Güncelleme Tarihi:
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezaravcı ile Erzurum Teknik Üniversitesi’nde öğrencilerle buluştu. Öğrencilerin yoğun ilgisi nedeniyle Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi’nin salonu yerine koridorda konuşan Bakan Kacır, Türk gençleri ve gençliğinin önü açıldığında, engeller kaldırıldığında büyük başarılara imza atacağını son 20 yılda gösterdiğini kaydetti. Türkiye'de 60 yıl önce Nuri Demirağ tarafından TEKNOFEST'e benzer 'gök şenlikleri' düzenlendiğini, 1941'de kurulan uçak fabrikasının 950 kişiyi çalıştırırken 1949'da gerçekleşen Marshall Planı sonrası kapatıldığını ifade eden Kacır, TBMM'den üç kez takdirname kazanmış Vecihi Hürkuş'un ürettiği uçakları uçurmasının yasaklandığını kaydetti. Havacılık ve sanayide adımların 60 yıl önce atılmak istendiğini anlatan Kacır, "Bütün sanayileşme, havacılık tarihimiz akamete uğratılmış hikayeler tarihine dönüşmüştü. Ta ki 2000'li yıllara kadar. Bir sağlam irade, bu ülkenin neye ihtiyacı varsa 'onu biz kendi evlatlarımızın, öz evlatlarımızın alın teriyle geliştireceğiz, üreteceğiz' dedi ve Türk Milleti'nin evlatları, pırıl pırıl insanlar Bayraktar, Anka, Akıncı, Aksungur, Hürkuş, Hürjet, Atak, Kızılelma, KAAN'la gökyüzüne Türk'ün imzasını attılar. Demek ki bu milletin evlatları başarabiliyormuş. Önlerinde engeller kaldırıldığında, Türkiye'nin devlet idaresi ve iradesi arkalarında durduğunda bu milletin evlatları her şeyin en iyisini gerçekleştirebiliyormuş. Biz bu inançla yola devam ediyoruz. Savunma sanayinde, havacılıkta olduğu gibi teknolojinin tüm alanlarında benzer başarı hikayelerini çoğaltalım. Bunu sizlerle birlikte başaracağız. Nasız havacılıkta başarılı olmuşsak uzay bilimi teknolojilerinde de başarılı olacağız" diye konuştu.
TÜRKSAT 6A TEMMUZDA
Türkiye'nin son 20 yılda uydu geliştirme konusunda önemli tecrübe kazandığını ifade eden Bakan Kacır, şunları söyledi:
“20 yıl önce görüntüleme uydusunda ortak üretime dahil oldu. Daha sonra rasat görüntüleme uydusunu yerli olarak ürettik. Daha sonra Göktürk'ü yerli ürettik. Yaklaşık 600 kilometreden metre altı çözünürlükte görüntü alma imkan tanıyan elektro optik kamerası dahil olmak üzere tüm kritik bileşenleri geliştirdiğimiz İMECE uydumuzu 2023'te uzaya gönderdik. Şimdi, 8 Temmuz 2024 haftasında Türkiye'nin milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A'yı uzaya göndereceğiz. Böylelikle dünyada haberleşme uydularını kendi geliştirebilen 11 ülkeden biri olacak Türkiye. Biz her alanda yarışta önde olmaya talibiz."
HİÇ BİRİ HAYAL DEĞİL
Yaptıkları projeleri gerçekleştirmelerini sağlayan ekiplerin yaşının 25 ile 27 arasında değiştiğini belirten Bakan Kacır, "Sizlerle birlikte koşmayı ümit ediyoruz. İMECE dedik, 600 kilogramlık bir uydudan bahsettik. TÜRKSAT 6A dedik 36 bin kilometrede yer sabit görüntülemede görev yapacak 4 bin 250 kilogramlık bir uydudan bahsediyorduk. Bunu geliştirmeye devam ederek önümüzdeki yıllarda ay programımızı geçekleştirecek, kendi milli hibrit roket motorumuzla inşallah aya erişecek aracı da biz yapacağız. Bir tecrübe daha kazanacağız. Her proje bize bir adım daha tecrübe, birikim kazandırıyor. TÜRKSAT 6A'yı fırlattıktan sonra yörüngeye yerleşmesi operasyonunu kendi ekiplerimiz eliyle gerçekleştireceğiz. Bu deneyim ay projesinde de önümüzü açacak ve orada buradan elde ettiğimiz birikimi değerlendireceğiz. Hibrit roket motoru dedim o alanda çalışan, yarışan dünyadaki ilk 4 ülkeden biri Türkiye. Proje gerçekleştiğinde o teknolojiyi uzaya kazandırmış ilk ülke olabilmeyi hedefliyoruz. Başarırsak uyduların yörüngeler arası transferini yapacak uzay araçlarını geliştirmeyi hedefliyoruz. Bunların hiçbiri hayal değil. Sizden bir istirhamımız var. Sakın ola bu işleri alaya almaya kalkanlara, hafife almaya kalkanlara, sizin özgüveninizi kırmaya kalkanlara izin vermeyin. Asla yeniden aynı tuzağa düşmeyin. 60-80 yıl önceki düştüğümüz tuzağa bir daha düşmeyin" diye konuştu.
