Güncelleme Tarihi:
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) kuruluşunun 60’ıncı yıl dönümü nedeniyle etkinlik düzenledi. Programa Katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, bir işveren sendikasının 60 yıla adım atmasının önemini vurguladığı konuşmasında “Türkiye’nin her alanda yetişmiş dünya çapında rekabet edebilecek nitelikli insan gücü yoktu. Bugün çok şükür Türkiye’nin her alanda, dünyanın her yerinde üretim yapacak gücü vardır. Dünyanın her yerinde teknolojiye ve bilgiye ulaşabilecek kalitede emeğe sahiptir. Bugün Türkiye’nin gücü budur. Ben bu gücün en önemli unsurlarından birisinin de girişimci gücü olduğunu, Türkiye’nin sanayicilerinin, üreticilerinin, Türkiye müteşebbislerinin gücü olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla TİSK sadece bir işveren kuruluşu değil aynı zamanda bu üretim gücünü, üretim bilgisini ve tecrübesini bir araya getiren bir örgüt. Bu bakımdan ben sizleri ve bu 60 yıllık mücadelenin içerisinde bulunanları, buna katkı verenleri ve emeği geçenlerin hepsini kutluyorum. 60’ıncı yılınızı şimdiden tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.
“BİZ TÜRKLER, BURADA AYAKTA DURACAĞIZ”
Bakan Bilgin, konuşmasında Türkiye’nin ortak geleceğinin önemli olduğunu ifade ederek “İş adamlarımızın Türkiye’nin ortak geleceğini kendileri için bir mesele bir dava etmesi çok önemli çünkü ortak geleceği onlar davet ettikleri zaman Türkiye işçileri de aydınları da ortak gelecekte buluşurlar. Türkiye’nin devleti de zaten o ortak geleceği inşa etmek için mücadele vermektedir. Üzerinde yaşadığımız Anadolu toprakları zor bir coğrafyadır. Bin yıllık tarihine baktığımız zaman daha çok bizi görürüz ama arkeolojiye müracaat ettiğiniz zaman yerin altında adını sayamayacağımız adamlarla karşılaşırsınız. Bunun anlamı burada tarihsel bir zafiyet olarak ayakta duramazsanız gideceğimiz yer orası, yerin altına gömerler. Onun için biz Türkler burada ayakta duracağız. Nasıl duracağız üretim gücümüzle duracağız. Her şeyden önce devletimizin bağımsızlığıyla ayakta duracağız. Bu bağımsızlık bizim ortak yarınlarımızın da teminatıdır” şeklinde konuştu.
“BU EKONOMİK PROGRAM BAŞARILI OLACAK”
Bakan Bilgin, Türkiye’nin pandemiden en güçlü çıkan ülkelerden birisi olduğunu söyleyerek “Türkiye bütün ekonomik zorluklara rağmen pandemiden en güçlü çıkan ülkelerden birisidir. 21 trilyon dolarlık Amerika’dan bahsetmiyoruz ya da her birisi 5 trilyon dolarlık Avrupa ülkelerinden değil, henüz 1 trilyon doların eşiğinde olan Türkiye’den söz ediyoruz. Enflasyonla mücadele, diğer ekonomik sorunlar ve bilhassa enerji fiyatlarındaki korkunç artışlarla da mücadele edecek bir ekonomik programı sürdürmeye çalışıyoruz. Bu ekonomik program başarılı olacak. Türkiye’nin gelenekselleşen on yılda bir krize girip, ondan sonra IMF’nin kapısını çalıp sıfırdan başlayıp ve onların sınırladığı çerçevede yatırım ya da üretim modelleri kurarak yürüdüğü dönem kapanmıştır. Türkiye kendi hedeflerini kendisi koymuştur. O hedefler doğrultusunda yürüyecektir. Türkiye’nin tabii ki kaynakları sınırlıdır ama bu sınırlı kaynaklara rağmen Türkiye dünyanın en hızlı büyüyen üstelik büyümeye devam eden iki, üç ülkesinden biridir. Büyüme gücümüz devam ediyor. Elbette eleştirilecek şeyler var ama Türkiye’nin ihracata dayalı büyüme modelinin içindeki üretim gücünün içindeki olumsuzlukları kaldıracak olan Türkiye’nin üreticileridir” ifadelini kullandı.
Programda konuşan TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, “Asgari ücretin artık vergi alınmıyor 30 yılın 40 yılın hayali bu biliyorsunuz. Önce sayın bakanımız sonra işçi konfederasyonlarımız ve TİSK’in muazzam ortak bilinciyle bugün hayal gerçek oldu. Önce çalışanlar sonra da işletmeler kazandı. Biliyorsunuz Avrupa’da sadece iki ülkede bir uygulama var bir tanesi de bizim ülkemiz. Bu süreçte işçi konfederasyonumuz ile beraber vergi indirilsin çalışana da dokunsun işverene dokunsun mutabakatı ve açıklaması bir dönüm noktasıdır. Burada geçmişi bilenler var, bu açıklamalar tarihi açıklamalardır. Buna imza atmış bir teşkilatın başkan olmaktan da gurur duyuyorum” ifadelerini kullandı.
“İŞÇİ İŞVEREN AYRIMINI İSTEMİYORUZ”
Konuşmasında birlik ve beraberlik konularına değinen Akkol, “Devlet ayrı, çalışan ayrı, işverenler ayrı gibi bir yaklaşım vardı. Biz TİSK olarak bunu kabul etmiyoruz. Devlet de bizim, işçi de bizim girişimci de bizim. Özetle işçi işveren ayrımını istemiyoruz ve reddediyoruz her fırsatta de reddetme devam edeceğiz. Sadece işçi işveren ayrımına değil, işveren kuruluşlarını da ayıran, gereksiz rekabet ettiren, birlik beraberlik ruhunu uzaklaştıran yaklaşımlara da karşı olduğumuzu bu vesileyle ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından Ortak Yarınlar Ödül Programı düzenlendi. Programa Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Osman Yıldız, Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran ve davetliler katıldı.