindeki insanlarla görüşüp, fotoğraf verirken, Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil eden yerli ve milli Hazine ve Maliye Bakanı Londra Büyükelçiliğinde 45 trilyon dolara hükmeden yöneticilerin patronları ile CEO’ları ile toplantı yaptı. Ama o toplantılarda ‘emredesiniz’, ‘siz bilirsiniz, ne isterseniz vereceğiz’ demedik. Ne dedik biliyor musun? Biz 85 milyon insanın temsilcisi, Türkiye Cumhuriyet Hazine ve Maliye Bakanı, Türkiye’nin lideri Recep Tayyip Erdoğan ve milletini arkasına gelmiş olarak, burada yerli bir şekilde sizlere Türkiye ile işbirliği yapın, diye geldik. Beyefendi bugün ne cevap vermiş biliyor musunuz? 'Bizim çok ünlü uluslararası ekonomistlerimiz varken bu adama kim bakar?' Bu adama millet bakar millet, senin gibi İngiliz pasaportuyla IMF teslim olan dışarıdakilere hazırolda duran, onlara ne istiyorsunuz yapacağım diyenlerle değil. Bu millet ne isterse onu yapar, diyen birisi olduğumuz için millet bizi seviyor, sen kimsin ya!"
"SEN KİM OLUYORSUN DA HAZİNE VE MALİYE BAKANINI HOR GÖRECEKSİN"
Bakan Nebati, sözlerine şöyle devam etti:
"Diplomalı ama bu diplomanın sahibi milli, bu diplomanın sahibinin kıblesi Mekke, bu diplomalı Hazine ve Maliye Bakanının kıblegahı Kudüs, bu diplomanın sahibi baktığı yer dünyanın merkezi olan İstanbul’dan Mekke’ye Kudüs’e Arakan’a Suriye’deki kardeşlerine bakan, Türkiye’deki tüm vatandaşları eşit gören, hayat boyunca ötekileştirmeyen Hazine ve Maliye Bakanı. Sen kimsin ya! Beni İngiliz vatandaşı bir maliyeci ile karşılaştıracaksın, sen kim oluyorsun da Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanını hor göreceksin! Hadi oradan. Utanmadan sıkılmadan Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanını İngiliz pasaportlu bir adamla eşleştiriyorsun. Öyle ki o toplantıya davet edecek gücü bulamıyor. Çünkü efendileri ona diyor ki; Amerika'da oturuyor, video konferansla emirleri ve talimatları veriyor. Bizde diyor ki; tek vatan, tek bayrak, tek devlet, tek millet ve iriyiz, diriyiz hep beraber Türkiye diyoruz. Sen kiminle uğraştığını bilmiyorsun şu gördüğün adam Recep Tayyip Erdoğan’la 30 yıldır aynı yolda yürüyor. Sen ne biliyorsun bu ülkenin başkanı, Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımızı benim yol arkadaşıyım yol. Bu gurur bize yeter. Bunlar var ya bunların hayatı ötekileştirmeyle geçer, bunların hayatları fırsat bulduklarında başörtüyle uğraşmakta geçer. Bakın cami açılışına gitmeye başlamışlar, siz değil miydiniz; 'Ayasoyfa’yı açtırmayacağız.' Siz değil miydiniz? Taksim’de cami yaptırmayacağız, diyenler. Bari dürüst olun. Camiye gitmeyi bilmiyorsan, gitmeyi bilmiyorum desene, caminin adabına uy adabına uy.”