BAŞARMAYA ÇALIŞTIĞINIZ İŞLERİ AYAK ALTINA ALINMASINA MÜSAADE ETMEYİN
Alper Gezeravcı ise uzay yolculuğunu anlattı. Türkiye Uzay Ajansı'nın 2018'de kurulduktan sonra 2021 yılı başında 2030 yılına kadar hedeflediği uzay alanındaki kritik, stratejik hedeflerin paylaşıldığını söyleyen Gezeravcı, "Bu paylaşıldığı zaman da tabii insanlara içerisinde hedef koyulan farklı kalemler bir nebze alay konusu oldu. Gördüğünüz gibi bunlardan bir tanesi 'Türk astronot ve bilim misyonu' hedefi. Bu hedef konulduğu şekilde Türkiye Cumhuriyetimizin 100'üncü yılında uluslararası otoritelerinin akredite kurumları tarafından yapmış olduğumuz iş birlikleriyle hedefine uygun bir şekilde gerçekleştirildi. Sevgili kardeşlerim, nerede okursanız okuyun, nereden gelirseniz gelin. Hangi aile, hangi etnik kökene sahip olursanız olun. İlim yolunda attığınız bu adımları, bu yolculuğu kimsenin küçümsemesine, kimsenin zihni gücünüzle başarmaya çalıştığınız işleri ayakaltına almasına müsaade etmeyin. Siz bu ülkenin evlatlarısınız. Bu ülke sizlerle yücelecek" dedi.
Türkiye'nin insanlı ilk uzay misyonunun haberini 2022 yılının ilkbaharında Adana İncirlik Hava Üssü'nde görev yaparken duyduğunu anlatan Gezeravcı, daha sonraki yaşanan süreci öğrencilerle paylaştı. Uzay yolculuğunda yaptığı deneylerin bilim insanları tarafından tahlil ve analizlerinin devam ettiğini kaydeden Gezeravcı, sonuçların haziran- temmuz gibi açıklanmasını beklediklerini söyledi.
CEVAP OLARAK GERÇEKLEŞTİRDİM
Türkiye'nin insanlı ilk uzay misyonunun şahsına özel yapılmadığını ifade eden Gezeravcı, "Bu memleket, bu işi benim gibi küçüklüğünde uzayla ilgili bir şeyi hayal dahi edemeyen bugünlere gediğinde de başka milletlerin yapamazsın, edemezsin, kendi insanlarımızın içinde de farklı niyetle 'yapamazsın, edemezsin' diyen insanların yaptığı negatif enerjiye ve özgüven kırmaya yönelik her türlü teşebbüse cevap olarak gerçekleştirdim. Lütfen nerede olduğunuzun hiç bir önemli yok. Devletimiz imkanları sağlamış vaziyette. Evlerinizde anne-babanız sizden gelecekle ilgili umut bekliyor. Sizi bekleyen bu kadar insan varken, devletimiz geleceğini size bağlamışken kimsenin başarmak istediğiniz işlerde özgüveninizi ayaklar altına almasına müsaade etmeyin" diye konuştu.
Gezeravcı konuşmasını, "Yürümek günlük hayatımızın çok rutin bir parçası. Dünyanın üzerinde milyarlarca insan var. Her gün milyarlarca insan adım atmasına rağmen bir anne babanın hayatındaki en değerli adım evladının bu hayata attığı ilk adımdır. Bu da Türkiye Cumhuriyeti'nin bir evladının attığı ilk adımdı. Hayırlı uğurlu olsun" diyerek tamamladı.
Öğrencilerin selfie çekilmek için sıraya girdiği Gezeravcı'ya Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, günün anısına hediye verdi.